GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Güncel
6 Nisan 2016 Çarşamba 10:27

İGC seçimini yaptı: Yeni başkan kim oldu?

Yönetimde yaşanan fikir ayrılıkları sonrası seçim kararı alınan Gazeteciler Cemiyeti olağanüstü kongre için sandık başına gitti. Oylama sonunda 264 oy alan Misket Dikmen yeniden başkan seçildi.

Gökhan KOÇ/EGEDESONSÖZ - İzmir Gazeteciler Cemiyeti olağanüstü kongre kararının ardından yeni başkanını arıyor.

2015 yılının Nisan ayında yapılan seçimde tarihin ilk kadın başkanı olan Misket Dikmen yönetiminde yaşanan fikir ayrılıkları seçim kararıyla noktalanmıştı.

Olağanüstü kongre kararı Genel Sekreter Fahrettin Dokak’ın yanı sıra Genel Sekreter Yardımcısı Zeynep Gürel, yönetim kurulu üyeleri Mustafa Yılmaz, Suavi Yardımoğlu, Abdi Karagözoğlu ve Erkut Şahin’in oylarıyla alınarak, ‘Değişim Grubu’ adında birleşerek seçime Abdi Karagözoğlu’nun başkan adaylığıyla girme kararı aldı.

İzmir Büyükşehir Belediyesi meclis salonunda yapılan seçimde Abdi Karagözoğlu, Deniz Kezer, Misket Dikmen ve Oğuz Serdar Örnek’in listeleri olmak üzere 4 liste yarıştı.

LİSTELER

ABDİ KARAGÖZOĞLU’NUN BEYAZ LİSTESİ; Fahrettin Dokak, Zeynep Gürel, Meral Karaduman, A. Suavi Yardımoğlu, Nadir Doğan, Erkut Şahin, Mustafa Yılmaz, İlhan Arga, Şükrü Akın, Sinan Doğan

MİSKET DİKMEN’İN MAVİ LİSTESİ; Dilek Gappi, Gaye Karadağ, Tayfur Göçmenoğlu, Murat Attila, Semih Aksoy, Kenan Çimen, İlker Çoban, Hakan Dirik, Gökmen Küçüktaşdemir, Sadık Pala

DENİZ KEZER’İN KIRMIZI LİSTESİ; Deniz Tay, Serdar Ağır, İbrahim Paker, Deniz Alime Uyar, Kamil Taneri, Mazlum Vesek, Süleyman Tok, Tuğçe Doğaneli Kamacı, Handan Yağmur, Alaattin Gürırmak

OĞUZ SERDAR ÖRNEK’İN MOR LİSTESİ; Ümit Aktan, Elvan Feyzioğlu, Özlem Balcı, Çağlayan Sueli, Cihad Taysi, Murat Demircan, Sefer Ayçe, Barış Yengiloğlu, Nalan KolağasıImre, Muhammet Yusuf Eser

Çarşaf listeyle yapılan seçimde 264 oy alan Misket Dikmen yeniden başkan seçilirken, Abdi Karagözoğlu 149, Deniz Kezer 33, Oğuz Örnek de 24 oy aldı. Oylama sonunda Dikmen'in listesi de blok olarak seçildi. 

KONGREDE NELER YAŞANDI? 

DİVAN BAŞKANI BİMEN
Büyükşehir Belediye Meclis Salonu’nda yapılan oturumda ilk olarak divan başkanı seçimi yapıldı. Kongrenin divan başkanlığına Levent Bimen seçildi. Divan başkanlığı seçiminin ardından açılış konuşması yapan İGC Başkanı Dikmen bir yılda yapılan çalışmaları anlattı, denetleme kurulu ve denetim raporunu okudu.

DİKMEN’E SERT ELEŞTİRİ
Raporların okunmasının ardından söz alan Mutlu Tuncer konuşmasında Başkan Misket Dikmen’i hedef aldı. Tuncer cemiyetin ‘TRT Derneği’ haline geldiğini söyledi ve “10 yıldır Misket Hanım yönetimde… Görevi bu kadar mı seviyor? Bu kadar mı gazetecilik aşkıyla yanıp tutuşuyorsun? Ama ben konuşmasında gazetecilerle ilgili yaptığı hiçbir şeyi duymadım. Hep ziyaretler, seminerler” dedi.

Tuncer’in sözlerine yanıt veren 9 Eylül Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Murat Atilla, konuların çarpıtıldığını ifade etti. Gazetenin mali yapısı ve tirajı hakkında bilgi veren Atilla 9 Eylül Gazetesi’nin marka değeri 4 milyon TL olduğunu söyledi.



GENEL SEKRETERE SÖZ VERİLMEDİ!
Atilla’nın sözleri üzerine Değişim Grubu adına İGC Genel Sekreteri Fahrettin Dokak söz almak istedi. Divan konuşmanın dilek ve temenniler bölümünde yapılması gerektiğini bildirdi. Genel Sekreter Dokak, genel kurulun demokratik olmadığını söyleyerek tepki gösterdi.

YILMAZ SEÇİM KARARINI AÇIKLADI
Dilek ve temenniler bölümünde Değişim Grubu adına söz alan Mustafa Yılmaz genel kurul kararını Misket Dikmen’in 5 kez “Genel Kurul’a gidelim o zaman” diye söylemesi üzerine aldıklarını söyledi.

Meseleyi aralarında çözmeye çalıştıklarını söyleyen Yılmaz, “Göreve gelirken oturduk konuştuk. En büyük sorunundan biri yıllık açığıdır. Bu böyle gidemez, her yıl 350 bin lira zarar edemeyiz dedik. 11 arkadaşta aynı görüşü paylaştık. Sonra göreve geldik. Yine aynı konuda açığın kapatılması için karar aldık. Bununla da yetinmedik. En fazla açığımız 150 bin lira olsun diye hedef koyduk. Her toplantıda bunu sorguladık. Bize verilen bilgilerde 150 bin liradan fazla açık olmayacak dendi. Biz gidişatın böyle olmadığı gördük. Ve mali müşavir gelsin dedik. Aralık sonunda bilgi verdi. Bir yıl sonunda 266 bin lira zarar oluşmuş. Üstelik 92 bin liralık araç satmışız. Biz bunu kabul edemeyeceğimiz söyledik. Mart ayında mali müşavir yine geldi ve bilgi verdi. Bu sefer zararın 160 bin lira olduğunu bildirdi. Bu uydurma dedikodu değildir. Gazetemizin iyi yönetilmediğini düşünüyoruz. Biz cemiyet başkanımıza defalarca durumun düzeltilmesi için rapor verdik. Gazetecilerin birliği için bir platform kurduk. Bu derneklerden öneriler geldi. Bunlardan bir tanesi sahada çalışanlara yelek alınmasıydı. Yönetim kurulu kararı aldık. Fakat 2 bin liralık yeleği aldıramadık. Gazetenin nasıl bir mantıkla yönetilemediğini göstergesidir. Biz bütün bu görüşlerimizi rapor halinde hazırlayıp sunduk. Hiç birini uygulamayacağını sundu. Benim bütün arkadaşlarımdan ricam lütfen inceleyin. Cemiyetin ne durumda olduğunu görün sizin haklarınız savunmak için çıktık” dedi.
 

ADAYLARIN KONUŞMALARI



ABDİ KARAGÖZOĞLU: ŞEFFAF OLACAĞIZ

Mesleğin içinden geçtiği kritik dönemde olağanüstü kongreye götürmemizin fevkalade önemli nedenleri var. Kesinlikle önceden tasarlanmış bir durum yok. Bizler ilk kadın başkanını seçilmesi için bir yıl önce katkı sağladık. Bizim 6 arkadaş olarak tek ortak noktamız cemiyet yönetiminde yer almamızdır. İGC’yi daha iyi günlere taşımaktan başka bir düşüncemiz yoktu. Ancak bir süre sonra hiçbir şeyin göründüğü gibi olmadığını gördük. Tablonun gerçeği yansıtmadığını gördük. Bizim istediğimiz tek şey şeffaflıktı, dürüstlüktü. Gazeteciler cemiyetini yönetiyorsunuz ama mali tablodan bir habersiniz. Sorunlara sağlıklı yanıtlar alamadığımız gibi helvacı kağıdından farksızdı. Cemiyetimiz 4 yıl daha bu anlayışla yönetilirse, kasası tam takır olacaktı. İGC kar amaçlı bir kuruluş değildir diyeceksiniz, ancak 70 yıllık saygın bir kuruluştur. İzmir Gazeteciler Cemiyeti’nin böylesine rahat yönetim anlayışına teslim edilmemesi gerekir. Özellikle kaptan köşkünde oturanlar tarafından meçhule sürüklenirken biz o gemini güvertesinde oturamazdık. Olan-biteni izleyemezdik. Çünkü cemiyetin kasası üyesinin kesesidir. Büyük bir zafiyette olduğunu gördük. İş yapanların müsrifliğe varan rahatlığı bizi rahatsız etti. Tek neden bu da değildir. 9 Eylül Gazetesi de vardır. Biz herhangi bir kurum, kuruluş veya zümrenin altında kalmayacağını garanti ediyoruz. Biz Konfiçyus’un dediği gibi, “Tıkandığın noktada ya bir yol bulacaksın, ya yol açacaksın ya da çekileceksin” anlayışıyla biz çekilmeyi değil, yeni bir yol açmak istedik. Eşimden ve çocuklarımdan daha fazla zaman ayırdığım mesleğim için İGC’ye adayım. Daha güçlü ve saygın bir cemiyet yaratmaya kararlıyım. Şeffaf olacağız. Her kuruşun hesabını her üyeye vereceğiz. Nerede işsiz kalmış, haksızlığa uğramış gazeteci varsa yanında olacağız. Seyahat masraflarını ve konaklama masraflarını kısacağız. Ben bu mesleğe bir borcum olduğunu düşünüyorum. Ben sadece bu borcumu ödemek istiyorum. Elimizden gelenin en iyisini yapacağız. Her zaman ulaşılabilir olacağız.



MİSKET DİKMEN: HEDEFE ÇOK YAKINIZ
‘Battı batıyor’ sözlerini cemiyete yapılmış haksızlık olarak görüyorum. Bu yılın sonu itibariyle ne gazetemiz ne cemiyetimiz zarar etmeyecektir. Hedefimiz budur ve biz bu hedefe çok yakınız. Basın ve ifade özgürlüğü bizim kırmızıçizgisi oldu ve biz bu durumdan taviz vermedik. Biz yapamayacağımız hiçbir şeyin sözünü vermedik. Sadece üyelerimizin değil, genç meslektaşlarımızın da hukukunu hakkına sahip çıkacağız. Hedeflerimiz doğrultusunda 9 Eylül Gazetesi büyüyecek ve istihdam artacak.

OĞUZ ÖRNEK: SORUNU KARŞIMIZA ALMALIYIZ
70 yıllık tarihimizde ilk defa olağanüstü genel kurulu yapılıyor olması kaos içindeymişiz gibi görünse de biz oluşturduğumuz listeyle büyüme sancısı olarak görüyoruz. Liseden mezun olur olmaz ilk görevim için 4 yıl bekledim. Ben bir habere gittiğimde babam yaşındaki adam bana gazeteci olmam nedeniyle ‘hoş geldiniz Oğuz Bey’ demesi üzerine, ben bu duruşu bize emanet eden ve bu duruşu bize kazandıran büyüklerimize teşekkürü bir borç bilirim.  Seçimi kimin kazandığı veya kimin kaybettiğini hiçbir önemi yok. Kazanması gereken mesleki birliğimiz duruşumuz, dirliğimiz olmalıdır. Dünyada 4. Kuvvetin basın olduğu gerçeği değiştirilemez. Yaşadıklarımızdan ders almazsak büyüme sancısı dediğimiz şeyi kaosa götürme tehdidi ile karşı karşıya kalma tehdidi içinde kalırız. Yan yana gelip sorunu karşımıza almamız gerekiyor. Biz vaatte bulunmayı tercih etmedik. Biz eksikliklerimiz işaret etmeyi doğru bulduk. Ancak ve ancak bunlar çözümlenirse vaat kapsamlı ele alabileceğimiz önerileri gerçekleştirme şansımız olabilir. Uluslararası Gazetecilik Federasyonu’na başvuru yapılmamış olması büyük bir eksikliktir.

DENİZ KEZER: TAŞIN ALTINA ELİMİZİ KOYACAĞIZ
İzmir gazetecilerin gündemi ülkemizin gündeminde farklı olmasın. Ama ne yazık ki gazetecilerin 2 aydır seçim konuştuğunu görmek acı verici. Bir önceki dönemin harcamalarının ve giderlerini çok olduğunu ve ortadan kaldırılması gerektiğini söylemiştim. Eğri oturup doğru konuşmak lazım. Son 4 yılda cemiyetin kasası büyük tahribata uğradı.  Yoksa 5 yıl sonra iflas bayrağı çekerek ödeyeceğiz. Kordonda bulunan 14 daireden birini satmak için onay isteyecekler. Ardında bu harcamalar sürecek sizi yine Kordon da dairelerin bir tanesini sat ak için yönetim çağıracak. Biz yine gidip bu yetkiyi ona vereceğiz. Kendi içimizde bir takım savaşlar vermeye çalışıyoruz. Ben hiçbir kuruluşun üyelerine zarar vaat ettiğini görmedim. Bugün neyin zararını etmeye başladı. 9 Eylül Gazetesi’nin zarar etmediğini düşünerek burada bahsettiğimiz 360 bin TL’lik zararlar neyin nesi oluyor. Ben bugün küçük paralarla çalışmaya çalışan,  açlık sınırını altında çalışan arkadaşlarımızın konuşulmasını isterdim. Hepimiz taşın altına elimizi koyacağız.