EGEDESONSÖZ- Karabağlar Belediye Başkanı Muhittin Selvitopu, SonSöz TV’de katıldığı programda Gazeteci Fatih Yapar’ın sorularını yanıtladı.
Programın gündeminde 14 Mayıs seçimleri, saha gözlemleri ve ilçede kentsel dönüşüm çalışmaları vardı.
KAMU GÖREVİ AYRI, SİYASİ ÇALIŞMA AYRI…
Seçim süreci hakkında değerlendirme yapan Başkan Selvitopu, kendisinin de sahada olduğunu belirterek “bu benim dokuzuncu seçimim… Geçmiş tecrübelere göre hareket ediyoruz. Biz de sahadayız. Vekil adaylarımız bir kenti bizim kadar bilmeleri zor, bilenler de vardır. Ben de partinin seçilmiş belediye başkanıyım. Genel başkanımız da cumhurbaşkanlığına aday… Partimiz adına da sahada çalışıyoruz ama çalışmaları yaparken iki şeyi ayırıyoruz: Kamu görevi ayrı, siyasi çalışma ayrı… Belediye çalışmaları rutin olarak devam eder ve siyasi tarafı yok. Kendi sorumlu konuları yönünde çalışmalar yapmak zorundadır. Siyasi çalışmalara belediye başkanı olarak, fert olarak katılıyorum. Onlara milletvekili adaylarımız destek vermeye devam ediyoruz. Siyasi bir parti üyesiyiz ve siyasi bir tercihimiz var. O yönde çabamız olacaktır. 14 Mayıs günü vatandaşlarımızın özgürce oylarını kullanmaları en büyük temennimiz. 370 bin kişi ilçemizde oy kullanacak. Karabağlar’da Suriyeli seçmen sayısının fazla etkisi yok. Türkiye’de 214 bin Suriyeli oy kullanacak. Vatandaşlarımız genel başkanımızı desteklerse Türkiye’nin rahat nefes alacağını düşünüyoruz. 100 günlük programda hem ekonomik hem demokratik anlamda önemli işler yapılacaktır. Herkesten destek istiyoruz. Ayriyeten milletvekillerimiz için destek istiyoruz. Takdir vatandaşın. Her ne olursa olsun, hangi partiye oy verirse versin saygın bir yurttaşıdır ve başımız üzerinde yeri vardır” dedi.
EKONOMİ YORUMU: BELEDİYE OLARAK ZORLANMAYA BAŞLADIK
Sahadaki gözlemlerinden bahseden Selvitopu, ekonomik olarak hem vatandaşların hem de belediyelerin zor bir dönemeçten geçtiğini belirterek “Sokakta ekonomik sıkıntıları görüyoruz, ekonomik sıkıntı yaşanıyor ve bize de yansımalar var. Ekonomi içler acısı durumda… Pazarda da böyle, esnafın durumu vahim… Sanki güllük gülistanlık ekonomi deniyor. Alakası yok. Bizi de etkiliyor bu durum. Maliyetler yükseldikçe geçtiğimiz ay zorlanmaya başladı. Bu ay da bütçeye yansımaya başlayacak. Kesinti anlamında yansımayacak. Bizim yapılandırılmış borçlarımızın dışında bir kesintimiz yok. Gelen pay belediyenin giderlerine yetmiyor. Gerisini kendi gelirlerimizle tamamlamaya çalışıyoruz. Zorlanmaya başladık. Maliyetler arttı. Akaryakıt giderlerimiz var, her zam doğrudan bizi etkiliyor. Belediyenin hizmet yapabilmesi mal alımı gerekiyor. Hepsinde büyük artışlar var. Bütçe gelirlerimiz de o kadar artmadı. Doğal olarak önümüzdeki süreçte ekonomide gereken önlemler alınmazsa birçok kurum sıkıntı çekecek gibi görünüyor. Beldiyelerin gelirleri nedir? Emlak vergiler, katı atık bedelleri, ilan-reklam, ruhsat harçları gibi gelirimiz var, başka da yok. Karabağlar’da nüfus var, ancak emlak değerleri düşük. Bu yüzden bizim gelirimiz de düşük oluyor. Sadece nüfus olarak İzmir’de ikinci büyük ilçeyiz. İller Bankası payı bizim yüksek ama aynı oranda artış yok. Bir önceki aya göre yüzde 9-10 oluyor. O da toplanan vergi gelirlerine bağlı. Bu ay emlak vergisi ödeme dönemi. Emlak’tan gelen gelirler toparlayacağız” ifadelerini kullandı.
TOPLADIĞIMIZ ÇÖP ORANI DAHİ DÜŞTÜ
Ekonomide yaşanan sorunları pazaryerlerindeki atıklardan ve evsel atıklardan anlayabildiklerini söyleyen Başkan Selvitopu, “Çöp oranı düştü. Niye düşer? Evsel atıklar azaldı. İnsanlar eskisi kadar tüketemiyor. İnsanlar tasarruf ediyor ve yeme içmeye yansıyor. 3’te 1 oranında düşüş var. Pazarlarda sonraki atık miktarı çok düştü. Bu ekonomideki durumu görmek için çok iyi gösterge… Pazarcı da az mal getiriyor. Arz talep meselesi bu. Yarı yarıya azalmış çöp miktarı Pazaryerlerinde… Üretici de temkinli pazarcı, halk da temkinli… Herkes bütçe kısıtlaması içinde… Alım gücü azaldıkça topluma yansımaları bunlar… Göremeyenlerin ise iyice gezmesi lazım. Yardıma muhtaç insanımız çok. Belediye olarak karşılamaya çalışıyoruz. İnsanlar sıkıntılı ve rahat değiller. 15 Mayıs sonrası umarız ki hava değişir” şeklinde konuştu.
İKTİDAR PARTİSİNİN ELİNDE BAŞKA DONE KALMADIĞINDAN KORKU İKLİMİ YARATMAYA ÇALIŞIYORLAR
Cumhur İttifakı tarafından Millet İttifakı üyelerine yönelik olarak kullandığı “beka” ve “yerli-milli” konularındaki eleştirilere yanıt veren Selvitopu, “iktidar partisinin elinde başka done kalmadığından korku iklimi yaratmaya çalışıyorlar. Bu yıl cumhuriyetimizin 100’ncü yılını kutlayacağız. 100 yıl bu ülkeyi bu iktidar yönetmedi. CHP’nin emeği vardır cumhuriyette. CHP, Kuvay-i Miliiye ruhu ile cumhuriyeti kuran partidir. Bunlardan CHP vazmıgeçti? Vazgeçmez. Hiçbir zaman sınırlarımız bu kadar başıboş hale gelmemişti. 20 yılda bu sıkıntıları ülke olarak çekmemiştik. Sorunlar yaratıyorsunuz ve başkasına atıyorsunuz. İktidarın genel taktiği… Ekonomide bile sıkıntıyı CHP yapıyor gibi açıklamalar var. Vatandaş böyle olmadığını biliyor. CHP, Misakı Milliye sadık partidir. Cumhuriyetin temel değerlerine sahip çıkmıştır. Bunlar seçime dönük olarak CHP’ye olan sempatiyi engelleyerek korku yaratarak yapılan propagandadan başka bir şey değil. Tam tersine sınır güvenliği sağlanacaktır. Teknolojiye niye karşı çıkalım? Böyle şey olur mu? Savunma sanayimizdeki teknolojiyi CHP daha da ileri götürür. Temel bakışımız da tam bağımsızlıktır. Arkasında da ekonomik bağımsızlık yatar. Kendi gücünüze güvenerek de bunu sağlayabilirsiniz. Bunları yıllardır ortaya koyan partiyiz. Bunlar nereden çıkıyor anlamış değiliz?” açıklamalarını yaptı.
ORTAK MUTABAKAT METNİ ORTADA!
Cumhur İttifakı’nın CHP’nin iktidar olması durumunda belediyeler üzerinden özerklik ilan edileceği yönünde gelen açıklamaları değerlendiren Selvitopu, “6’lı Masa’nın metni var. Mutabakat metninde bunlar yok. Şayialar yaratıyorlar. Herkes açıp metne bakabilir. Bu mutabakat metni dışında bir hareket söz konusu değil. Bunlar 6 siyasi parti ortak mutabakat metinde uzlaşmış durumda. Bunarı bir kenara atıp korkular yaratarak seçimlere yönelik söylemler geliştiriyorlar” dedi.
CUMHURİYET DEĞERLERİNE SAHİP ÇIKIYORUZ VE BAYRAĞIMIZ DOKUNULMAZIMIZDIR
Özerklik üzerinden gelen eleştirilerin algıdan başka bir ibaret olmadığını kaydeden Selvitopu “Tereddüde düşen vatandaşlar bizlere de soruyor. Karabağlar’da 9 yıldır başkanım. Böyle şeyi hemşerilerim görmedi. Bütün yurttaşlarımız sempati ile bakıyor. Diğer partilerde de böyle… Bizim öyle bir talebimiz olmadığı biliniyor. 85 milyona aynı mesafedeyiz. Ötekileştirme mantığımız olmaz. İnsanlar hangi inanç ve etnik kökenden olursa olsun ülkemizin saygın yurttaşıdır ve o gözle hizmet ediyoruz. Cumhuriyet değerlerine sahip çıkıyoruz ve bayrağımız dokunulmazımızdır. Farklı düşüncelerimizin bu konuda olmadığı biliniyor. İzmir genelinde de böyle bir durum yok. Zaman zaman münferit olaylar öne çıkarılarak yakıştırmalar yapılıyor. Böyle bir durum olmadığını Karabağlar’daki vatandaşlarımız gayet iyi biliyor. Mutabakatımız belli. 6 siyasi parti ile seçime giriyoruz. Başka partilerle ittifakı yok CHP’nin” şeklinde konuştu.
HEDEF KENDİ BÖLGEMİZDEN 9 VEKİL!
Karabağlar üzerinden oy tahminini açıklayan Selvitopu, “İki seçim var. Cumhurbaşkanlığı seçiminde Karabağlar’da yüzde 65 üzerinde alırız. Referandumda aldığımız zamanki oy yüzde 65’ti. 6’lı mutabakat da var ve yüzde 70’leri görme ihtimalimiz var. Farklı bir seçim olacak. İttifaklar var. Milletvekili sayısında tam tahminde bulunmak zor ama biz birinci bölgede 8’i çıkaralım, 9‘u zorlayalım hedefi var” ifadelerini kullandı.
İLÇEYE İKTİDARDAN DAHA FAZLA YATIRIM YAPTIK
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Karabağlar’daki kentsel çalışma üzerinden yaptığı değerlendirmeler hakkına açıklama yapan Başkan Selvitopu, “Eleştiriliyorsak iyi yoldayız demektir. Karabağlar’da yerel yönetim hiçbir şey yapmadı da iktidar ne yaptı? Hangi projeyi gerçekleştirdiler, hangi tesisi yaptılar? 500 bin insanın yaşadığı bir ilçeyiz. Somut projeleri var mı? Okullar dışında yok. Üniversite de yok. Üniversite kuruldu ama gerçekleşen önemli proje yok. Okulları da yapamadılar. Halen 50-60 kişilik sınıflar. Kendi yaptıklarına baksınlar. Bizi de eleştirilebilir. Yerel yönetimin yaptığı birçok yatırım var. Şu anda Karabağlar Belediyesi’nin genel iktidardan daha fazla yatırımı var ilçeye. Belediyenin yaptığı bir çok tesis bu dönemde yapıldı. Kibar Belediye Hizmet Kompleksi, Nasreddin Hoca’nın tamamlanması, rekreasyon alanının tamamlanması, Barış Kültür Merkezi, Mobilya Akademi gibi sayamayacağım projeler yapıldı. Yaşar Kemal, Yunus Emre pazaryerleri bu dönemde yapılanlar… Bunların görülmesi lazım… Bize beceriksiz diyorlar ya okulları yapmayı beceremediler. Büyükşehir’in ayriyeten yatırımları var ona bir şey diyemiyorum” açıklamalarını yaptı.
ERDOĞAN’IN KARABAĞLAR’DAN BAHSETMESİ BENİ ÜZMÜYOR
“Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, Karabağlar ile ilgili sözleri sonrasında ne düşündünüz?” sorusuna yanıt veren Başkan Selvitopu, “Cumhurbaşkanın Karabağlar’dan bahsetmesi beni üzmüyor. Cumhurbaşkanı aynı zamanda siyasi parti genel başkanı. Her türlü bilgimiz bakanlık arşivlerinde var. Arşivlere girilirse herkes yaptıklarımızı görür. Belediyelerle ilgili bilgiler bakanlıklara gidiyor. Yatırımlar, bütçe bu bilgilerin hepsi onlarda. Karabağlar Belediyesi bütçesini gereksiz yere harcadı eleştirisi duymadım. Kendi dar bütçemizle projelerimizi gerçekleştirdik. Kendi sorumluluk alanımızda her şeyi yapacak güçteyiz. Aracıyla, gereciyle, personeliyle, yatırımlarıyla bunların altından kalkabilen belediyeyiz. Sağlıklı ölçüm yapılırsa belediyemiz önde çıkan belediyelerden olur. Devlet bunları izliyor. Başkan bu bütçeyle nasıl bu kadar yatırım yapıyorsunuz diye soruyorlar. Bütçeyi doğru değerlendirmeye çalıştık. Bir mucize bulmadık. Bütçeyi sağlılık ve halka yaraşır biçimde değerlendirmek görevimiz. Toplum bunu bekliyor ve onu yapamaya çalışıyoruz. Rekreasyon alanında yüzme havuzlarına 55 bin kişi geldi. Nasreddin Hoca’ya gelen öğrenci sayısı 22 bini geçti. Doğru projeler yapılırsa vatandaş sahipleniyor. Onların malı sonuçta… Karabağlar’ın nefes alma noktasına oldu rekreasyon alanı… Gençlik Merkezi projemiz var, Uzundere Kentsel Dönüşüm ile birbirine entegre projeler olacak. Bir iki yıl içinde bütün İzmir bunu görecek” dedi.
KENDİLERİ BİZİ RAKİP OLARAK GÖRÜYOR
AK Parti İzmir Milletvekili Mahmut Atilla Kaya’nın belediyenin açtığı davalar üzerinden yaptığı eleştirilere yanıt veren Selvitopu, “Kendileri bizi rakip olarak görüyor. Yakışıksız ifadelerde kullanıyor, ‘masa altı’ gibi… Biz masanın üstündeyiz ve görünür yerdeyiz. Her konuyu her platformda konuşuruz. Kim gelirse gelsin Karabağlar ile ilgili tartışır konuşuruz. Yargıya giden konularda da biz yargıyı etkileyecek güç de değiliz. Yargı haklı görüyor ki bir karar veriyor. Herkesin hukuk kararlarına saygı göstermesi gerekir. Yanlış gördüğümüz yerde de yargıya gitmekten kaçmayız. Yargıya gidiyoruz, suçluymuşuz gibi bir durum yok. Yargıya gidiyoruz, bizi haklı görüyorsa haklıyız ki kararı veriyor. O hatayı yapanların yanlışından vazgeçmesi gerekir. Aynı planının orasını burasını değiştirip gelirse biz hukukun yolunda devam ederiz” ifadelerini kullandı.
BÜYÜKŞEHİR DIŞINDA KENTSEL DÖNÜŞÜM ÇALIŞMASI YÜRÜTEN YOK!
Kentsel dönüşüm projeleri hakkında son durumu yorumlayan Başkan Selvitopu, “Yeditepe Konutları yapıldı, ne işe yaradı, hangi sorunu çözdü? Çözmedi ve hiçbir katkısı olmadı. Yatırımın önceliği doğru değildi. Büyük bölümü lojman, büyük bölümünü de Toplu Konut İdaresi sattı. Eski binaları kaldırıp yenilersiniz. Bakanlığın yaptığı projelerde böyle bir şey gerçekleşmedi. Çarpık binaların olduğu yerde kentsel dönüşüm projesi gerekleştirmediler. Bu sadece Büyükşehir’in Uzundere Kentsel Dönüşüm alanında var ve büyük oranda binalar kaldırıldı. Bizim anladığımız dönüşüm odur. Bina bazında dönüşümün çok önemi yoktur. Arsa bazlı dönüşümler güvenli, depreme dayanıklılık anlamında yapılması gereken bir konudur. Kentsel dönüşüm alan bazlıdır. Alan içindeki plansız gelişen bir bölgenin düzenli-planlı hale getirilme işlemidir. Bu tarife uyan dönüşüm projelerini Büyükşehir yapıyor ve onun dışında yok. Bakanlık ilan etti 540 hektarlık alanı. Şunu bahane ediyorlar; Belediyeler dava açtı ve yapamadık. 540 hektarın 360 hektarında hiç plan yapılmadı. Hangi davadan bahsediyorlar? Özgür’de, Cennetçeşme’de plan yapıldı mı? Limontepe’de bir plan yapıldı da mı dava açıldı? Burada algı yaratılıyor. Kendi yapamadıklarını algı ile belediyelerin üzerine atmak propagandadan başka şey değil” dedi.
KAYMAKAMLIK ÖNÜNDEKİ ÇUKURA BİZ Mİ DAVA AÇTIK?
Kaymakamlık önünde bulunan çukur üzerinden dava eleştirilerine yanıt veren Selvitopu “Okular yapılıyor, dava mı açtık? Kaymakamlık önünde çukur var. Basmane Çukuru gibi… 21 yıldır niye orası öyle? Belediye dava mı açtı? Bize eğitim alanı yapılacak dendi ve plan belediyemizde oy birliği ile geçti, destek de verdik . Çıt yok. Basmane Çukuru çok gözü önünde konuluyor ama 20 yıldır kaymakamlık binasının önünde çukur var. Niye yapılmıyor? Bize verilseydi gerekeni yapardık. Biz orayı istemedik. O alan büyük bir alan, küçük değil. Orası İçişleri Bakanlığı’na ait… Ondan önce talep ettiğimiz yerler var, verilmedi. Uzundure’de temizlik işlerini yapmak için tahsisi talebimiz var, yapılmadı. Uzundere Cemevi ve Sosyokületrel Merkez alanı yapacağız dedik ve hazineden yardım istedik, alamadık. Uzundere Cemevi Sosyokültürel Merkezi için takas önerimiz vardı. Önce olumlu yaklaşıldı, üzerine para ödeyecektik, bakan onayında kaldı. Onaylansaydı hemen projemiz hazır. Sadece gerçekleşen bazı belediye arsaları üzerinde kamuya ait yerler vardı. Orada da Nasır’ın katkıları oldu, teşekkür ediyorum. Vergi borçlarımıza karşı takas yapıldı” açıklamasını yaptı.
KENTSEL DÖNÜŞÜMDE YETKİ BİZDE DEĞİL!
İki mahallede ketsel dönüşüm konusunda kendilerine kısmi yetki verildiğini ancak 650 hektarlık dönüşüm konusunda yetkinin Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nda olduğunu kaydeden Selvitopu, “Karabağlar’da şu an 680 dönümlük alanda çalışma var. Bunun 32 hektarındaki çalışmayı Büyükşehir yapıyor, geri kalanın sorumluluğu bakanlıkta… Karabağlar Belediyesi ile doğrudan ilgisi yok. İki mahallede kısmi yetki verildi, planlarımız yaptık, onaya sunduk ve 2018’den beri bekliyoruz. Onay gelirse planlar hayata geçecek. Bakanlık tabi yetki verirse… Belki kendisi yapmak isteyebilir. Kısmi yetki verildi, adından da anlaşıyor tam yetki verilmiyor size. Bakanlığın bize kısmi yetki verdiği Osman Aksünger, Aşık Veysel planları var. 6306 sayılı yasanın değişmesi gerektiğini defalarca dile getirdim.. Çünkü yetki bakanlıkta ve belediyenin yetkisi yok. Kentsel dönüşümü gerçekleştirmenin tek yolu yerel yönetimlerin odakta olması… Olmazsa bu projeler ilerleyemez. Bu düzenlemeler yapılmadı. Osman Aksünger ve Aşık Veysel’de yaşıyoruz bunu. Kısmi yetki verildi. 2018’de planları sunduk. Ve onaylatmaya uğraşıyoruz 5 yıldır. Bize ‘engelliyorlar’ sözlerini söyleyenler bunlara bakması lazım. 5 yıldır iki mahalle bekletiliyor? Niye? Biz de bilmiyoruz. Sürekli çıkması yönünde çabalarımız var ama sonuç alamıyoruz. Bakanlık denetlemeli ve bu planların onay yetkileri belediyelere verilmeli. Niye o alanlarda yetki merkezileşiyor? Yanlış, bir şey de yapamayız. Sonra suçu bize atıyorsunuz. Yetkiyi verin, yapamazsak eleştirin. Bunları doğru değerlendirmek lazım. Kentsel dönüşümün siyaseti yoktur. Kim iktidara gelirse gelsin Türkiye’de dönüşüm projelerini hayata geçirmek lazım. Önemli olan kentsel standartların sağlanması lazım. Yeterince ulaşım aksı, yeşil alanlar, kültürel, spor, eğitim alanlarının olması. Bu standartlar olmazsa dönüşüm olmaz. Yoksa siyasal iktidarlar değişse de farklı partiler de gelse başka bir çözüm mü var? Yapılması gereken bu? Belediyeler engel değil. Yetkili kurumu bakanlık ve 540 hektar ile 110 hektarda dönüşüm konusunda yetki devri de yapmadı. İktidar yapamadığını algı yaparak başkasını üzerine atıyor. Ekonomi bozulur CHP yönetiyormuş gibi algı yaratılıyor. Kentsel dönüşüm de bundan farklı değil” değerlendirmesini yaptı.
Yeditepe konutlarının parselasyon planı ile ilgili açılan davalar hakkında konuşan Selvitopu, “Vatandaşların açığı davalar var. Vatandaş iptal kararı çıkarmış ve yeniden plan yapıldı. Ben belediyelerden gelen birisiyim. Bir yerin kime ait olduğu beni ilgilendirmiyor. Satın almıştır, almamıştır, dededen kalmıştır. Bizi ilgilendiren nokta plandaki fonksiyonel durumudur. Ben rahatsız olmam bizi de ilgilendirmez. O planda yanlış görürsek itirazlarımız varsa yapıyoruz. Belediye parseli var orada. En son belediye hizmet alanı olmuştu, değerlendiriyoruz. Parselasyonla ilgili başkasının yeri ile ilgili bir itirazımız yok. Oradaki itirazımız bizim kendi alanımızla ilgili. Belediye mülkiyet sahibine göre işlem yapmaz, kamu kurumuyuz sonuçta. Herkese aynı mesafedeyiz. Birisi gidip bir yer satın aldıysa belediyeyi ilgilendirmez, onun değerlendirmesini kamuoyu yapar. Kurumsal olarak olması gereken bu…” dedi.