Birlik Sağlık Sen Genel Başkanı Ahmet Doğruyol açıklanan Ocak ayı enflasyon rakamlarıyla ilgili yazılı basın açıklaması yaptı. Memur, emekli ve işçi maaşlarının her ay açıklanan enflasyona göre düzenlenmesini isteyen Doğruyol “Ocak ayı enflasyonu açıklandı, memur ve emeklilerine verilen zam cebe girmeden uçup gitti. Reel enflasyon değil, TÜİK’in kendine göre hesapladığı, enflasyon rakamlarının bile Ocak ayında, TÜFE’nin yıllık yüzde 48,69, aylık yüzde yüzde 11,10 artması enflasyonun durmadığı, durdurulamadığı, hızla artmaya devam ettiğinin göstergesidir dedi.
'TUİK'İN ENFLASYONUYLA VATANDAŞIN ENFLASYONU ARASINDA UÇURUM VAR'
TÜİK’in enflasyonuyla, vatandaşın enflasyonu arasında uçurum olduğunu dile getiren Doğruyol şunları söyledi “Göz önüne alınırsa, milletimiz hızla fakirleşmektedir. Hepimizin bildiği gibi, artan enflasyonun en ağır faturasını geçim zorluğu içerisindeki, sabit ücretliler yani, memur, işçi, emekli ödemektedir. Elektrik, doğalgaz başta olmak üzere, üretim için gerekli olan hammadde artışlarına yapılan yüksek orandaki zamlara yetişemeyen küçük esnafımız da ağır fatura ödeyenler kervanındadır. Öncelikle TÜİK gerçek enflasyon rakamlarını açıklamalıdır. Yapılacak düzenlemeler gerçek enflasyon rakamları üzerinden yapılmalıdır. Maalesef TÜİK’in açıkladığı enflasyon vatandaş gözünde güvenilirliğini yitirmiştir. Gerçek enflasyon rakamlarını açıklamamak kimsenin menfaatine değildir. TÜİK’in açıkladığı enflasyon rakamlarının bile %50’lere dayanması olayın vehameti açısından önemlidir.”
Doğruyol’un açıklaması şu şekilde:
Yüksek enflasyondan kurulmanın en önemli yolu üretimdir. Ancak, üretim yapan küçük büyük işletmelerimizin, yüksek oranlarda kat be kat artan elektrik ve doğalgaz faturalarını ödeyememesi, zor durumda kalması, kapanma aşamasına gelmesi yada kapanması çok üzücüdür.
Memur ve memur emeklilerinin maaş artışları için, altıncı dönem toplu sözleşme masasına oturan 2022 yılı için %5 ve %7 maaş artışına imza atan, beceriksiz sendikaların yaptıkları toplu sözleşmelerin hiçbir manasının olmadığı da bir kez daha ortaya çıkmıştır. Yapılacak toplu sözleşmeler için enflasyon artı huzur payı olarak yapmaları gerekirken, siyasetin boyunduruğundan kurtulamadıkları için, enflasyon artı huzur payı olarak masaya oturamamışlardır.
Biz memur ve memur emeklileri olarak, ekonomik krizin en derin hissedildiği dönemlerden biri olan 57. Hükümet (DSP, MHP, ANAP) döneminde uygulandığı gibi, maaşlarımızın her ay açıklanan enflasyon ve bir puan huzur payı hesaplanarak ödenmesini talep ediyoruz. Reel olarak her geçen gün maaşlarımızın erimesi, alım gücümüzün düşmesi, emekli olan bir memurun maaşının sabit ödemeden dolayı yaklaşık %40 düşmesi kabul edilebilir bir durum değildir.
Maaşlarımız her ay enflasyon artı huzur payı olarak ödensin.