Mehmet İŞLER / EGEDESONSÖZ- Halkların Demokratik Partisi (HDP) Parti Meclisi (PM) Üyesi ve İzmir Milletvekili Serpil Kemalbay, 31 Mart yerel seçimleri sonrasında değerlendirmelerde bulundu. İzmir’de hem ilçelerde hem de Büyükşehir Belediyesi noktasında başkanlık için aday çıkarmayan partisinin stratejisini seçim sürecinde yürüten Kemalbay oluşan tabloya dair konuştu. Kentte aktif bir kampanya süreci yürüten Kemalbay, İzmir özelinde ve Türkiye genelindeki seçim sonuçlarını yorumlarken kamuoyunun merak ettiği “HDP seçimlerde hangi oranda etkili oldu?” sorusunu da cevaplandırdı.
AK Parti ve Milliyetçi Hareket Partisi’nin (MHP) yer aldığı Cumhur İttifakı’na muhalif bir şekilde hareket eden HDP’nin Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) ve İYİ Parti’nin oluşturduğu Millet İttifakı’nda da bulunmaması iktidar cephesi tarafından, ‘Dışarıdan destek veriyorlar’ şeklinde yorumlanmıştı ve süreçte sert tartışmalar yaşanmıştı. İzmir’de Millet İttifakı’nın Büyükşehir Belediye Başkan Adayı olarak Tunç Soyer’in ismi açıklandığında HDP ‘destek vereceğimiz bir aday’ yaklaşımı içinde bulunmuştu.
31 Mart akşamı ise Soyer, Cumhur İttifakı’nın İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı AK Partili Nihat Zeybekci’ye karşı net bir galibiyet elde etti. Soyer yüzde 58’lik bir oy alırken Zeybekci ise yüzde 38’de kalmıştı. İYİ Parti ve CHP’nin resmi olarak adayı olan Soyer’in farkla seçimi kazanarak başkanlık koltuğuna oturması sonrasında gözler HDP’ye çevrildi. Vekil Kemalbay bu noktada partisinin süreçte kilit rol oynadığını vurgularken açıklamalarda bulundu.
BU KAZANIMDA HDP’NİN CİDDİ BİR PAYI VAR
İzmir sonuçlarına değinen Kemalbay, “Partimizin stratejisi HDP seçmeni tarafından kabul gördü. Seçimlere hazırlanırken İzmir’de aktif bir çalışma yürüttüm. Çok sayıda ilçede halk buluşmaları ve seçim ofisi açılışlarına katıldım. Orada bunu bizzat gözlemledim. Halk HDP’nin seçim stratejisini özümsedi ve sandığa giderken buna göre davrandı. Bunun göstergesi olan pek çok şey var. Bunu bir demokratikleşme hamlesi olarak İzmirli HDP seçmeni uyguladı. Elbette bu kazanımda HDP’nin ciddi bir payı var” dedi.
BUNUN DEVAMINI GETİRMEK GEREKTİĞİNİ DÜŞÜNÜYORUZ
Kemalbay ayrıca ülke genelindeki tabloya da dikkat çekti ve “Türkiye çok kritik bir dönemden geçiyor. Bu dönemin mücadelesi demokrasi mücadelesidir. Bunda Türkiye demokrasi güçleri büyük ve başarılı bir adım attılar. Bu adımın Türkiye ezilenlerine bir kazanım getirebilmesi bundan sonraki tutarlı, ilkesel, ortak mücadeleyle mümkün. Seçim stratejimizi belirlerken buna göre adım atmıştık. Bunu göz önünde buluşturmuştuk. Elde edilen bu başarıda HDP’nin önemli, kritik bir payı var. Önümüzdeki dönem Türkiye siyasi tablosunda herkes birbirini daha iyi anlar ve birlikte yaşamı güçlendirecek adımlar atarsa, politikalar etrafında bir arada olursa hepimiz için çok daha iyi olacak. Türkiye demokrasisi için daha iyi olacak. Yüzümüzün gülmesi rahat bir nefes alıyor olabilmek bununla mümkün oldu. Bunun devamını getirmek gerektiğini düşünüyoruz. Demokrasi mücadelesinin önemli bir kazanım elde ettiğini biliyoruz ama bunu sahiplenmek gerekiyor” açıklamasında bulundu.
İZMİR BUNA GÜZEL BİR ÖRNEKTİR
Kemalbay sözlerini sürdürürken, “Ortak vatanda halkların birlikte yaşayabildiği, eşit olduğu toplumu birlikte yaratmak bu kazanımın önemidir. İzmir buna güzel bir örnektir. Birçok kesimin dikkatinden kaçmış olabilir ama İzmir’de özellikle ilçelerde ve genelde elde edilen kazanım, demokrasi mücadelesinin desteklenmesi için HDP’nin aldığı tutumdur. Bu tutum kazandırdı. Birlikte demokrasinin temel ilkelerini savunabiliriz. Yerel seçimler bunun için bir hamle oldu. Önümüzdeki günlerde özellikle İstanbul’daki seçimi boşa çıkarma çabalarına karşı da demokrasi mücadelesi vermek, tutarlı, ilkeli durmak ve halkın iradesinin savunmak gerekiyor. Bunu savunabilmemiz için de aslında Türkiye’de her yerde yapılan seçimlerdeki çifte standarda dikkat çekmek lazım. Diyarbakır’daki eş başkanlara mazbatası verilmiyorsa bu İzmir’in de gündeminde olmalı. Kazanılmış, YSK tarafından ilan edilmiş bir seçimin mazbatasını vermemek ne anlama geliyor? Bunu İzmirlilerin de sorması gerekiyor. Muş’taki gelişmelerle ilgili olarak partimizin yaptığı başvuruların kabul edilmemesi İzmirlilerin de sorunu olmalı. Birlikte ele alabilirsek sorunları çözebileceğimize inanıyoruz” ifadelerini kullandı.