GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Politika
25 Temmuz 2018 Çarşamba 11:19

CHP’li Yüksel’den flaş Deniz Yücel çıkışı: İl başkanı fikrini değiştirebilir!

Yüksel, “İl başkanı ile başlangıçta düşünceler farklıydı. Ama il başkanı yeni duruma göre fikrini değiştirebilir. Kendi ilinde de ilçe başkanları birer ikişer imza veriyor. Sayı 30’ları geçerse ve örgütün de isteği doğrultusunda il başkanının düşüncelerini gözden geçireceğini düşünüyorum” dedi.

EGEDESONSÖZ- Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkan eski Yardımcısı, İzmir eski Milletvekili ve İzmir İl eski Başkanı Alaattin Yüksel, Sonsöz TV’de yayınlanan ‘Günaydın Ege’ programına konuk oldu ve Aslı Eren’in sorularını yanıtladı.

Yüksel olağanüstü kurultay için yeterli imzanın toplandığını söylerken İzmir özelinde yürütülen sürece dair de önemli açıklamalarda bulundu. Yüksel, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’nun iki kez değişim vurgusu yapmasına rağmen Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’ndan yana tavır sergileyen İl Başkanı Deniz Yücel için ise net bir çıkışa imza attı.

İL BAŞKANI YÜCEL FİKRİNİ DEĞİŞTİREBİLİR!
İl Başkanı Deniz Yücel’in Büyükşehir Belediye Başkanı Kocaoğlu ile farklı düşünmesini değerlendiren Yüksel, “Herkes kendi tabanına sorsun. Tüm örgütlerini toplasın ve danışma kurulu toplantıları yapsın, ‘siz değişim istiyor musunuz?’ desin. Ona göre imzasını versin ya da vermesin. Sizi oraya getiren insanlara soracaksınız. Bugün de bu karar verilmiştir. Bizim partimizde iyi kötü işleyen demokrasi vardır. Bahçeli’nin yaptığı gibi imzalar toplandığında ‘ben kurultay yapmıyorum’ diyemez. Noterde onaylanmış bir şeyden sonra genel başkanın aday olacağını düşünmüyorum. Etrafındaki insanların o koltuklarda kalmak için eteğine tutunmaya çalıştığını ve bazı yollar deneyeceğini biliyorum. Ama o bu yollara girmez.  Aziz Bey ile birbirimizden farklı zamanlarda benzer açıklamalar yaptık. O da değişimi genel başkanın yönetmesi gerektiğini söylemişti. İl başkanı ile başlangıçta düşünceler farklıydı. Ama il başkanı yeni duruma göre fikrini değiştirebilir. Kendi ilinde de ilçe başkanları birer ikişer imza veriyor. Sayı 30’ları geçerse ve örgütün de isteği doğrultusunda il başkanının düşüncelerini gözden geçireceğini düşünüyorum. Belki de ‘örgütüm böyle istiyor’ diyerek gidip imzasını atacaktır. Beraber iktidara yürümeliyiz demesi gerektiğini düşünüyorum” açıklamasında bulundu.

HER SEÇİMDEN SONRA MYK DEĞİŞTİRMİŞSİN OLMAMIŞ!
Parti içine yönelik önemli mesajlar veren Yüksel, “Bu iktidar Türkiye’yi kötü yönetiyor konusunda herkes hemfikir. Ama alternatif bulma konusunda insanların kafası karışıyor. CHP’nin ana muhalefet olarak en büyük sorunu 16 yıldır budur. ‘evet, biz bu ülkeyi yönetiriz’ algısı yaratamıyor. Önceki genel başkanla da sorunlar yaşamıştık. 5 yıl siyaset yapmamıştım ama partimize katkıda bulunmaya devam etmiştim. 2010 yılında Kemal Bey büyük bir heyecan yarattı. Ama 8 yılda Türkiye’de 9 tane seçim oldu.  2011 yılında patlama oldu. Başarısız olduğumuzu düşündüm ve kendi isteğimle genel başkan yardımcılığını bıraktım. Bugün de değişim deniyor. MYK değişimi olarak yorumlanıyor. Ama 8 yılda 9 seçim kaybetmişsiniz, her seçim sonrasında MYK yenilenmiş ama sonuç alamamışsınız. Şimdi yine MYK’yı değiştireceğim sonuç alacağım derseniz, insanlar inanmaz” diye konuştu.

NEFRET EDİYORUM!
Partideki kırılmanın aday belirleme yöntemi üzerinden tartışılmasını değerlendiren Yüksel, “Doğru adayların tespit edilememiş olmasını küçük ihtimal görüyorum. Sorunun başka yerlerde aranması gerektiğin düşünüyorum. Bu ülkenin geleceği büyük karanlığa doğru giderken ben belediye başkanı olabilir miyim, milletvekili olabilir miyim diye hareket edenlerden nefret ediyorum. Bu iki yüzlülüktür. CHP’nin kendisini tepeden tırnağa yenilenmesi lazım… Bu yeni rejime karşı nasıl örgütlenmesi gerektiğini düşünecek. Sadece kendisi değil muhalefet olarak nereden konumlanacak, bunlara karar vermeli. CHP şu anda tek başına mücadele edemez. Demokrasi bloğunu oluşturması lazım…” açıklamasında bulundu.

3 GÜNDE KAHRAMAN İLAN EDENLER 3 GÜNDE KARALAMAYA ÇALIŞIYOR
Yüksel, “Bu kadar büyük umut varken, kazanabiliriz denirken bunlar konuşulmuyor. CHP hala bunları konuşmuyor. Türkiye’de OHAL varken seçime gittik. Buna bile itiraz etmedik. ‘Genel başkan grup başkanı olsun İnce partiyi yönetsin’ önerimi bile anlamayanlar var.  Benim önerdiğim formülü genel başkana önerdi. Genel başkan sadece gülümsemiş. Usul yanlış olabilir, vefasızlık olabilir. Ama bizim gündemimiz bunlar olmamalı. Türkiye sabun gibi elimizden kayıp gidiyor. Kim bizim bir adım atmamızı sağlıyorsa onlarla yürümeliyiz. Biz diğer partilerle beraber yürüyelim diyorken kendi partimizde rüzgar yakalamış insanı görmüyoruz. 3 günde kahraman ilan edenler 3 günde karalamaya çalışıyor. Kadrolarımızı kurup iktidara yürümeliyiz” dedi.

BANA GÖRE KURULTAY YAPILMIŞ, İSTEYENLER KAZANMIŞ, GENEL MERKEZ KAYBETMİŞTİR!
Yüksel yeterli imzanın toplandığını belirtirken, “Tüzükte var olan yarıdan fazla bir fazla imza elde edildi. Kurultay için gerekli imza sayısına ulaşıldı. Genel merkezin baskısına rağmen bütün Anadolu’nun her yerinden imzasını atarak bu olağanüstü kurultayın yapılması gerektiğini bildirmiştir. Bu sayı giderek daha çok çoğalacak. 700’lere kadar çıkar, aşabilir de. Bu aslında tüzük maddesinin ne kadar yanlış olduğu ortaya çıktı. Biz noter kanalıyla parti içi seçim yaptık. Bu açık oylamadır. Açık oylamanın ötesinde noter nezdinde seçimdir. Bu kurultay bana göre yapılmıştır. Kurultay isteyenler kazanmış, genel merkez kaybetmiştir. Genel merkezin seçim tarihini ilan edip aday bile olmaması gerekir. Bu seçimin sonucu belli olmuştur. Seçimden iki gün sonra yaptırdığımız araştırmada tabanın yüzde 71’i Muharrem İnce’yi genel başkan görmek istediğini belirtti. CHP, şu an İnce’yi denemeden adım atamaz. Başka alternatifler oluşturmak isteyenler var. Onlara söylüyorum. İnce ile yaptığımız özel görüşmelerde iki dönem kuralını tüzüğe eklemekte kararlı olduğunu söylüyor. ‘Kaybettiğim seçimi de birinci dönem olarak kabul edeceğim, 5 yıl içinde bir seçimi daha kaybedersem kalmayacağım’ diyor. Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu değerimizdir. Kaybetmemeliyiz. Grubumuzu yönetsin. Muharrem İnce seçimi kazansa da bu öneriyi genel başkana götürecektir. Buna inanıyorum” diye konuştu.

BU SON DERECE YANLIŞ!
Yüksel, “Herkesin görüşüne saygı göstermek gerekir. Karşı olmak da bir düncedir. Karşı çıkan arkadaşlarımızın belirttiği şey ‘yerel seçimler var, karışıklığa gerek yok’ görüşüdür. Bu son derece yanlış bir görüş. Aynı yapıyla, aynı anlayışla, aynı yöntemlerle partinin yerel seçimlere katılması çok daha büyük bir başarısızlıkla sonuçlanabilir. Tam da bu nedenle değişimin şart olduğunu düşünüyorum” dedi.

FARKLI BİR ÖN SEÇM FORMÜLÜM VAR!
“Herkesten farklı bir ön seçim formülüm var” diyen Yüksel, “İnşallah tüzüğe de koyacağız. Milletvekili ve belediye başkanı adaylarının 4 alanda yarışması gerekir. Yüzde 25 puanı parti üyelerinden, yüzde 25 puanı sivil toplum örgütlerinden, meslek odalarından, yüzde 25 puanı seçmenden, yüzde 25 örgütlerden almalıdır. Siz örgütte varsınız kamuoyunda yoksunuz… Hepsinde olabilen kişi adayımız olmalıdır. Benim siyasi kariyer planlamam yok. Benim derdim bu ülkenin geleceğidir. Yeni süreçte asla ve asla bir adaylık beklemiyorum. Tüm inancımla söylüyorum, böyle bir şey yok” diye konuştu.

2014 BİZİM ARKADAŞLARIMIZIN İHANETİDİR!
Yüksel, “Biz İzmir’de zaten iktidarız. Geçen seçimde 8 ilçenin kaybedilmesi meselesi tamamen YSK’nın kendi içtihatlarına aykırı kararlar almasıdır. Bizim içimizde sadece kendi için siyaset yapan arkadaşlarımızın ihanetidir. 30 ilçenin 30’unda Aziz Başkan birinci geldi. Kendi içimizdeki bölünmeden dolayı kaybetmiştik. Biz İzmirlilerle ruh ikiziyiz. Her konuda aynı düşünüyoruz. İzmir’de CHP’yi kolay kolay kimse yıkamaz” dedi.

PAKDEMİRLİ DEĞİŞİM İSTİYORSA İZMİR MODELİNİ ALSIN, UYGULASIN!
AK Parti İzmir’de siyaset yapmış olan Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli özelinde konuşan Yüksel, “Sayın Pakdemirli yıllarca çıktığı ekonomi programlarında neler yapılması gerektiğini anlatıyordu. Aslında iyi bir örnek olabilir. İzmir’de yapılan kalkınma hamlelerini alsın uygulasın, bakalım yapacaklar mı? Pakdemirli değişim yaratmak istiyorsa İzmir modeli güzel bir örnektir. İzmir’de uyguladığımı modeli alsınlar uygulasınlar. İzmir Türkiye’nin en borçlu belediyeleri arasındayken zirve kredi notlar alması bir örnektir. Türkiye’yi yönetmek aslında kolaydır. Halka dayalı yönetim sistemi uygulamak ve kazanın dibi delik olmamalı. Alın uygulayın. Kazan kazan yönetimi kiminle yapacaksınız? Çiftçiyle mi, köylüyle mi? Türkiye’nin sorunu katma değeri yüksek ürün üretememektir. Son yıllarda katma değeri yüksek değil hiç üretim yapılmıyor. Alın parayı bir şey üretmeyin denilen bir çiftçisi var Türkiye’nin. Ama İzmir’de böyle değil. Türkiye’nin birçok yerinde koku var. Samsun, Trabzon gördü bunu. İktidarın kalemşorları, ‘İzmir’in körfezi yine kokuyor’ diyor. İzmir kokmuyor, İzmir’e gelen canlı hayvanlar kokuyor. Anguslar kokuyor” dedi.  

İZMİR’DE AYDIN ŞENGÜL VE BENZERLERİ ASLA İKTİDARA GELEMEZ
Yüksel, AK Parti İzmir İl Başkanı Aydın Şengül’ün, ‘İzmir’de AK Parti’ye mahalle baskısı var’ ve ‘İktidar olursak tramvayı kaldıracağız’ söylemleri üzerinden sert açıklamalarda bulundu. Yüksel, “Büyükşehir Belediye Başkanın yolda önünü kesiyorlar. Millet tramvaydan memnun, benimsediler. Yapılırken zorluk olur. 800 milyonluk yatırımdır. Bunu sırf Aziz Başkan, CHP yaptı diye ‘kaldıracağım’ demek siyasetçiye yakışmaz. İzmir’de Aydın Şengül ve benzerleri asla iktidara gelemez. Mahalle baskısı diyor. Evet doğrudur İzmirli, yaptığınız baskıya zaman zaman sesini yükseltiyor. Yaptıklarınızı bir düşünün. Kim kimle korkmadan konuşabiliyor? Bunları nasıl söylersiniz? Dönün bir iktidarınıza bakın, neler yaptıklarınızı düşünün” ifadelerini kullandı.