Metehan UD / EGEDESONSÖZ – Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü 2. Bölge Müdürlüğü, İzmir’in geleceğine ilişkin önemli bir duyuru yayımladı. Basın İlan Kurumu’nda yer alan duyuruya göre 1989’dan bu yana İzmir'in içme, kullanma ve endüstri suyu temininde kullanılan Manisa-Muradiye-Göksu kaynağı gelecek dönemde de kullanılmaya devam edilecek.
Söz konusu kaynakların bulunduğu alanların çevresi "mutlak koruma alanı", "birinci derece koruma alanı" ve "ikinci derece koruma alanı" olarak belirlendi ve İzmir'in içme suyu kaynağı olarak koruma altına alındı.
Duyuruda “Manisa-Muradiye-Göksu kaynağının bulunduğu, ekteki haritada sınırları belirtilen “Mutlak Koruma Alanı”, “Birinci Derece Koruma Alanı” ve “İkinci Derece Koruma Alanı” sınırları ile Göksu kaynağı ile ilişkili olan “Çullu kaynağı Mutlak Koruma Alanı” ve “Göldeğirmeni kaynağı Mutlak Koruma Alanı”, 6200 ve 167 sayılı Kanunlara istinaden oluşturulan ve 7 Nisan 2012 tarih ve 28257 sayılı “Yeraltısularının Kirlenmeye ve Bozulmaya Karşı Korunması Hakkında Yönetmelik” ile 10 Ekim 2012 tarih ve 28437 sayılı “İçmesuyu Temin Edilen Akifer ve Kaynakların Koruma Alanlarının Belirlenmesi Hakkında Tebliğ” hükümleri doğrultusunda oluşturulmuş ve İzmir kentinin içmesuyu kaynağı olarak koruma altına alınmıştır" ifadeleri yer aldı.
YASAKLANAN FAALİYETLER
Mutlak Koruma Alanı’nda hiçbir faaliyete izin verilmeyecek ve kuyular merkez olmak üzere 100 metrekarelik yarıçap ile belirlenen bölge, suyu kullanan idare tarafından kamulaştırılarak, tapu kaydına koruma alanı olarak işlenecek. "Mutlak Koruma Alanı” içerisinde su temin gayesi ile her türlü çap ve derinlikte su yapısının inşası da yasaklandı. Yine bu alanda yer altı suyu işletme tesisi dışında başka bir tesise izin verilmeyecek.
Çöp, moloz, çamur gibi atıklar, arıtılmış dahi olsalar atık suların Mutlak Koruma Alanı ve yüzey suyu kaynaklarına dökülmesi bu alanda suların kirlenmesine neden olabilecek her türlü zirai ilaç, gübre, deterjan, kimyasal madde vb. kullanımı da yasaklandı. Mutlak Koruma Alanı içerisinde, ilan tarihinden sonra herhangi bir yapılaşmaya da izin verilmeyecek. Mevcut yapıların altyapı ve kanalizasyon işleri yapılarak yer altı suyuna herhangi bir sızma olmadan koruma alanları dışına kadar çıkarılması sağlanacak.