EGEDESONSÖZ – Buca Belediye Başkanı Erhan Kılıç, SONSÖZ TV’ye konuk oldu. Gazeteci Fatih Yapar’ın sorularını yanıtlayan Başkan Kılıç, boşaltılan cezaevinden adı değiştirilen meydana kadar çeşitli konularda önemli açıklamalarda bulundu.
ADI İSTER ATA BAHÇESİ, İSTER MİLLET BAHÇESİ OLSUN, FARK ETMEZ
Buca’nın merkezinde uzun süredir sorun olan ve kaldırılması için kampanyalar gerçekleştirilen cezaevinin nihayet boşaltıldığını belirten Başkan Erhan Kılıç, “Buranın halihazırda bir imar durumu var. Mevcut malik gelip bizden imar durumu istese, vereceğim bir imar durumu var. İmar durumunda taralı ticaret merkezi görünüyor. 2003 yılında burası taralı ticaret merkezine çevriliyor. Daha öncesinde hükümet konağı, lise gibi sosyal donatı alanları varmış. Şu anda bana arazinin maliki kimse imar durumu istese ben bunu vermek zorunda kalırım. Biz AVM olmasın diye mücadele veriyoruz. AVM olması halinde günlük 30-40 bin kişilik yoğunluk trafiği mahveder, esnaf için de kötü olur. Biz AVM olsun istemiyoruz. Kentin göbeğinde yeni bir yoğunluk olmasın istiyoruz. Burası büyük bir bahçe ve park alanı olsun istiyoruz. İsmi ne olursa olsun; Ata Bahçesi olsun, Millet Bahçesi olsun, fark etmez. Yeter ki bahçe olsun. Önemli olan işlevi. Diğer talebimiz, yeşil alan olmuyorsa, AVM kesinlikle olmaz. Şu anki planı olmasın. Düşük yoğunluklu konut olsun ama tabii ki önceliğimiz yeşil alan. Kültür merkezi yapalım. Buca'da siyasi partiler kongrelerini düğün salonlarında yapıyorlar. Optimum'da yaşanan trafiği görüyoruz” dedi.
KENTİ KOMPLE PLANLAMAK GEREKİYOR
Buca’nın nüfusunun 600 bin olduğunu hatırlatan Başkan Kılıç, kentsel dönüşümle ilgili görüşlerini açıkladı:
“600 bin kişilik kentten bahsediyoruz. Islah imar planları ile büyümüş bir kent planı yoktur. Olması gereken yola göre kent yaparsın. Ancak Buca'da eve göre yol yapılmış. Bu şekilde olunca şu anki görüntü ortaya çıkıyor. Ben Buca gibi kentlerde yerinde dönüşüme karşıyım. Yeni planlar yapmak gerekiyor. Bir bina düşünün, yıkın yenisini yapan aynı yere. Yeni yol, yeni yeşil alan açıldı mı? Vatandaşların en büyük şikayeti, otopark ve yeşil alan azlığı. Bunların için bir plan yapılması ve kenti komple planlamak gerekiyor. Bakış açısı bütüncül değerlendirmek gerekiyor. Biz Buca'yı bütün olarak düşünüyoruz ve etap etap planları yapıyoruz. Çaldıran geçti mesela. Bu planların iptal olacağını düşünmüyorum. Buca'nın tamamına yakınını planlıyoruz.”
İKİNCİ DÖNEMİ İSTİYORUM, ÇÜNKÜ…
Buca Belediye Başkanı Erhan Kılıç, önümüzdeki dönemde de görev yapmak istediğini belirterek şunları söyledi:
“Belediye başkanlığının bir okulu yok. Belediye başkanlığı tamamen çok farklı bir deneyim. Belli bir süre yani birkaç yıl sisteme alışmak için geçiyor. Başkanlık sistemin var. Kendi sistemini getiriyorsun. Onun oturması, bürokrasi ile arandaki uyumu sağlayabilmek ve ardından verim elde edebilmenin hepsi zaman gerektiriyor. Bundan dolayı 7 yıl demiştim. İkinci dönemi tabii ki istiyorum. Çünkü kafamızda planladığımız projeler var. Planlar çabuk hayata geçirilebilen şeyler değil. Dava açılıyor, iptal konusu çok basit ama onları tekrar alıyorsunuz süreç geçiyor.”
BEN KENDİ YAPTIĞIM PLANIN İPTALİ İÇİN Mİ ÇALIŞACAĞIM?
Meslek odalarının tavırlarını da değerlendiren Başkan Kılıç, “Ben bir hukukçuyum. Oturup aylarca çalışıp bir plan çıkartıyorlar. Sonra dava açılıyor ve bilirkişiye gidiyor dosya. Üç kişilik bir heyet kuruluyor; şehir plancısı, harita mühendisi ve mimar… 15-20 kişinin çalıştığı olayı, orada, bu böyle değil şöyle olmalı diyorlar. Kendi içinde çelişen bir durum var aslında burada. Burada yargıcın yapacağı bir konu yok. Uzman olmadığı için bilirkişi raporuna göre hareket edecek. Önemli olan bilirkişilerin buna göre hareket etmesi. Buna pratikte bakmak lazım. Esnek olmak gerekiyor. Hukuku tam olarak sert uçları ile değerlendirirsen, yasa koyucunun ortaya koyarken çıkardığı gerekçe var, ondan uzaklaşmış olursun. Her yasanın bir gerekçesi vardır. Kamuyu korumaktır bu ama. Buna göre bakmak lazım. Ben kendi yaptığım planın iptali için mi çalışacağım? Burada odalarımızın gerçekten işlerini çok yetkin kişilerden oluşan yönetimleri var. Orada değerlendirme aşamasında biraz daha karşılıklı empati yapabilmek lazım. İnsan evladının en önemli özelliklerinden biri empati. Bu şekilde kent için daha iyi olur” diye konuştu.
BİZİM ÇEVİK BİR MEYDANI İLE HİÇ İLGİMİZ YOK, ANCAK…
Çevik Bir Meydanı’nın adının “Demokrasi Meydanı” olarak değiştirilmesi konusunda sitemlerde bulunan Başkan Erhan Kılıç, şu değerlendirmelerde bulundu:
“Bizim Çevik Bir meydanı ile hiç alakamız yok. Tamamen İzmir Büyükşehir Belediyesi yetkisinde. Buca Meclisi'nin karar alma yetkisi bile yok. Bizim Buca Beledi Meclisi'nin önergeyi gündeme alman bile mümkün değil. Burası İzmir Büyükşehir Meclisinde defalarca gelmişti gündeme. Geçen dönemlerde de gelmişti. En son gelen bir teklif oldu. Şunu da içerledik. Her ne kadar İBB tasarrufunda yetkisinde olsa da burada yaşayanlar bizleriz. Buca Belediyesi'ni, meclisi, başkanı ve yönetimi var. Bizler de vatandaşın nabzını tutan kişileriz. Burada gelen önerge, Çevik Bir Meydanı'nın isminin değiştirilmesi ve herhangi bir isim verilmesi yönünde. Konu Hukuk Komisyonu'na gitti. Komisyondaki 3 kişi Demokrasi Meydanı olsun dedi ve öyle oldu. Bu 3 kişinin kararı olmamalıydı. Meclise geliyor ancak orada komisyondan gelen şekliyle kabul ediliyor. Bizim önceliğimi şu; Biz Çevir Bir Meydanı olarak bakmıyoruz. Meydanın karşısında Buca Stadı var zaten, yeşil alan olarak görülüyor. Biz burayı istiyoruz zaten, hakkımız orası. Atatürk Meydanı olduğu sürece zaten Çevir Bir ismi unutulur. AK Partili siyasiler ismi değişsin orasının, size verilmesi için çalışacağız, dediler. Buranın bir an önce bize devredilmesi gerekiyor. Biz oraya ne isim verdiysek, orası o şekilde anılmaya başlayacak zaten. Komisyona içerledik. Vermişler öyle bir karar. Sorabilirlerdi pekala, ilçe belediyesinden görüş alabilirlerdi.”
CUMHURBAŞKANI ADAYIM TABİİ Kİ KEMAL KILIÇDAROĞLU
Başkan Erhan Kılıç, cumhurbaşkanı adayı, sosyal yardımlar ve erken seçim konularında da görüşlerini açıkladı:
“Cumhurbaşkanlığı adaylığında, adaylıkla ile ilgili bir soru veya merak kalmamalı. Adayım Genel Başkan tabii. Kemal Kılıçdaroğlu olacak. Cumhurbaşkanlığına en çok yakışan, bu mücadeleyi en çok veren, 6 kişinin toplanmasını sağlayan yegane kişi, Kemal Kılıçdaroğlu'dur. Bu kolay bir şey değildir. 2 genel başkanın bir araya gelmesi bile zor siyasette. Cumhurbaşkanı adayı bana göre artık belli. Bu isim Kemal Kılıçdaroğlu.
İlçedeki sosyal yardım talepleri hiç değişmedi. Aşırı bir talep var. Şu an zirveye ulaştı. Belediyelerin de yapacağı bir şey yok burada. Faturaların bu kadar arttığı bir dönemde ne kadar destek olabilir ki vatandaşa belediyeler. Küçük bir katkı oluyor bizim desteklerimiz ancak.
Normalde seçim 2023 Mayıs-Haziran’da. Biz 2022'nin ilk çeyreğini bitirmek üzereyiz zaten. Şu anki yaşanan ekonomik durum, sosyal durum, erken seçimi öngörüyor mu? Niye gitsin? Kazanma ihtimali yok şu anki koşullara göre. Zamanında yapar seçimi bu nedenle.”