Onur DENİZ / EGEDESONSÖZ – İzmir’de Yamanlar’a yapılması planlanan katı atık bertaraf tesisi ile ‘Yüzülebilir Körfez’ projesi kapsamında temizlik için gerekli Çevre Etki Değerlendirme (ÇED) onayının bir türlük çıkmaması nedeniyle yaşanan kriz devam ediyor.
‘Eksik evrak’ tartışmalarının gölgesinde önceki gün Gediz Çalıştayı için kente gelen Çevre ve Şehircilik Bakanı Fatma Güldemet Sarı’nın “Bakanlığımıza ÇED raporu sunulmadığından projeye ilişkin herhangi bir inceleme, değerlendirme komisyonu toplantısı yapılmamıştır” açıklamasına Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’ndan özel toplantıyla yanıt geldi.
Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu ‘İzmir Körfezi ve Katı Atık Bertaraf Tesisi’nde ÇED Gerçekleri’ başlıklı bir basın toplantısı düzenledi.
ÜNİVERSİTE RAPORU TAMAM
Toplantıda ilk olarak İZSU Çevre Koruma ve Kontrol Daire Başkanı Tülay Yılmaz ile Atık Yönetimi ve Planlama Denetimi Şube Müdürü Sinem Saltekin 2 projenin ÇED süreciyle ilgili bilgilendirme yaptı.
“Yüzülebilir Körfez” hedefine ulaşılabilmesi için son aşama olarak ÇED onayının kaldığını dile getiren Yılmaz, Ankara’da 3 yıldır devam eden süreci anlattı. Yılmaz süreçte önemli bir bilgi verdi ve projeye eklenen ada için su sirkülasyonuna ilişkin hidrografik ve oşinografik raporun hazırlandığını duyurdu. Yılmaz, üniversitenin raporu tamamladığı, raporun süreci takip eden şirkete teslim edildiği ve Ankara’dan bir sonrası İnceleme Değerlendirme Toplantısı için randevu istendiğini bildirdi.
MÜDÜRLÜK 5 YER ÖNERDİ
Atık Yönetimi ve Planlama Denetimi Şube Müdürü Saltekin ise katı atık bertaraf tesisi için yaptığı sunumda Yamanlar için 15 ayrı kurumun görüş verdiğini, DSİ ve Orman Bölge Müdürlüğü’nün eksiklerin giderilmesi talebinde bulunduğu ve bu eksiklerin tamamlanarak her iki kuruma teslim edildiğini söyledi. Orman Bölge Müdürlüğü’nün 2 sene önce olumlu görüş verdiği alana 2 yıl sonra karşı durduğu ifade eden Saltekin, ÇED süreci için sadece tek imza beklendiğini açıkladı. Öte yandan Orman Bölge Müdürlüğü’nün projeye alternatif 5 yer önerdiği de kamuoyuyla paylaşıldı.
Alternatif adresler şöyle:
Menemen Asarlık Orman ve Mera alanı: Dere yatağında, meyilli arazi, yerleşim yerine yakın
Harmandalı Evren Esentepe Mevkii: Depolama alanın bitişiği, dere yatağı ve meyilli arazi…
Menemen Emiralem Yahşeli: Orman mülkiyetinde uygunsuz arazi…
Aliağa Kalabak Mevkii: Mera yerleşim, yerlerine yakın
Urla Yağcılar: 1.derece arkeolojik SİT alanı
HERKESİN KAFASI KARIŞIK!
Sunumların ardından kürsüye çıkan Başkan Kocaoğlu açıklamasına, “Herkesin kafası karışık, her yerden çeşitli bilgiler geliyor. Müdürlüklerden bombardıman gibi bilgi olduğu söyleniyor ama şu her iki projede de anlattığımız projelerin bir yerlerden bir yerlere savrulmasıyla bir şeyler yapılmaya çalışılıyor. Bu da bir şeylerin engellenmesini getiriyor” sözleriyle başladı.
GÖSTERİLEN 5 ALAN YAMANLAR’DAN DAHA PROBLEMLİ
Orman ve Su İşleri Bakanlığı’nın iki yıl önce Yamanlar Katı Atık Bertaraf Tesisi için verdiği onayın ardından bu kez olumsuz görüş vermesini sert sözlerle eleştiren Kocaoğlu, “Katı atık ile ilgili önerilen 5 bölge, bizim sonuca ulaştığımız yerden kat ve kat daha problemli bir alan... Orman Müdürlüğü bize 5 tane problemli alan göstermektedir. Burada çalışmaya başlandığında hiçbir sonuca ulaşılamayacaktır. En uygun yerde alınamayan sonuç diğer yerlerde alınamayacaktır. 2005’ten beri yer arama çalışmalarını sürdürüyoruz. Aramadığımız yer kalmadı. Dünya alem biliyor ki Büyükşehir planlama bürokratları, kenti diğer kurumlardan daha iyi tanıyor, daha iyi biliyor” dedi.
O DA TÜKENDİ BİZ DE TÜKENDİK
Başkan Kocaoğlu, “Katı atık bertaraf tesisinin yapılmaması burada daha öncede onaylanan prosedüre izin verilmemesi ve katı atığın İzmir’in önünde problem olarak kalması, Harmandalı’nın taşması eğer bu ÇED raporu verilmezse minimum 5 sene daha ÇED sürecinin uzamasına yol açacak. Bu sürede İzmir’in günde ortalama 4 bin ton çöpünün nereye gideceği hiç kimseyi ilgilendirmiyor. Bu Büyükşehir’in görevi... Biz Orman ve Su İşleri Müdürlüğü’ne ‘yeri nerede bulalım’ dediğimizde ‘bu bizim işimiz değil. Siz getirin biz karar veririz’ deniyordu o da tükendi biz de tükendik” şeklinde konuştu.
KARARDA MENDERES BELEDİYESİ İFADESİ!
5 gün önce yapılan yazılı açıklamayı okuyan Kocaoğlu, bakanlığın basında Menderes Belediyesi ve Çatalca Mahallesi’nin çöp tesisi istemediğine yönelik ifadeleri referans alarak 26 ay önce verdiği olumlu kararının “ÇED aşamasında muhafaza ormanı içinde kalması nedeniyle olumsuz görüş verilmiştir” ifadesiyle olumsuza çevrildiğini açıkladı.
YILDIRIM’DAN 3 KEZ DESTEK İSTEDİM
Açıklamayı değerlendiren Kocaoğlu, ”Ne yapacağız? Aynı Orman Bölge Müdürlüğü ‘mahsuru yoktur’ diyor. 2 yıl önce onay verdi, şimdi ‘olmaz’ diyor. Peki ne olacak? Bu arada zaten 2015 yılı iki seçimle geçti kayıp bir yıl oldu. Ankara’da muhatap olmamız mümkün değildi. Hükümet kurulduktan sonra hem Ulaştırma Haberleşme ve Denizcilik Bakanlığı hem de Orman ve Su İşleri Bakanlığı ile gittik görüştük. Binali Yıldırım’dan 3 kez destek talep ettim. 'Evrak yok, gelmedi' gibi konular sizlerin takdirine sunulmuştur. Büyükşehir çevre yatırımlarında nereye geldiği ne yaptığı ortadadır. Bunların büyük çoğunluğu Büyükşehir, inisiyatifinde. Bizim inisiyatifimizde olan bütün yatırımları gerçekleştiriyoruz. İş Ankara’ya gelince süreçler uzuyor. Tramvay iznini kaç yılda aldığımı ben biliyorum” diye konuştu
KİME NE FAYDA SAĞLAYACAK?
Körfez projesi ve çöp tesisinin 2019’a kadar gerçekleştirilmek istenmediğine dikkat çeken Kocaoğlu, “Yüzülebilir körfez hedefi bu kentin önünde dünyanın en önemli çevre yatırımlarından biridir. Buna kazmayı vurduğumuz an İzmir dünyada farklı bir yere gelecektir. Katı atık oyalanan bir iştir. 2019’da katı atık yapılamadan, körfez başlamadan girildiğinde kime ne fayda olacak? Kahraman mı olacaklar? 'Katı atık bertaraf tesisini başkan yapamadı. Başkan, körfez projesine başlayamadı' cümlesi yer alacak. Bundan kime ne fayda var? Yaptırmadılar kardeşim. Engeller burada roman gibi. Bakanlık da ‘yaptırmadım kardeşim’ diyecek. Peki İzmirli ne olacak? İzmir’in problemi ne olacak? Katı atıkları ben nereye koyacağım, yüzülebilir körfez ne olacak” ifadelerini kullandı.
HANİ ELİMİZDEN TUTACAKTIN?
Başkan Kocaoğlu Ulaştırma Haberleşme ve Denizcilik Bakanı Binali Yıldırım’ın 1 Kasım seçimleri sürecinde Kocaoğlu’na yönelik, “Elinden tutar Ankara’ya götürürüz” ifadesine gönderme yapan Başkan Aziz Kocaoğlu, “Gelsin elinden tutarız dedi. Parka götürür, atlı karıncaya bindirir gibi gezdiririz dedi. Hani tutacaktın? Hani işleri takip ettirecektin? Hükümet kuruldu. Allah’ını seven söylesin. Bir il başkanından milletvekilinden bu kentten şunun da önünü açalım diye bir laf duydunuz mu” dedi.
İZMİR’DE ŞANTAJLA OY ALAMAZSINIZ, ALAMADINIZ
Kocaoğlu, “İzmirli’nin gönlünü ancak İzmirli’yi severek, İzmirli’yi sayarak hassasiyetlerini bilerek ona göre davranarak, üreterek fethedebilirsiniz. ‘Bana oy verdi, hizmet vereyim’ diyerek aba altından sopa göstererek başka illerde oy alabilirsiniz. Ama bu ilde alamazsınız. Alamadınız. Bu il dayatmaya, şantaja, abanın altından sopa göstermeye gelmiyor. Bunu anlayın. Para pul istemiyoruz, izin istiyoruz. Katı atık tesisinin yapılmasının kime ne zararı var? Bir tek karları var büyükşehir yapamadı densin” şeklinde konuştu.
İZMİR 14 SENEDİR ENGELLENİYOR!
Kocaoğlu, “İzmirliye ne garezin var? 14 senedir İzmir engelleniyor. Ama 14 senedir İzmir Türkiye ortalamasının üzerinde büyüyor. Bu kentin dik duruşunun özünde kendine güven var. Bu dik duruşta kendi göbeğini kendi kesecek güç var. Bu güç ile kalkınıyor. Havaalanı yaptım, Kuzey Çevreyolu’nu yaptım. Bölünmüş yol yaptım, başka? 14 senede başka ne yaptın? Bu kente yapmamana rağmen sadece ürettiği gelire bakarak kentin nereye geldiği rakamlarla sabittir” dedi.
SUSUYORSAK BİLMEDİĞİMİZDEN DEĞİL!
Aziz Kocaoğlu, “Biz susuyoruz, konuşmuyoruz. Biz her konuşan kendini bilmeze cevap da vermiyoruz. İzmirlinin değerlendirmesine bırakıyoruz. Ama susuyorsak bilmediğimizden değil. Susuyorsak korktuğumuzdan değil. Susuyorsak İzmirlinin bize verdiği 'hizmet yap kavga gürültü yapma' demesinden, hizmet aşkımızdan susuyoruz. 14 senedir Türkiye Cumhuriyeti’nde bu iki ÇED dosyası gibi hazırlanmış, bu süreçten geçmiş bir tane daha ÇED dosyası yok. Hangi önemli konularda ÇED gerekli değil kararı alındığını, nasıl ormanların katledildiğini hepimiz biliyoruz. Kamu yararı ile ilgisi olmayan konularda kamu yararı alınıyor. Körfezin temizlenmesinde kamu yararı kararı alınmıyor. Kamu yararı kavramı mı değişti” diye konuştu.
VİCDANINIZ SIZLASIN
Kocaoğlu sözlerini Yamanlar Çöp Tesisi için Orman ve Su İşleri Bakanlığı’na seslenerek sonlandırdı. Gerekirse Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a mektup yazabileceklerini söyleyen Kocaoğlu şöyle konuştu: “Tüm yetkilere sesleniyorum. Sudan sebeplerle Orman ve Su işleri Bakanlığı’nın verdiği kararın değiştirilmesini talep ediyorum. İki yazıyı ortaya koy, yüreğin vicdanın sızlasın. Bu hatadan bu çelişkiden dön. Bu kentliyi cezalandırma.”
YÖNTEM OLARAK DÜŞÜNÜLEBİLİR
Kocaoğlu, Büyükşehir Belediyesi’ne göre evrakları tam olan Katı Atık Bertaraf Tesisi ve Körfez’in rehabilitasyonu konusunda bağımsız çalışma yapıp yapmayacakları konusunda ise, “Bir eylem yada tepki konusunda girişim başlatmayı düşünmüyoruz. Yine yasal yollardan çalışmalarımızı sürdüreceğiz. Hukukun dışına çıkamayız. Ne isteniyorsa zaman geçse bile onu tamamlayacağız. Çıkıp da korsan bir katı atık tesisi kurmak söz konusu olamaz” dedi.
Kocaoğlu, bakanlar ve Başbakan Ahmet Davutoğlu’na konuyu bizzat ilettiğini de ifade ederken Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a mektup yazılması konusunda ise, “Biz gerekli yerlerle zaten teması kurduk. Taleplerimizi ilettik. Gerekirse ayrıntılı bir süreç analizi ile durumu anlatan mektup yazabiliriz. Bu da yöntem olarak düşünülebilir” ifadelerini kullandı.