GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Güncel
26 Temmuz 2024 Cuma 16:59

İzmir’in Çernobil’i ölüm kusuyor!

Temizlenmesi için ön çalışmaların başladığı İzmir’in Çernobil’i olarak anılan Gaziemir Emrez Mahallesi’ndeki nükleer atıkların gömüldüğü arazide çıkan yoğun dumanlar halk sağlığı açısından endişelere neden oldu.

Metehan UD / EGEDESONSÖZ - İzmir’de Gaziemir ve Karabağlar ilçeleri arasında bulunan Aslan Avcı Kurşun Fabrikası tarafından yurtdışından getirildiği düşünülen radyoaktif maddelerin fabrika sahasına gömüldüğü tespit edilmiş, ancak bu atıkların bertaraf edilmesi ve bölgenin çevresel olarak temizlenmesi yönünde şimdiye dek ciddi bir adım atılmamıştı. 2022 yılında ise Nükleer Düzenleme Kurulu tarafından EKOVAR AŞ adlı şirketin bölgenin çevresel iyileştirme faaliyetine ilişkin yetkilendirildiği bilgisi ortaya çıkmıştı. Şirketin temizlik işlemleri için harekete geçtiği öğrenildi.

Temizlik çalışmaları kamuoyunda tartışmalara neden olurken bölgeden gelen korkutan görüntüler geldi. Nükleer atıkların gömüldüğü arazide topraktan yoğun dumanların çıktığı görüldü.

VİDEOYU İZLEMEK İÇİN TIKLAYINIZ!

HAVADA YANIK BALATA KOKUSU VAR
Egedesonsöz’e konuşan mahalle sakinlerinden Hüseyin Kandemir son dört gündür yanık balata kokusu geldiğini ifade ederek “Şantiye alanına son günlerde iş makineleri girmeye başlamış ve bir hareketlilik var. Sabah işe gittiğim sırada dumanların çıktığını gördüm. Büyük ihtimalle kazı çalışması sonucu radyoaktif maddeler yeryüzüne çıkıyor. Duman çıkan yerde çalışma yapılmış ve ara verilmiş gibi duruyordu. Duman çıkması bölge halkının endişelerini artmasına neden oluyor. Radyoaktif nükleer atıkları bulunduğu bölgeden ağır koku boğazlarımızda yanmaya sebebiyet vermektedir. Bu sadece genel olarak etkilendiğimiz sağlık açısından sorunlardan bir tanesidir. İleride insan sağlığı açısından ne gibi tehlikelerin beklediğimizin farkındayız. Bu yüzden bu zehirli nükleer atıkların usulüne uygun bir şekilde temizlenmesini gerekir.” dedi.

NE OLMUŞTU?
2007 yılında İzmir’de Gaziemir ve Karabağlar ilçeleri arasında bulunan ve 1940’lı yıllardan 2010 yılına kadar faaliyette bulan Aslan Avcı Kurşun Fabrikası sahasında çok tehlikeli kurşun atıkların yanı sıra nükleer atıkları bulunduğu ortaya çıkmış, Türkiye Atom Enerjisi Kurumu tarafından bu atıkların Europium 152 (EU 152) izotopu içeren nükleer çubukların ergitilmesiyle oluştuğu tespit edilmişti. Kamuoyundan gizlenen bu nükleer tehdit, ancak 2012 yılında Radikal Gazetesinden Serkan Ocak’ın haberiyle gündeme gelmişti.

Ege Çevre ve Kültür Platformu (EGEÇEP), Çevre Mühendisleri Odası, İzmir Tabip Odası gibi kurumlar yaptıkları gözlemlerle nükleer tehdidin boyutlarını ortaya çıkarmış, konu 2021 yılında dönemin Gaziemir Belediye Başkanı Halil Arda’nın “duran adam” eylemiyle kamuoyunun gündeminde yer bulmuştu. Bu girişimin ardından Gaziemir ve İzmir Büyükşehir Belediyelerinin, Kent Konseylerinin, TMMOB İl Koordinasyonunun, Çevre Mühendisleri Odası İzmir Şubesinin, İzmir Tabip Odasının, İzmir Barosunun ve Egeçep’in oluşturduğu komisyon konunun takipçisi olmuştu.

Geçtiğimiz yıl bölgede yapılan radyasyon ölçümlerinde normal değerin 7 bin katı (832,3 ve 833,6 mikrosievert) değer tespit edilmişti. 

Nükleer atıkların tespit edildiği andan bu yana bu atıkların bertarafı yönünde bir adım atılmamış, bölgenin tel örgülerle çevrilmesi dışında dişe dokunur bir önlem alınmamıştı. Son olarak Nisan ayında EGEÇEP’in Çernobil felaketinin yıldönümü dolayısıyla konuya dikkat çekmek için bölgede düzenlediği basın açıklamasında tel örgülerin söküldüğü, nükleer atıkların bulunduğu sahayı çocukların oyun alanı olarak, çobanların ise koyunlarını otlatmak için kullandığı gözlenmişti. Basın açıklamasına katılan mahalle halkı atık sahasından gelen kokudan ve özellikle yağmurlu havalarda yükselen dumandan rahatsız olduklarını, komşuları arasında kanser ve düşük vakalarının arttığını belirtmişti

Egeçep Hukuk Kurulu üyesi Arif Ali Cangı, Gaziemir'de eski kurşun fabrikası sahasında bulunan nükleer atıkların EKOVAR AŞ adlı şirket tarafından bertarafına ilişkin olarak Nükleer Düzenleme Kuruluna bilgi edinme başvurusunda bulunmuş, başvurusunun reddedilmesi üzerine konuyu mahkemeye taşımıştı. Mahkeme Cangı'yı haklı buldu, ticari sır niteliğindeki bilgiler dışındaki bilgi ve belgelerin paylaşılması gereği üzerine karar verdi.