GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Politika
7 Mayıs 2023 Pazar 11:54

Memleket Partisi adayı Güven: İzmir'de yüzde 20 oy alacağız!

Memleket Partisi İzmir 2. Bölge 1. Sıra milletvekili adayı Asuman Ali Güven, İzmir’de üçüncü parti olacakları iddiasını yinelerken, yüzde 20 dolayında oy alacaklarını söyledi. Güven ayrıca, Memleket Partisi’nin tüm partilerin ikinci partisi haline geldiğini belirterek, “AK Parti’ye kızan AK Partili seçmen, CHP’ye kızan CHP’li vatandaş, MHP’ye kızan MHP’li, bize geliyor. Çünkü biz ne sağlan, ne soldanız, Atatürk’ün yolundan gidiyoruz” dedi

EGEDESONSÖZ – Memleket Partisi İzmir 2. Bölge 1. Sıra milletvekili adayı Asuman Ali Güven, SONSÖZ TV’de Gazeteci Yazar Muhittin Akbel’in sorularını yanıtladı. Güven, Memleket Partisi’nin İzmir’de üçüncü parti olacağını, gençlerin ilgisinin her geçen gün daha da attığını, oylarının düşmek bir yana yüzde 20’lere çıktığını söyledi. Memleket Partisi’nin, çeşitli partilere oy vermiş pek çok seçmenin ikinci partisi durumunda olduğuna vurgu yapan Güven, “AK Parti’ye, MHP’ye, CHP’ye oy vermiş insanlar, gönül verdikleri partilere kızıyor, bize katılıyor” ifadesini kullandı.

PARTİMİZE CİDDİ BOYUTTA KATILIMLAR VAR
1957’de Tire’de doğduğunu, elektrik mühendisi olduğunu, 1973 yılında CHP’nin Ankara Gençlik Kolları’nda siyasete başladığını anlatan Asuman Ali Güven, “Ecevit döneminde MYK üyesiydim. İzmir’de CHP İl Başkanlığı yaptım. CHP’den ayrıldıktan sonra Muharrem İnce ile Memleket Partisi’ni kurduk. 600 milletvekili adayımızla 81 ilde seçimlere katılıyoruz. Biz tek başına seçimlere katılan bir partiyiz” dedi.

Gençlerin Memleket Partisi’ne ilgisinden son derece memnun olduklarını belirten Güven, şunları söyledi:

“Gençlerin partimize katılımında her geçen bir artış var. Alsancak’taki stantta her gün 30-40 kadar genç ağırlıklı üye kaydı yapıyoruz. Türkiye’nin her yerinde üye talebi var bize sürekli. Ayrıca genel merkezimizin internet sitesine her gün yüzlerce üye kaydı oluyor. Çoğunlukla da 30 yaş altı. Bizim partimiz sürekli ilgi duyulan, izlenen bir parti. Gençlerin de önemli ölçüde izlediği bir parti. Şimdi Z Kuşağı olarak tabir edilen seçmen kitlesinin yaklaşık 5 milyonunu oluşturan kesimi bize sıcak ve sempatiyle bakıyor, biz de onlara sıcak bakıyoruz tabii ki. Biz gençliğin partisiyiz diyebiliriz. Bu anlamda sahada biz bunların sonuçlarını görüyoruz. Özellikle de Genel Başkanın saha çalışmalarında büyük bir gençlik kitlesinin kendisini desteklediğine, sahip çıktığına, arkasında yürüdüğüne her yerde şahit oluyoruz. İzmir’de Menemen’de bir Açıkhava toplantısı yaptık, katılanların yüzde 70’i gençti, 30 yaş altıydı. Bu bizi umutlandırıyor. Biz geleceğin partisiyiz aslında. Bugün daha yeni başladık iki yıllık bir süreci tamamlamak üzereyiz. Türkiye’nin geleceğini biz belirleyeceğiz, Muharrem İnce belirleyecek. Kendisi de öne çıkmış liderlerin en genci durumunda. Hızla büyüyen hızla ilerleyen bir partiyiz.”

İZMİR’DE ÜÇÜNCÜ PARTİ OLACAĞIZ
Memleket Partisi’nin İzmir’de üçüncü parti olacağına yönelik iddiasının bugün için de geçerli olduğunu anlatan Asuman Ali Güven, “Biz İzmir’in üçüncü partisi pozisyonundayız. Sahada sessiz bir çoğunluk görüyorum, bize sempatiyle bakan. Bunlar belki anketlere de girmiyor aslında. Sesini çıkartmayan kesimden bahsediyoruz. Bize sempatileri var. Gündemlerindeki birinci parti biziz. Türkiye’deki bütün partilerin ikinci partisiyiz. AK Parti’ye oy vermiş vatandaş partisine kızıyor, bize geliyor. MHP’liyse, MHP’nin yaptıklarına kızıyor, yine bize geliyor. CHPye kızanlar da öyle. Bütün partilerin ikinci partisi biziz. Bizim parti olarak bir avantajımız var. Parti olarak tek başımıza ilkeli duruşumuz, ideolojimizin netliği, saflığı, berraklığı… Biz ‘Ne sağdan ne soldan Atatürk’ün yolundan’ diyoruz” dedi.

ATATÜRKÇÜ PARTİ OLMA KONUSUNDA EN İDDİALI BİZİZ
Memleket Partisi’nin, Atatürkçülerin partisi olma iddiasında olduğunu belirten Asuman Ali Güven, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Atatürkçü parti olma niteliği konusunda en iddialı biziz şu an. CHP o alanı boşalttı. Yüksel Taşkın ne diyor ‘Atatürk ırkçıdır’ diyor. Öyle deyince işler değişiyor. Alanı biraz boşalttı derkenki kastımı örneklemek için söylüyorum. Bu konuya girmek istemiyorum. Bir taraftan da Millet İttifakı pozisyonun yarattığı o ilişkiler ağı, o sistematiği, çok partili birliktelik, ortak paydada birleşmede sorun oluşuyor.  Bir tarafta en sağda bir parti, bir tarafta en solda bir parti; bir tarafta milliyetçiliği, ırkçılığı öne çıkmış parti… Farklı farklı partilerin birleşimi seni tabii ki Atatürkçülükten önemli ölçüde uzaklaştırıyor. Siyasetin gereği, yaptığın stratejin gereği bu oluyor. O alan boşalınca bir arayış var, İzmir’de de bir arayış var, Türkiye’de de bir arayış var. Biz şimdi bu alanı doldurmaya çalışıyoruz. Bu alanın partisiyiz, Atatürkçülerin partisi olma iddiamız var.”

TÜRKİYE SİYASETİNE ÖRNEK OLMAYA ÇALIŞIYORUZ
İntegral Araştırma Şirketi’nin yaptığı ankete göre, Mart ayında yüzde 17,5 olan Memleket Partisi’nin İzmir’deki oy oranının Nisan ayında yüzde 7,8’e gerilediğinin görüldüğü hatırlatıldığında, Güven, şu değerlendirmeyi yaptı:

“Anketlerde Memleket Partisi’nin İzmir’deki oyları düşüyor şeklinde sonuçlar paylaşılıyor. Bir dalgalanma var siyasette, bu dalgalanmalardan bütün siyasi partiler etkileniyor. Bir de algı pozisyonu var, toplumda bir algı yaratmaya çalışıyorlar. Seçmen kitlesinde de bir duraklama hissettiriyor, bir düşünme hissettiriyor. Bize karşı müthiş bir iftira kampanyası var. Maalesef FETÖ kanadından, yurt dışından, yurt içinden korkunç bir karalama var. Muharrem İnce, Balıkesir’de konuşuyor, konuşması değiştiriliyor; sanki Muharrem İnce orada Erdoğan’ı savunmuş gibi gösteriliyor. Birçok arkadaşımız partiden istifa etmiş gibi gösteriliyor. Bir kargaşa göstermeye çalışıyorlar. Partimiz dimdik ayakta, çizgisi belli duruşu belli özgüveni içerisinde. Türkiye siyasetine örnek olmaya çalışan bir partiyiz. Anketleri takip ediyoruz ancak İzmir’de oylarımızın yüzde 20 olacağını öngörüyoruz. Bize oy vereceğini dillendirmeyen ama fısıldayan ciddi bir kesim var. Onun için bizim partimizin oyları İzmir’de yüzde 20’ye yakın civarı olacağını düşünüyorum. Çok sürpriz oylarımız olduğunu düşünüyorum ben, görüyorum, duyuyorum, hissediyorum. Yüzde 20 alırız.”

HÜKÜMET, DEVLETİ YÖNETME GÜCÜNÜ YİTİRMİŞ DURUMDA
Ülkenin en temel sorununun geçim sıkıntı ve tarım olduğunun altını çizen Asuman Ali Güven, sahadaki tespitlerini şöyle sıraladı:

“Bizim bölgemizde tarımın en yoğun olduğu 10 ilçe var. Bu ilçelerimizin tarımla, hayvancılıkla ilgili sorunları tavan yapmış durumda. Bu kesim şu an sahipsiz. Tarım desteklenecek diyor hükümet, bütçenin yüzde 1’ini tarım kesimine aktaracağız, diyor ama aktarmıyor; yüzde 0,5’ini aktarıyor. Ziraat Bankası işlevinden uzaklaştırılmış, köylüye hizmet eden bir anlayış yok.  Köylünün bütün girdileri yükselmiş, maliyetler artmış gübresinden, mazota, yeme, ilaca her şey ateş pahası olmuş. Bu da piyasaya yansıyor. Satın alma yaptığınızda ciddi zorlanıyorsunuz. Sürekli fiyat artışı var.  Çocuklarımızın, gençlerimizin beslenmesi, toplumun beslenmesi önemli bir konudur. O açıdan devleti yönetenlerin tarıma, hayvancılığa ciddi şekilde destek vermesi gerekiyor. Bunun dışında hükümet artık gücünü, itibarını yitirmiş. Bunu biz hissediyoruz. Ülkeyi yönetemez pozisyona düşmüş. Vatandaş karamsar. Siyaset kurumuna karşı umutla bir yaklaşım yok. Tarıma yönelik reform gerekiyor. Türkiye’de tarımla ilgili apayrı bir projenin olması gerekiyor. Planlama yapılmalı. Devlet Planlama Teşkilatı’nı kapattılar. Türkiye’de yapılması gereken ilk işlerden birisi, Devlet Planlama Teşkilatını yeniden hayata geçirmek olmalı.”

GENEL BAŞKANLARIN MİLLETVVEKİLLERİNİ DEĞİL, HALKIN VEKİLLERİNİ SEÇMEMİZ LAZIM
Asuman Ali Güven, “Milletvekili seçildiğiniz takdirde nasıl bir milletvekili olacaksınız?” sorusuna şu yanıtı verdi:

“Ben siyasette deneyimli birisiyim; siyasi partileri de çok iyi tanıyorum. Bir kere Türkiye’de siyasi partiler kanununu değiştirmek lazım. Genel başkanların milletvekillerini değil, halkın milletvekilini seçmek lazım.  Eğer bunu yapmazsak milletvekilleri güçsüz kalıyor, zayıf kalıyor, temsilde zorlanıyor. Partide susuyor, parlamentoda sözü bile geçmiyor. Kesinlikle önseçim, mutlak önseçim olsun istiyorum. Bu konuda yasaları değiştirmeliyiz. Ben burada doğdum büyüdüm, burada ticaret yapıyorum, burada siyaset yapıyorum, bu bölgenin insanıyım. Bu bölge kalkınsın, büyüsün istiyorum gelişsin istiyorum. Bunları hak ediyor bu bölge. Ben siyaseti bu bölgede sürekli yapacak birisiyim, burada var olacak birisiyim. Tüm sosyal gruplarla birlikte yaşayacağız, birlikte siyaset yapacağız. Bu kentimizin bu bölgemizin kalkınmasına katkıda bulunacağız. Seçilince çekip gitmeyeceğim. Baksınlar partilerin ilk sıra adaylarına. Özellikle Millet ittifakının milletvekillerinin sadece ilk sıralarına baksınlar, seçildikten sonra ne yapacaklarını herkes biliyor. Ama biz buradayız. Ben 2. Bölgede 1. sıra adayayım, bölgemin her yerini bilirim, köylerine kadar tanırım, herkesi tanrım, herkes beni tanır. Diğer bölgede Cüneyt Oğuz mesela, o da bu bölgenin insanı ve o da bu bölgede siyaset yapacak. Biz siyaseti İzmir’de yapacağız, Ankara’ya taşıyacağız orada ulusal anlamda sorumluluklarımız olacak onları yapacağız. Siyaset çalışmalarında, parti çalışmalarında katkım olsun istiyorum. Benim önceliğim İzmir ama bakıyorsunuz, Ankara, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı seçilmişler,  cumhurbaşkanı yardımcılıkları konuşuluyor. Ulusal siyasetle ilgileniyor, Türkiye’nin her yerine gidiyorlar. İstanbul, Ankara ne oluyor bilmiyorum. Bu yanlıştır. Doğru yapılan siyaset bu değil. Yarın hesabını öderler. İstanbul’da seçimlerde halkın karşısına çıktığında halk hesap sorar. Sen cumhurbaşkanlığında aday ol, genel siyasette aday ol, belediye başkanlığı yapmıyorsun derler. O makamlar, cumhurbaşkanlığı yardımcılığından çok daha kıymetli makamlar.”

2018’DEKİ MİTİNG, DOĞRUDAN HALKIN TERCİHİ BİR MİTİNGDİ
Muharrem İnce’nin Cumhurbaşkanı adaylığı sürecindeki İzmir mitingi ile geçtiğimiz hafta sonu Kemal Kılıçdaroğlu’nun, Millet İttifakı ortağı partilerin liderleri ve belediye başkanlarıyla yaptığı mitingi değerlendiren Asuman Ali Güven, şu karşılaştırmayı yaptı:

“2018’deki miting, sadece Muharrem İnce’nin tek başına mitingiydi. Birincisi bu; diğer miting tüm Millet İttifakı’nın partilerin ortak yaptığı bir mitingdi. Hepsi de orada konuştu. İkincisi, 2018 mitinginin bizzat içinde birisi olarak söylüyorum, en yoğun şekilde içinde yaşandı, çeşitli yerlerden ciddi bir taşıma olmadı. Bir takım kamusal alandan, bölgeden taşıma olamadı. Enteresandır saat 16.30’da miting alanına gittiğimde boştu, ancak 18.30’da olağanüstü bir kalabalık vardı. Dağ taş, tüm sokaklar insanlarla doluydu. Milet ittifakı tüm gücünü kullanarak tüm örgütlerini kullanarak tüm partiler güçlerini kullanarak taşıyarak orada o yoğunluğu sağladılar. Yanlış mı? Değil. Eleştirmek için söylemiyorum, realite anlamında söylüyorum. 2018 mitingde doğrudan halkın tercihiydi. Olağanüstüydü ama bu miting daha örgütlü örgütsel çalışmaların yürütüldüğü bir miting. Bu kadar güç kullanılmış yapılmış İzmir içerisinde normal bence öyle abartılacak bir şey de değil, küçümsenecek bir miting de değil abartılacak bir şey de yok. Bundan daha az yapılsa zaten eleştirildi. Elinde o kadar belediye var, çevrenizde o kadar belediye var.”

PARAMIZ YOK Kİ İZMİR’DE BÜYÜK BİR MİTİNG YAPALIM!
Memleket Partisi’nin Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce’nin, İzmir’de 2018’deki gibi bir miting yapıp yapmayacağı şeklindeki soruya Asuman Ali Güven şu yanıtı verdi:

“Ben bu yapılan mitinglerin hiçbir değeri olmadığını düşünüyorum, çünkü taşımayla yapılan bir mitin. Haliyle toplumda bir karşılığı yok. Gereksiz. İzmir’de yapılan mitingin sadece saha harcaması 10 milyon lira. Bizim zaten 20 milyon lira toplam bütçemiz. Ankara’da ve İzmir’de miting yapsak o para biter. Bizim insan taşıyacak gücümüz yok. Paramız olsa yapardık. Parasızlık büyük dezavantaj. Sonucu etkiliyor tabii. Mesela biz bir tane televizyona reklam veremiyoruz. Bir bakıyorsun her taraf AKP, CHP reklamları. Büyük bütçeleri var. 1 milyar 50 milyon lira CHP’nin aldığı yardım. Diğer partilerin aldığı yardım var. 1,5 milyar lira AKP aldı. Televizyonlarla anlaşma yapıyorsunuz. Televizyonlar hem haberinizi veriyor hem reklamınızı yapıyor. Yani bugünkü şartlarda seçimler adil değil.”

ONCA SAĞCILARI ÇAĞIRIYORSUN, İNCE’Yİ NİYE ÇAĞIRMIYORSUN?
Muharrem İnce’nin cumhurbaşkanı adaylığının, Millet İttifakı’nın adayı Kemal Kılıçdaroğlu’na oy kaybettireceği, Cumhur İttifakı’nın adayı Recep Tayyip Erdoğan’a artı yazacağı iddialarını değerlendiren Asuman Ali Güven, şunları söyledi:

“Bu arkadaşlar, altılı masa kurulurken neden Muharrem İnce’yi de çağıralım demedi? Bir tanesinin sesi çıktı mı? Niye çağırmıyorsunuz? Bu kadar sağcıları Davutoğlu’nu Babacan’ı çağırıyorsun, Muharrem İnce’yi niye çağırmıyorsun? Niye Memleket Partisi’ni çağırmıyorsunuz diyen parti olmadı. Bir kere haksızlık yapıyorlar. Sonuçta biz bir partiyiz, bizim insanlarımız, adaylarımız var. 600 milletvekili adayımızla yola çıkmışız. Cumhurbaşkanı adayımız imza almış aday olmuş. Listedeki dört dört isimden birisidir. Biz neden çekiliyoruz? CHP’nin bir parçası değiliz. Bunu kabul etsinler, biz başka bir partiyiz, ayrı bir partiyiz. Parti kurmuşuz ve partimizin çoğunluğu da CHP’li değil. İlginç tarafı da bu partimizin yönetimin büyük çoğunluğu CHP’den çıkmış eyvallah, biz zaten inkâr etmiyoruz. Diğer arkadaşlarımız CHP’li değil, CHP’den gelmediler. Başka partilerden geldiler, önemli bir kesim de siyasete ilk defa girdi. Yani senin çekil demeye hakkın yok. Sen işbirliği teklif etmedin ki. Biz bekledik işbirliği teklifi edilsin diye. Kemal bey partiye geldiğinde yanında oturdum, benim eski genel başkanım. Oturduğu bir saat içerinde tek bir işbirliğinden, birlikte hareket etmekten söz etmedi. Başka şeylerden konuşuldu, ayrıldı gidildi. Bizi yok saydılar, öyle bir parti yok, dediler. Şimdi de çekilin diyorlar. Biz partiyi kurmuşuz bir süreç içerisindeyiz CHP’nin parçası değiliz, ayrı bir dünyayız. Demokrat Atatürkçü bir çizgideyiz. Onlarla aynı çizgide de değiliz.”

CUMHURBAŞKANLIĞI SEÇİMİ İKİNCİ TURA KALIRSA, TAVRIMIZ NE OLACAK?

 “Cumhurbaşkanlığı seçimi ikinci tura kalırsa, Memleket Partili seçmenler kimi destekleyecek? Herkes bu soruyu soruyor” diyen Asuman Ali Güven, şu değerlendirmede bulundu:

“Şunu söyleyeyim biz muhalefet partisiyiz, biz mevcut iktidara karşı muhalif duruşu olan bir partiyiz. Muhalifiz biz. Bu iktidarın artık ülkeyi yönetemediğini, yorulduğunu bittiğini söylüyoruz, değiştirelim diyoruz ama yerine koyarken de doğru şeyler yapmamız lazım. Bu konuda da maalesef ciddi hatalar yapıldı. Şimdi seçim var. Birinci tur bitti, ikinci tura kaldığımız düşünüyoruz. Varsayım üzerinden ikinci tura kalamadığımızı düşünüyoruz. Bu konuda partimiz gerekli kararı alacaktır mutlaka. Genel pozisyonu açık ve net şekilde belli. Bu konuda da parti kurullarını toplar genel başkan, gerekli kararları da alır diye düşünüyorum. Şu an net, somut bir karar yok. Muhalefet partisiyiz biz, muhalefetiz biz ve iktidarın gitmesini istiyoruz. Bu konuda zaten işbirliği yapmalıydık ama biz suçlu değiliz. Suçlu bize teklif yapmayanlar. Demokrat partiyi getirdiler, 60 bin oy alan Demokrat partiyi getirip cumhurbaşkanı yardımcılığı verdiler, 4 milletvekilliği ve 1 bakanlık sözü verdiler. Bizi çağırmadılar, biraz da onlar düşünsün yani. “

MUHARREM BEY’İN ÖĞRETMEN OLMASI, GENÇLERİ ÇEKİYOR

Gençlerin, Muharrem İnce’ye olan ilgilerinin sebebini irdeleyen Asuman Ali Güven, “Muharrem bey bir kere öğretmen, öğretmen olmanın avantajına sahip. Hitap etmesini biliyor, gençlerle iletişim kurmasını biliyor, ortak dil oluşturuyor. Onlara gelecek vaat ediyor, umut vaat ediyor. Gençler de bakıyor ve bu ikili yapıyla iletişim kuramıyor artık. Tam statükocu sınıfına geçmiş iki yapı da. Onlarla iletişim kurmak, bir günü paylaşmak, ortamı paylaşmak kolay iş değil tabii ki. Ayrı yetenek ve meziyet ister. Yaş olarak da biraz daha avantajı var Muharrem Bey’in, çünkü diğer liderlere göre genç” diye konuştu. Partilerin listelerindeki gençleri de değerlendiren Güven, AK Parti’nin İzmir’de 1. Sıraya Gençlik Kolları Genel Başkanı Eyyüp Kadir İnan’ı koymasını takdirle karşıladığını söyledi:

“Ben gençliği çok önemsiyorum. Bizim parti de gençliği çok önemsiyor. 73 yıllarında, gençlikle bu işe başladık, bugünlere geldik. Şimdi ben aynı şekilde gençlerin de bu işin içerisinde olmasını istiyorum ve seçilmesini istiyorum. CHP 1970-71’de büyük sıçramalar yaptı. Bunun altında, gençlerin siyasette ağırlıklı olmasındandı. Süleyman Genç, 28 yaşındaydı, yaşını büyüttü, milletvekili seçildi. Ben de şimdi gençlerin siyasette olmasını istiyorum; bu, hangi partide olursa olsun. AKP’nin de birinci sırada bir genç arkadaşı göstermesi takdir ettiğimi söyledim. Takdir ediyorum, bunu başka partiler de yapsa, örgütte yetişmiş, gençliğini değerlendirirse güzel bir iş yapmış olur. Onların partiye ve ülkeye katkıları daha çok olur. Gençliği enerjisi vardır faydalı olur.”

Asuman Ali Güven, İzmirlilerden siyaseti biraz daha fazla önemsemelerini istediğini, politikaya ilgi duymalarını arzuladığını ifade etti. Ayrıca, seçime çok az bir zaman kaldığını, sandığa gittiklerinde oylarını, tercihlerini doğru kullanmalarını beklediğini de vurgulayan Güven, “Biz parti olarak Muharrem İnce’nin liderliğinde yola çıktık, Atatürk’e kökten bağlıyız, laiklik bizim için olmazsa olmaz. Laiklik önemini yitirmiştir, tehlike olmaktan çıkmıştır, diyen anlayışa karşıyız. Bu konuda duruşumuz nettir. Memleket Partisi’ni desteklerlerse biz de parlamentoda dimdik ayakta Atatürkçü, Cumhuriyetçi, laik çizgide görev ve sorumluklarımızı yerine getiririz” diye konuştu.