EGEDESONSÖZ- Ödemiş Belediye Başkanı Mehmet Eriş, SonSöz TV’de yayınlanan programda Gazeteci-Yazar Muhittin Akbel’in sorularını yanıtladı. Programın gündeminde yarın kapılarını açacak olan 18’inci Ödemiş Süs Bitkileri ve Fidancılık Sergisi vardı.
ÖDEMİŞ’TE SÜSÜMÜZ VE SÜTÜMÜZ VAR
Ödemiş’in süs bitkiciliği açısında Türkiye’deki en önemli üretim merkezi olduğunu belirten Başkan Eriş, “Ödemiş’te süsümüz ve sütümüz var. Hayvancılığın yoğun olduğu bir yerde süs bitkisi yetiştiriciliği var. İkisi birbirini tamamlıyor. Çok güzel kooperatiflerimiz var. Hepsi KÖYKOOP İzmir’e bağlı… Bununla beraber tabi ki İBB ailemizin ‘başka bir tarım mümkündür’ sloganı ile tarif ettiği projeleri kapsamında yapılan önemli çalışmalar var. Geçen hafta Bayındır’da bir süt fabrikası açtı. Bunlar ziraatın ayakta kalmasını sağlayan ve üreticileri destekleyen projeleri… 50 yıllık Bademli kooperatifimiz var. Pirinççi kooperatifimiz var. Fidancılığı daha çok önemsiyorlar. İyi de yapıyorlar. Yeşil Bademli, Ödemiş Fidancılık, Bayındır Çiçek kooperatifleri var. Bunların hepsi süs bitkisi üzerine çalışıyor. Yetiştiricilik kooperatifçilik eliyle gidince daha örgütlü, başarılı gidiyor. SÜSBİR de var. Kooperatif demek güç demek, örgütlülük demek… Fuarımız da bunların etkisiyle geliyor” dedi.
HER İŞLETME ADETA BİR KALE KONUMUNDA
İlçede yaklaşık 20 bin kişinin süs bitkisi yetiştiriciliğinden geçindiğini belirten Başkan Eriş, “Süs bitkileri denince rakamlarla konuşursak Ödemiş’te 55 milyon adet çok yönlü çalı tipi var. Ne kadar elinizde tutarsınız yaşı artar ve piyasası oluşur. Üç yıllık ağaçtır, saksıdadır, paha biçilmez gelir elde edilir. 25 milyon da meyve ağacı fidanı üretimi var. 25 milyonun en az 15 milyonu sevk ediliyor. Ülkenin çeşitli yerlerinden üreticiler artık bize geliyor. Antalya’dan Yalova’dan gelenler olacak. Havzamız 280 gün güneş alıyoruz. Antalya’da yananlar Ödemiş’e geliyor. Burada bitkiler geliştirilip Yalova’ya, Sakarya’ya gönderiliyor. Bayındır ve Ödemiş’teki üretim ülkedeki üretimin yüzde 62’sine tekabül ediyor. Süs bitkileri ve fidancılıkta bir numarayız. Bayındır ile birbirimizi tamamlıyoruz. Pazar için konuşursak; Ödemiş’in yüzde 55’i büyük üretici… Yüzde 32’si orta, yüzde 13’e yakını aile işletmesi… 2 bin işletme var. Ürün işleme, işçilik yapanlar da var. Yani 20 bin bandında insan buradan ekmek yiyor. ‘Her fabrika bir kaledir’ diyoruz. Her işletme adeta bir kale konumunda” açıklamasını yaptı.
FUARDA YER KALMADI
Fuar için katılımın oldukça yoğun geçeceğini söyleyen Başkan Eriş, “Fuarda yerimiz yok. 120 stant vardı. Biz üretici bölgeyiz. Alıcılar standa geliyorlar ve bilgi alıyorlar. Aynı zamanda doğrudan üretim yerine gidip alış verişlerini de yapıyorlar. Sadece vitrinde değil tarlada da gidip kendileri ürünleri görebilir. Yurtdışından da katılımcı olacağını düşünüyoruz. Bu anlamda fuarımızı tüm Türkiye’deki belediyelerimiz peyzaj sektörlerini, davet ediyoruz. Bize eş değer belediye konumunda Bilecik’i konuk ilçe olarak davet ettik” ifadelerini kullandı.
BELEDİYE TIBBİ AROMETİK ÜRÜN ÜRETİMİNE BAŞLADI
Otamış Üretim Fidanlığı’nda “Tıbbi-Aromatik Bitki Bahçesi” kurulumu için çalışmalara başlandığını kaydeden Başkan Eriş, “Belediyemizin kendi alanında 45-46 bin metrekarelik alanda tıbbi aromatik ürün yetiştirilmesi ile ilgili çalışmalarımıza başlıyoruz. Kooperatiflerle rekabet değil onları destekleyen bir tarzda çalışacağız. 300 bitki türünün yetişmesini hedefliyoruz. Ödemiş’in havasının özelliği itibariyle hastalara şifa olacak tıbbi aromatik ürünlerin yetiştirilmesi açısından güzel bir adım attık. Fide-fidan, bitki çayları; lavanta yağı, defne yağı gibi uçucu yağlar; çörek otu, susam, bamya tohumu yağı gibi sabit yağlar; biberiye, kekik, zencefil gibi baharatlar; kekik suyu, karabaş suyu gibi hidrosoller; kantaron yağı gibi maserasyon yağları üretilecek. Tıbbi ürünlerdir bunlar. 300 çeşit bitkiyi hedefliyoruz. Bunları yaparken başka üreticilerle de işbirliğimiz artacak. Safran, salep, tere, roka, zencefil, kantoron birçok ürün… Özel sağlık için önemli otlar bunlar… Dünyanın en güzel ovası derken bu ovayı çeşitlendirerek Küçük Menderes’in süs ve tıbbi arometik ürünlerde merkez üs olması için adım atmış olduk” dedi.
EKONOMİ BELEDİYECİLİĞİ KENDİ AYAKLARI ÜZERİNDE DURMANIN YOLU…
Belediyecilik faaliyetleri için kullandığı “ekonomi belediyeciliği” konusuna detaylandıran Başkan Eriş şunları söyledi:
“Ekonomi belediyeciliği bir yerde kendi ayakları üzerinde durmanın yolu… Bizim en önemli gelirimiz belediyelere verilen toplanan verginin yüzde 6’sıdır. Bu yüzde 6’nın büyükşehirlere pay edilmesinin ardından sıra bize gelir. Belediyeler halka en hızla ulaşabilen kurumlardır. Felaket anlarında belediyelerin gösterdiği refleksler ortada… Felakette en güzel örneği yaşıyorsak normal hayatta da bunu yaşamak gerekir. İzmir’in bir ilçe belediyesi 300 milyon arsa satıyor. İhtiyaç var ve alıp satacak. Bizim de tarla olarak sattıklarımız var. Onun yerine başka bir hizmeti yapabilmek için bu yapılıyor. Akaryakıt fiyatlarını düşünün. En çok kalem olan bakım-onarım masraflarıdır ve yetişmek mümkün değil. Bugün betonun metreküpü 3 bin lira... Ben geldiğimde 200 TL’ydi. Bunun dengelenmesi lazım. Biz elde arsalar varsa kat karşılığı müteahhide verdik. Bunları satarak yeni gelirler yeni inşaatlar yapılabilir. Burada sattığımız yerin daha üst bir amaç için kullanabiliriz. Belediyeye gelir sağlamının, en düşük maliyetle gelir elde etmenin yolunu bulmalıyız. Durağan bir belediyecilikle bunu yapamayız. Kafelerimiz, restoranlarımız, büyük marketimiz var. Marketimizde ağırlıklı kooperatif ürünler… Alımı zor ürünlerde de indirimler yapıyoruz. Oradaki gelirlerle kendi belediye hizmetlerimizi yapıyoruz”