GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Ekonomi
18 Şubat 2023 Cumartesi 08:32

Başkan Çakıcı’dan deprem sonrası uyarı: 1 kilo kıymayı 400 liraya alamayız!

İzmir Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Dr. Hakan Çakıcı, 11 ilde etkili olan deprem nedeniyle Türk tarımı ve hayvancılığın çok büyük kayba uğramadığına dikkat çekerek, "Bu bölge, tarımsal ve hayvansal üretimin yüzde 20'sinin olduğu bölge. Eğer orada tarımın, hayvancılığın sürdürülebilir olmasını sağlayamazsak, aç kalmasak bile gıdaya erişimde büyük sıkıntı yaşarız. 1 kilo kıymayı 400 liraya alamayız. Öncelikle hayvancılığı yaşatmak için ülke çapında seferberlik başlatmak zorundayız" dedi

Muhittin AKBEL / EGEDESONSÖZ - 6 Şubat'ta meydana gelen, Kahramanmaraş ile birlikte 11 ilde yıkımlara yol açan büyük deprem, tarım ve hayvancılığı da çok büyük bir krize sürükledi. Bölgede on binlerce küçükbaş ve büyükbaş hayvan damların yıkılmasıyla enkaz altında kalırken, pek çoğu telef oldu, yaralı olup da tedavi edilemeyenler kesime gönderildi. Süt üretiminin adeta durduğu, bölgedeki hayvan sayısının çok azaldığı süreçte, o bölgenin üretiminden düşmesiyle fiyatların da tırmanacağı öngörülüyor.

Ziraat Mühendisleri Odası İzmir Şube Başkanı Dr. Hakan Çakıcı, bu öngörünün son derece doğru olduğunu belirterek, "Bölgedeki tarımı ve hayvancılığı yaşatmazsak ülke olarak mahvoluruz" uyarısında bulundu.

TARIMIN YÜZDE 20'Sİ, O BÖLGEDE GERÇEKLEŞTİRİLİYOR
Piyasanın fiyatları artırmak için zaten bahane aradığını belirten Ziraat Mühendisleri Odası İzmir Şube Başkanı Dr. Hakan Çakıcı, "Deprem, fırsatçıların bahanesi oldu" dedi. Kahramanmaraş, Malatya, Hatay, Şanlıurfa, Diyarbakır, Gaziantep, Kilis, Adana, Osmaniye ve Adıyaman'dan sonra Elazığ'ın da deprem bölgesine dahil edildiğini hatırlatan Başkan Çakıcı, şunları söyledi:

"Deprem, 10 ilde etkili oldu deniyor ama il sayısı Elazığ ile 11'e çıktı. Bu 11 il, Türk tarımının yüzde 20'lik üretimin olduğu yerleri kapsıyor. Bu bölgede hayvancılık da çok önemli yer tutuyordu. Bölgede çok sayıda hayvan damı yıkıldı. Yem sıkıntısı var. Lojistik sıkıntısı var. Hayvan kayıpları söz konusu… Yaralı hayvan sayısı o kadar fazla ki, kimi tedavi ediliyor, kimi kesime gönderiliyor. Hayvanları ucuza kapatmaya isteyen uyanıklarla, fırsatçılara karşı mücadele sergileniyor. Bölgede ciddi anlamda hayvan kaybı var. Depremden sağ kurtulup da tarımı hayvancılığı toparlayacak bir nüfus da kalmadı deprem bölgesinde. Sağlıklı süt hayvanını sağmak zorundasınız. Sağdığınız sütünü soğuk zincirde nasıl fabrikaya götüreceksiniz? Bu konuda büyük sıkıntı var. İnekler sağılıyor, ama sütler boşa gidiyor. Süt toplama, yem alma, yem dağıtımı işlerinde lojistik sorun çok büyük boyutlara ulaşmış durumda.

O bölgede, depreme dek yapılan her türlü tarımsal ve hayvansal üretimin devamını sağlamak gerekiyor. Üreticileri o bölgede tutmak, ne kadar mümkün olur, bilemiyoruz ama o insanlar yaşadıkları yerden göz ederse, üretim de olmayacaktır. Bu, büyük bir tehlike olur ülkemiz için. Depremzedelerin üretimden çıkması ihtimalini aklıma getirmek bile istemiyorum. Eğer böyle bir şey olursa, piyasalar alevlenir; zaten bahane arayan piyasa, deprem bahanesiyle rakamları uçurur, hepimiz mahvoluruz"

TARIM BAKANLIĞI, HAYVANCILIĞI KURTARMAK İÇİN İLK ADIMLARI ATTI
Tarım ve Orman Bakanlığı'nın depremin ikinci gününden itibaren bölgedeki hayvancılığın yaşadığı travma nedeniyle alarma geçtiğini belirten Başkan Dr. Hakan Çakıcı, "Bakanlık, üreticilere 50 metrekarelik 4 bin hayvan çadırı dağıttı. İlk etapta hayvan başına 10 günlük yem temin edildi. Dağıtılan yem, 2 bin tonu aşmış durumda. Kesilmesi gereken hayvanlar, Et ve Süt Kurumu tarafından satın alındı. Sahipsiz hayvanlar koruma altına alındı. Bakanlığın bu çalışması, meslek odaları, sivil toplum kuruluşları ve belediyeler tarafından da destekleniyor. Mesela İzmir Büyükşehir Belediyesi, bölgeye 20 bin çuval yem gönderdi. Çeşitli noktalardan bölgeye hayvan bağışları gönderildi. Bugün Büyükşehir'de, tarımla ilgili ne gibi katkılar sağlanabileceğini tartışmak üzere bir toplantı yapılacak ve biz de orada olacağız" dedi ve bölgede yaşanan sıkıntıları şu sözlerle anlattı:

ÜRETİCİLERİN O BÖLGEDE KALMALARI SAĞLANMALI, GÖÇ ÖNLENMELİ
"Su kaynakları, 6 metrelik kayma nedeniyle yok olmuş durumda. Kuyular kapanmış, jeolojik hareketlilik nedeniyle. Yakın bir zamanda, burada yaşanan sıkıntıların yansımalarını gıda ürünlerinde zam olarak göreceğiz. Bahar geliyor, üretimi canlandırmak için yoğun çaba harcamak lazım. Traktörü hasar görmüş, makinesi kullanılmaz hale gelmiş, kuyu suyu motorları yok olmuş üreticinin aletlerini sağlamak gerekiyor. Çiftçi, tohum ekecek; tohumu temin etmek lazım. İzmir'den Tarım İl Müdürlüğünden çok sayıda arkadaşımız deprem bölgesine gitti. Ziraat Mühendisleri Odası olarak da deprem bölgesinde çiftçilerin hizmetindeyiz. Özetleyecek olursak, aç kalmamak için, fiyatların aşırı yükselmemesi için deprem bölgesinde yıkımlar, vefatlar nedeniyle sekteye uğramış tarımı, hayvancılığı yeniden sürdürülebilir hale getirmek zorundayız. Kış döneminde hayvan çadırları kurarak, onların beslenme ihtiyaçlarını karşılayarak, sütleri soğuk zincirle taşıyıp değerlendirerek desteklememiz gerekiyor. Aksi takdirde hem ülke ekonomisi çok büyük zarar görür, hem de fiyatlar tüketicinin cebini de yakar, canını da... Yaralı hayvanlar, ölü hayvanlar var. Bu seferberliği hemen başlatmamız gerekiyor. Aç kalmasak bile çok büyük sıkıntı çekeriz. Yeni bir gıda enflasyonuyla karşı karşıya kalırız. Oradaki üreticileri, orada tutmamız lazım. Büyük bir göç olacağı öngörülüyor. Bu göçün önüne geçmek lazım. Bir kilo kıyma bugün 250 lira. Eğer oradaki hayvancılığı da bitirirsek, değil 250 lira, 400 liraya alamayız kıymayı. Daha önce de dediğim gibi, piyasa zam yapmak bahane arıyor. Bakanlık, bölgedeki çiftçinin, hayvancılık yapan insanların ihtiyaçlarını karşılamak için gösterdiği çabayı, fiyatların tırmanmaması için de göstermemeli"