GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Politika
10 Aralık 2021 Cuma 14:19

CHP’li Yücel: Hizmetler iktidarın lütfu değil!

CHP İzmir İl Başkanı Deniz Yücel, 10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü dolayısıyla yaptığı basın açıklamasında “Sunulan hizmetlerin hiçbir siyasi partinin ya da iktidarın bir lütfu olmadığını, bunların anayasal güvence altında olduğunu ve aynı zamanda devleti yönetenlerin görevi olduğunu anlatacağız” dedi.

EGEDESONSÖZ- Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) il yönetimi, 10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü dolayısıyla CHP İzmir İl Başkanlığı binasında basın açıklaması yaptı. CHP İzmir milletvekilleri Atila Sertel ve Kani Beko, Konak Belediye Başkanı Abdül Batur, Gaziemir Belediye Başkanı Halil Arda ve Karaburun Belediye Başkanı İlkay Girdin Erdoğan, ilçe başkanları ve il yönetim kurulu üyelerinin katıldığı toplantıda açıklamayı, İl Başkanı Deniz Yücel okudu.

AK Parti’nin iktidar olduğu tarihten bugüne toplumda ciddi travmalar yaşanıldığına vurgu yapan Yücel, “Bugün 10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü… İnsanların doğuştan sahip olduğu; Temel hak ve özgürlüklerin tüm dünyada kabul ve ilan edilişinin 73. yılındayız. Geçtiğimiz yıl yaptığımız insan hakları günü açıklamamızda, ülkemizi yöneten siyasi iktidarın;toplumun tüm kesimlerinde yaşattıkları hak ihlallerine ilişkin olumsuz karneyi kamuoyuyla paylaşmıştık.  19 yıldır yapılan uygulamalar, topluma yaşatılan travmalar ve istikrarlı bir şekilde kötüye gidiş; bunun iktidarın insana bakış açısı ve bir yönetim anlayışı olduğunu bize olarak net bir şekilde gösterdi” dedi.

ÖZGÜRLÜKLER BİR KİŞİNİN İRADESİ İLE YOK SAYILMAKTA
Yaşanan hak ihlallerinin 2021 yılı içinde de katlanarak devam ettiğini söyleyen Yücel, “Tek adamın kararıyla; Kadınların yaşam hakkının en önemli güvencesi olan İstanbul Sözleşmesi’nden bir gece yarısı hukuksuzca çıkıldı. Düşüncelerini ve fikirlerini açıklayan vatandaşlarımız apar topar gözaltına alınmıştır. Demokratik ve anayasal haklarını kullanarak, üniversitelerine sahip çıkan gençlerimiz, akademisyenlerimiz tepedekilerin talimatıyla tartaklanarak gözaltına alındı, tutuklandı, yargılandı. Yüksek mahkeme kararlarına dahi uymayan, vesayet altındaki yargıile ülkemiz hak ihlallerinin merkezi haline getirilmiştir. İnsan haklarının yasal ve hukuki güvencelerini yok sayan kararlar ve uygulamalarla anayasal güvence altındaki temel hak ve özgürlükler bir kişinin iradesi ile yok sayılmaktadır” diye konuştu.

TÜRKİYE’NİN EN ÖNEMLİ SORUNU!
Yücel, Türkiye’de neredeyse her iki gençten birinin işsiz olduğuna vurgu yaparak, “Asgari ücretin; bırakın yoksulluk sınırını, açlık sınırının altında olduğu, gıdasız kalan çocukların büyüme geriliklerinin ortaya çıktığı bir dönemi yaşamaktayız. Tek adam rejiminin tüm çabalarına rağmen saklayamadığı açlık ve yoksulluk, 2021 Türkiye’sinin en önemli insan hakkı sorunudur. Bugün ülkemizin yaşadığı; başta ekonomik buhran olmak üzere her türlü adaletsizliğin temelinde “tek kişilik hükümetin”otoriter, antidemokratik ve evrensel insan haklarına aykırı uygulamaları yatmaktadır” dedi.

81 İLDE, HEP BİRLİKTE SAHADAYIZ
‘Benim hakkım’ broşürleriyle 81 ilde eş zamanlı olarak sahada olduklarını belirten Yücel, sözlerin şu ifadelerle devam etti:

“Genel Başkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nun başlattığı ve adalete susamış milyonların desteğiyle hala sürmekte olan “hak, hukuk ve adalet” mücadelemize; tüm kadrolarımızla, hak bilincinin güçlenmesi için yurdun dört bir yanında devam ediyoruz. Cumhuriyet  Halk Partisi olarak bu amaçla, hak mücadelemizi halkın içinde, halkla birlikte büyütmek hedefiyle “BENİM HAKKIM” broşürlerimizle bugün, Türkiye’nin dört bir yanında 81 ilde, hep birlikte sahadayız. Tüm illerde vatandaşlarımıza haklarını, hak arama yollarını anlatacağız. Sunulan hizmetlerin hiçbir siyasi partinin ya da iktidarın bir lütfu olmadığını, bunların anayasal güvence altında olduğunu ve aynı zamanda devleti yönetenlerin görevi olduğunu anlatacağız.

Hak arama yollarını bilen, kendi hakkına sahip çıkabilen bireylerin hak bilincinin gelişmesiyle; ülkeyi açık hava hapishanesine çeviren dayatmacı, otoriter ve keyfi tek adam rejiminin antidemokratik uygulamalarına demokratik yöntemlerle son vereceğiz. Eğitimin, sağlığın, barınmanın, gıdanın, çalışmanın, düşünce ve ifade özgürlüğünün, şiddetsiz bir toplumun var olabilmesi için CHP olarak hak odaklı, çözüm içeren politikalarla hareket edeceğiz. Bu ülkenin gençlerinin, kadınlarının, yoksulluk içindeki çocuklarının, işsizlerinin, memurlarının, emeklilerinin, işçilerinin, çiftçilerinin, esnafının, hiçbir hukuki gerekçe olmaksızın ihraç edilen KHK'lılarının, barış akademisyenlerinin, adil yargılanma hakkından mahrum bırakılanlarının  hak mücadelelerini güçlendireceğiz.

10 Aralık Dünya İnsan Hakları Gününde bir kez daha ilan ediyoruz: İnsan hakları, hukukun üstünlüğü ve demokrasi ilkelerinin egemen olduğu; Hak ihlallerinin olmadığı, eşit ve özgür bir Türkiye'yi hep birlikte kuracağız. Cumhuriyetimizin İkinci Yüzyılında 10 Aralık Dünya İnsan Hakları günü adına yaraşır bir şekilde coşkuyla kutlanacak!”