Alınan bilgiye göre, Konak ilçesinde yaşayan S.K, rahatsızlanan bebeği B.S.K'yi, Sağlık Bilimleri Üniversitesi İzmir Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi Çocuk Acil Servisi'ne götürdü.
Acil serviste muayenesi yapılan bebek, daha sonra hastanenin beyin ve sinir cerrahisi servisine sevk edildi.
Burada, baba S.K. ile asistan hekim Emre Arslan arasında tartışma çıktı. Çıkan tartışmada S.K, doktora yumruk atıp, bıçak çekti.
Sağlık çalışanları ile hasta yakınlarının araya girmesiyle S.K. buradan ayrıldı.
Doktorun "Beyaz Kod" vermesinin ardından hastaneye polis ekipleri geldi. Ekipler, S.K'nin yakalanması için çalışma başlattı.
"İlk defa başıma gelmedi"
Asistan hekim Emre Arslan, gazetecilere, hasta yakını S.K'den şikayetçi olacağını belirtti.
Hasta yakınının yüksek ses tonuyla konuşup kendisine küfür ettiğini ileri süren Arslan, "Yüzüme yumruk attı ve arbede yaşandı. Arbede esnasında bıçak çekti. İnsanlar araya girdi. Ben daha sonra yoğun bakım tarafına geçtim olay büyümesin diye. Hasta yakını hakkında şikayetçi oldum ve Beyaz Kod verdim. Artık bunlar bizim beklediğimiz şeyler haline geldi. Şaşırmıyoruz. Benim de başıma ilk defa gelmedi. Acil serviste de geliyordu. İnsanlar bu durumu artık yadırgamamaya başladı."
İZMİR TABİP ODASI'NDAN AÇIKLAMA
İzmir Tabip Odası, olaydan sonra kendi internet sitesinde şu açıklamalara yer verdi:
İzmir Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi Beyin Cerrahi Servisinde görevli asistan hekim meslektaşımıza hasta yakını tarafından bıçaklı saldırı gerçekleşti.
Saldırgan, 13.03.2022 tarihinde, hastanedeki 4 ayrı güvenlik bölgesinden geçerek beyin cerrahi yataklı servisine girmiştir. Hastanın doktorunun kim olduğunu sorarak asistan doktor odasının kapısını zorlayan kişi meslektaşımıza küfretmiş, meslektaşımızı ölümle ve dövmekle tehdit etmiştir. Hastanın durumu hakkında bilgi vermek isteyen meslektaşımızın üzerine yürüyen şahıs meslektaşımıza yumruk atmış, ardından yanında bulunan yaklaşık 25 cm büyüklüğündeki bıçağı çıkararak meslektaşımıza saldırmıştır. Serviste görevli diğer hekim, hemşire, hasta bakıcıları ve hastaların müdahalesi ile meslektaşımız yara almadan kurtulmuştur.
Saldırgan olay yerinden kaçmış olup henüz yakalanmamıştır.
Olay sonrası, Odamız avukatı Mithat Kara nezaretinde adli süreç başlatılmış, şikayet başvurusu yapılmıştır. Odamız hukuki sürecin takipçisi olacaktır.
İzmir Tabip Odası Başkanı Dr. Lütfi Çamlı ve yönetim kurulu üyesi Dr. Zeynep Altın meslektaşımız ile iletişim kurarak Odamızın desteğini iletmiştir.
Türkiye’de yaşayan herkesin bildiği üzere. Birçok meslektaşımız, hekimlik mesleğini severek seçmesine rağmen sağlıkta şiddet nedeniyle mesleğini yapamaz duruma gelmiştir. Sağlıkta şiddet, son 20 yılda hızla artarak geldiği boyut korkutucu seviyededir.
Kaybettiğimiz tüm meslektaşlarımızın ve şiddete uğrayan her sağlık çalışanının sorumluluğu ciddiyetsiz yaklaşım gösteren ve söylemleriyle, politikalarıyla şiddeti besleyen siyasi anlayıştadır. Sağlıkta şiddetin önlenmesi için caydırıcı ve etkin önlemler alınmaması, sağlık kuruluşlarında hekimlerin hedef tahtası olmasına neden olmaktadır. Haklarımız için eylemlilik sürecini başlattığımız bu günlerde en önemli amaçlarımızdan biri de sağlıkta şiddetin önlenmesi ve meslektaşlarımızın güvenli çalışma ortamlarında şiddetten uzak çalışabilmesidir.
Sağlıkta şiddet ortamı ortadan kalkana, şiddet ortamını oluşturan sağlık politikaları terk edilene ve göstermelik olmayan bir sağlıkta şiddet yasası çıkarılana dek mücadeleye devam diyoruz. Bir meslektaşımızı daha şiddet nedeniyle yitirmeye tahammülümüz olmadığını ve güvenli, şiddetsiz bir sağlık ortamı yaratana dek mücadelemizi sürdüreceğimizi kararlılıkla belirtiyoruz.
Sağlıkta şiddete dur demek, TTB’nin önerdiği şiddet yasasının çıkması için 14-15 Mart tarihlerinde GöREVDEYİZ. (AA - Haber Merkezi)