GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Politika
11 Mayıs 2023 Perşembe 10:51

MHP’li Özarslan seçim sonucu net dedi… 1’inci turda Erdoğan kazanır!

Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Sekreter Yardımcısı ve İzmir 1’inci Bölge 2’nci Sıra Milletvekili adayı Dr. Bahadır Bumin Özarslan, “Seçilebilir algısı zorla oluşturulmuş Kemal Kılıçdaroğlu, devlet yönetebilir algısı oluşmadığı için Cumhurbaşkanlığı seçim sonucu bellidir. Birinci turda Erdoğan seçimi kazanacaktır” dedi.

EGEDESONSÖZ- Milliyetçi Hareket Partisi Genel Sekreter Yardımcısı, İzmir 1’inci bölge 2’nci sıra Milletvekili adayı Dr. Bahadır Bumin Özarslan, SonSöz TV’ye konuk oldu. Gazeteci, yazar Muhittin Akbel’in sorularını yanıtlayan Özarslan 14 Mayıs’ta yapılacak olan genel seçimleri değerlendirdi.

HER GEÇEN GÜN PARTİMİZE TEVECCÜHÜ ARTIYOR
Sahadaki gözlemlerini anlatan Özarslan, “seçimler yaklaştıkça partilerine teveccühün arttığını söyledi. Özarslan, “Her gün artan bir tempo ve teveccüh ile karşı karşıyayız. Burada önemli husus, partimizin hassasiyetleri ile İzmirlinin hassasiyetinin uyuşması. İzmir’de doğmuş büyümüş, İzmir’de yaşamış biri olmamın getirdiği avantaj. Bu hususlar partimiz ve şahsıma olan teveccühün birleşmesi ile çok önemli bir yol aldığımızı gösteriyor. İnşallah pazar günü beklentilerin çok üstünde oy alarak bir sürpriz yapacağız” şeklinde konuştu.

ANKET ŞİRKETLERİ OYLARIMIZI YÜKSELTMESELER SEÇİMDEN SONRA REZİL OLACAKLARDI
Anket şirketlerindeki MHP’nin oy oranlarını değerlendiren Özarslan, anket şirketlerinin, seçime yakın bir sürede, partisinin oy potansiyellerini arttırdıklarını belirtti. Özarslan, “Anket şirketlerinin de bugüne kadar bu konuda ne kadar yanıldığını gördük. MHP ile ilgili yanıldığını gösteren son anket, maalesef ki ilk değil. Partimizin, anket şirketleri ile arası hiç iyi olmadı. Sadece bir önceki seçime bakarsak bile ne dediğimiz gayet açık. Bazı anket şirketlerinin 2 katı bazılarının ise 2,5 katı partimiz oy aldı. Anketlerin partimize, barajı geçemez dediği birçok yerde barajı geçtik. Vekil çıkaramaz dediği yerlerde ise vekil çıkardığımız gibi bir vekilin üzerine çıktığımız yerlerde de sayımızı iki yaptık. Geçen seçimlerde partimizin içerisinden bir parti kurulmasına rağmen, barajı geçmiş ve yüksek oranda oy almış bir partiden bahsediyoruz. Devam eden süreçte de anket şirketleri 5-6 ay MHP’nin oylarını hep belli bir yerlerde tuttu. Son 5-6 aydır ise oyumuzu yükseltiyorlar. Bu seçimde ise bizi son anlarda yüzde 10’lar olarak gösteriyor. Türkiye genelinde yüzde 16,5. İzmir’de ise yüzde 12-13 oy demektir. Bu oranlar asgari anlamda böyle olacak. Bunun üstü bizi şaşırtmayacak. Ancak yukarısını da bekliyoruz. Anket şirketleri rakamları yükseltmeseler rezil olacaklardı. Şuanda anket yasağı olmasa, bizi yüzde, 15-20 bandında gösteren anketler seçimden sonra, ‘Bakın gördünüz mü? Kimsenin tahmine edemediği oy oranını biz tahmin ettik” diyerek seçim sonrasında epeyce müşteri kazanabilirler” dedi.

 

TÜM ADAYLAR ARASINDA AÇIK ARA SOSYAL MEDYA ETKİLEŞİ EN YÜKSEK ADAYIM!
MHP’nin İzmir’de Millet İttifakından oy alabilecek bir potansiyelde olduğunu belirten Bahadır Bumin Özarslan, “Seçim sürecinin başından itibaren, seçim çalışmalarını hazırlık döneminde tespit ettik. Günümüzde seçimlerde sosyal medyayı etkin kullanmak önemli, sosyal medyayı herkes kullanıyor. Ancak, siyasal iletişim başka bir şey. Siyasi propaganda da sosyal medya üzerinden bambaşka bir şey, iki şeyi birleştirerek çalışmak ise bambaşka bir şey, burada bu işi profesyonelce yapmak lazım.  Biz temelde sosyal medya üzerinde kampanyamızı kurguladık. Oldukça önemli bir başarı elde edeceğiz. Bu başarıda sosyal medyayı profesyonel kullanmanın da çok büyük faydasını görüyoruz. Ben sosyal medya ayağını yönetmiyorum. Yanımızdaki danışmanlarımız da yönetmiyor. Bu işi profesyonelce yapan, bizim camiamızın yetiştirdiği Ankara’daki önemli bir firma yönetiyor. İşlerine de müdahale etmiyorum. Benim hayattaki temel ilkem, bildiğim konular ile ilgili bildiğim kadar konuşur, bilmediğim konular hakkında ise konuşmam. Bu bizim uzmanı olamadığımız bir alan. Arkadaşlarımıza bıraktık onlarda gayet iyi yapıyorlar. Çok önemli geri dönüşler alıyoruz. Sosyal medyada yarattığımız etki tüm partilerin çevresinde çokça dikkat çekti. Etkileşim oranı olarak şuanda, tüm adaylar arasında açık ara etkileşimi en yüksek adayım. Bu yöntem bu şekilde ilerlerken oy oranımız taban olarak belli… Bir tabanımız var. Bu oyumuzun üzerine geleneksel oylarımızı da ekleyerek geçen seçimlerde bizden kaçmış ancak, gönlü bizde olan geleneksel oylarımızın da önemli oranda geri döndüğünü görüyoruz. Partimiz. Muhalefet partilerinin içindeki büyük partilerden de oy alacak bir durumda. İzmir özelinde ise hem CHP hem İYİ Parti’den çok ciddi oy alacak durumdayız. Gerek söylemleri gerek ise aday listeleri bize bu imkânı veriyor. Biz Millet İttifakından oy alabilecek bir durumdayız. Müttefikimiz AK Parti açısından bakılınca bu o kadar kolay değil” şeklinde konuştu.  

LİSTE TEPKİSİ: CHP’DEN MHP’YE OY GEÇİŞİ VAR!
CHP’nin İzmir 1’inci Bölge 1’inci sıra adayı Yüksel Taşkın’ın CHP’den, MHP’ye oy geçişlerini sağlayabilecek br aday olduğunu anlatan Özarslan, “CHP’nin unuttuğu misyonu, partimiz kurulduğu günden beri temsil ettiğimiz için CHP’nin tabanından da listeye olan tepkiden dolayı bu oy geçişkenliği var. Birinci bölge 1’nci sıra adayı Yüksel Taşkın, PKK terör örgütüne karşı yürütülen hendek operasyonlarına karşı çıktığı için ihraç edilen bir akademisyen. İzmir ile hiçbir alakası olmadığı gibi geçmişte ise bu yönüyle PKK’nın operasyonlarına karşı çıkması, Hendek operasyonlarında, bir gurup akademisyenin kaleme aldığı bildiriye imza attığı için ihraç edilmiştir. Bu bildiride Yüksel Taşkın ve arkadaşları, dolaylı olarak Türkiye’yi soykırım suçu ile suçluyorlar. Daha da ötesine geçip Türkiye’ye uluslar arası müdahale çağrısında bulunan bir bildiridir. CHP’nin 1. Bölge 1. Sırasına bu şekilde bir adayın konması, daha önceki yayınlarında ise Atatürk’e diktatörlük, Fetullah Gülen’e çağdaş bir şaman benzetmesi yapması ve taraf gazetesinin yazarı olması bakımından CHP’den bizlere oy geçişleri için önemli bir etken. Bir ilginç durumda CHP’nin 2.Bölge 1’inci sırası da Tuncay Özkan, meslektaşınız. Ergenekon kumpasından dolayı sadece 5,5 yıl hücrede yatmış birisi. Peki, o süreçte Taraf Gazetesi ne yaptı? Kurgulanan haberler ile Ergenekon kumpasının tetikçiliğini yapan gazetelerden birisiydi. Bu iftiraların odağındaki gazetenin yazarı sizin partinizde aday oluyor. Partimizin hassasiyetleri ile İzmir’in hassasiyetleri örtüşmesi durumunda oy geçişinin olması mümkündür. Geçen seçimde de bunu yaşadık. Genel seçimler dendiğinde 2 oy kullanıyoruz. Vatandaşlarımızın cumhurbaşkanı seçiminde tercihi ile milletvekili seçimlerindeki tercihi örtüşmeyebiliyor. Seçmen bunu 2’nci kez deneyimliyor. İzmir gibi, hassasiyeti yüksek, duyarlılığı olan şehirler de bu tarz durumlarda daha da öne çıkıyor. Seçmen,  partimize oy verdiğinde, partimizin desteklediği Erdoğan’a oy vermeyebilir. Bu durumu biz sahada görüyoruz. Partimizin kırmızıçizgileri ile CHP’nin eski seçmenleri olan, Kuvayı Milliye çizgisine bağlı seçmenin tepkisini çekiyor. Bu tepki ise bize oy geçişi ile dönüyor” ifadelerini kullandı.

CUMHUR, ANTİEMPERYALİZMİ TEMSİL EDERKEN MİLLET, BİDEN’İN DOSTU OLMAYI TEMSİL EDİYOR
Seçim dediğimiz meseleyi aslında bir sürecin finali olarak nitelendiren Özarslan, “Demokrasinin düğünüdür yani. 5 yıllık süreç dikkate alınacaktır. Bu süreçte sadece Türkiye’de değil tüm dünyada farklı ve olağan dışı bir süreç yaşadı. Küresel salgın arkasından Rusya Ukrayna savaşı ancak bunun öncesi ve sonrasında Türkiye’nin sınır ötesi operasyonlar yapması ve bunu batıya rağmen yapmasının Türkiye ye bir ekonomik maliyeti oldu. Türkiye bu şekilde bir mücadeleye girdi. Cumhur ittifakı 15 Temmuz’u gecesinde başlayan batı ile açık mücadeleyi tamda milli mücadelenin ruhuna uygun bir şekilde yürütme gayreti içerisinde oldu. Ve bugüne kadar da bunu yaptı. Cumhur ittifakı antiemperyalizmi temsil etmektedir. Ancak millet ittifakı, ise Biden dostu olmak geçerli oldu. Kılıçdaroğlu bu baş dost olarak nitelendirilebilir. Altılı masanın cumhurbaşkanlığı kavgası hangimiz Biden’ın baş dostu olacağız kavgasıydı” şeklinde konuştu.

MUHALEFET HALA SOĞAN’I KONUŞUYORSA YANLIŞ YAPIYOR, ARTIK PORTAKAL’I KONUŞMASI GEREKİR
Temel gıda ürünlerindeki pahallılığı değerlendiren Özarslan, “Şuanda bence portakal, mandalina ve limonu dile getirsinler bunlar şu anda daha pahalı” derken sözlerine şu şekilde devam etti:

“Pazarları da geziyoruz, manavda da, mevsimi gelen ürünler ucuzlamaya başlıyor. Muhalefetin bu ürünleri mevsiminde değil de mevsimin dışı pahallılığından şikâyet etmesi bir algı yönetimidir. Bence yanlış yapıyor, şuanda bence portakal, mandalina ve limonu dile getirsinler bunlar şuanda daha pahallı… Bizim tüketim anlayışımız değişti. Siz eskiden kışın bunları yiyor muydunuz? Dediğinizde hayır diyorlar, bu bir algı yönetimi. Ancak bu tabi ki şu demek değil, Türkiye’de hayat pahallılığı var, enflasyon var ancak, dünyada bir kriz yaşanıyor… Sanki Türkiye’de her şey çok kötü, tüm dünyada güllük gülistanlık bir hayat yaşanıyor gibi algı yapılıyor. Tüm dünya işsizlik pahallılık ve enflasyon ile mücadele ediyor. Türkiye de üretim ihracat hep arttı. Alım gücümüzün düşmesinin sebepsiz olamadığı inkâr edilemez bir durumda. Bugün muhalefetten bir parti iktidarda olsaydı çok daha farklı bir ekonomik durum olmayacaktı”

ŞİDDET TASVİP EDİLMEZ
Seçimlere az bir zaman kala, siyasette yaşanan kavgalar ve tartışmaları değerlendiren Özarslan,“Biz emin ifade ettiğimiz gibi seçimler demokrasinin düğünüdür. Bu düzen kolay kurulmuş bir düzen değil. Türkiye çok partili demokratik hayat için çok bedeller ödemiştir. Bunu değerli bulup korumamız gerekir. Siyasetin de her konuda olduğu gibi meşru çizgide yapılması hukuka aykırı hiçbir eylemin siyaset bahane edilerek yerine getirilmemesi gerekir. Bunlardan kesinlikle kaçınılması gerekir. Şiddet tasvip edilmez” şeklinde konuştu.

ANAYASA MAHKEMESİ’NİN YAPTIKLARI ANAYASANIN MEVZUATINA AYKIRI!
Milliyetçi Hareket Partisi’nin vaatleri arasında olan, Anayasa Mahkemesinin düzenlenmesi hususunda açıklamalarda bulunan Özarslan, “Anayasa Mahkemesinin yasama yetkisi kullanır hale geldiğini görüyoruz ki, bu da aslında anayasanın mevzuatına aykırıdır” dedi. Özarslan, “Anayasa mahkemesi ile ilgili bizim zaten bir zamandır eleştirilerimiz vardı. Anaysa mahkemesi, siyasi partilere yapılan seçim yardımı ile ilgili aldığı kararda, HDP ile ilgili kapatma davası devam ederken hazine yardımını HDP’ye yaptı. Sonrasında ise, HDP seçime girmedi. Yeşil sol adı altında bir partiden seçime girildi. Bu kadar kısa sürede bu şekilde bir çelişki kabul edilebilir değil. HDP’ ye açılan dava da terör örgütünün bir uzantısı olmak. Terör örgütünü kınamamak, bırakın desteklemeyi kınamamak bile yeterlidir Avrupa insan hakları mahkemesine göre. Anayasa mahkemesi, bu yapısı ile bazı çevrelere destek vermektedir. Bu kurumun tekrar yapılanması önemlidir. Anaysa mahkemesinin sadece anayasaya aykırılık değerlendirmeleri yapması gerekir. Bundan önce de yasama yetkisini kullanır hale geldiğini görüyoruz ki, bu da aslında anayasanın mevzuatına aykırıdır” ifadelerini kullandı.

SEÇİLEBİLİR ALGISI ZORLA OLUŞTURULDU, YÖNETEBİLİR ALGISI OLUŞTURULAMADI
Millet İttifakı Cumhurbaşkanı Adayı Kemal Kılıçdaroğlu’nun adaylığını ve kararsız seçmenin dağılımını değerlendiren Özarslan, ““Kararsızlar Cuma günü itibariyle tek tük kalacaksa kalacaktır. Seçmen, seçimlerde 2 hususa dikkat eder. 1’ncisi  vereceğim oyla aday ya da parti seçilebilir mi? 2’ncisi ise seçilebilirse yönetebilir mi? Cumhurbaşkanlığı seçimi için dört adaydan iki tanesi seçilebilir gözü ile bakılıyor. Bunlardan bir tanesi de Kılıçdaroğlu. Ancak, 6’lı masa neden dağılmıştı? Kılıçdaroğlu’nu seçilemez görmesinden. Kılıçdaroğlu hakkında hep seçilebilir bir aday mı? Tartışmaları yapıldı. Cumhurbaşkanlığı seçimi için yönetebilir mi? Algısına ise sadece Cumhurbaşkanımız Erdoğan sahip. 6’lı masayı kurduklarında en başta konuşacaklarını ve mutabık olacakları şeyi bile en sona bırakarak masadan, bir kaos çıkarmanın ne kadar büyük bir yönetim zafiyeti olduğunu ve bu zafiyeti de ön görememeyi bize gösteren bir örnek. Bu konuyu en başta konuşmaları gerekirdi.  Seçilebilir algısı zorla oluşturulmuş Kemal Kılıçdaroğlu’nda, yönetebilir algısı oluşmadığı için Cumhurbaşkanlığı seçim sonucu bellidir. Birinci turda Erdoğan seçimi kazanacaktır” dedi.