GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Yerel Yönetimler
15 Şubat 2022 Salı 21:03

Arkas tartışmalarında ikinci raunt: AK Parti ve CHP arasında 'temas' gerilimi

Geçtiğimiz yıl Ağustos ayında İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi'nde tartışmalara neden olan Arkas Holding'in plan talebi, 1/1000'lik planlar ile yeniden mecliste gerginlik yarattı. Cumhuriyet Halk Partili İrfan Önal'ın 'sizinle birileri temas etmemiş' sözleri sonrası salonda gerginlik yaratırken, AK Parti Grup Başkanvekili Özgür Hızal ise sözlerin tutanaktan çıkarılması talebinde bulundu.

Oktay GÜÇTEKİN / EGEDESONSÖZ - İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin Şubat ayı olağan meclisinin ikinci oturumu Ahmet Adnan Saygun Sanat Merkezi'nde gerçekleştirildi. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer'in yokluğunda meclise Başkan Vekili Mustafa Özuslu başkanlık yaptı.

Meclisin gündeminde ise 'usul' tartışmaları ve  Buca Metrosu ile ilgili konular yer aldı.

ARKAS TARTIŞMASINDA İKİNCİ RAUND
Torbalı ilçesi sınırları içerisinde yer alan Kuşçuburun Mahallesi sınırları içerisindeki bir parsele Arkas tarafından geçtiğimiz aylarda onaylanan 1/5000'lik planlar sonrası 1/1000'lik planlarda meclis gündemine geldi. 1/5000 ölçekli planların gündeme gelmesi esnasında tartışmalara neden olan proje ile ilgili firmaya ait iki parselin birinde "Tarım Alanı" ve diğeri ise "Turizm Alanı"  belirlenmesine yönelik, 1/1000 ölçekli Nazım İmar Planı Değişikliği önerisinde bulunmuştu. Hazırlanan planlar ise yeniden tartışmalara neden oldu.

BOZTEPE: BİZ ŞU AN BURADA HUKUKA AYKIRI İŞ YAPIYORUZ
Gündem maddesi ile ilgili söz alan AK Parti Meclis Üyesi Hüsnü Boztepe, TMMOB'a bağlı ŞPO'ya dikkat çekerken, "Torbalı'da Ağustos ayındaki mecliste komisyonlara gelen bir konu. 5,5-6 ay içinde İBB'nin son dönemlerde en hızlı 1/5000 ve 1/1000'lik onayladığı planlar.Biz şimdiye kadar başka alanların askıya dahil çıkmadığını görüyoruz. TMMOB'un ŞPO'nun bura ile ilgili ne itirazı oldu ne de bir davası oldu. Oysa vatandaşın emsalden veya başka bir konuda dönüşümden faydalanması için bunlarla ilgili çok seri bir şekilde davalar açılmıştı. Burada defalarca yanlış olduğunu söylemiştik. Karşıyaka'da bir eğitim alanının değiştirilmesi geçtiğimiz günlerde mahkeme ile meclis kararı reddedildi. Bu odalar bugüne kadar hangi planlara dava açıp hangilerine açmadığını nedenleri ile bizler Cumhur İttifakı olarak araştıracağız. Emsal ile ilgili Konak ve Bayraklı Belediye Başkanlarımıza sorduk ne kadar ruhsat verdiklerini. Emsal ile ilgili hiç ruhsat talebi yok. Gültepe'de odaların bu kadar hassas davranmasını bu tarım alanında da hassas davranmasını beklerdik. Yani kişiye özel odaların dava açtığını görmekteyiz. İBB kişiye özel davranmamalı daha genel bakmalı. Gidin alanı görün. Biz şu an burada hukuka aykırı iş yapıyoruz" dedi.

HIZAL: SİYASETEN İLKESİZLİKTİR
Boztepe'nin ardından söz alan AK Parti Grup Başkanvekili Özgür Hızal, sübjektif kararlar verilmesi gerektiğini belirtirken, "İBB uzun yılların hastalığı olan mazeret belediyeciliğin en güzel örneğini gösteriyor. Engelleniyoruz, engelleniyoruz, bizi engelliyorlar söylemini en güzel ortaya koyan ve mazeret belediyeciliğini ortaya koyan bir ödül verilse bu İBB'ye verildi. Siyaset belli ilkeler üzerinden yapılmalıydı. Siyaseti ilkeler doğrultusunda yapmazsanız. O zaman verdiğiniz kararlar objektif olmaz, subjektif kararlar verilir. Burada bir imar değişikliği yapılıyor. Buradaki alan tarım arazisi. Başka bir tarım mümkün diyerek, her önünüze geldiğinde hükümetin tarım politikalarını eleştiren İBB Başkanı Soyer, bu alanın nasıl bir alan olduğunu görmüştür herhalde. Ancak o kadar seri bir şekilde alan değişikliği yapıyorsunuz ki kafamızda çok ciddi soru işaretleri oluşuyor. Bu alan bir firmaya ait. Emsal artışının İzmir'de -mış gibi yapan İBB, sadece Bayraklı ile sınırlandıran diğer ilçeleri görmeyen İBB bu devasa tarım arazisini turizm alanı otel olarak beliriyor. Nerede samimiyet? Hem tarımdan bahsedeceksiniz, hem eşitlikten bahsedeceksiniz, ancak hayata gelince bunların hiçbirini hayata geçirmeyeceksiniz. Ancak bir firmanın, talebini çok hızlı bir şekilde meclisten geçireceksiniz. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın Kiraz'daki hastanesine, Karabağlar'daki Üniversite'ye dava açacaksınız. Sonra çıkıp biz engelleniyoruz diyeceksiniz. Çıkıp Bergama'daki millet bahçesine itiraz edip bu alnı geçirmek siyaseten ilkesizliktir. Burası tarım arazisi. Sarı çizmeli Mehmet amcanın yeri olsaydı, belediyeye gelip gitseydi, 50 metrekarelik alanın imar düzenlemesini talep etseydi belediye kapılarında süründürürdünüz. Ben tüm İzmirlilere sesleniyorum. İzmir'in çok daha önemli sorunları var" dedi.

CHP'Lİ ÖNAL VE AK PARTİLİ HIZAL ARASINDA 'TEMAS' TARTIŞMASI

ÖNAL: KİŞİYE GÖRE DAVRANDIĞI İÇİN
İddialar üzerine söz alan CHP'li İmar Komisyonu Başkanı İrfan Önal, "Biz ayrımcılık yapmadık ilçeler arasında. Deprem sonrasında Bayraklı ve İzmir genelindeki ağır hasarlıların büyük çoğunluğu Bayraklı'daydı. Mevcut durumda 1/5000 planları yapılmış ve diğer konuların beklediği bir gündem. 1/5000 planlara AK Parti de itiraz etmemişti. Bu planlar 1/1000'lik planlar yeniden gündeme geldi. 1/1000 planlar 1/5000'e uygun değil mi? Uygun. Sonra ne diyorlar biz, 1/5000'e itiraz ediyorduk diyorlar. Kişilere göre davrandığınız için herkesi kendiniz gibi görüyorsunuz. Bahsettiğiniz mevzi, imar Özal döneminden gelen bir durum. Yan yana iki parseldeki alan değişme söz konusu. Vatandaşın imarlı 10 bin metrekarelik imar yeri varken, üzüm bağlarını yıkıp otel yapmamak için çorak alanlara yapmak istiyor yapısını. Kişiye göre davrandığı için bu kişi de size temas etmediği için itiraz ettiniz" ifadelerini kullandı.

Önal'ın 'temas' sözleri sonrası ayağa kalkarak itiraz eden AK Partili Hızal, "Birileri İmar komisyonu başkanı olarak kendisi ile temas ediyor sanırım. O ifade çıkarılsın ya da özür dilesin" dedi.

Yeniden söze giren Önal, "Kişiye özel muamele derken kimseye temas eden yok. Vicdanımızın kabul edemeyeceği hiçbir şey yok. Kişiye özgü bir iş de yok. Bununla ilgili bir ithamda bulunursanız kendinizden bilirsiniz. Benim anlatmaya çalıştığım 1/5000'lik planları olan alana 1/1000'lik planlar yapılmış. Arkadaşların teknik olarak itiraz edeceği bir şey var mı? 1/5000'lik planlar askıdayken itiraz edip mahkemeye gitseydiniz. Bu konu buradan alıp Bayraklı ve depremzedelere konu taşınıyor. Sapla samanı karıştırmanın anlamı yok" diye konuştu.

Yeniden söz alan AK Partili Hızal ise, "Kişiye özel plan yapılıyor söylememiz asla ama asla birilerini zan altında bırakmak için değildir. Ben ilkeler üzerinden belediyenin yönetilmediğini ifade ediyorum. Hatip bir ifade kullandı birileri sizinle temasa geçmedi mi diye. Bizle birileri temasa geçmedi ancak kendileri ile birileri temasa geçti sanırım. Bu konuda özür dilemezse ya da tutanaklardan bu ifade çıkarılmazsa her meclis imar komisyonu üyesi olarak AK Parti Grup Başkanvekili olarak her mecliste çıkıp kimler sizinle temasa geçti diye sorumuzu yönelteceğim" dedi.

Hızal'ın ardından sözlerinin çarpıtıldığını dile getiren CHP'li Önal ise, "Çarpıtmaya gerek yok. Kişiye özel iş yapılıyor dendi. Ben de bizim kişilere göre iş yaptığımızı yok bu kadar bağırıyorsanız birileri sizinle temasa geçiyor herhalde dedik" diye konuştu.

ÖZUSLU: BAŞVURACAĞIMIZ BAŞKA BİR KAYNAK YOK
Meclis açılışında konuşan Başkan Vekili Mustafa Özuslu, usûl anlamında bakanlığın kendilerine sundukları yasalara göre hareket etmek zorunda kaldıklarını belirtirken, "Usûl keyfiliğin can düşmanıdır. Biz biliyoruz ki hukukçu arkadaşlar birbirine konuşurken 'usûl esasın önünde gelir' atfı yapar. Bunları İBB Meclisinin usûl dahilinde yönetilmesi gerekildiğini bana bakanlığımız tarafından hazırlanan yönetmelikle bu yetkiyi verdi. Bu yönetmelik çerçevesinde burada oturan kimse yönetmelikler çerçevesinde meclisi yönetip, söz hakkını adilce sağla ve İzmir'in çıkarının çıkmasını sağla ve İzmirlinin yarına olan önergeleri meclisten geçmesine hizmet etmektir meclis başkanına verilen görevler. Bende bu çerçevede meclisi yönetmeye çalışıyorum. Meclisimiz tabii ki bu yönetmeliğin esaslarını bakanlığımızın değiştirmesi durumunda çok rahatlıkla hangi usül ve esas ile yönetilecek ise bir değişiklik yapılır bizde ona göre yönetiriz. Bizim başvuracağımız başka bir kaynak yok" ifadelerini kullandı.

HIZAL: GELENEKLER DE BİZİM İÇİN ÇOK ÖNEMLİ
Özuslu'nun ardından söz alan AK Parti Grup Başkanvekili Özgür Hızal ise usulün yanında esaslara da önem gösterilmesi gerektiğini belirtirken, "Usûl önemlidir, esasın önünde değerlendirilir. Meclisin yönetim biçimi noktasında da yasa koyucuların önümüze koymuş olduğu yasalar ve yönetmelikler çerçevesinden meclisin yönetilmesi gerekiyor. Bu açıklamayı neden yaptınız biliyoruz. Biz yaklaşık 2,5 yılı aşkın süredir meclis oturumu yapıyoruz. Bazı dönemlerde sert tartışmalar, eleştirilerimiz oluyor. Ancak biz usûl tartışmaların çok önceden bitirdiğimiz düşünüyoruz. Usûl anlamında bir sorun kalmadığını biliyoruz. Bir takım ufak dokunuşlar yapıyoruz ancak ben şu anda konuşmamı ayağa kalkarak yapıyoruz. Ancak yönetmeliğin hiçbir yerinde ayağa kalkarak denmez. 150 yıllık belediyeden bahsediyoruz ve bu belediyenin bir takım teamülleri var ve bu güne kadar geldi bunlarla. Evet usul önemli, yasa koyucunun önümüze koyduğu yönetmelikler önemli ancak geleneklerde bizim için çok önemli. Bugüne kadar meclis süreci nasıl işledi ise bundan sonraki sürecinde aynı şekilde işleyeceği kanaatindeyim" diye konuştu.

BOZTEPE: FLAMİNGOLARIN BAŞKANI OLMAK SADECE SÖYLEMİYLE OLMUYOR
AK Parti sıralarından söz alan Hüsnü Boztepe ise, "Açılış konuşmasında usûlden bahsettiğiniz doğru. Belediye Meclis Çalışma Yönetmeliği bir meclis üyesi mazeretli de olsa meclisin 1 yıl toplam toplantı sayısını yüzde 50'sinden fazlasına katılmazsa meclis üyeliği düşürülür deniliyor. Bunda buna benzer arkadaşlarımız bundan başka Mustafa Özuslu'nun meclise katıldığını göremiyoruz. Biz en baştan iyi niyetle bu kent için, kentin dışına çıkarsak olmaz. Biz kendi yaşadığımız ile ilgili konulara girersek olmaz. Burada ortak aklın yavaş yavaş kaybolduğunu görüyoruz. Bu da bizi üzüyor. Seçim zamanlarında ve sonrasında Başkan, 'Ben İzmir'de sadece İzmirli vatandaşların değil flamingoların da tüm canlıların da başkanıyım' demişti. Ancak görüyoruz ki başkan bu kentteki 4,5 milyon insanlar içinde ayrımcılık yapıyor. Flamingolara gelirsek, kuş cennetini siz de biliyorsunuzdur. Flamingolar ile ilgili 3 yıldır bir adım atmışlığımız yok. Ne yapıyoruz? Sadece söylüyoruz. Flamingoların başkanı olmak sadece söylemiyle olmuyor" ifadelerini kullandı.

ŞİMŞEK:  500 MİLYON EURO'NUN KAÇ ADET TREN SETİ ALACAKSINIZ?
Söz alan MHP Meclis Üyesi Hakan Şimşek Buca Metrosu ile ilgili maddi farka dikkat çekerken, "Dün İzmir için önemli projelerden biri olan Buca Metrosu'nun temeli atıldı. CHP sözcüsü arkadaşımız o projenin 765 milyon Euro'luk bir proje olduğunu söyledi, sağlanan kredinin vadelerinden bahsetti. Bu hesaptan gidersek 2 ay önce ihalesini tamamladığımız metronun 3 milyar 950 milyon TL'ye imzalandığını başkan anlattı. 3 milyar 950 milyonu kura böldüğünüzde 250 milyon Euro gibi bir rakam karşınıza çıkıyor. Nilay Hanım'a sordum, bir çelişki var rakam neydi diye sordum yine 765 milyon Euro diye belirtti. Fark sorduğumda bana tren seti alınacağını söylediler. 500 milyon Euro'nun kaç adeti ile tren seti alacaksınız? Yapılan 3 milyar 950 milyon TL'lik metro ihalesi tünel, ray, sinyalizasyon hattı olsa gerek. Geri kalan 500 milyon Euro'luk harcama tren seti ise gelen cevaba göre benim söyleyeceklerim var" dedi.

KÖKKILINÇ: İZMİR MERKEZİ HÜKÜMET TARAFINDAN ENGELLENMEKTEDİR
Gündem dışı konuşmalarda söz alan CHP Grup Sözcüsü Nilay Kökkılınç ise eleştirilere yanıt verirken, "768 milyon liranın ne şekilde oluştuğu yönünde sorusu oldu. İhale bedeli KDV dahil 458 milyon Euro. Tünel, hat, ray döşenmesi bedeli. Bununla kalınmıyor, trenlerin alım bedeli var. 120 aracın alım bedeli 312 milyon Euro. Toplamda 768 milyon 658 bin Euro. En önemlisi biz 4 sene boyunca hiçbir şey ödemeyeceğiz. 4'üncü yılın sonunda ilk ihaleye konulan ihalenin tamamlanmasını umut ediyoruz. Bugün dövize gelen farkları dikkate aldığımızda, elektrik ve inşaat maliyetlerine gelen zamlara baktığınızda önemli bir yatırımdır. Keşke Türkiye İzmir gibi olsa. Meclisin salt çoğunluğu isterse belediye meclis üyesi arkadaşlar oylarsa meclis üyeliği düşebilir. Ben Kiraz Belediye Başkanımız ilk yıl bütçe haricinde hiç mecliste görmedim. İzmir 2021 yılı için 133 milyar vergi kazandırdı ancak 3,5 milyar geri alabildi. Bunlar resmi kayıtlardan. AK Partili Trabzon'a yüzde 83 oranında geri verilirse, Konya'ya yüzde 30'larde geri verilirse insaf demek gerekir.Ben meclis üyemizin başkanımız yalancılıkla itam etmesinden büyük rahatsızlık duydum. Yalancı demek hakaret demektir. İzmir merkezi hükümet tarafından engellenmektedir" diye konuştu