GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Ekonomi
26 Ağustos 2022 Cuma 10:15

Krizin ‘güvenlik’ hali… Peynir, ekmek gibi satılıyor!

Ekonomik kriz sonrasında satılan ürünlerin kalem değerlerinin artmasıyla birlikte bu malları korumaya dair olan çaba da büyük önem kazandı. Artan asayiş olayları sebebiyle birçok işletme güvenlik kamera sistemleri kurdurmaya başladı. Artan bu talepleri değerlendiren sektör satıcıları, artık vatandaşların ayakkabılıklarına bile kamera taktığından bahsetti. Diğer yandan polislerin ve bekçilerin de kamera güvenlik sistemi takarak ek iş yaptıkları anlatıldı.

Ahmet Can KARATAŞ – Ozan EKİZ / EGEDESONSÖZ – Ekonomik krizin hayatı olumsuz etkilediği günlerde vatandaşlar, işletmelerini ve kişisel eşyalarını korumak için güvenlik ekipmanlarına yoğun ilgi göstermeye başladı.

En çok tercih edilen ise güvenlik kameraları… İşletmelerine, otomobillerine ve hatta evlerinin içine kamera takan vatandaşlar olası bir olumsuzluk durumunda zanlıların yakalanması adına elinde ciddi bir koz da tutmuş oluyor.

Güvenlik sistemlerine dair olan talepleri konunun uzmanları olan güvenlik kamera sistemleri satıcılarına sorduk. Çankaya’da güvenlik kamera satılığı işi yürüten ve teknik anlamda da destek veren Murat Arıcı, Muammer Korkmaz ve Uğur Coşkun güvenlik kameralarına olan talepleri anlattı.

‘KALEM FİYATLARI ARTINCA BAKKALLAR BİLE KAMERA TAKTIRIYOR’
Yaşanan ekonomik kriz sonrasında işletmelerin güvenlik kamera sistemlerine ilgisinin artığına değinen işletmenin teknik sorumlusu Coşkun, “Bu fiyat artışlarından sonra marketlerin, bakkalların kalem ürünlerinde inanılmaz bir fiyat artışı oldu. Bu durumda onların güvenlik sistemlerine ihtiyaçlarının olmasını doğurdu. Bundan 2-3 yıl evvel bir bakkal dükkânı çok nadirdir kamera taksın çünkü elindeki ürünler o kadar para yapmazdı. Ancak şu anda elindeki ürünlerin para yapmasıyla o ürünleri korumaya daha ılımlı hale geldi. Bu da bizim işlerimizi arttırdı diyebiliriz” dedi.

‘EN BÜYÜK MÜŞTERİMİZ HAYVANCILIKLA UĞRAŞANLAR OLDU’
Kırmızı et fiyatlarındaki artıştan sonra hayvancılık sektörünün güvenlik sistemlerine olan ilgisini daha fazla arttırdığını söyleyen Coşkun, “Kırmızı ete gelen zamlardan sonra hayvancılık sektörü de kamera ve güvenlik sistemlerine ihtiyaç duymaya başladı. Eskiden hayvancılıkla uğraşan vatandaşlar ahırlarına, damlarına bir kilit takarlardı ve bir köpekleri olurdu, onlara da yeterdi. En kötü çalınma olduğu zaman bu kadar yüklü miktar kaybetmezlerdi. Ancak şu an en büyük müşteri kitlemiz hayvancılık sektörü oldu diyebiliriz. Damlarına alarm sistemi bağlayanlar, kamera sistemi kuranlar… Hayvancılık sektörü güvenlik ürünlerine inanılmaz bir rağbet göstermekte” ifadelerini kullandı.

‘YASTIK ALTI PARALARDAN DOLAYI EVLERE KAMERA SİSTEMLERİ GELDİ’
Ekonomik kriz boyunca insanların bankalara olan güveninin azalmasından dolayı paralarını yastık altında tuttuklarını belirten Coşkun, bu yüzden ev kamera sistemlerine olan talebin arttığını şu sözlerle anlattı:

“Bu kriz süreci biraz kamera ve güvenlik sektörüne yaradı diyebiliriz aslında biraz. Misal bireysel evlerde de kamera ve güvenlik ürünlerinin kurulumu arttı. Kriz ortamında insanlar bankalara çok güvenmiyor herhalde. Evlerinde yüklü miktarda döviz nakit para veya altın saklıyorlarsa onların güvenliğini düşünecekler. Bu durumda da alarm sistemi satın alıyorlar. Evlerinde bir hizmetli ya da bakıcı çalışıyorsa bu sefer buna önlem olarak kamera sistemi yaptırıyorlar. Hırsızın gözünden bakmak gerekir güvenlik sistemleri kurulurken çünkü hırsızlar öyle cahil insanlar değil. Zannetmeyin ki sahte kamera taktığınızda hırsız bunu anlamayacak. İllaki anlıyorlar. Pilli kamera takılıyor mesela sadece ışık vermesi için hırsız bunu çözüyor. Çalışmayan kamerayı caydırıcılık olsun diye takıyorlar ama hırsız bunu da çözüyor. Adam kolonun oraya takmış kamerayı, hırsız düşünmüyor mu bu kameranın kabloları nereden geçecek, kolon mu kırılıp içinden almışsın yani kabloyu. Bunun için yanılmayın. Caydırıcılık bir korunma yöntemi değildir”

‘AYAKKABILIĞA BİLE KAMERA TAKTIRIYORLAR’
Kemeraltı’nda güvenlik sistemleri ve pek çok alan içinde elektronik satışı yapan Murat Geçici, vatandaşların artık evin her noktasını görecek şekilde kamera sistemleri kurdurduğunu belirten Geçici, “Kamera sektörü şu an yükselişte. Kriz güvenlik sitemlerinin satışlarını arttırdı. Çünkü insanların elindeki ürünler değerlendi. Alarm ve kamera sistemleri satışı krizde fırsat gibi bir şey oldu. Elektronik ürünlerin birçok dalında satış yapıyoruz ancak şu an onlar durma noktasında. Hareketlilik ve kıpırdanma kamera ve alarm sistemlerinde var. Eskiden mesela hayvancılık yapanlar güvenlik sistemleri almazları ancak şu an en iyi sistemleri kullanmak istiyorlar. Eskiden kamera takmayan çoğu yer kamera ister oldu taksiler, ev balkonları kapı girişlerine hatta ayakkabılığı gören bir yere bile kamera isteyenler var. İnsanların hırsızlıktan önce kamera sistemleri kurmaları ile hırsızlık olayı yaşadıktan sonra bu sistemi kurmaları aynı oranda diyebilirim” ifadelerini kullandı.

 ‘KAMERA SİSTEM MONTAJCILARININ ÇOĞU ÜÇKAĞITÇI OLARAK GÖRÜLÜYOR’
Güvenlik kamera sistemlerindeki sektör problemlerine değinen Securitech firmasının işletmecisi Muammer Korkmaz “Bizim sektörün ülke bazında asıl problemi; doğru insanların bu işi yapmaması. Montaj tarafındaki insanların doğru insan olmamasından kaynaklı bizim sektörümüz çok ciddi problem yaşıyor. Bu işi profesyonel anlamda yapmıyorlar. Elinde bir çantası var; ben kamera montajcısıyım diyor. Bir tane şarjlı vidalı matkap ve kırıcı delici alıyor. Üç-beş kameralık projeleri bu insanlar yapıyor bu da sektörü değersizleştiriyor. İnsanların kamera sektörüne bakış açısını değersizleştiriyor. Bizim sektörün ciddi bir oranı üçkağıtçı olarak görülüyor” diyerek sektöre dair olan güvensizlikten bahsetti.

İSMİ GÜVENLİK AMA EN GÜVENSİZ SEKTÖR
Güvenlik temelli olan sektörde artık son kullanıcıların neredeyse hepsinin şikayet yaşadığını belirten Korkmaz, ismine zıt olarak güvensiz hale gelen sektör için, “İsmi güvenlik sektörü ama bizim sektör en güvensiz sektörlerden bir tanesi. Kamera almış son kullanıcıları dolaşın, herkesin mutlaka bir şikayeti vardır. Bu işi yapanlar bu işin eğitimini almamış kişiler oluyor. Bunu profesyonel işi olarak görmüyor” dedi.

POLİSİN EK İŞİ HALİNE DÖNDÜ
Kamera montajcılık işinin artık profesyonellikten çıkıp bekçi ve polislerin ek işi haline döndüğünü belirten Korkmaz, “Adam bekçi, klimacı, polis kameracılık yapıyor. Polisler yapıyor bu işi. Ben hafta sonu gidip kuruyorum diyor. Adam artı eksiyi canlı şaseyi biliyorsa kamera bağlama işini yapabilirim diyor. Artık kamera ile insanın ruh halinin analizi yapılıyor. Adam endişeli mi, üstünde bomba mı taşıyor, stresli mi bunun analizini yapan bir sektör polisin, bekçinin ek işi haline geliyor” ifadelerini kullandı.

‘ZAM YAPMADIK, KUR FİYATLARI YÜKSELTTİ’
Firmanın işletmecisi olan Murat Arıcı genel olarak dolar bazlı çalıştıkları için sektör olarak ekonomik krizden etkilenmediklerini “Geçen yıla göre işimiz artmadı aynı işin cirosu devam ediyor. Çok fazla bir değişiklik olmadı artma da olmadı fiyatlarımızda biz çok yükseltme yapmamaya özen gösterdik. Müşterilerimiz de her şeyde zam olduğu için zor durumda kalıyorlar. Güvenlik hizmetleri hayati bir ihtiyaç değil tamam güvenliğimizi sağlıyor ama hayatımızı idame ettirmek için şart bir şey değil. Ayrılan bütçe yetsin diye biz de çok fiyat artışına gitmedik. Biz toptancıyız, dolar bazlı çalışırız. Geçen sene de bizde dolar bazlı fiyat aynıydı. Bu sene de aynı ama ülkemizdeki dolar TL kuru yükseldiği için haliyle o şekilde bir fiyat farkı oldu. Yani biz kameraya aslında zam yapmadık. Dolar kurunun yükselmesi kamera fiyatlarını arttırdı” sözleriyle ifade etti.