GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Yerel Yönetimler
11 Temmuz 2022 Pazartesi 16:39

On binler soykırımı lanetledi… Soyer: Faşizme karşı omuz omuzayız!

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı ve beraberindeki Büyükşehir Belediye Meclis Üyeleri ile basın mensupları, Saraybosna programının ikinci gününde Srebrenisca soykırımının 27’nci anma yıldönümü kapsamında Potaçari Fabrikası’nda düzenlenen anma etkinliğine katıldı. On binlerce vatandaşın katıldığı tören öncesinde İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer anı defterini imzaladı.

Oktay GÜÇTEKİN/ EGEDESONSÖZ - Yugoslavya’da Hırvatistan ve Bosna arasında yaşanan iç savaş sırasında Sırp Ordusu’nun Birleşmiş Milletler tarafından güvenli bölge ilan edilen ve Srebrenisca halkının sığınmak için tercih ettiği Potaçari Fabrikası’na yönelik gerçekleştirdiği soykırımın 27'nci yıl dönümü bir kez daha hüzne şahit oldu.

Potaçari Fabrikası’nda gerçekleştirilen anma törenine dünyanın birçok yerinden on binlerce vatandaş gelirken, fabrika karşısında bulunan ve katledilen 8 bin 372 mezarın yer aldığı anıtlıkta düzenlenen törene ayrıca İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer ve İzmir Büyükşehir Belediye Meclis heyeti de katıldı.

İzmir heyeti, mezarlıkta düzenlenen anma töreni öncesi fabrika içinde düzenlenen sergi ve konuşmalara da katıldı. Aynı zamanda Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer anı defterini imzaladı.

BARIŞI ELİMİZDEN ALANLARI UNUTMAYALIM
Barış için mücadeleden vazgeçmeyeceklerini belirten Başkan Soyer, “Ekmek kadar, su kadar, nefes kadar barışa muhtacız. Barış yaşam kaynağımız. Barış, tesadüfen gelmez. Barış için sevmeye, yetinmeye, birbirimize güvenmeye, bir de barışı elimizden alanları unutmamaya ihtiyacımız var. 20’nci yüzyilda, Avrupa'nın ortasında, barışı katledenleri asla unutmayacağız. Barışı mutlaka güçlendireceğiz. El ele, omuz omuza... Faşizme karşı omuz omuza duracağız. Barış için mücadeleden asla vazgeçmeyeceğiz. Bugün burada tüm İzmir halkının vicdanını temsilen ve 11 Temmuz 1995'te hayatlarını kaybedenlerin anısı huzurunda saygıyla eğilerek, aziz hatıralarını yad ediyoruz” ifadelerini kullandı.

AYASLAN: İNSANIN TÜYLERİ DİKEN DİKEN OLUYOR
Anma etkinliğinde ayrıca İzmirli Sibel Ayaslan ve eşi Bosnalı Senahid Sulliç İzmir basınına açıklamalarda bulunarak hüzünlerini paylaştı. Eşinin ailesinden birçok kişiyi kaybettiğini belirten Sibel Ayaslan, “Eşim duygusal olarak çok yoğun ve üzgün olduğu için bu konuda konuşamıyor, ailesinden çok kişiyi kaybettiği için çok üzgün. Aile de dün, bugün ağladılar, ben de üzülüyorum. Burada artık yaşayamıyor, Almanya'da emekli olduğu zaman Türkiye'de yaşamak istiyor. Çünkü ben de gezdiğim zaman görüyorum... Küçük küçük mezarlar var. Nereye baksam insanın tüyleri diken diken oluyor. Eşim çok fazla yakınını kaybetti, o çok üzgün. Ben ilk defa geldim ama çok kötü” dedi.

KULCA:  ÖZGÜRLÜĞE KAVUŞMAK İÇİN BİR YOL
Her yıl düzenlenen ve soykırıma kurban giden vatandaşların anılması amaçlanan Marş Mira’ya (Barış Yürüyüşü) katılan 62 yaşındaki Türk vatandaşı Yusuf Ahmet Kulca’da basın mensuplarına konuşurken, “Marsmira yürüyüşü canını kurtarmak isteyen kişilerin, güvenli bölgeye doğru gittikleri bir yol. Bu dağlardan, derelerden, tepelerden özgürlüğe kavuşmak için yürüdüğü bir yol. Biz de tam tersini yürüyoruz. Özgürlüklerine kavuştukları yerden zulme uğradıkları buraya gelene kadar yürüyoruz. Toplam 110 kilometre civarında, günde ortalama 27,28 kilometre yürüyoruz. Gerçekten çok zor bir yürüyüş. Soykırım bir insanlık suçu, bunun unutulmamasından yanayız. Bunun ırkı, dini yok. Ben ilk defa katıldım, 27 yıldır katılmak istiyordum. Yürüyüşte uçurumdan düştüm. Ayın 8’inde başlıyor, ayın 10’unda bitti bu sene, gündüz yürüyoruz gece yürümüyoruz. Sabah 8’de başlıyor 9-10 saat yürüyoruz. Çok zor bir yürüyüş, İnsanların kaçış rotası bu. Onların neler yaşadıklarını yaşadık. Mayınlı bölgelerden geçtik. Bize ayrılmış bir güvenli yol var ama bize hep mayın uyarısı yaptılar. 30 arkadaş İstanbul’dan geldik dernek, vakıf değiliz. Çadırlarda kalıyoruz, banyo yapmadım 3 gündür.  Hatay, Ankara, İzmir, Adapazarı’ndan gelenler de vardı. Bosna ile bir bağım yok ama bu bir insanlık suçu. Gelemeyenlerin de kalbi burada atıyor. Boşnak olmak değil önemli olan burada bir insanlık suçu var bunun unutturulmaması gerekiyor. Herkesin Marsmira yürüyüşünü denemesi gerekiyor” ifadelerini kullandı.

50 VATANDAŞ DEFNEDİLDİ
Cenaze töreni öncesi Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, anıta Beyaz Zambak bıraktı. Öğle namazı sonrası ise kemiklerinden sadece 1 parçası bulunabilen 50 vatandaş ise defnedildi.

İZMİR KAFİLESİNE POLİS ZORLUĞU
Ayrıca İzmir kafilesinin Saraybosna'dan Srebrenisca’ya yolculuğu sırasında da Sırp polisler tarafından zorluk çıkarıldı. Yaklaşık 3 saat süren yolculuk için birçok yolda kafilenin geçişine izin vermeyen Sırp kuvvetleri basın mensuplarının alana ulaşmasını yaklaşık 1 saat daha geciktirdi. 

7 KİŞİLİK MECLİS HEYETİNDEN SREBRENİTSA MESAJLARI
Anma programına meclisteki gruplarını temsilen Cumhuriyet Halk Partili Nilay Kökkılınç, Atilla Baysak, Taner Kazanoğlu, İYİ Partili Sedat Sarı, AK Partili Ertuğrul Akgün, Fikret Mısırlı ve Deva Partili Nezih Özuyar olmak üzere 7 kişilik meclis heyeti katıldı. Meclis üyeleri duygularını şu ifadelerle paylaştı:

Cumhuriyet Halk Parti Meclis Üyesi ve Grup Sözcüsü Nilay Kökkılınç: “Kurban Bayramı’nda bu sene 27’nci yılını gördüğümüz Srebrenitsa katliamının anma törenlerinde Boşnak kardeşlerimizin acılarını paylaştık. Dünya barışı için çok güzel mesajlar verildi. Bu mesajların ilgili yerlere gitmesini diliyorum. Tüm ülkelerin alması gereken payları almasını diliyorum. Annelerin, yetimlerin gözyaşlarıyla bir soykırım yaşandı. Biz her sene Türkiye’de anma törelerine katılıyoruz ama buraya gelerek yerinde görmek bambaşka bir şeydi.”

AK Parti Meclis Üyesi Fikret Mısırlı: “Bu katliamı dışardan izlemek başka ama burada gerçeklerle yüzleşince, ne kadar büyük bir katliam olduğunu üzülerek seyrettik. Bundan sonra isteriz ki hiçbir ülkede böyle bir katliam yaşanmasın. Ancak bunların buradaki üzüntülerin yanı sıra hala failleriyle ilgili olarak uluslararası herhangi bir müdahalenin yapılmaması ve hak ettikleri cezaları almamış olmalarına büyük üzüntü duyuyoruz. İzmir Büyükşehir Belediyesi grubu olarak meclis üyelerimizle buradayız. Biz bu katliamı burada bütün arkadaşlarla lanetliyoruz.”

İYİ Parti Meclis Üyesi Sedat Sarı: “İnsanlık tarihinin acılarından bir tanesi burada yaşanmış. 27 yıl geçti ama acısı hiç dinmedi; dinmesin de. Eğer bu acılar dindirilip unutulsaydı bu acılar tekrarlanırdı. Tekrarlanmaması adına unutturulmaması lazım. Ne acıdır ki 27 yıl geçmiş, DNA testleriyle isimleri belli olanların cenazesini defnettik. Bizler uzakta dinliyoruz, anlamaya çalışıyoruz ama bugün İzmir’i temsilen, insanlığı temsilen buradayız. Burada bugüne kadar görme imkanımız olmayan şeyleri de görme imkanı bulduk. Temenni ediyoruz ki bu acılar bir daha yaşanmasın. Bizler de böyle acılar yaşanmasın diye bütün gayretimizle çalışacağız.”

Deva Partisi Meclis Üyesi Nezih Özuyar: “27 yıl önce yaşanan insanlık suçuna biz bugün şahitlik ettik. Bulunduğumuz yerde 8 bin 732 insan vahşi bir şekilde katledilmiş. O dönem bu insanlık suçunu yapanları, Birleşmiş Milletler adına burada olup da görevini yapmayanları lanetliyorum. Böyle acılar yaşanmasın. Bu acıları tarif etmek çok zor.”