EGEDESONSÖZ- CHP PM üyesi ve İzmir Milletvekili Rıfat Nalbantoğlu, SonSöz TV’de katıldığı programda Gazeteci Fatih Yapar’ın sorularını yanıtladı. Nalbantoğlu, kurultay süreciyle ilgili olarak değerlendirmelerde bulundu.
ŞABAN BEY, ALLAH BİR DESE ON KİŞİYE DAHA SORARIM
Gazeteci Şaban Sevinç’in kurultay oylamasında yaşanacak geçişlerle ilgili yaptığı analiz tablosu hakkında yorum yapan Nalbantoğu, “Bir lafa bakarım bir de kimin söylediğinde… Şaban Bey, Allah bir dese 10 kişiye daha sorarım. Teyit ettiririm. Şaban Sevinç’in CHP kulisleri konusunda yetkin biri olarak görmem. Fikir beyan ediyor, hakkı var. Şaban Bey muhtemelen Özgür Bey’in adaylığına destek oluyor muhtemelen. Buna bir şey denmez. Şuna itiraz edebilirim: Spekülatif rakamlar… Bana 4 İzmir delegesi söyle desem tanımaz etmez. Ben mali müşavirim. Bizde mükellef beyanı esastır. Mükellef ne getirse işleriz, vergiyi ona göre çıkarırız” dedi.
KİMSE DELEGELERİN KAFASINA SİLAH DAYAMADI
İzmir’de oy kullanacak delegasyonun Kılıçdaroğlu’ndan yana tavır koyduğunu ve sayısal kayıp
olacağını düşünmediğini söyleyen Nalbantoğlu, “Belediye başkanımız Cemil Tugay’a net bir biçimde iradesini koydu. Kendisine saygı duyuyorum. Onun dışındakiler niyet okumadır. Ortada bir insan, adam gibi tavırla imza vermiyorum dedi. Kurultayda da Özgür Özel’i destekleyeceğim diyor. Benim bildiğim geri kalan 55 delegeden herhangi birisi daha vermiyorum demedi. Benim bildiğim 55 kişiden fire yok. Blok davranılacağını düşünüyorum. Birileri plan yapıyorsa bilemem. Bunu bilmek için müneccim olması lazım. Ben net söylüyorum: İzmir delegesi iradesini açıkça ortaya koyan Tugay dışında imza atmışlardır. Kimse kafasına silah dayamamış. İmza atanlardan cayanlar olursa onun sorunu. Manipülasyonlarla işimiz yok. Etik de bulmam. İl başkanlığımdan gelen tecrübemle söylüyorum; 55 arkadaşımla herhangi bir fire olacağını sanmıyorum” açıklamasını yaptı.
Karşıyaka Belediye Başkanı Cemil Tugay’ın 2019 seçimlerinde Soyer’in desteğiyle aday olduğunu belirten Nalbantoğlu, “Ben herhangi bir partili arkadaşım hakkında kişisel yorum yapmam. Tugay’ın değerlendirmelerine katılmıyorum. Adaylaşma sürecinde sayın Soyer’in katkısı olmuştur. Olmuş ve geçmiş. Önümüzdeki maçlara bakılır. Cemil Bey de öyle yaşamış. Arkadaşlarım hakkımda hukukum oluşmuş, karşılıklı saygı duymamız gerektiğine inanırım. Hiçbir partili arkadaşım için konuşmam. Ama yaptığı işi doğru bulmam. Keyfi bilir” şeklinde konuştu.
YABANCI ASKER NEDEN GELİYOR? CEVAP YOK!
CHP’nin tezkere hayır oyu vermesi ile ilgili konuşan Nalbantoğlu, “Maalesef her şey o kadar iç içe geçmiş ki konuyu sadeleştirmek ve vatandaşlar tarafından anlaşılır hale gelmesi lazım. Tezkerede hayır kullandı. Grup konuşmasında genel başkanımız söylediği konu, yabancı asker Türkiye’ye getirilmesi konusunu çıkarın teröre karşı Suriye’de Irak’ta görev yapılamasına evet verelim. Grup başkanvekillerimiz, genel başkanımız ısrarla soruyor: Yabancı asker neden gelecek? Cevap yok Hiçbir şeyin açıklaması yok. Kendi göre gündemleri olabilir, madde madde işliyor olabilir. En başta parlamento ve kamuoyu ile paylaşmaları gerekirken paylaşmıyorlar. Cevabını bilmediğimiz sorulara evet diyemezdik. Uzunca süredir Irak ve Suriye’de operasyonlar TSK’nın süre uzatılması için yapılan bir tezkere. Filistin ile konuyu karıştırıyorlar. Alakası yok” dedi.
BAHÇELİ’YE: KİM DİNLİYOR SENİ?
MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin Filistin’e TSK askerinin gönderilmesi konusunda yaptığı değerlendirme ile ilgili olarak ise “Gitmenin manası olması lazım. Yurttaşımızın çocukları hangi sebepler orada ölecek? Bunun mantıklı açıklaması yok. Gerçekten Filistin’e Türk askeri giderse ne yapacak, hangi sorumlulukları alacak konusu muğlak. İsrail askerinin, Hamas’ın durumu net değil. Biz ne yapacağız konusu tartışmalı. MHP Genel Başkanı herhangi bir konuda nereye varır, ne anlama, Türkiye’ye getireceği belalar nedir diye hesap etmiyor. Buna bu kadar süre veriyorum diyor. Kim dinliyor seni? Ucu bucu belli olmayan maceraya sürüklenmek çok ciddi sorunlar yaratır. Çatışan güçlere bizim bir öğüdümüz olmalı: Acilen barış! Şu ana kadar ölü sayısı 5 bini geçmiş… Şifa arayanların tepesine bomba atılıyor. Savaşın mertliği, delikanlılığı var. Sedyedeki hasta şifa arıyor, ilaç, su yok: Bir de bomba atıyorsun. Buy savaş değil, katliam! Türkiye şu anda günlük hayatta hissediyoruz krizi… Mülteci konusu bu kadar yükünü taşıyamazken yine Filistin’de göç gelebilir. Çare olacaksa olmalı. Hesabının doğru yapılması lazım… Çare barıştır. Daha farklı bir tezi savunamayız” açıklamasını yaptı.