Muhittin AKBEL / EGEDESONSÖZ - İzmir İl Toprak Koruma Kurulu'nun "Tarım yapılamaz" kararı aldığı İnciraltı için bu kez Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile Tarım ve Orman Bakanlığı'nın "kamu yararı" kararı vermesi, bölgede yapılması düşünülen imar planının önünü açmış oldu. AK Parti İzmir Milletvekili Mahmut Atilla Kaya, "kamu yararı" kararından sonra konuyla ilgili sorun kalmadığına dikkat çekerken, Ziraat Mühendisleri Odası İzmir Şubesi Başkanı Tevfik Türk, bu kararın kabul edilemez olduğunu, hukuki süreci başlatarak konuyu yargıya taşıyacaklarını duyurdu.
KAMU YARARI KARARINI BEKLİYORDUK
İki bakanlıktan da "kamu yararı" kararı çıkması konusunu değerlendiren Başkan Türk, "Böyle bir kararı bekliyorduk. Bundan sonra hukuki süreçler başlayacak. TMMOB ve oda olarak yargıya gideceğiz" dedi ve şu değerlendirmelerde bulundu:
"2012 yılında, İnciraltı ile ilgili imar planı çalışmasında bu alanın, tarım arazisi tarım arazisi olduğu, imar planı çalışması yapılamayacağını savunmuştuk. Nitekim mahkemeden de görüşlerimiz doğrultusunda karar çıkmıştı. Biz bugün de İnciraltı'nın tarımsal potansiyelinin olduğunu düşünüyoruz. Amaç dışı kullanılamayacağını savunuyoruz. İnciraltı toprağının tarım dışı bırakılması için kamu yararı ve alternatif alan olmaması gibi iki önemli durum gerekiyordu. Bu iki kriter varsa, ancak tarım alanı dışına çıkarılabilir. Kamu yararı var mı? Tartışmalı bir konu. Kamu yararı dediğimiz alan, bölge insanının özgür ve eşit bir şekilde herkesin yararlanacağı bir alan olmak zorunda. İkincisi, alternatif alan... Bölgede herhangi bir alternatif alan çalışması yapılmadığı muhakkak. Öyle ki, termal turizmin de sağlık turizminin de yörede olduğu, alanın güneyinde faaliyetini sürdürdüğü ortada. Bu alanın genişletilebileceği, üstelik sağlık turizmi için bölgede alternatif alanın olduğu bir gerçek."
DEPREM RİSKİ GÖZARDI EDİLEMEZ
Ziraat Mühendisleri Odası İzmir Şubesi Başkanı Tevfik, değerlendirmelerini şu sözlerde sürdürdü:
"Ön tarafta, Kent Ormanı bölgesinde bulunan, uluslararası anlaşmalarla koruma altında olan sulak alan var. İnciraltında'ki araziler, güneydeki yerleşim yerleriyle sulak arasında tampon vazifesi görüyor. O yüzden bu alanın imara açılması, sulak alanı da kaybedebileceğimiz anlamına geliyor. Bir de jeoloji ve jeofizik mühendisleri odalarının raporları var ortada. Büyük İzmir depreminin, bu bölgeden geçen fayların kırılmasıyla yaşanacağı biliniyor. Diri fay hatları bu bölgede bulunuyor. Deprem riski gözardı edilemez. Bu nedenle bölgenin imara açılmaması gerektiğini savunuyoruz. Bölgedeki toprağın, tarıma uygun olduğuna dair elimizde emsal karar var. Tarım arazileri öyle üç, beş, on yılda niteliklerini değiştirmez. Kaldı ki Anayasa'nın 45. maddesinde, 5403 sayılı Toprak Koruma Kanunu'nda, tarım arazilerinin korunması ve iyileştirilmesi görevi devlete verilmiş. Burada valilikler, büyükşehir, ilçe belediyeleri, tarım bakanlığı, bu alanları korumak ve olası bozulumlarına karşı da iyileştirmekle sorumludur. Tüm bunları üst üste koyduğumuzda, bölgenin imara açılmaması için çok sebep olduğunu görüyoruz. Biz oda olarak bu işin peşini bırakmayacağız. Söz konusu alanın tarımsal özelliğinin korunarak geliştirilmesine, biz Ziraat Mühendisleri Odası olarak en üst düzeyde destek vermeye hazırız."