GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Politika
10 Kasım 2021 Çarşamba 14:57

CHP İzmir'den Ata'ya alternatif anma: Rahmet ve şükranla

Cumhuriyet Halk Partisi İzmir İl Örgütü ve İzmir Büyükşehir Belediyesi Mustafa Kemal Atatürk'ün 83'ncü ölüm yıl dönümünü anmak amacıyla Cumhuriyet Meydanı'nda bir anma töreni düzenledi. Törene CHP İzmir İl Başkanı Deniz Yücel, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer ve çok sayıda siyasi isim katıldı. Deniz Yücel konuşmasında, "Bizler onun koyduğu hedeflere yürüyen, onun manevi hatırasına sonsuza kadar sahip çıkacak, o hatıraya saygısızlık edenlere haddini bildirecek olan, cumhuriyet nesliyiz" derken Soyer ise, "Onu, her yıl daha da artan bir özlemle, rahmet ve şükranla anıyorum" dedi.

Oktay GÜÇTEKİN / EGEDESONSÖZ - Cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk'ün hayata gözlerini yummasının 83'ncü yıl dönümünde anma programları hız kesmeden devam ediyor.

Sabah saatlerinde İzmir Valiliği tarafından gerçekleştirilen anma töreninin ardından Cumhuriyet Halk Partisi İzmir İl Örgütü ve İzmir Büyükşehir Belediyesi alternatif bir anma töreni için Cumhuriyet Meydanı'nda bir araya geldi.

Düzenlenen anma etkinliğine CHP İzmir İl Başkanı Deniz Yücel, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, CHP Parti Meclis üyeleri, CHP İzmir Milletvekilleri Tacettin Bayır ve Ednan Arslan, İlçe Belediye Başkanları, parti ilçe başkanları ve çok sayıda partili katıldı.

YÜCEL:  KOCAKASIM MAHALLESİNDE BİR MUCİZE DÜNYAYA GELDİ
Atatürk'ü saygı ile andığını belirterek sözlerine başlayan CHP İzmir İl Başkanı Deniz Yücel, "Bugünden tam 140 yıl önce, 1881 yılında, Selânik'te, Kocakasım Mahallesi'nde bir mucize dünyaya geldi.  O mucize, can çekişmeye başlamış bir ulusun yok olmasını, vatan topraklarının parçalanmasını ve Türklüğün tarih sayfasından silinmesini engelleyecek; bir milletin kaderini yeniden yazarak dünya tarihinin akışını değiştirecek bir askeri ve diplomasi dehasıydı.  Tüm dünyanın gıpta ettiği bu lider,  kendi kaderini ulusunun kaderiyle birleştiren, 57 yıllık kısa ömrüne onlarca muharebe, onlarca devrim sığdırarak ulusunun atası olmuş ve milletince Atatürk olarak anılmaya başlamıştır. Çanakkale’de ‘Ben size savaşmayı değil ölmeyi emrediyorum’ diyen ve sonrasında Anafartalar kahramanı olarak anılan bir komutan;  Sakarya’da ‘Hattı müdafa yoktur, sathı müdafa vardır, bu satıh bütün vatandır’ diyen ve birliklerinin önünde yürüyen ve çarpışan bir komutan; Dumlupınar’da ‘Ordular İlk hedefiniz Akdeniz’dir. İleri!’ Komutuyla düşman askerini İzmir’e kadar süren ve İzmir’de noktayı koyan bir Başkomutan. Sizce de mucize değil mi?" diye sordu.

NE ZAMAN DURACAĞINI BİLEN BİR LİDER!
Mustafa Kemal Atatürk'ün hiçbir zaman hayalperest olmadığını belirten Yücel, "Savaşlardan ve yokluktan bitap düşmüş bir halktan, emperyalizme karşı dünya tarihinde ilk kez direnen ve muvaffak olan bir millet yaratan, ardından Cumhuriyeti kuran, saltanatı ve hilafeti kaldıran, laik, demokratik, yüzü batıya dönük, hızla gelişen bir devlet kuran bir lider; ileri görüşlü bir devlet adamı...  Okuyan, araştıran, doğru adımı atmak için mutlaka doğru zamanı bekleyen, örgütçü, zeki, cesur, kararlı, büyük bir devrimci.  Ve fakat asla muhteris değil, asla hayalperest değil, ne zaman duracağını bilen bir lider.  Sizce de mucize değil mi?" ifadelerini kullandı.

BİZLERE GÖSTERİĞİ YOL, MEDENİYET YOLUDUR
Sözlerine Cumhuriyeti; ilim ve bilimin ışığında gelecek nesillere taşıyacaklarını belirterek devam eden Yücel, şu sözleri söyledi:

 "Ne dünde, ne bugünde, ne de yarınlarda başka keramet aramaya, üst akıllara biat etmeye, saltanata heveslenmeye hacet yoktur. Bu yanlışlara düşenlerin halini, tıpkı bugün iktidar olanlarda gördüğümüz gibi geçmişte de gördük. Bu heveslerin sonucu, yokluk, karanlık, adaletsizlik ve itibarsızlıktır. Ulu önderimiz ve kurtarıcımız Atatürk’ün, bizlere gösterdiği yol, medeniyet yoludur. Bizler onun koyduğu hedeflere yürüyen, onun manevi hatırasına sonsuza kadar sahip çıkacak, o hatıraya saygısızlık edenlere haddini bildirecek olan, cumhuriyet nesliyiz.  Cumhuriyet rejimine ve demokrasiye alerjisi olan, saltanat ve hilafet düşkünü bir takım kirli zihinler Mustafa Kemal Atatürk döneminde olduğu gibi bugün de varlar.  İşte biz; Cumhuriyetin yılmaz savunucuları ve koruyucuları olarak, büyük önderimiz Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarının yolundan yürüyerek bize emanet edilen vatanımızı ve Cumhuriyetimizi ilim ve bilimin ışığıyla aydınlatarak gelecek nesillere taşıyacağız.

BİZDEN BEKLENTİSİ MEDENİYETTEN AYRILMADAN İLERLEMEMİZDİR
"İlk Cumhurbaşkanımız, İlk Genel Başkanımız, ebedi Başkomutanımız Gazi Mareşal Mustafa Kemal Atatürk’ün hiçbir övgü ve iltifata ihtiyacı yoktur ve olamaz. Onun bizden tek beklediği, eserlerine, devrimlerine ve fikirlerine sahip çıkarak devletimizi dünya milletleri içerisinde saygın ve itibarlı bir konuma getirmemizdir.  Onun bizden tek isteği;  Savaş meydanlarında ve diplomatik zaferlerle kazanılan bağımsızlığımızı, insan onuruna yaraşan bir şekilde, çalışarak, üreterek, ekonomik ve siyasal alanda da sürdürmemizdir.  Kendi sözleriyle ifade etmek gerekirse;’Çalışmadan,  yorulmadan,  üretmeden rahat yaşamak isteyen toplumlar; önce haysiyetlerini, sonra hürriyetlerini ve daha sonra da istiklal ve istikballerini kaybetmeye mahkûmdur.’    Onun bizden isteği Türk milletine layık olduğu refahı, üreterek, çalışarak kazandırmamızdır. Ve yine onun sözleriyle ifade etmek isterim ki; ‘Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz. En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır’.  Evet, onun bizden beklentisi medeniyetten ayrılmadan ilerlememizdir."

MİLLETİN İKTİDARIYLA SENİ ANMAYA DEVAM EDECEĞİZ
Devrimlerini ve cumhuriyeti sonsuza kadar yaşatacakları konusunda, Atatürk’e söz verdiklerini ifade eden Yücel, “İşte tüm bunları gerçekleştirdiğimizde, bu yolda emek verdiğimizde ve tıpkı bugün yaptığımız gibi, karşımıza çıkanlarla korkmadan mücadele ettiğimizde, onu anmış, anlamış ve yaşatmış olacağız. Ey büyük Atatürk, Sana Söz! Devrimlerin ve cumhuriyetin sonsuza kadar yaşayacak, ay yıldızlı bayrağımız sonsuza kadar dalgalanacaktır. Ektiğimiz tarlayla, ürettiğimiz fabrikayla, okuduğumuz okullarla, Türkiye’ye yeniden kazandıracağımız saygınlıkla ve kuracağımız milletin İktidarıyla seni anmaya devam edeceğiz. Bu ülkede yetişen her tohumda, okula giden her yavrumuzda, bacası tüten her fabrikada, Atatürk’tür anılan. Kurtarıcımız ve kurucumuzu daha çok anmak için yapmamız gereken şeyse, daha çok çalışmak, daha çok üretmek, milletimizle omuz omuza yürümektir. Aydınlık geleceğe yürüdüğümüz bu yolda, Onun sesi kulağımızdan, sevgisi kalbimizden asla eksilmeyecek, gözümüz hedeflerinden hiç ayrılmayacaktır. Naçiz bedeni toprak olsa da, fikirleri, yolu, felsefesi ve kurduğu ülkesi ilelebet payidar kalacak olan, eşsiz liderimizi ve ülkemizin mucizesi Atamızı, bedenen aramızdan ayrılışının 83’üncü yılında minnetle, özlemle ve saygıyla anıyorum. Yaşasın Türkiye Cumhuriyeti, Yaşasın Mustafa Kemal Atatürk” dedi.

SOYER: ULUSAL YAS GÜNÜMÜZ
Yücel'in ardından kürsüye çıkan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, "Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün aramızdan ayrılmasının 83’üncü yıl dönümünde, kendisini sizlerle yâd etmek için bir aradayız. Öncelikle hepinizi saygı ve sevgiyle selamlıyorum. Ata’mızı kaybettiğimiz bugün, 10 Kasım, onun bizlere bıraktığı emanetleri ve bu vatanın nasıl kurulduğunu bir kere daha hatırladığımız ulusal yas günümüz... Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün tarihi başarısı, emperyalizme karşı destansı mücadelemiz Kurtuluş Savaşı’nın zaferle sonlanmasını ve Cumhuriyeti’mizin kuruluşunu sağladı.  Atatürk, çağının çok ötesinde düşünen; sadece bu ülke ve milleti için değil ‘insanlık’ için hep daha iyisini düşünen bir vizyona sahipti. Fikri üretimi ve eylemleriyle her daim dünya halklarına ilham veren bir lider oldu. ‘Yurtta sulh, cihanda sulh’ şiarıyla sürdürdüğü politikalar, ülkemize duyulan saygının en temel sebeplerinden biridir" diye konuştu.

ONU HER YIL DAHA DA ARTAN BİR ÖZLEMLE ANIYORUZ
Sözleri Atatürk'ün söylediği bir sözle devam eden Soyer, "Okuyacağım şu sözler; Ata’mızın düşüncesindeki derinliği ve yüreğinin güzelliğini apaçık ortaya koyuyor: ‘Ancak kendilerinden sonrakileri düşünebilenler, milletlerini yaşamak ve ilerlemek imkânlarına eriştirirler. Bu itibarla insan, bağlı olduğu milletin varlığını ve mutluluğunu düşündüğü kadar, bütün dünya milletlerinin huzur ve refahını düşünmeli.  Kendi milletinin mutluluğuna ne kadar değer veriyorsa, bütün dünya milletlerinin mutluluğuna hizmet etmeye elinden geldiği kadar çalışmalıdır’ Cumhuriyetimizin 100’üncü yılına iki yıl kaldı. Hiç şüphesiz, Ata’mızın bize bıraktığı mirasa sahip çıkmanın en önemli yolu, Cumhuriyetimizi demokrasi, özgürlükler ve adaletle taçlandırmaktır. Biliyorum ki bu ülkenin tüm insanlarının hayal ettiği Türkiye’yi hep birlikte inşa edeceğiz. Bu değişimi, Ata’mızın mirasından hareketle köy ve şehirlerimizdeki tüm vatandaşlarımızla, kadınlarla ve gençlerle gerçekleştireceğiz. Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün değerini çok daha iyi anladığımız şu günlerde, atamızın bıraktığı uygarlık mirası yolumuza ışık tutuyor. Onu, her yıl daha da artan bir özlemle, rahmet ve şükranla anıyorum" dedi.