GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Politika
5 Nisan 2022 Salı 13:39

CHP’li Kılıç’tan ‘ekonomi’ yorumu: Türk insanı sihirbaza döndü!

Vatandaşların yaşanan ekonomik kriz nedeniyle düşük ücretlerle hayatlarını sürdürmeye çalıştığını belirten CHP İzmir Milletvekili Sevda Erdan Kılıç, il ziyaretlerinde karşılaştıkları sorunları aktardı. Vatandaşların artık yoktan var ettiğini ifade eden Kılıç, “Eskiden kıyafet alamayanlar artık ekmek alamaz hale gelmiş. Türk insanı şu anda sihirbaz durumda. Küçük ücretlerle hayatta kalmaya, yoktan var etmeye çalışıyor” dedi.

EGEDESONSÖZ- CHP İzmir Milletvekili Sevda Erdan Kılıç, SonSöz TV’de katıldığı canlı yayında gündemi siyasi ve ekonomik yönüyle yorumladı. İl ziyaretleri esnasında, sosyal medya gibi mecralarda vatandaşların ekonomik sıkıntılarla boğuştuğunu gördüklerini ifade eden Kılıç, bunun sorumlusunu iktidar olarak kabul ederken, çözümü ise erken seçim olarak değerlendirdi. Halkın düşük ücretlerle yaşam mücadelesi vermeye çalıştıklarını dile getirerek vatandaşları adeta yoktan var eden bir ‘sihirbaza’ benzetti. Bunların yanı sıra iktidar partilerin çalışmalarına ve meclis tartışmalarına yönelik de çarpıcı eleştirilerde bulundu.

İKTİDAR VEKİLLERİ BİLE ULAŞAMIYOR!
Halkın yaşadığı sıkıntıları muhalefet olarak iktidara anlatmaya çalıştıklarını belirten Kılıç, meclise verdikleri önergelerin çoğu zaman yanıt bulmadığını ve ulaşamadıklarını söyleyerek “Yapılan zamlarla ilgili halkın isyanını dile getirmeye çalışıyorlar. Bir yandan da ülkede sorun yokmuş gibi, güllük gülistanlık bir ülkede yaşıyormuş gibi davranana ve Cumhurbaşkanı’na teşekkür eden bir iktidar partisi milletvekilleri var. Soru önergeleri veriliyor, Anayasa gereği normalde 15 gün içinde cevaplanması gerekiyor ancak bazen hiç cevap verilmiyor, bazen de sadece bir link ile cevap veriliyor, o da bakanlığın sitesinden bakın diye...

Milletvekillerimiz elinden geldiğince bu soru önergelerini tekrarlıyor ancak kulaklarını tıkamış bakanlar mevcut. Eskiden hükümet vardı, bakanlar kendileri ile ilgili bir yasa görüşülürken bakanlar gelirdi. Ancak şimdi iktidar vekilleri bile bakanlara ulaşamıyor. Bakan yardımcıları var ve iktidar vekilleri de anca bakan yardımcılarına ulaşabiliyor. Bütçelerde de hazır metinler okuyup dönüyorlar. Çünkü bakanlar kendisini ne millete ne de milletvekillerine karşı sorumlu hissetmiyorlar. Tek sorumlu hissettikleri tek adam. Biliyorsunuz bir milletvekili Erzincan programını açıkladı bir sonraki gün için ancak bir sonraki günde artık bakan değildi...” ifadelerini kullandı.

YOKTAN VAR ETMEYE ÇALIŞIYORLAR
İl ziyaretlerine olabildiğince fazla gittiklerini söyleyen Kılıç, vatandaşın en büyük sorunlarından biri olan yoksulluğu gördüklerini çarpıcı bir şekilde yorumlayarak şunları ekledi:

“Biz bile sayarken hatırlayamıyoruz. Hemen hemen her hafta 1 il dolaşıyoruz. Ramazanda 1 aylık bir ara verdik. Bu süreçte milletvekilleri olarak mecliste çalışacağız. Kalan süreçte kendi bölgelerimizde çalışacağız. Hangi ile giderseniz gidin ana sorun yoksulluk... 1 sene önce anlattıklarımız ile benzer durabilir ancak gerçekten çok farklı. O dönemde kıyafet alamayanlar artık ekmek alamaz hale gelmiş. Türk insanı şu anda sihirbaz durumda. Küçük ücretlerle hayatta kalmaya, yoktan var etmeye çalışıyor. Bunun için ili, bölgesi fark etmiyor. Ben Buca'da oturuyorum Şirinyer'de bir fırın var. 3 kişi ekmek kuyruğundaysa 10 kişi askıda ekmek kuyruğunda...

NEREDEYSE ‘ZAMLARIN NEDENİ CHP!’ DİYECEKLER
Ülkeyi yönetemiyorsunuz, ekonomiyi yöneetmiyorsunuz. Üretimi, çiftçiyi bitirmişsiniz. Devletin kasasını boşaltmışsınız. Geldiğimiz noktada her şeye zam gelmiş ve bunun tüm faturasını bakkaldan, marketten çıkarmaya çalışıyorsunuz. Marketi, bakkalı basarak ülke yönetilmez ki. Biz şeker fabrikaları kapatılmasın diye kampanya yaptık, il il gezdik. Siz hepsini sattınız ve geldiğiniz noktada her şeyin fiyatı uçtu gitti. Dönüp kendi yandaş şirketlerine bakın, özelleştirdiğiniz şirketlere bakın. Bu kabul edilebilir durum değil. Öyle konuşmalar oluyor ki… Neredeyse TBMM'deki konuşmalarında çıkıp ‘zamların nedeni CHP’ diyecekler. Bizi bu hale getirenlerin sorunu düzeltmesini beklemiyoruz.”

İKTİDARIN ANKETLERİ GERÇEĞİ YANSITMIYOR
Vatandaşların; yaşadığı ekonomik sıkıntılardan sonra iktidara oy vermeyeceğini düşündüğünü aktaran Kılıç, AK Parti’nin kendi görüşlerine yakın insanlarla görüşüp tam tersi algı oluşturduğunu iddia ederek, “Kamuoyu anketlerinin gerçeği sokakta. İşçiyi, ev hanımını, memuru dinlerse gerçek anket orada. Sindirilmiş bir toplum var. Küçük bir eleştiri yapsalar sabah polisler kapısına geliyor. Siz böyle bir topluma anket yapıyorsunuz. İktidara oy vermeyeceğim demeleri mümkün mü? Bu nedenle anket firmalarını ciddiye almıyorum. Arayan kişinin, sokakta karşınıza gelen kişinin kim olduğu belli değil. Böyle bir ülkede anketlerin gerçeği yansıtacağına inanmıyorum. Tabi kendi seçildiğiniz yere gitmeyeceksiniz. İzmir programı yapıyorlar, kendilerinin yüzde 80 oy aldığı yere gidiyorlar. Bir ilçeye gidecekseniz tüm mahallerine gideceksiniz. Yoksa kendi seçildiğiniz yere gidip anket yaparsanız tabi siz çıkarsınız. Çıktığınızda tüm beldeleri gezeceksiniz, odaları gezeceksiniz, STK’lara gideceksiniz, pazara gideceksiniz. Yoksa sadece yüzde 80 oy aldığınız Menderes Küner Köyü'ne gitmekle olmuyor bu. Tabii orada alkışlarla karşılanıyorlar. Biz hep söylüyoruz iktidar vekillerine; ‘gelin sahada birlikte çalışalım.’ Geçtiğimiz günlerde depremzedelerin daveti oldu. Biz dedik, gelin sorunu birlikte çözelim dedik. İzmir Depremzedeler Derneği bir davet gerçekleştirdi tüm partilere ancak arkadaşlar yine gelmedi...” şeklinde konuştu.

SEÇİM, VATANDAŞIN TALEBİ!
Tüm bu ekonomik sıkıntılardan sonra tek çözümün seçim olduğunu ifade eden Kılıç, seçim kurulundaki değişikliklere dair değerlendirmeler yaparak, “Toplumun bekleyecek hali, dayanacak gücü kalmadı. Erken seçim talebi bizlerin talebi değil, halkın talebi... Biz onların sesi olmak için bunları dile getiriyoruz. Her alanda yönetilemeyen bir ülke var ve bunun için iktidarın değişmesi lazım. Bir seçim kanunu geçti ve komisyonda 14 saat görüşüldü. Bu vatandaşın hiçbir derdine derman olacak bir konu değil. Ancak indirim yapın dediğimizde ya da vatandaşın yararına bir yasa yapalım dediğimizde yoklar. Seçim talebi bu nedenle vatandaşın talebi. Baraj düşürmesi olumlu bir gelişme mi? Değil… Avrupa'da yüzde 5'lere, 3'lere düşürülmüş. 2018'de aynı oyların alındığını düşünürsek 4 milyon kişinin oyu parlamento dışında kalıyor. Bunun için hepimiz dile getirdik. Bu yüzde 7'nin altına düşürülmeli. Seçim kurulu başkanları en kıdemli hakimler olurdu, şimdi kuraya çevirdiler. Vatandaşa güvenmez, sandığa güvenemezseniz; seçim kuruluna güvenme durumunuz kalır. Eski mantık neydi? Kendi kıdemini doldurmuş, sürülme ihtimali yok, özlük hakları endişesi yok ve iktidarın baskı oluşturma şansı yok. Ancak siz bunu kuraya çevirmişsiniz ve son 10 yılda ilçe başaklarından, il yöneticilerinden hakim yapmışsanız böyle bir değişiklik yaparsınız. Siz en kıdemli hakimin neyinden korkuyorsunuz? Kendilerine de bir faydası olmayacağını görecekler. Hemen seçim olmalı. Erken seçim olmalı. Haziran 2023'e de hazırız, bu pazar seçim yapılsa ona da hazırız. Biz seçime de, ülkeyi yönetmeye de hazırız. Adayı da karar verecek olan; masadaki genel başkanlar. Ben CHP üyesi olarak; devlet tecrübesi, yaşam tarzı açısından benim adayım Kemal Kılıçdaroğlu... Masa, ittifak farklı bir karar verirse, aday kim çıkarılırsa; biz sonuna kadar onun için çalışacağız” sözlerini kullandı.

HAVALAR ISINDIKÇA YANGINLAR DA ARTACAK
Son olarak geçtiğimiz günlerde İzmir’in bazı alanlarında sıcaklıkların artışından kaynaklı çıkan yangınlar hakkında yorum yapan Kılıç, iktidarın geçmişteki yangınlardan tecrübeli olması ve dikkate alması gerektiğini belirterek şu ifadelerle açıkladı:

“Ben geçen yıl yeterli ekipmanımız var mı? diye sordum bakanlık bize ‘yeterli, sadece gençleştireceğiz’ yanıtını vermişti. Ancak yazın maalesef bunların yeterli olmadığını gördük. Ne kadar yer yandığını sorduk ve İzmir'in 10'da 1'i kadar Türkiye'de ormanlık alan yanmış. Bunlar olurken insanların kafasına çay fırlatan, mitingler yapan bir iktidar anlayışı var. O yangınlar sürecinde gördük, insanları azarlayan bir bakan vardı. Şimdi bir uçak ihalesi olacak mı diye sorduk. Bu soru önergesi tartışıldı ve ertesi hafta Çeşme'de yangın oldu. Havalar ısınmaya başladıkça göreceğiz ki yine yangınlar olacak. Bu konuda hızlı davranılabilir ve filolar gençleştirilebilirdi... Ancak yine dikkate alınmamış.”