GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Politika
8 Kasım 2023 Çarşamba 15:33

DSP Genel Başkanı Aksakal ile A’dan Z’ye: Ecevit yaşasaydı Cumhur İttifakı’nı desteklerdi!

Demokratik Sol Parti (DSP) Genel Başkanı Önder Aksakal, Cumhur İttifakı’na katılmaları sebebiyle kendilerine yönelen eleştirilere yanıt verdi. Cumhur İttifakı’nı anti-emperyalist olarak nitelendiren Aksakal, “Atatürk devrimleri noktasında görevimizi yapıyoruz. Merhum Ecevit, ABD’nin karşısında duran bir siyasetçi olarak kararımı desteklerdi. Çünkü halkçı ve anti emperyalistti. Ülkemizin menfaatleri noktasında kendisinden aldığımız bayrağı taşıyoruz ve aynı noktada hareket ediyoruz” dedi.

EGEDESONSÖZ- DSP Genel Başkanı Önder Aksakal, SonSöz TV’de katıldığı programda Gazeteci-Yazar Muhittin Akbel’in sorularını yanıtladı.

ABD, KILIÇDAROĞLU’NU ADAY OLARAK GÖSTERDİ!
“Cumhur İttifakı ile siyaset yapmanın zorluğunu yaşıyor musunuz?” sorusuna yanıt veren Aksakal, “Sol bir parti olmak öncelik itibariyle emperyalist politikalara karşı olmak demektir. Solun özü budur. Türkiye de sağ ve sol tanımlamaları hep yanlış anlaşıldı. Bayrağı savunursanız, ezanı savunursanız sağcı, değilse solcu sayılıyorsunuz. Ben bayrağıma ülkemi savunan biriyim. Ama bir yandan emekten yanayım, anti emperyalistim. Küresel emperyalizmle siyasetle mi yapacağız yoksa ülkemizin bölünmez bütünlüğü üzerinden siyaset mi yapacağız ikilemine gelmişti. ABD, Kılıçdaroğlu’nu aday olarak gösterdi. PKK’lılar videolar yayınlayarak desteklediler. FETÖ’cüler desteklediler. Millet İttifakı kanadı ABD ile aynı hizaya geldi. DSP’nin orada bulunma ihtimali tartışmasız biçimde düşünülemezdi. Sayın Kılıçdaroğlu’nu destekleyenler arasında TKP, TİP de vardı. Bunlar sosyalizmi ön plana çıkarıyordu. Bunların bile ABD destekli adayla buluşması aldığımız kararın ne kadar doğru olduğu gösteriyordu. Sağcılık demek inancın güçlü olması demek değildir. Emekten yana mı, yoksa sermayeden yana mı siyaset yapıyorsunuz? İnanç değerlerine bağlı olanlara sağcı diyorlar. Ben de inançlı bir insanım. İnanç üzerinden bir siyaset yapılamaz ki…” dedi.

ECEVİT CUMHUR İTTİFAKI KARARIMI DESTEKLERDİ
“Eğer Sayın Ecevit yaşasaydı ittifaka katılmayı nasıl karşılardı?” sorusuna ise Aksakal, “Atatürk devrimleri noktasında görevimizi yapıyoruz. Merhum Ecevit, ABD’nin karşısında duran bir siyasetçi olarak kararımı desteklerdi. Çünkü halkçı ve anti emperyalistti. Ülkemizin menfaatleri noktasında kendisinden aldığımız bayrağı taşıyoruz ve aynı noktada hareket ediyoruz” ifadelerini kullandı.

DENİZ GEZMİŞ’İ, MAHİR ÇAYAN’I ABD’NİN İŞARET ETTİĞİ BİRİNİ SEÇMESİ İÇİN İKNA EDEBİLİR MİSİNİZ?
Eleştiri alan “Deniz Gezmiş yaşasaydı Cumhur İttifakı’nı desteklerdi” sözüne açıklık getiren Aksakal, “Deniz Gezmiş, ‘68 kuşağının siyasetçisiydi. 6’ncı Filo’ya karşı eylem yapan, ABD başkonsolosunun arabasını yakanlardı bunlar. Emperyalizme karşı mücadelede eden devrimcilerdi onlar. Deniz Gezmiş’i, Mahir Çayan’ı ABD’nin işaret ettiği birini seçmesi için ikna edebilir misiniz? Bunlar içeriği boş tartışmalardır. Bunları konuşmamız bile abesle iştigal. Onlar anti emperyalist mücadelenin kahramanlaşmış isimleridir. DSP olarak biz hiçbir zaman hem Deniz Gezmiş’in hem de onların idamı için el kaldıranların mezarlarına gitmedik” şeklinde konuştu.

ECEVİT’İ SIRTINDAN HANÇERLEYENLER BU LAFLARI EDENLERDİR
Seçim sürecinde CHP’den gelen “Ecevit’in kemiklerini sızlattınız” eleştirilerine ise Aksakal, “Sığ siyasetin tezahürüdür. Ecevit’in kemiklerini sızlatmanın koşulu ABD ile işbirliği yapmaktır. Emperyalizme boyun eğmedik. Atatürk’ten sonra emperyalizme karşı tavır alan tek lider Ecevit’tir. Kıbrıs Barış Harekatı’nda, haşhaş ekiminde emperyalizme meydan okumuştur. ABD ile yan yana duranlar mı Ecevit’in kemiğini sızlattı, yoksa bağımsızlığı savunan bizler mi? 1985’te Ecevit, 38 sene önce partimizin kuruluşunu sağladı. DSP kurulduğunda CHP yoktu. CHP’nin tarihi misyonunu tamamladığı için Sayın Ecevit, DSP’yi kurdu. Daha sonra CHP yeniden kuruldu. Bu partinin aktörleri Ecevit’i hep bölen olarak görmüşlerdir. Ecevit’i sırtından hançerleyenler bu lafları edenlerdir” değerlendirmesini yaptı.

CHP ile süreç içinde çok sık temaslar kurduklarını belirten Genel Başkan Aksakal, 6’lı Masa’ya katılmama gerekçesi olarak “Atatürkçü anlayışta olan partilerin bir güç birliğinin oluşturulması yönünde önerilerimiz de vardı. Seçim dönemine girildiğinde masa kurulurken bu tercihi Sayın Kılıçdaroğlu kullanmadı. Sağdaki seçmenle siyaseti güçlendirebileceğine inandırdılar. O sürecin HDP kısmını ayrı tutarak söylüyorum. İYİ Parti ve DP ile de birinci ve ikinci temsilciler noktasında görüşmelerimiz oldu. Olumlu yaklaşımlar da vardı. Biden, ‘Erdoğan iktidarını devirmek için muhalefeti desteklemek gerek’ dedi ve CHP ona göre strateji kurdu. HDP ile gizli pazarlık yapması ve dağdaki teröristlerin desteği de olunca biz zaten orada yer almazdık” dedi.

AK PARTİ’DEN BİR VEKİL EKSİLTMEK BAŞARIDIR
“Cumhur İttifakı’nın kapısını çalmadık” diyen Aksakal, “Onlar bizim kapımızı çaldı. DSP seçim döneminde CHP ile olur diye düşünmüş olabilirler. Boşa düşmeyelim demiş olabilirler. O gün gördüler ki DSP tutarlı bir duruş içinde… Öneri Sayın Erdoğan’dan geldi. Önerilerini yetkili organlarımızla tartıştık. Siyaset mecliste yapılırsa anlamlı oluyor. Bir milletvekili de olsak siyasetimizi mecliste ve iktidarda yapıyoruz. AK Parti’den bir vekil eksiltmek başarıdır. Ben olmasam AK Parti’den birisi olacaktı. Ama CHP AK Parti ile benzer düşünen 39 ismi parlamentoya soktu” açıklamasını yaptı.

SADECE ARACI SÜREN ŞOFÖR DEĞİŞTİ
CHP Kurultayı’nda genel başkan değişikliğini yorumlayan Aksakal, “Sadece aracı süren şoför değişti. Aracın istikameti değişmedi. Bu kurultayda parti politikalarına ilişkin bir öngörü paylaşılmadı. Sadece Kılıçdaroğlu aracı doğru kullanamadı, şoför değişsin dendi. Kılıçdaroğlu da Demirtaş’a, Kavala’ya selam gönderdi. Sayın Özel de Kavala’ya ve Demirtaş’a selam gönderdi. ABD, iktidar değişikliğini sağlayacak noktada bu şoförle gidemeyeceklerini anladı ve başka bir aktörle yol yürümeye karar verdi. ABD, yeni seçilen isimle mi yoksa İBB’nin başkanı ile mi yol yürütecek, ona göre karar vereceklerdir. Yerel seçimlerde İstanbul ve Ankara’da Cumhur İttifakı’nın adayı seçimi alacaktır ve sonrasında bir olağanüstü kurultay olması muhtemel” şeklinde konuştu.

YEREL SEÇİMDE AMACIMIZ CUMHUR İTTİFAKI’NIN BAŞARILI OLMASI
Yerel seçim stratejisini anlatan Aksakal, “DSP, Türkiye’nin siyasi ortamında tercihini ortaya koydu. Millet İttifakı yapısı bu ülkenin bölünmesi stratejisi güttü. ABD ile hizalandı. Cumhur İttifakı ise buna karşı duran partiler tarafından oluşturuldu. Söz konusu vatansa gerisi teferruattır. Siyaseti emekten ve sermayeden yana politikalar arasındaki mücadeleden yana kuruyoruz. Biz sol bir partiyiz. İttifak yapısı içinde emekten yana, alınteri ile para kazanan toplum kesimlerinin çıkarlarına hizmet ediyoruz. Bu duruşumuza söz söyleyen yok. Ortak payda ülkemizin bölünmez bütünlüğüdür. Şu anda iktidarda AK Parti var. Biz de iktidar yapısının içindeyiz. Cumhurbaşkanlığının aldığı yanlış kararlara da itiraz ederiz. Seçim kanunlarının ortaya koyduğu hakla parlamentoya girdik. Bizi eleştiriyorlar. DSP, AK Parti listelerinden girerek belki bir vekilini eskitti. Ama CHP 39 vekil verdi. Tamamen bizi suçlamaya yönelik gayret var. Biz Atatürkçüyüz, solcuyuz, Bolşevik değiliz. Sosyalizm iddiasında değiliz. Milli-manevi değerlerimiz var, emeğin yanında ve hak mücadelesi yaparak siyaset yapıyoruz. ABD ile teröristlerle yan yana gelmeyiz. Yerelde de ortak paydamız vatanın bölünmez bütünlüğüdür. Bundan sonraki süreçte mücadele vatanın bölünmez bütünlüğü arasında olanlar arasında olacaklar. Her yerde aday çıkaracağız. Ama diğer yandan amacımız Cumhur İttifakı’nı kazandıracak noktalarda da hareket planımız olacak. Sayın Erdoğan’la görüştüm. Bu stratejiyi anlattım. Onların da buna anlamlı bir itirazı olmadı. Görüşmeler başlasın kararı alındı ve heyetler kendi aralarında görüşecekler. Belediye gibi bir talebimiz yok, kazanma üzerine kurgulanmış bir stratejimiz. İlçe ilçe, il il tek tek değerlendirilecek” açıklamasını yaptı.

DSP’Yİ BİRİNCİ PARTİ YAPACAĞIZ
2028 seçimlerine kadar 81 ilde örgütlenmeyi tamamlamak istediklerini söyleyen Aksakal, “DSP’yi inşallah birinci parti göreceğiz. Türkiye’nin DSP’ye her zamankinden daha fazla ihtiyacı var. Haktan, eşitlikten yana politikalara ihtiyaç var. Bu olmadığı için sıkıntı içindeyiz. Asgari ücretlinin, emeklinin durumu ortada… Açlık sınırı 25 bin TL’yi geçmişse ve ücretler bunun altındaysa o ülkede huzurdan, geleceğe güvenden söz edilemez. O yüzden DSP’ye ihtiyaç var” dedi.