GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Güncel
20 Eylül 2024 Cuma 13:53

Çeşme’de Sabancı toplantıdan kaçtı

Sabancı Holding’in İzmir’in Çeşme ilçesinde dikmek istediği güneş enerji santralinin ÇED toplantısı şirket yetkililerinin toplantıya katılmamasından kaynaklı yapılamadı. Bakanlık, yapılacak olan toplantı öncesinde, toplantının ileri bir tarihe ertelendiğini ilan etti.

Metehan UD / EGEDESONSÖZ – Sabancı Holding bünyesindeki EnerjiSa tarafından geçtiğimiz yıl satın alınan VEGA Rüzgar Enerjisi Elektrik Üretim Şirketi, İzmir’in Çeşme ilçesine güneş enerji santrali dikmek için Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın kapısını ikinci kez çalmıştı.

Bakanlık tarafından ÇED süreci başlatılan projenin halkın katılımı toplantısı Çeşme Belediyesi’nin işletmesi Musalla Kafe önünde gerçekleştirmek istendi. Ancak toplantı öncesi şirket yetkililerinin talebi üzerine toplantının ileri bir tarihe ertelendiği duyuruldu.

Toplantı yerinde toplanan vatandaşlar sloganlarla projeye tepki gösterdi.

Çeşme Kent Konseyi ve Çeşme Çevre Platformu’nun yanı sıra Karaburun Kent Konseyi, Konak Kent Konseyi’nin temsilcileri ve EGEÇEP, İzmir Yaşam Alanları ve Ekoloji Birliği temsilcileri de eyleme katıldı.

PROJE HAKKINDA
Şirket 5,81 hektardan oluşan 3 adet GES bölgesine toplam 18 bin 613 adet panel dikmeyi planlıyor. 1/100.000 Ölçekli İzmir Manisa Çevre Düzeni Planına göre GES sahaları ağaçlandırılacak alan ve tarım sahalarında kalıyor.

Eski adıyla ABK Elektrik, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’ndan 2010 yılından aldığı izinle doğal SİT alanına 6 RES dikmişti. Tepkilere neden olan projenin ÇED kararları ve imar planları yargıya taşınırken şirket adını Vega Rüzgar Enerjisi olarak değiştirmişti.

ÇEVRE ÖRGÜTLERİNDEN TEPKİ
Çeşme Kent Konseyi ve çevre örgütleri ortak açıklama yaparak projeye tepki gösterdi. Av. Seher Gacar tarafından okunan basın açıklaması şu şekilde:

Çeşme'de nadir kalan doğal yaşam alanları, tarım arazileri, doğal sit alanları her gün yeni bir bahane ile yok edilmektedir. Bu kez enerji üretimi bahanesi ile Musalla Mahallesi’nde  169.879  M2 özel mülkiyete ait tarım arazisi Güneş Enerjisi Santral Projesi kapsamında  kamulaştırılarak yapılaşmaya açılmak istenmektedir .

Proje alanı doğal sit alanıdır.

Proje alanının tamamı tarım arazidir.

Proje alanının bir kısmı daha önce yangına maruz kalmış olduğu için ağaçlandırma sahasıdır.

Her ne kadar PTD’nda proje alanının 3573 sayılı Zeytinciliğin Islahı ve Yabanilerinin Aşılandırılması Kanunu kapsamında zeytinlik alan bulunmadığı belirtilse de proje alanı yakınında çok sayıda zeytin ağacı vardır.

Proje alanı yakınında hayvancılık yapılmaktadır.

Proje alanı Çeşme merkeze ve yerleşim alanlarına çok yakın mesafededir.

GES Projesinin gerçekleşmesi halinde;

Proje  kapsamında konulacak 18.163  adet panel için toprak sıyrılarak beton dökülecek, bu alanda hiç bir canlının yaşama ihtimali kalmayacaktır. Bu bölgenin doğası,  flora ve faunası zarar görecektir.

169.000 metre kare tarım arazisi yok olacak, özel mülkiyette olan bu araziler kamulaştırılarak şirketin eline geçecektir.

Bu alandaki hayvancılık faaliyeti de olumsuz yönde etkilenecek, zaten gittikçe azalan hayvancılık bir darbe daha  alacaktır.

Proje alanının yerleşim yerlerine  olan yakınlığı nedeniyle yapım ve işletim aşamasında bu alanda yaşayan vatandaşların yaşamı  olumsuz etkilenecektir.

Enerji ihtiyacı gerçeğini inkâr etmiyoruz.  Yenilenebilir enerji kaynaklarının fosil enerji kaynaklarına tercih edilmesi gerektiği de tartışmasızdır.  Ancak GES'lerinin deniz manzaralı ve  turizm merkezi yakınında olma zorunluluğu olmadığının da farkındayız.! 

Toplumda yenilenebilir enerji kaynaklarının temiz ve zararsızlığı yönünde oluşturulan yapay algının arkasına saklanarak,  Çeşme’nin son kalan bakir alanlarından bir bölümünün daha SİT korumasından çıkarılıp  yapılaşmaya açılmasına, tarım arazilerimizin enerji üretimi bahanesi ile yine ve yeniden yok edilmesine karşı çıkıyoruz.

Biz bugün burada, önce doğa,  önce tarım,  önce yaşam diyor ve yaşam alanlarımızı savunuyoruz. Çeşme’yi sadece turizm beldesi olarak gören anlayışı  reddediyor,  3 aylık turizm sezonu olan Çeşme’de 12 ay etkin biçimde tarım yapıldığını hatırlatıyoruz. Çeşme'yi devasa bir rant pastası olarak gören zihniyete karşı duruyor, Çeşme  sakızının , enginarının, kavununun   o  pastadan daha kıymetli olduğunun bilinmesini istiyoruz.

Ve bu nedenlerle  ÇED sürecinin sonlandırılarak projenin iptal edilmesini istiyoruz. 

Betonla boğulan bir Çeşme’de ne turizm nefes alabilir ne tarım..