EGEDESONSÖZ – CHP İzmir eski Milletvekili Tacettin Bayır, partisinin 31 Mart 2024 yerel seçimlerinde İzmir’in 30 ilçesini de kazanabileceğini iddia etti. Bu hedefe ulaşmanın mümkün olabileceğini ancak doğru adaylar çıkarılması halinde hedefe ulaşılabileceğini söyledi.
SONSÖZ TV’de Gazeteci Yazar Muhittin Akbel’in sorularını yanıtlayan Bayır, öncelikle hemşehricilik bağları ile aday belirleme yönteminden vazgeçilmesi gerektiğini savundu.
KİRAZ’DA SEÇİM KAZANDIRACAK ARKADAŞIMIZ TERCİH EDİLMEMİŞTİ
Tacettin Bayır, “Önümüzdeki yerel seçimlerde CHP’nin İzmir’de kaç ilçeyi kazanacağını düşünüyorsunuz?” sorusuna net yanıt verdi:
“30 ilçeyi de kazanabiliriz, ancak doğru aday çıkarılırsa. Doğru aday çıkarırsanız 30’unu da kazanabilirsiniz. Bütün mesele doğru ismi bulmakta. 28 çıkardığımızda Genel Başkan’a itirazım vardı. Kiraz’dan 5 arkadaş için randevu alıp çıkmıştım genel başkanın yanına ve demiştim ki Kiraz’da şu arkadaşı gösterirseniz kazanırsınız dedim. Kefilim dedim bu arkadaşa. Rahmetli oldu şimdi, traktör satıyordu. O arkadaş CHP’den aday gösterilmeyip İYİ Parti’ye verilmişti Kiraz ilçe olarak. Yüzde 8-9 civarında oy aldı İYİ Parti. Bizden aday olsun dediğim arkadaş DSP’ye gitti, yüzde 42 oy aldı. Yüzde 43 ile şimdiki başkan AKP’den kazandı. Biz o arkadaşı CHP adayı yapsaydık seçimi almıştık.”
HEMŞEHRİCİLİK BAĞLARI İLE ADAY BELİRLENMESİN
Tacettin Bayır, önümüzdeki yerel seçimler öncesi aday belirlemede dikkat edilmesi gereken kriterleri de anlattı:
“170 bin üyenizi dikkate alıp o kentte belediye başkanı adayını üyenizin fikrini almadan sadece MYK’da bir koltuk kapmış arkadaşın hemşehricilik bağları ile başkan adayı belirlerseniz, belki İzmir’de sonuç alabilirsiniz ama muhtemel almanız gereken oyun eksiğini alırsınız. Karaburun’da bir başkan adayı olan arkadaşımız MYK üyesinin ısrarı üzerine gösterildi. Ben Karaburunluyum, orada kimin başkan olması konusunda mevcut il başkanları fikrimi almışlardır hep. Son dönemdeki seçilen arkadaşımız ile ilgili ben 4 isim verdim ama bu başkan seçilen arkadaşımızın ismini vermedim. Bu dört arkadaş ile seçim alırız dedim ama bu dört ismi MYK’dan bir arkadaş kenara çekti. MYK’daki bir Malatya milletvekili. Eşiyle beraber aynı okulda okuduğu için o kadın arkadaşımızı oradan aday gösterdi. Her şeye rağmen o arkadaşımız seçim kazansın diye en çok koşturanlardan biri ben oldum. Hem Tunç Bey ile hem Aziz Başkanla köyleri gezerek o başkanımıza oy istedik ve seçimi aldık. Siyasette şans tanıyacağınız belediye başkanlarını bunlar önümüzdeki dönem siyasetinde benimle ekip olur anlayışı ile aday belirlerseniz bu yanlış olur. Örgüte soralım demekteki kastımız 170 bine sorunca yanlış sonuç alamazsınız. Karaburun’da 10 bin seçmeni olan bir ilçenin bin üyesi varsa bu bin üyeye sorunca farklı isimler ortaya çıkacaktır.”
ZEYDAN KARALAR ÖRNEĞİNİ VERDİ
“Bugüne kadar önseçimle partiye gelip de partisine ihanet eden adam çıkmadı. Dışarıdan getirdiğiniz, sağ transfer yaptınız. Konya’dan eski bakanı alıp getirdiniz. İhanet etti, cumhurbaşkanlığında genel başkana bile oy vermedi. Orduda mağdur edildi diye teğmeni alıp getirdiniz, CHP’den istifa edip AK Parti’ye geçti. Bunların hiçbiri partinin mutfağından çıkmadı. Önseçimden gelen partiye ihanet etmez, halk seçtiği için doğruyu güzeli arar bulur. En kötü önseçim en iyi atamadan iyidir. Diyarbakır’da önseçim yapamayız derlerse, saygı duyuyorum, oranın konum ve şartları farklı. İzmir buna müsait. Bizi alıştırmaya çalışıyorlar herhalde. Bir heyet oluşturduk, başına Murat Karayalçın’ı koyduk. Heyetin içinde 7 kişi var. Bir komisyon olarak adayları değerlendirecek. Onun dışında çapraz vekiller göndereceğiz. Geçmiş yerel seçimde yapılmıştı o. Bana Adana verilmişti, 4 vekil Adana’ya gittik 3 gün kaldık orada. STK’lar, odalar, esnaflarla görüşüp notlar aldık. Bu notları rapor haline getirdik. Orada enteresandı. Giden 4 vekilden eski il başkanı olan bir tek ben vardım. Benim yöntemlerim ile onların yöntemleri farklıydı. Onlar farklı bir isim önerdiler büyükşehir için, Çukurova Belediye Başkanı’nın ismini önerdiler. Benim aldığım isim Zeydan Karalar idi. Kılıçdaroğlu davet etti, neden seninki farklı dedi. Benim deneyimim bu dedim. Lokantaya girdiğim zaman, kasada duran kişiye kim başkan olsun diye sormadım. Bu arkadaşlar kasada oturana sordu. Ben arkada mutfakta bulaşık yıkayan kadına sordum. Aramızdaki fark bu dedim. Benim analizim daha doğru çıktı. Kasada oturan kişi ruhsatla bağlantısı olduğu için kendine yakın olanı başkan olarak istiyor ki lokantaya ruhsat alabilsin. Bulaşık yıkayan kadın daha doğru bilgi veriyor.”
ADAY ADAYI SAYISINDE NEDEN PATLAMA OLDU?
CHP’nin İzmir’de her ilçede tahminlerin üzerinde 20, 30 hatta 40 aday adayının belediye başkanlığına talip olmasını yorumlayan Tacettin Bayır, bu konuda şunları söyledi:
“Sayının bu kadar çoğalmasının iki nedeni var. Bir tanesi; birinci aşamada Özel sandık koyacağız dedi. Ona güvenerek aday olan arkadaşlar var. Yüzde 75’i böyle aday oldu. Yüzde 25’i de ‘sandık koymayacaklar Ankara’da amcaoğlu var’ diyenler var. Yine 25’in içinde eski ANAP kökenli İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı’ndan vize aldım diye aday olanlar var. Urla’da seçimi almıştık, ancak kayyumdaydı. Bugün Urla’da 40’a yakın aday var deniyor, inanılır gibi değil. Önseçim deyince 30 tanesi silinir zaten. Yıllardır iktidar olamayan partide değişim sesleri vardı. Bu değişim sonrasında partide umut yükselmiştir. Böyle okumak istiyorum. Özel ile partinin şansı ve trendi yükselmiştir. Bu ilgi ve alaka bu anlamda yükselmiş olabilir. Bizde hemşehricilik, alt kimlik ve bölge siyaseti yok. Genel başkanın kimliği üzerinden girmeye çalışanlar vardı şimdi Selanik kökenli bir genel başkan geldi. Öyle arkadaşlar geldi. Eski arkadaşlar devre dışı değil ama şanslarının önceki kadar kuvvetli olmadığını düşünüyor. Bazı ilçe belediye başkanları kesin değişecek ifadesinin altında yatan sebep bu. Gücünü Ankara’daki MYK’dan ve genel başkandan alan belediye başkanlığı şu anda zayıflamış durumda. Yeni bir MYK ve genel başkan geldi. Gücünü yeni genel başkan ve MYK’dan alan ve değişimden yana tavır koyanlar şansını artırdı.”