GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Politika
1 Mart 2018 Perşembe 11:17

CHP İl eski Başkanı Engin’den flaş çıkış: Kocaoğlu’nun adaylık için ikna edilmesi lazım!

İl eski Başkanı Engin 2019 için konuşurken, “Aziz Kocaoğlu’nun tekrar ikna edilmesi lazım. Yeniden aday yapılması lazım. Aziz Kocaoğlu gibi bir adam ben adayım diye ortaya çıkmaz. Yetkilerin davet etmesi lazım. Ben öyle olacağını düşünüyorum. Bir dönem daha yapması lazım” dedi.

EGEDESONSÖZ- Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İzmir İl eski Başkanı Ali Engin, Sonsöz TV’de yayınlanan ‘Günaydın Ege’ programına konuk oldu.

Eski Başkan Engin, Ocak ayında gerçekleşen il kongresi süreci hakkında önemli açıklamalarda bulundu. Engin parti içi mesajlar verirken net ifadeler kullandı.

DEMOKRASİNİN CİLVESİ
Engin, “Siyaset bir meslek değil, sosyal bir sorumluluk, ülkemize duyduğumuz bir sevda ve borç. Biz bunu CHP’de yerine getiriyoruz. Ben de 1995’ten beri partinin her kademesinde çalıştım. İzmir gibi çağdaş bir kentte 3 yıl il başkanı olma onurunu yaşadım. Tüm partililerimize şükran borçluyum. Daha sonra milletvekili seçilemedik. Demokrasinin cilvesi. Buna saygı duymak lazım. Partiye, ülkeye, şehrimize katkı koymaya devam edeceğiz” dedi.

HEPİMİZİN GÖREVİ ONUN İŞİNİ KOLAYLAŞTIRMAK
İl Başkanı Deniz Yücel için konuşan Engin, “Benden sonra il başkanlarımız görevlerini yerine getirdi. Şimdi bizlere göre nispeten genç ve yeni bir arkadaşımız. Deniz Yücel… Aslında 16 yıllık bir partili, aileden CHP’li, çok tecrübeli bir avukat, genç olmasına rağmen o görevi aldı. Hepimizin görevi onun işinin kolaylaştırmak, varsa eksiklerini tamamlamaktır” diye konuştu.

KOCAOĞLU’NA YÜCEL İÇİN TEŞEKKÜR ETMEK LAZIM
İl Başkanı Yücel’in isminin ortaya atıldığı döneme ilişkin konuşan Engin, “Siyasette istişare önemlidir. Ortak akıl denen yolla partinin daha önce emek vermişleri bir araya gelirler, kulis arkasında ya da önünde değerlendirilir. Bu pişer örgütün önüne gelir. Bu noktada Aziz Kocaoğlu’na teşekkür etmek lazım. Benimle de Yekta Bey’le de bu görüşmeleri yaptı. Birçok insan önerildi. İzmir’de 8 üniversite, genç bir nüfus var. Yeniliğe açık bir şehir... İzmir’in en büyük partisi olarak bu yenileşmenin öncülüğünü yapmak durumunda olduğunu varsayarak Deniz Yücel arkadaşımızın ismi gündeme geldi” yorumunda bulundu.

DELEGE OYUNU YÜCEL’DEN YANA KULLANDI, İYİ DE OLDU!
Engin, “O isim öyle aceleyle ortaya çıkmadı. Zaten bu arkadaşımız Buca’dan birinci sırada meclis üyesi çıktı Büyükşehir’de grup sözcüsü oldu. Daha sonra Asuman Ali Güven’in ismi öne çıktı. Ama bu sonuçta 600 delegenin vereceği karar. Aziz Kocaoğlu’na duyulan güven. Çoğu ilçe başkanı Aziz Başkan’a ‘sizin doğru bir isim önereceğinizi biliyoruz’ dediğini ve destek içinde olduğunu biliyorum. Örgütümüzün ileri gelenlerinin birçoğu kararı Aziz Kocaoğlu’na bıraktı. Büyük bir oyla kazandı. Yanlış olsaydı delege bunu çarşaf listede de reddedebilirdi. Hiçbir baskı olmadan delege oyunu deniz Yücel’den yana kullandı. İyi de oldu” dedi.

"YÜKSEL VE KOCAOĞLU’NUN ARASI BOZULMAZ"
Partinin İzmir’deki sembol ismi Alaattin Yüksel ve İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’nun il kongresi sürecinde yaşadığı soğuk savaş hakkında konuşan Engin, “Münakaşa yoktu. Alaattin Yüksel’in yönteme ilişkin eleştirileri vardı. Saygı duyuyoruz. Alaattin Yüksel ve Aziz Kocaoğlu’nun arası bozulmaz. Ben Alaattin Yüksel’le yıllardır siyaset yapıyorum, daha kimsenin dedikodusunu yaptığını, rencide ettiğini duymadım. Deniz Yücel’e de yapmaz” açıklamasında bulundu.  

"İZMİR AKP’YE RAĞMEN GELİŞİYOR"
İzmir’deki hizmetler üzerinden Büyükşehir Belediye Başkanı Kocaoğlu’na övgülerde bulunan Engin ayrıca vergiler üzerinden yaptığı açıklamada kentin verdiğini merkezi hükümetten alamadığını söyledi. Engin, “Algı diyorlar. Bunun neresi algı? Biz gerçekleri söylüyoruz. Ama onların ulaşımla ilgili eleştirileri geliyor zaman zaman. Saygı duyarız ama asıl onlar algı. İZBAN konusunda nedense hep CHP eleştiriliyor. Yüzde 50 yüzde 50 bir durum var. Kararlar oy birliğiyle alınıyor. Her iki tarafın da sorumlu tutulması gerekiyor. AKP milletvekillerinin dönüp kendi bürokratlarına sorması lazım. ‘Niye böyle yapıyorsunuz?’ demesi lazım. Ankara’dan engelleme yapılmıyor mu? AKP’li gitse bir arazi istese parasız verirler. Biz gitsek parasıyla da vermiyorlar. Proje yok diyorlar. Nasıl yok? İzmir’de dünyanın sayılı projeleri var. İzmir AKP’ye rağmen bunları yapıyor. Herkes artık İzmir’e yerleşmek istiyor. Kadınlar Anadolu’dan kaçıyor, İzmir’e yerleşiyor. Mal değeri İstanbul’da yüzde 6 artarken İzmir’de niye yüzde 18 artıyor? Madem İzmir’de bir şey yapılmıyor, bunlar niye oluyor?” dedi.

BİNALİ YILDIRIM 9 YILLIK İZMİRLİ, ÇOK ESKİYE DAYANIR!
AK Parti’nin İzmir’de 2011 yılı genel seçimleri öncesinde 35 proje vaat etmesine değinen Engin, çoğunun gerçekleşmediğini söyledi. Engin ironi yaparak, “35 proje içinde Torbalı’da çeşme de var. Sağlık ocağı da var. 10 seneye yakın oldu yahu. Binali Yıldırım’ın İzmirliliği çok eskiye dayanır! 9 yıllık İzmirli. Bu AKP hizmetiyse ne diyelim? Cumhuriyet değerleri satıldı. O dönemde yapılanlar hizmet değil, bunlar hizmet, ne diyeyim?” açıklamasında bulundu.

METROPOLÜN BELKİ YÜZDE 99’U CHP’Lİ
2014 yerel seçimleri sırasında il başkanı görevini yürüten Engin, 8 ilçenin kaybedilmesiyle ilgili net ifadeler kullandı ve “Aradan 5 sene geçti. Bazı şartlar değişti, bazılarında da benzerlikler var. Büyükşehir Yasası o seçimde uygulandı. Mesela Kiraz büyükşehir belediyesine oy kullanmıyordu. O yasayla kullanıyor. Şunu biliyoruz ki kırsalda CHP daha az oy alıyor. AKP ve bu işi yapan akıl bunun için yaptı ve kısmen de başarılı oldu. İzmir metropolü beyaz yakalı göç alıyor. Belki yüzde 99’u CHP’li. Kırsalda aleyhimize çalışan bir durum var. Ama İzmir Büyükşehir Belediyemizin oralara yaptığı hizmetlerle CHP’ye algı değişecektir ve başarılı olacağız” dedi.

30 İLÇENİN ALINABİLECEĞİNİ DÜŞÜNÜYORUM
Engin sözlerini sürdürürken, “O dönem aday belirleme süreci doğru yönetilemedi. Ben de hata yaptıysam payıma düşeni alırım. Şimdi aynı hatayı yapmasınlar. Hamuru fazla köpürttüğümüzde taşıyor. Bu köpürmeden dolayı bazı arkadaşlar arkadaşlarıyla beraber başka partilere gittiler. Küçük bir oyla kaybettiğimiz ilçeler oldu. Ama aynı sorunların oralarda devam ettiğini bilmemiz lazım. Umuyorum aynı hatalar tekrar etmez. Ben o dönemi yönetmiş bir il başkanı olarak söyleyeceğim. Ve böyle bir görevim var. Ben bu dönem 30 ilçenin alınabileceğini düşünüyorum. CHP dışı etmenlerin de hep göz önünde bulundurulması gerektiğine inanıyorum. Metropolde hiç kuşkum yok. Tamamını alacağız gibi” ifadelerini kullandı.

DEMEK Kİ ÖN SEÇİM YAPILMAYACAK
Belediye başkanları ve milletvekilleri seçilirken ön seçim yapılıp yapılmayacağına yönelik tartışma için konuşan Engin, “Bizim tüzüğümüzde bunun kararı tamamen genel başkana bırakmışız. Böyle bir yetkisi var. Genel başkan yerel ve genel seçimde ön seçim yapmayacağını belirtti. Nokta. Kurultayda tartışacağız. Öyle bir madde ve güçlü bir talep görmüyorum. Demek ki ön seçim yapılmayacak. Görevdeyken 5’li komisyonda Karşıyaka için ön seçim yapın görevimi bırakayım demiştim. Yoksa bırakmam demiştim. Ben her zaman savunduğum şeyin tersini yapmam. Ön seçim olmayacağına göre 100 yıllık parti bu görevi kimlerin yapacağını biliyor. Anket diyorlar. Yanlış. Tanınmayan bir adamı neye göre soracaksın? Belediyelerde başkanlık sistemi var. Çok güçlüler. Yetkileri geniş. Bu adamın dürüst, becerikli olması lazım… Vizyon sahibi, vatandaşın parasını emanet edilecek kişilerin seçilmesi lazım. Parti bunları biliyor. Kimseye sormasına gerek yok. Parti bunları bulup çıkaracak. Herkesin de sorumluluk alması gerekiyor” dedi. 

‘CHP NİYE İKTİDAR OLAMIYOR?’ DİYE SORACAĞIMIZA ‘BARAJ NİYE DÜŞMÜYOR?’ DİYE SORALIM
Engin, seçim sisteminin adil olmadığını ifade ederken, “Bugün Avrupa’da sosyal demokratlar içinde en yüksek oyu CHP alıyor. Merkel’in partisi AKP kadar oy almasına rağmen iktidar olamıyor. Sosyal demokrat parti iktidarın ortağı oluyor. Neden? Çünkü adil bir seçim sistemi var. Burada bize CHP olarak niye iktidar olamıyorsunuz diye soruyorlar. Bu soracağımıza niye barajı düşürmüyorsunuz diye sormamız lazım. Almanya’daki sosyal demokrat parti bizden az oy alıyor ama iktidar ortağı, Merkel’in partisi AKP’den fazla oy alıyor ama tek başına iktidar değil. Garip değil mi?” diye konuştu.

BİR HUKUKSUZLUĞU SEÇİM KURULU BAŞKANI YAPABİLİR Mİ?
Seçim kurulunun referandumdaki uygulamalarını eleştiren Engin, ittifaktaki teknik yönteme tepki gösterdi. Engin, “Mühürsüz oy rezaletini gördük. Ama yanlış oy kullanmayı teşvik ediyorlar. Bu olacak iş değil. Pusulada AKP ve MHP’ye aynı anda işaret koyanların oyu geçerli sayılacakmış. Yanlış oylar da yüzdeliklere AKP ve MHP’ye dağıtılacakmış. Siz bir vatandaş olarak kanun, yasa böyle diyor ama ben bu seferlik böyle yapacağım diyebilir misiniz? Bunu seçim kurulu söyledi. Bir hukuksuzluğu seçim kurulu başkanı yapabilir mi? O yaparsa herkes yapar. Seçim kurulları yüksek mahkeme üyesidir. Bu yüksek yargıçlara kanunsuzluğu meşrulaştırdılar oy birliğiyle. Ben hırsızlıktan bahsetmiyorum, hukuksuzluktan bahsediyorum” dedi.

BARAJ KALKSIN HER PARTİ PARLAMENTOYA GİREBİLSİN
AK Parti ile MHP’nin oluşturduğu ‘Cumhur İttifakı’na değinen Engin, partisinin izleyeceği yol haritasına ilişkin, “Bize yol gösteriyorlar. Israrla gidin HDP ile yapın diyorlar. Bizim anlayışımız şu; baraj kaldırılsın. Her parti parlamentoya girebilsin. Bugünkü kanunlar geçerli olursa biz kendimizi AKP gibi başa yazmayacağız. Milletvekilliği seçimine de yerel seçime de tek başımıza gideceğiz. Başkanlık için her partinin kendi adayını çıkarmasını doğru bulmasını istiyoruz. İkinci turda kişiler değil düşünce yarışacak” diye konuştu.

BAŞKAN KOCAOĞLU’NUN ADAYLIK İÇİN İKNA EDİLMESİ LAZIM
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’nun yeniden adaylık için ikna edilmesinin gerekliliğine vurgu yapan Engin, ismi geçenler hakkında da konuştu. Engin, “Adaylık düşünenlere başarılar dilerim. Kimsenin hedefleri hakkında konuşmak doğru değil. Aziz Kocaoğlu’nun tekrar ikna edilmesi lazım. Yeniden aday yapılması lazım. Kırsalda hamle yaptı. Sağlığı, enerjisi yerinde... Sanki 20 yıl daha görev yapacakmış gibi. Göreve yeni başlamış bir belediye başkanı gibi. Genel başkanımızın söylemesi lazım. O bizim görevimiz değil. Büyükşehir belediye başkanını direk genel başkan atar. Herkese çağrıda bulunuyorum. Aziz Kocaoğlu’nun yeniden aday olması için Aziz Bey’in davet edilmesi ikna edilmesi lazım. Motivasyonu bir daha yapacakmış gibi. Müthiş heyecan duyuyor. Yaş falan nezaketsiz değerlendirmeler. Tam tersi bu gibi görevler sağlığı yerinde olduğu sürece yapılması lazım. Büyükşehir belediye başkanlığı siyasi bir görev değil CEO gibi teknokrat gibi düşünebilir. Yeni gelen arkadaş bunları 4-5 yılda ancak öğrenir. Kıyı projesi ve katı atık projelerinin tamamlanması gerekiyor. Belediye başkanlığı teknik bir konu” dedi.

KOCAOĞLU GİBİ BİR ADAM BEN ADAYIM DEMEZ, GENEL MERKEZİN ÇAĞIRIP SÖYLEMESİ LAZIM
Kocaoğlu’nun yeniden aday olmayı isteyip istemediğini bilmediğini söyleyen Engin, “İsteyip istemediğini bilmiyorum. İlk adımın partiden gitmesi lazım. Aziz Kocaoğlu gibi bir adam ben adayım diye ortaya çıkmaz. Yetkilerin davet etmesi lazım. Ben öyle olacağını düşünüyorum. Bir dönem daha yapması lazım. Diğer arkadaşlara da başarılar dilerim. Hepsi değerli hak eden arkadaşlarımızdır. Sıradan bir dönem ve görev değil. Bu dönem ben de aday olacağım deme lüksümüz yok. Bunun genel merkez tarafından önlenmesi lazım. Genel başkanın ‘durun kardeşim adayımız bellidir’ demesi lazım. Kocaoğlu’nu çağırıp adayını belli etmesi lazım. Abartılmaması ve adayların çoğalmaması için… Ben o dönemi yaşadım. Partiye zarar verir” diye konuştu.  

BEN BÖYLE MUTLUYUM
Kendi adaylığına ilişkin konuşan Engin, “Ben böyle çok mutluyum. Kendi işimle ilgileniyorum. Partiye destek oluyorum. Büyük bir heyecanım yok. Böyle daha iyi. Talep gelirse onu bilemiyorum. Bence siyasetçilerin bunları dillendirmesi de doğru değil. Ben herkesten dikkat beklerken kendim de bunu yapmamalıyım. Olmayabiliriz de. Saygıyla karşılamalıyız. Bu işi parti içinde fazla tırmandırmamalıyız. Aday olmayı düşünen her arkadaşlarımızın dikkatli olması lazım” açıklamasında bulundu.  

İZMİRLİLER MERAK ETMESİN
Kent halkına seçimlere için mesaj veren Engin, “İzmirliler merak etmesin. Çok güzel şeyler olacak. Yeni partiler kuruldu. Ben İzmirlilerin oylarını cumhuriyetçi, Atatürk’ün kurduğu partide birleştireceğini düşünüyorum. Bizim İzmir’e gelenlere karşı sorumluluğumuz var. İzmir’i öyle bir zihniyete teslim edersek gelmelerinin anlamı kalmaz” dedi. 

İZTO SEÇİMLERİ İÇİN RENGİNİ BELLİ ETTİ: DEMİRTAŞ’I DESTEKLİYORUM!
9 Nisan’da gerçekleşecek İzmir Ticaret Odası (İZTO) seçimlerine değinen Engin, mevcut Başkan Ekrem Demirtaş ve Mahmut Özgener arasında yaşanacak rekabete ilişkin, “Ben Ekrem Demirtaş’ı başarılı buluyorum. Dürüst, çalışkan bir insan. Enerjisi çok yüksek. Bir daha talip olduğunu söyledi. Diğer arkadaşı tanımıyorum. ‘İzmir’e karşı borcum var’ dedi. Herkesin, hepimizin İzmir’e borcu var. Ben kendi gurubuma Ekrem Demirtaş’ın listesine oy verilmesini öneriyorum. Buna hakkım var. Mahmut Bey’e de başarılar diliyorum. Demokrasinin gereğidir bu. Demirtaş kazanacak ve sonuç değişmeyecektir. Benim beklentim ve isteğim bu” diye konuştu.