GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Yerel Yönetimler
30 Mart 2018 Cuma 10:54

CHP’li eski Başkan Durak’tan ‘Büyükşehir’ çıkışı: Görev verilirse ‘hayır’ demem!

Karşıyaka Belediyesi eski Başkanı Durak, adının zaman zaman kulislerde İzmir Büyükşehir Belediye Başkan adaylığı noktasında anılması için, “Mevcut bir büyükşehir belediye başkanımız var. O her zaman potansiyel adaydır. Bana görev verilirse hayır demem. Niye diyeyim ki?” dedi.

EGEDESONSÖZ- Karşıyaka Belediyesi eski Başkanı Cevat Durak, Sonsöz TV’de yayınlanan ‘Günaydın Ege’ programına konuk oldu ve Aslı Eren’in sorularını yanıtladı.

Eski Başkan Durak, görev süresinin ardından yaptıklarını ve ileriye dönük hedeflerini anlattı. Olağan ve olağanüstü kurultayların geride kalmasıyla partisinin 2019’daki üç büyük seçime kilitlenmesinin ve İzmir İl Örgütü’nün adaylık çalışmalarını değerlendiren Durak net mesajlar verdi.

Adının İzmir Büyükşehir Belediye Başkan adaylığıyla birlikte anılması hakkında konuşan Durak, “Görev verilirse hayır demem” dedi. Durak bununla birlikte Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’nun potansiyel aday olduğunu sözlerine ekledi.

Durak gerek kendi döneminde gerek de Hüseyin Mutlu Akpınar döneminde ilçede gerçekleşen ya da yarıda kalan proje, yatırım ve çalışmalara ilişkin önemli bilgiler verdi.

EMEKLİLİĞİMİ YAŞIYORUM, KENDİMİ HAZIRLIYORUM, BOŞ DURMUYORUM
2014 sonrasındaki 4 yılda neler yaptığını aktaran Durak, “Emekliliğimi yaşıyorum. Ailemle birlikte vakit geçiriyorum. Fırsat buldukça gezi yapıyorum. Süreci izliyorum. Kendimi hazırlıyorum. Geçmiş yıllarda görevli olmadığım dönemlerde öyle yapmıştım. Yine öyle yapıyorum. Boş durmuyorum” dedi.

KARŞIYAKALILIK RUHUNU YAŞATMAK İSTEDİM, SORUNLAR ÇÖZDÜK AMA BUNLAR HEP UNUTULDU
Başkanlık dönemi için konuşan Durak, “Ben bir Karşıyakalılık ruhunu yaşatmak istedim. Eksik kalan şeylerimiz oluyor. Yüzlerce proje yapıyorsunuz ve yüzlercesine ihtiyaç doğuyor. Ana düşüncem kentsel dönüşüm dediğimiz olay. Alaybey’den başlayıp Mavişehir’e kadar olan bölümün tamamen kopmadan dönüşmesi lazım. Ben 800 konut yaparak ilk kentsel dönüşümü gerçekleştirdim. Taşla sopayla kovalandık ama yılmadan yaptık. Bostanlı’da botlarla geziliyordu. Bayraklı bize dahildi. Su sorunları vardı. Çok zorlandığımız olaydı. Bunları çözdük ama bunlar hep unutuldu. Güzel şeyler yapmaya çalıştık. Onları basına anlattık. İkna etmeye çalıştık” açıklamasında bulundu.

SON DÖNEMDE SANKİ BİRAZ İNATLAŞARAK GİDİLDİ
Çözümü yılan hikayesine dönen kentin çöp sorununa dair açıklamalarda bulunan Durak, “Biz Aziz Başkan’la o konuda dosya oluşturmuştuk. Farklı üniversitelere 6 aylık bir inceleme yaptırdık. Yağmurların, suyun akışının olduğu bölgede zararlı olabileceğini Aziz Başkan’a ilettim. Kendisi de o raporlardan sonra hareket edeceğini söylemişti. Son dönemde biraz inatlaşarak gidildi sanki. Çöp önemli bir sorun. Hatta ben katı atıkların ayrıştırılması için tesisi de hazırlamıştım. Çöplerin depolanacağı alanın şehir dışına taşınmasında fayda var. Bakanın hayır dediği o yerin uygun olabileceğini düşünüyorum. Yamanlar ekolojik alan olarak bakıldığında doğru bir alan değil. 30 belediye başkanını bir araya getirirsiniz, odaları toplarsınız bir alan üzerinde karar verilir. Sanki hemen burası olsun diye bir düşünce içine düşmüşüz” dedi.

GEÇMİŞİ KONUŞMAK GEREKSİZ, AZİZ BAŞKAN’A KIRGIN DEĞİLİM, BENİM AĞABEYİM!
Görev yaptığı dönemde İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu ile zaman zaman soğukluk yaşayan Durak, “Benim başkana kırgınlığım söz konusu değil. Aziz Başkan benim ağabeyim. Birlikte 10 yıl çalıştık. Birlikte güzel hizmetler verdik. Önemli işlere imza attık. Kendisine her zaman teşekkür ettim. Farklı düşüncelerimiz olabilir. CHP demokrasiyi fazlasıyla içine sindirmiş bir parti. Çok sesliliğini sırası geldiğinde yansıtabiliyor. Ben de yıllardır bu mücadelenin içindeyim. 8 ilçenin kaybedilişinde herkesin ortak sorumlulukları var. Genel merkezin atamalarının getirdiği sıkıntılar var. Ön seçim yapılmış olsa bunları çok fazla konuşmayacağız. Görevler gelip geçici. Hepimiz iki dudak arasında geliyor ve sonrasında yok oluyoruz. Önemli olan halka en iyi hizmetin verilmesidir. Liyakat önemlidir. En iyi hizmeti en iyi adaylarımızla vermek zorundayız. Kaybettiğimiz 8 ilçe de dahil 30 ilçeye hakim olacağız. Büyükşehir’i zaten konuşmak istemiyoruz, mutlak alacağız. Genel merkezimizin talimatları doğrultusunda hareket edeceğiz. Halkımız teveccüh gösterdiği sürece devam edeceğiz. Geçmişi konuşmak gereksiz” yorumunu yaptı.

KEŞKE ÖN SEÇİM YAPILSA
Aday belirleme yöntemi hakkında konuşan Durak, “Ön seçim keşke yapılsa. Belediye de dahil olmak üzere ön seçim en azından eğilim yapılmasının ve sonuçlarının Ankara’ya götürülmesinin doğru olacağını düşünüyorum. Ama tabi bunlar tüzükte yazılıyor. Eleştirme hakkımız yok. Sistem neyse uygulamak yukarıdaki yöneticilere bağlı. 8 ilçe değil bundan sonra 1 ilçe dahi kaybetmeye tahammülü olmayan CHP’yiz.  Ben çok farklı olacağını düşünüyorum. CHP kendine farklı bir sinerji yaratıyor. Bu genel başkanı da güçlendirir. Dilerim önümüzdeki süreçte bu tip bir çalışma olabilir” dedi.

İZMİR KÖTÜ YÖNETİLMİYOR
‘İzmir iyi yönetiliyor mu?’ sorunu cevaplandıran Durak, “Türkiye iyi yönetiliyor mu? Bunları konuşmak çok doğru değil. Büyükşehrimiz bir tane ve başkanımız elindeki imkanları kullanmaya çalışıyor. Bunlar bir süreç. İzmir Büyükşehir Belediyesi sadece kentte değil Türkiye’de başarılı çalışmalar yapıyor. Ben önümüzdeki süreçte daha iyi çalışmalara imza atacağını düşünüyorum. Bilinçli olmak mı makyajla günü kurtarmak mı daha güzel? Bu ayrı bir konu. Daha güzel bir İzmir’i yaratmak daha önemli. İzmir kötü yönetilmiyor. Bunu kesinlikle söylemek lazım. Aziz Başkan kendi becerisiyle yapabildiğinin en iyisini yapmaya çalışıyor. Aziz Başkan’ın kendine has bir yoğurt yiyişi var. Paylaşmak çok önemli. En önemli eksiğimiz belki bu olabilir. En fazla yükün geldiği belediye İzmir Büyükşehir Belediyesi... 14 yıl içinde geldiğinde 9 ilçe belediyesi ve büyükşehir vardı. Arkasından 11 belediye ve büyükşehir, arkasından 21 ilçe ve büyükşehir. Sürekli dışarıya hizmet vermeye çalışıyor. Onları zenginleştirmek istiyor. Bugüne kadar hiç hizmet almamış bölgelere hizmet götürüyor. Bir kaynaşma süreci yaşadı. Belki sıkıntı gördü ama son dönemde ben de izliyorum, ulaşımı kolay yapsın diye birimler kurmaya başladı. Büyükşehir belediyesi o ilçenin belediye başkanını oradan sorumlu yapmalı. Oraya birini atamak yerine bu şekilde yapmalı” diye konuştu.

İL BAŞKANLIĞI TALEBİNDE BULUNMADIM
Durak, kongreler sürecinde adının parti kulislerinde il başkanlığı noktasında dillendirilmesi için ise, “Ben il başkanlığı talebinde bulunmadım. Öyle bir şey olsa çıkar söylerdim. Ama bunlar konuşuluyor. Mevcut il başkanına destek verdik. Onun da yükü daha ağır. Bu süreçte 3 seçimi birlikte yaşayacağız. Görev düştüğü müddetçe yanında olacağız. Benim çünkü kendime göre bir hedefim var. Onu değerlendireceğim” ifadelerini kullandı.

GÖREV VERİLİRSE ‘HAYIR’ DEMEM, NİYE DİYEYİM Kİ?
İsminin İzmir Büyükşehir Belediye Başkan adaylığıyla anılmasını değerlendiren Durak, “Biz rahmetli Piriştina öldüğünde bir yarış içinde olduk Aziz Başkan’la. 14 yıl oldu ve hala aynı şey konuşuluyor. Ben o günün şartlarında genel başkanımız istediği için adaylık sürecini yaşadım. O günden bugüne Karşıyaka belediye başkanlığı yaptım ve 4 yıldır emekliliğimi yaşıyorum. Vatandaşa hizmet ağır bir yük. Bu işi yapabileceklerine inananlar ortaya çıkar. Ben de önümüzdeki süreci yaşayacağım. Genel başkanın vereceği görev ne ise onu yapacağım. Mevcut bir büyükşehir belediye başkanımız var. O her zaman potansiyel adaydır. Bu süreç ne zamana kadar gider? Adaylık tespitine kadar gider. O da seçimin birkaç ay öncesidir. O sürece kadar kimsenin konuşmaya hakkı yok. Bana görev verilirse hayır demem. Niye diyeyim ki? Ama bunları şu anda kamuoyuyla paylaşacak durumda değiliz” açıklamasında bulundu.

2019’DA KALEMİZ DEDİĞİMİZ İZMİR’DE BAŞARILI OLMALIYIZ
Durak, “2019 seçimleri CHP ve Türkiye açısından çok önemli. Eğer AK Parti iktidarına mahkum olmadığımızı göstereceksek kalemiz dediğimiz İzmir’de başarılı olmamız gerekli. Gerek büyükşehir gerek ilçelerde dokuya uygun adaylarla birlikte süreci yaşamalıyız. Bu süreci de ancak genel başkanımız yürütebilir. İzmir’de sürprizler söz konusu tabi olacaktır. Genel başkanımız o konuda sürekli İzmir ile ilgili raporlar alıyor. Son gelişmeler de önemli. Yeni kurulan partinin alacağı oylar da CHP’den gidecek oylar olarak görülüyor. Süreç izleniyor. Çok büyük hatalar yapılmaması lazım. Bizim gidecek her oyumuzun başka partiye yaramaması lazım” dedi.

ORTADA SİYASİ KISKANÇLIK VAR
Stat krizine değinen Durak, “Dilerim o saha bir an önce yapılır. Yıkıldı çünkü. Oranın öyle kalması doğru değil. 15 bin kişilik olmaz 10 bin kişi olur. Kısmen kullanılır kısmen kullanılmaz. Ama bir an önce yapılması gerekir. O sahanın mutlak suretle Karşıyaka’ya kazandırılması lazım. Polemik doğru değil. Açılan davaları kısmen kabul ediyorum kısmen kabul etmiyorum. Yoğunluk düşürülebilir. Araç park yerini çözerlerse sorun zaten bitmiştir. Onu çok daha fazla büyütmek, sorunmuş gibi getirmeyi çok doğru bulmuyorum. Biz burada yanlış leyler yaparken Göztepe’nin sahası büyüyor. Biz üçüncü lige düşüyoruz artık. Oturup bunları konuşmamız lazım. Örnekköy’e 35 bin kişilik stat projemiz var. Asıl oranın yapılması lazım. Planlamasını yaptık. Hazinenin üzerine yaptık. Bakan geldiğinde dolaştık. Bana ‘siyaset yapma’ dedi. Ancak ortada sanki biraz siyasi bir kıskançlık var” diye konuştu.

GÖREVİMİ YAPARKEN SİYASET YAPMADIM, PARTİYE OYNAMADIM
Durak, “Görevimi yaparken siyaset yapmadım. Partiye oynamadım. Halkla bütünleşmek, sevebilmek, onlarla birlikte olmak çok güzel. Yaptığım her açılıştan sonra gözlerim dolardı. O hizmet çok güzel. Arkadaşlarımız bu anlayışla çalışsın. Başarılı olurlarsa partiye oy getiriyorlar. Ben en büyük sıkıntıyı parti içindeki ekiplerden çektim. Dilerim bu arkadaşlarım bunları yaşamaz” açıklamasında bulundu.