GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Güncel
28 Ocak 2016 Perşembe 10:22

Büyükşehir’e dava açan işçiler Davutoğlu’yla görüştü

Büyükşehir Belediyesine muvazaa davası açan İZELMAN işçileri Ankara’ya giderek Başbakan Ahmet Davutoğlu başta olmak üzere birtakım temaslarda bulundu.

Yeşim YAVUZER/EGEDESONSÖZ - İzmir Büyükşehir Belediyesi'ne bağlı şirket İZELMAN'ın personeli olan ancak yine İzmir Büyükşehir Belediyesi ESHOT Genel Müdürlüğü bünyesinde çalıştırılan işçiler, muvazaalı çalıştırıldıklarına yönelik açılan davayı kazanıp Belediye kadrosuna geçmek istedi.

Ancak, ESHOT Genel Müdürlüğü norm kadro sınırlaması ve mevcut kadrolara belediye şirketi personelinin alınması durumunda geride kalacak belediye şirketi personeli varlığının muvazaanın devamı anlamına geldiği yorumuyla bu işlemi yapmadı.

Aralarında hukuki mücadelenin öncüsü Hüseyin Atakul’un da bulunduğu bir grup işçi, durumu Ankara’ya taşıdı. AK Parti İzmir Milletvekili Mahmut Atilla Kaya’dan randevu alıp Ankara’ya giden grup, Başbakan Ahmet Davutoğlu ile kısa bir görüşme yaptı.

AK Parti Grup Toplantısı’nın ardından Başbakan Davutoğlu ile kısa bir görüşme yapma fırsatı yakaladığını söyleyen Hüseyin Atakul, İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin mahkeme kararını uygulamaması, Toplu İş Sözleşmesi (TİS) görüşmelerinde sürecin tıkanmasının sendika nedeniyle olduğu, kendilerine yönelik yapılan baskılar gibi yaşadıkları sıkıntıları aktardığını ifade etti.

‘TİS’TE SÜRECİ TIKAYAN SENDİKADIR’
Belediye-İş Sendikası Genel Sekreteri Nihat Ayçiçek ve Örgütlenme Sekreteri Ali Çelenk ile görüşme yapan Atakul şu sorunları aktardığını kaydetti: “İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin mahkeme kararını uygulamamasını, tıkanan TİS sürecininde sendikanın işçiyi oyaladığını ve üzerimizdeki baskıyı anlattık. Şu an yaşanan TİS sürecinde sanki işçi kandırılmakta. DİSK Genel-İş 1 Nolu Şube Başkanı Engin Topal, CHP İl Başkanı Alaattin Yüksel’den TİS sürecinde yardım istemiş, Alaattin Bey de AK Parti’nin politikaları nedeniyle belediyenin tekliflerine karşılık veremediğini söylemişti. TİS, belediye başkanıyla yapılır, AK Parti ile yapılmaz. Belediyenin zammına AK Parti karışmaz. Burada bir engel yok. Tam tersine AK Parti hükümetinin verdiği zammı sahiplenme var. Şu an TİS yapılmasa bile yüzde 30 zammı vermek zorunda. Bu sefer belediyenin teklifi yüzde 5’e düşmüş oluyor. Tüm bunları masaya yatırdık. Süreci tıkayan da sendikadır. Süreci uzatıp, işçiyi bıktırıp belediye teklifine razı etmek istiyor. Biz 3 yıldır dava yürütüyoruz, hiç bize destek olmadılar. Davaları kazandık hala çıkıp tek bir şey söylemediler. Davaları açanlar için bizzat sendika karalama kampanyası yürüttü. Bugün bir şube başkanı 6-7 bin TL maaş alıyor. Biz mücadele varip Ankara’ya gidiyoruz.”

SENDİKAYA VE AZİZ KOCAOĞLU’NA SESLENDİ
Atakul, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Süleyman Soylu’nun Özel Kalemi ile Bakan Soylu’ya iletilmek üzere aynı sıkıntıları paylaştığını belirten Atakul, “Ulaştırma Bakanımız Binali Yıldırım ile de 1.5 ay kadar önce görüşmüştük. ‘Dava açanların yanındayız kadrolarını talep etsinler, hiç korkmayın biz işçilerin arkasındayız’ demişti. Sizlerin aracılığıyla hem sendikaya hem Sayın Aziz Kocaoğlu’na soruyorum, seçim vaatlerini taşeron ağırlıklı kuranlar ellerinde mahkeme kararı olanlara neden baskı uygulanıyor ve neden hakkı verilmiyor?” dedi.

KENDİMİZİ İŞÇİ GİBİ HİSSETTİK
Atakul Ankara’da yaptığı görüşmelerle ilgili ise şu değerlendirmeyi yaptı: “Programının dolu olmasına rağmen sayın Başbakanımıza sıkıntılarımızı aktardık. Planlı bir görüşme değildi, ani gelişti. Diğer yandan gerekli tüm mercililerle görüşmelerimizi yaptık. Bizler işçi sınıfı olarak Ankara’da çok iyi karşılandık. Sayın vekillerimizin, sayın Cumhurbaşkanımızın ‘hizmet etmeye geldik efendi olmaya değil’ dediği gibi. Biz kendimizi işçi gibi hissettik, bizi dinlediler çözüm için uğraştılar. İzmir Milletvekilimiz Attila Kaya çok ilgilendi, görüşmeler ayarladı. Ben buradan işçi sınıfına sesleniyorum, işçi sınıfının sendikaya ve çalışmak haklarına sahip çıkmasını, geleceğine sahip çıkmasını ve bazı sendikal ve TİS’lerde gözü açık olmasını istiyorum, iyi takip etmelerini istiyorum. Bugün sendikanın yaptığı TİS’ler hükümetle değil belediye başkanlarıyla yani iş verenlerle yapılmaktadır. Geçmişte de yaşadık TİS yapılıyor zam çıkmıyor ‘kahrolsun hükümet’ diye işçi sokağa salınıyor. Hükümet zamma karışmaz. Tek şeye çalışır o da kimse asgari ücretin altında işçi çalıştıramaz, asgari ücretin üzerinde istediği gibi çalıştırabilir, hükümet müdahale etmez.”

DİSK’E SORUŞTURMA AÇILDI
Öte yandan DİSK hakkında yaptığı suç duyurusunda savcılığın soruşturmayı başlattığını bildiren Atakul, “DİSK siyasal bir yapılanma içerisinde. Sendikanın kuruluş amacı işçilerin haklarını savunmaktır. Ancak sendika bugün akademisyenlerin yanında olmakta ve onun gibi benzer çalışmalar yapmakta. Ben bu konuda Ankara, İstanbul ve Adalet Bakanlığı’na suç duyurusunda bulundum. Savcılık İzmir’de de bu başvurumu değerlendirmeye aldı ve soruşturmayı başlattı” dedi.

TİS’TEN SONRA BELEDİYEDE ÖRGÜTLENECEĞİZ
TİS’ten sonra belediye içinde örgütlenme çalışmalarına başlayacaklarını da belirten Atakul, “Sendikaların özüne dönüp işçi mücadelelerini vermelerini istiyoruz tüm siyasi partilere eşit yaklaşmalarını istiyoruz. Genel-İş Sendikası’nın Ankara Yönetim Kurulu Üyesi ve Örgütlenmeden Sorumlu Daire Başkanı Taner Şnalı CHP PM seçiminde aday oldu ve seçimleri kaybetti. Sendika temsilcisi siyaset için sendikayı kullanıyor. Seçilseydi işçiyi mi savunacaktı parti siyasetini mii? Bugün bir sendikacı partiye girecekse parti kimliğini mi savunacak işçi hakkını mı savunacak? Ayrıca, bir yerde birden fazla sendikanın olması işçiye zarar vermektedir. TİS’ten sonra belediye içinde Türk-İş’e bağlı örgütlenme çalışmaları yapacağız” diye konuştu.