İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Aday Adayı Olgun Atila, TV100 kanalında 9’dan 12’ye programına katılarak Kerem Kırçuval’ın sorularını yanıtladı.
ADAY OLAMADIM, KÜSMEDİM
Sözlerine kendini tanıtarak başlayan Atila, neden aday olduğuyla ilgili “Ben mimarım. Yüksek lisansımı kentsel tasarım üzerine yaptım. 32 yaşında Bornova’da doğduğum büyüdüğüm kentte, aynı zamanda İzmir Büyükşehir Belediyesi meclis üyesi olarak, ulaşım komisyonu başkanlığı, divan katipliği ve grup sözcülüğü görevlerinde bulundum. 2019’da Bornova’da belediye başkanlığı yaptım. O dönem görevimizi tamamlarken yapılan tüm anketlerde İzmir’de en başarılı ilçe belediye başkanı olarak gösterildim. Aday olmadım. Netice itibariyle küsmedim. 5 yıl boyunca partim ve İzmir için çalışmalara devam ettim. Partimizde bir değişim oldu. Bu değişimin Türkiye'deki değişimi de hızlandıracağına inanıyorum. Daha fazla kadın ve gencin katılması çok anlamlı. Sayın Genel Başkanımız Özgür Özel gibi genç, deneyimli, liyakatli ve daha çok kadının katılması için bir yola çıktık. Kendi yaptığımız araştırmalarda da, sokaklarda da, partimizden aldığımız güçle de İzmir’de en yüksek oyu alabilecek, adayda iş birliğini sağlayabilecek ve toplumda bütün siyasi renklerini bir araya getirecek özelliğimiz olduğunu biliyoruz. Bunun için deneyimlerimizi, kendi ilçemizde yapmış olduğumuz projeleri Güzel İzmir’imize kazandırmak için İzmirli hemşehrilerimizle ortak akılla yönetmek için aday oldum” ifadelerini kullandı.
İZMİR'İ DAHA İYİ ANLATMAMIZ GEREKİYOR
İzmir’in Ankara ve İstanbul’la rekabet etmesi gerektiğini söyleyen Atila, “Biz İzmirli olarak şuna üzülüyorum. İzmir sanatta, sporda her alanda Türkiye'nin süper liginde olması gereken Ankara ve İstanbul'la yarışması gereken bir kent. Esas adaylık iddialarımızdan biri bu. Bütün ulusal kanalların İzmir’de de bir bürosunun olmasını, İzmir’i İzmirli gazetecilerimizle birlikte Türkiye’ye daha iyi anlatmamız gerektiğini düşünüyoruz. İzmir’in sorunlarını İzmir’i bilen çevre meslek odalarıyla birlikte ortaya koymamız gerektiğini düşünüyoruz. Türkiye açısından da çok stratejik bir önemi var İzmir’in. İzmir son kale. 15 Mayıs 1919’da Hasan Tahsin'in attığı ilk kurşunla başlayan milli mücadelemiz, 9 ekim 1922’de Bornova Bel Kahve’de Büyük Atatürk ve silah arkadaşlarının İzmir’e gelerek düşmanı denize döktüğü sadece İzmir'in değil Türkiye’nin kurtuluşun kenti. Biz İzmirlilerin herkesten daha çok çalışması gerekiyor. Türkiye’nin diğer yerinde olan insanlar İzmir'i daha çok takip etsinler. İzmir’deki projelerin örnek projeler olması gerektiğini düşünüyorum. Sağlıkta, sanatta, tarımda, hayvancılıkta Türkiye'nin süper liginde olmamız gerekir. Bizim ayağımız uğurlu. Geçmiş dönemde amatör takımlar için yapmış olduğumuz stadyumu, daha sonra uluslararası müsabakalar yapılabilecek UEFA standartlara getirmeye çalıştık. Takımlarımız Göztepe ve Altay üçüncü ve ikinci ligden Süper Lig’e bu stadyumdan çıktı. Tekrar bütün takımlarımız için, Türkiye'nin ihtiyacı olan motivasyon, ilericilik ve Atatürkçülük noktasında iddialı olduğumuzu söylemek istiyorum” diye konuştu.
DAHA BAŞARILI OLMA ARZUSUNDAYIZ
CHP’li belediye başkanlarının tamamının başarılı olduğunu belirten Atila, “Bizim belediye başkanlarımızın hepsi başarılı. Sosyal belediyecilik anlayışını hepsi yansıtmaya çalışıyor. Burhan Özfatura, Yüksel Çakmur, Ahmet Piriştina, Aziz Kocaoğlu… Kocaoğlu ile de çalışma fırsatım oldu. Rahmetli Piriştina da Büyükşehir’den Bornova’ya gitmişti. Bornova’nın İzmir siyasetinde önemli bir yeri olduğunu söylemek istiyorum. Her belediye başkanımızın bir yoğurt yiyişi var. Elinden gelen çaba ve gayreti gösteriyor. Bütün belediye başkanlarımızın iyi özelliklerini örnek alarak, daha çok sokakta olan, daha çok ortak aklı kullanan yeni bir siyaset anlayışı yeni bir yol vaat ediyorum. Gençliğimizi enerjimiz ve çalışkanlığımız var daha başarılı olmak arzusundayız” dedi.
YÜZDE 70 OY İÇİN ÇALIŞACAĞIZ
31 Mart 2024 seçimlerinde ittifakın olmamasının hatırlatılmasına yanıt veren Atila, “2019 seçimlerine göre 2024 seçimlerinin daha zor şartlarda olduğunun farkındayım. Ancak bunun daha iyisini ortaya koyabiliriz. Bizim her partiden oy alabilme özelliğimiz var. Adayda iş birliğini sağlayarak, meclis üyeleri ve ilçe belediye başkanlarımızla birlikte dezavantajı bir avantaja çevirebiliriz. Ben bütün vatandaşların oyuna ve gönlüne talibim. Görevde söylediklerimizi yapmıştık. Bizim nasıl bir tarzımız olduğunu İzmirli vatandaşlarımız biliyor. Birbirimizi anladığımız, hoşgörü ortamının olduğu, ana öznenin Türkiye olduğunu görmeliyiz. Siyasete herkesin katılması gerekiyor. Siyaset, düşmanlara ve kötü insanlara bırakılmayacak kadar önemli bir iş. Kendi benliğini bir kenara koyarak birinci özne Türkiye, İzmir, partimiz ve bütün insanlık olmak üzere mücadele etmeliyiz. 2024 sürecinde en güçlü adaylarımızla ve projelerimizle ortaya çıktığımızda CHP lehine çok olumlu geçeceğine inanıyorum. Bunun şöyle bir avantajı var. Genel Başkanımız Manisalı. Özellikle Ege bölgesinden bir genel başkan çıkması biz Egelilere daha çok çalışma azmi veriyor. Amacımız İzmir’de yarattığımız bu sevgi selini, sinerjiyi İzmir’in 30 ilçesinden komşumuz olan Manisa ile bütünleştirmek, Balıkesir’e uzanmak, Aydın ve Denizli’yi sağlamak. Buradan Orta Anadolu’ya doğru bir hareketi ortaya koyduğumuz zaman genel başkanın ortaya koymuş olduğu yüzde 35’lik hedefi alabilmek için, İzmir’de yüzde 70 oy alabilmek için var gücümüzle çalışmanın sözünü veriyoruz” diye konuştu.
GENEL BAŞKANLAR FARKLI DÜŞEBİLİR AMA…
Tabanda ittifakın olabileceğine işaret eden Atila, “Uzun bir süredir ittifak halindeyiz İYİ Parti’yle. Fikir alışverişinde bulunduk. İttifak içinde genel seçimde de ben siyaset yaparken herhangi bir yere aday olmadım. 6 partiyle de iletişimi çok güçlü bir şekilde kurdum. İzmir’de yapılan anketlerde birinci derece belediye başkanından beklenenler, projelerinin karşılığı, sözünün geçerliliğinin olması, proje yapılabilirliği olması; ikinci olarak Atatürkçü olması; üçüncü liyakat sahibi olması. İYİ Partili veya diğer partili arkadaşlarımızın bu hassasiyetle oy kullanacağına yüzde 100 inanıyorum. Genel Başkanlar farklı düşünebilir zaman zaman. Bizim genel başkanımız son derece alçak gönüllü ve pozitif davranıyor. Burada kırgınlıklar da vardır, bunların aşılması gerektiğini düşünüyorum” ifadelerini kullandı.
MİLLİ HASSASİYETLERİMİZİ ORTAYA KOYMAMIZ LAZIM
Tüm siyasi partiler ile uyumlu çalışacaklarını belirten Atila, “Aday olursam anketlerde İzmir’de CHP birinci parti.İkinci parti AK Parti, MHP ile birlikte girdiği için Cumhur İttifakı. Bu konuda bir karşıtlık koymadan ortak akılla, bütün partilerimizle görüşerek, iyilikte ve barışta rekabet olsun istiyorum. Tüm partililerin oyunu istiyorum. Milli hassasiyetlerimizi ortaya koymamız lazım” dedi.
ÖNSEÇİM İSTERİM
Parti içinde sıkça tartışmalara neden olan önseçim ile ilgili de konuşan Atila, “Siyasete girdiğimden beri ifade ediyorum. Biz iktidara geldiğimiz zaman seçim sisteminin değişip ön seçimin de ötesinde tercihli sistemin yapılması gerektiğini düşünüyorum. Şu anda bir ön seçim yapılmalı. Sivil toplum örgütleri, esnaf odası başkanları, muhtarlar da katılmalı. 5 milyonluk büyük bir kentte, 1,5 milyon insanın siyasete katılması gerektiğini düşünüyorum. Genel Başkanımız Kurultay’da dijital demokrasi vaat etmişti. Dijital ortamlara ayak uydurmamız gerekiyor. Eskiden siyasi partilerde, odalarda toplantılar saat 11’de basın toplantısını yapıyordu. Bir gün sonrasına yetişsin diye. Şimdi gece saat 12’de, 1’de Resmi Gazete’de yayımlanan bir bakanın azledilmesi, korunmaya çalışılması ertesi gün sabah 8’de bayat haber olabiliyor. Değişime ayak uydurulmalı. En çok söylediğim şey: Katılımcılık. Sokakta ve caddede vatandaşlarımızın içinde olarak, 30 ilçede büyükşehir belediye meclis toplantısı yaparak herkesin katılmasını istiyorum” diye konuştu.
KENTSEL DÖNÜŞÜMDE YÜZDE 100 UZLAŞI
Kentsel dönüşümün önemine vurgu yapan Atila, “Deprem, İzmir’in ve Türkiye’nin önemli bir gerçeği. Yerinde dönüşümü sağlayarak mutlak uzlaşıyı artırarak ve yüzde 100’e dayanan uzlaşmalarla kentsel dönüşümün sağlanabileceğini hem özel sektörün, hem belediyenin iştiraki olan kuruluşlarla kooperatiflerle birlikte şeffaf bir şekilde hızlı bir dönüşümü sağlamak lazım. Bugün çözemediğimiz bir sorun yarın faktöriyel olarak artarak daha büyük bir soruna dönüşüyor” ifadelerini kullandı.
ULAŞIM SORUNUNU ÇÖZMEK GEREKİYOR
‘Kentin en önemli sorunu nedir?’ sorusuna da yanıt veren Atila, “Ulaşım sorunu her büyükşehirde olduğu gibi önemli. Toplu taşıma kullanmını artırmak lazım. Pandemi döneminden sonra bir azalma söz konusu. Bunu teşvik etmek. Günün 10-15 saatlerinde emekli büyüklerimizi yönlendirmek, otobüs yaş ortalamasını düşürmek lazım. Elektrikli ve çevreye duyarlı bir ulaşım ağını artırmak gerekiyor, vapur seferleri artırılabilir, deniz taksitleriyle birlikte kent içi ulaşımı artırmak lazım. Bornova’da Kemalpaşa’ya, Narlıdere’den, Urla’ya doğru metro hattını büyütüp ulaşım sorununu çözmek gerekiyor. İlgili meslek odalarımızla ve vatandaşlarımızla birlikte ortak dille çözebileceğimizi düşünüyorum” dedi.