GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Sağlık
18 Kasım 2021 Perşembe 08:00

Eczacı Odası Başkanı Sayılkan: O ilaç yok demeye utanıyoruz

Çocuk şurubundan kanser ilacına kadar pek çok ürünün piyasadan çekilmesini değerlendiren İzmir Eczacı Odası Başkanı Tuncay Sayılkan, “30 yıllık meslek hayatımda ilk defa, soğuk algınlığı, grip ilaçlarının, çocuk şuruplarının, öksürük şuruplarının olmadığını gördüm. Bizi en çok üzen, hastanın karşısında çaresiz kalmaktır. Çocuğunuzun ilacı piyasada yok demeye utanıyoruz” ifadelerini kullandı

Muhittin AKBEL / EGEDESONSÖZ – Başta döviz kurunun aşırı yükselmesi olmak üzere ilaç fiyatlarının yükselmesi, ilaçta döviz kurunun düşük oranda sabit kalması gibi sorunlar sebebiyle piyasada çok sayıda ilaca ulaşılamıyor. İzmir Eczacı Odası Başkanı Tuncay Sayılkan, ithal diyabet ve kanser ilaçlarının yanı sıra ülkemizde üretilen çocuk ilaçlarını da artık bulunmaz hale geldiğini söyledi. Grip ilaçlarının, zamla alakası olmadığı halde piyasada olmadığının altını çizen Başkan Sayılkan, “Çocuk şurupları, öksürük şurupları da raflarımızda yok artık. En çok üzüldüğümüz şey, hasta karşısında çaresiz kalmak. Vatandaşa, çocuğunuzun ilacı piyasada yok, demeye utanıyoruz. Bu, hiç hoş bir durum değil” dedi.

YOKLUĞUN BİRKAÇ ÖNEMLİ SEBEBİ VAR
Son 3-5 yılda, daha çok, ithal edilen kanser ilaçlarının sıkıntısı çekilirken, bugün Türkiye’de üretilen pek çok ilacın da piyasada olmadığının altını çizen Başkan Sayılkan, “Bu sıkıntının birkaç nedeni var. Bir tanesi, dövizdeki artış. Hammadde veya malzemeye gelen zam, sıkıntıya yol açtı. Mesela Şişe Cam’da çocuk şuruplarının şişelerinde ani bir zam yaptı. Aslında birkaç zam geldi şişelerle ilgili. Üretilen şişelerin bir kısmı yurtdışına gönderildiği için de bir boşluk oluşmuş durumda. Yani, şişeye ulaşmak, ulaşsanız bile aynı fiyata almak mümkün değil. İlacın hammaddesi ithal olduğu için, dövizdeki artış doğrudan ilacın fiyatına yansıyor. Ama bir garip uygulama var Türkiye’de.  İlaç fiyatlarına zam, sadece Şubat ayında olurdu. Şubat’ta zam olacağı için sıkıntı, Aralık ve Ocak ayında görülürdü. Fakat bu dönem daha erken oldu, Kasım ayında çok sayıda ilaç bulunmaz oldu” dedi.

BU YIL GRİP VAKALARI PATLADI AMA İLAÇ YOK
Yokluğun sebeplerinden birinin de pandemi olduğuna vurgu yapan Başkan Tuncay Sayılkan, şu değerlendirmelerde bulundu:

“Pandemi nedeniyle geçen yıl sokağa çıkma yasağı oldu, okullar kapalıydı.  Herkes maske kullanmak zorundaydı. Bu sebeplerden dolayı grip vakaları çok az sayıda görüldü. Ama bu sene okullar açıldı, vatandaşlar tedbirleri bıraktı ve grip vakaları patladı. Grip midir, covid midir, tam da anlaşılamayan bir noktada herkes grip ilacı aramaya başladı. Geçen seneki düşük seviyedeki satışları baz alan üreticiler de bu sene hazırlıksız yakalandı. İlaç sıkıntısının bir nedeni de bu.  Ancak temel neden, senede bir yapılan zamdır. Orada da tuhaf bir uygulama var. İlaç fiyatlarıyla ilgili Euro kuru var, bir yıl boyunca sabitlenen… 2020’de sabit kur, 3 lira 80 kuruştu.  2021’de bu rakam 4.57 lira olduğunda Euro 9 liraydı.
Euro şimdi 11,5 lira. Hiçbir ithalatçı, bu kadar zararına milyonlarca kutu ürün getirmez. Eczanede bazen hastanın 3 lirası 5 lirası eksik oluyor, onu biz eczacılar karşılıyoruz.  Veriyoruz ilacı. Üretici veya ithalatçı firma, milyonlarca kutu ilaç getirdiğinde, zararına ürün satmayı göze alamaz. Bu noktada acilen yapılması gereken şudur: Euro kuru, üretici ve ithalatçı firmalarla oturulup makul bir seviyeye çekilmeli. Firmaların istediğini yapmayın ama bu kadar da düşük tutmayın.  Amaç, sorunu çözüp vatandaşın ilacını sağlamak olmalı. Böyle düşük kurla, tasarruf adı altında bir takım baskılama yapmak da sıkıntılar doğuruyor.”

İLAÇ ÜRETİMİ VE İTHALATI YAVAŞLATILDI
Aslında ilaca yüzde 30 zam gelmesi gerektiğini ancak Cumhurbaşkanı kararnamesiyle “İlaca zam yüzde 20’yi geçemez” diye karar çıktığını hatırlatan İzmir Eczacı Odası Başkanı Tuncay Sayılkan, bu kararla ilaç üreticileri ve ithalatçılarının bir darbe daha yediğini öne sürdü. Başkan Sayılkan, “Şubat ayında yüzde 20 zam olacağını bilen firmalar, üretimi aksatıyorlar, Şubat ayını bekliyorlar” dedi ve bu konunun çözümü için şu öneride bulundu:

“Firmalar, Şubat ayını bekliyorlar; çünkü onların total karlılıkları için yüzde 20 oran, çok büyük bir rakam. Bugün ilaç çıkarmak ya da Ocak ayında üretmek yerine, Şubat’ın sonunda piyasaya sürdüklerinde yüzde 20 daha fazla paraya satacaklar. Bunu engellemenin de yolu var. Yüzde 20’yi, küçük dilimlere bölüp yıl içerisinde birkaç kez yüzde 3’lük, yüzde 5’lik zamlar yapılsa, o zaman hiçbir firmayı beklenti içine de sokmazsınız. O zaman kimse üretimi yavaşlatmaz, kimse ilacı saklamaz. İlaç sıkıntısı böylece makul seviyeye çekilebilir. Biz eczacılar, zan altında kalıyoruz. Sanki bir stok varmış da eczacılar bunu satmıyormuş gibi bir algı oluşuyor. Zam gelince, tüm ilaçlara gelecek. Eczacının bir takım ilaçları sakladığı düşüncesi doğru değildir. Zam gelecek diye ilaç satmamak gibi bir tavrımız asla olamaz. O zaman hiçbir ilacı satmamamız lazım, çünkü tüm ilaçlara zam gelecek.”

HASTAYA ARADIĞI İLACI VEREMEMEK, BİZİ KAHREDİYOR
İlaç üreticilerinin, Şubat ayında yapılacak zammı gördükten sonra üretimi şekillendirmeyi planladığını belirten Başkan Sayılkan, ithalata dayalı insülin ve kanser ilaçları gibi ilaçların bazı türlerinin piyasada bulunmadığına dikkat çekti. Sayılkan, sözlerini şöyle tamamladı:

“Keşke yerli ve milli ilacımız olsaymış, zamanında desteklenseymiş de dövize bu kadar bağlı kalmasaydık. 30 yıllık eczacıyım, meslek hayatımda ilk defa soğuk algınlığı ilaçları, grip ilaçları, çocuk şurupları, öksürük şurupları gibi zamla alakası olmayan ilaçların hiçbirinin olmadığına tanıklık ediyorum. Eczanede o yok, bu yok, dediğinizde eksik satış yapmış oluyorsunuz. Ama kiranız, ödediğiniz vergi değişmiyor. Bizi en çok üzen, hastanın karşısında çaresiz kalmaktır. Vatandaşa,  çocuğunuzun ilacı piyasada yok, demeye utanıyoruz. Bu, hoş bir durum değil.  Gereken düzenleme en kısa zamanda yapılmalı, insanlar ilaca erişimde sıkıntıdan kurtarılmalı.”