EGEDESONSÖZ - Kahramanmaraş merkezli yaşanan depremin ardından çevre illerle birlikte pek çok şehir yıkım yaşadı. Yaşanan yıkımın ardından OHAL ilan edildi ve bir dizi önlem alındı.
Alınan önlemler arasında, ülke genelinde sene sonuna kadar üniversitelerin kapandı ve korona dönemindeki gibi okullar uzaktan eğitim modeline geçti. Uzaktan eğitim modeli ile birlikte yurtlar öğrencilere kapatılırken yerlerine depremzedelerin yerleştirileceği bildirildi.
Uzaktan eğitim kararı sonrasında üniversite öğrencilerin kararın yanlış olduğuna dair yorumlarda bulundu. İzmir’deki üniversitelerde okuyan öğrenciler, karar hakkında basın açıklamasında bulunma kararı aldı. Ege Üniversitesi Kampüsü’nün içerisinde bulunan Yeşil Köşk’ün önünde basın açıklaması yapmak isteyen öğrenciler, izin alınmadığı gerekçesiyle kampüsün dışarısına çıkarıldı. Öğrenciler, açıklamayı kampüs girişinde yaptılar.
‘O ÇÖP TORBASININ İÇİNE KOYULAN BİZLERİN EĞİTİM HAKKI OLDU’
Yapılan açıklamada, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın konuya dair yaptığı açıklamanın tam olarak anlaşılamadığına değinilerek, öğrencilerin yurtlardan atılmasına şu sözlerle tepki gösterdiler:
Bizler Ege Üniversitesi'nden Dokuz Eylül'e, Demokrasi'den Katip Çelebi'ye İzmir'in dört bir yanında okuyan üniversite öğrencileriyiz. 6 Şubat'ta gerçekleşen deprem felaketiyle birlikte yaşanan süreç her birimizi derinden etkiledi ve boyutları oldukça yüksek bir yıkıma neden oldu. Bu süreçte üniversite öğrencileri olarak sıra arkadaşlarımızla birlikte İzmir'den deprem bölgelerine halktan halka dayanışmayı büyüterek birçok acil ihtiyacı göndererek nefes olmaya çalıştık. Yaşanan süreç her birimize gösterdi ki deprem bölgelerinde ne bir devlet yetkilisi ne bir AFAD ne de bir bürokrat bölgede yoktu, yalnızca halk ve halkın dayanışması oradaydı. Birçok insanı ne yazık ki bölgeye destek gitmemesinden, erken müdahale edilmemesinden ötürü kaybettik. Her bölgeden binlerce kişiden "devlet nerede?" sesleri yükseldi. Geldiğimiz noktada ise devletin üniversitelerimizi online eğitim mi yaptığı yoksa tatil mi olduğunu anlayamadığımız bir açıklaması ile karşılaşarak bir anda yurtlarımızdan apar topar eşyalarımız birer çöp torbasına koyularak adeta kapı dışarı edildik. Aslında o çöp torbasının içine koyulan bizlerin eğitim hakkı oldu.
Yapılan açıklama şu şekilde devam etti:
Çok kısa bir zaman önce pandemi sürecinde her birimiz uzaktan eğitimin verimsizliğini gördük ve nitelikli eğitimden uzak kaldık. Şimdi ise alınan bu karar bir kez daha eğitim hakkımızın gaspından başka bir sonuç yaratmayacaktır.
‘ÜNİVERSİTELERİN KAPATILMASI TRAVMA SÜREÇLERİMİZİ OLUMLU ETKİLEMEYECEK’
Depremin yıkıcılığı hepimizi etkiledi. Deprem sonrası psikolojik olarak iyi oluşumuzu güçlendirmek, sosyalleşerek yaralarımızı sarmak, başta deprem bölgesinde yer alan arkadaşlarımız olmak üzere biz öğrencilerin tümünün hakkı. Üniversitelerin kapalı olması travma süreçlerimizi olumlu etkilemeyecek bir karardır.
‘BİR SÜRE İNTERNET ERİŞİMİNE SAĞLAYAMACAĞIMIZ AŞİKAR’
Depremzede arkadaşlarımızın bir süre internet erişimine, teknolojik aletlere ulaşamayacağı aşikar. Bir an önce arkadaşlarımızın barınma gibi yaşamsal ihtiyaçları karşılanmalı ve üniversite eğitimi sürecinde kolaylıklar sağlanmalıdır. Yurtlar depremzedelere açılmak yerine depremzedelere yetkililer tarafından gerekli konaklama alanları sağlanmalıdır.
Bizler üniversiteliler olarak alınan bu yanlış karardan bir an önce geri dönülmesini istiyoruz. Pandemi, afet gibi birçok durumda ilk gözden çıkarılanın bizim eğitim hakkımız olmasını kabul etmiyoruz. Eğitimimizi bir çöp torbasına koymanıza göz yummayacağımızı da buradan tüm kamuoyuna duyuruyoruz.