Oktay GÜÇTEKİN / EGEDESONSÖZ – Cumhuriyet Halk Partisi’nde geçtiğimiz günlerde açıklanan ilçe belediye başkanları sonrası İzmir’de mevcut belediye başkanlarında büyük oranda revizyona gidildi.
Yaşanan süreçte değişime giden ilçeler arasında Bayraklı’da yer alırken, yeniden aday gösterilmeyen Bayraklı Belediye Başkanı Serdar Sandal, bugün Havuz Düğün Salonu’nda düzenlediği basın toplantısı ile sürece tepki gösterdi
VİCDANIM RAHAT
Sözlerine görev sürecine geldiği andan itibaren yaşadıkları zorluklara dikkat çeken Sandal, "Seçim sürecine 60 güne yakın bir süreç kaldı. İzmir adayları belirlendi.Ben Büyükşehir’e ve 30 ilçeye atanan arkadaşlarımız kutluyor ve başarılar diliyorum. 5 yıldır Bayraklı'ya hizmet ediyoruz. Bu hizmetimiz sürecinde kafamızdaki tek şey kimseyi ötekileştirmeden ilçemizde yaşayan yurttaşlarımıza hizmet etmeyi asli görevimiz saydık.Bu konuda vicdanen rahatım. Tüm yurttaşlarımız herhangi bir ayrımcılığa kalmadan belediye hizmetlerinden eşit yararlanmıştır. Göreve geldiğimizde bu kentte biri yatağa aç giriyorsa koltuk bize haram olsun demiştik. Biz göreve zorlu şartlarda başladık. Göreve geldiğimde makam aracı satılmıştı. Deprem, ekonomik kriz ve borç stokumuzu düşündüğümüzde biz gecemizi gündüzümüze katarak Bayraklı için ne gerekiyorsak onu yaptık. Bunu yaparken temel kıstasımız, tasarruf etmek, harama el uzatmamak, kamu kaynaklarını vatandaşa doğru ulaştırmak.Bunu belediyemiz örnek olacak şekilde başarmıştır. Bayraklı’da bizi üzen kent kimliğinin oluşmamış olması. Yurttaşlarımız kendini Karşıyakalı, Bornovalı gibi görmesi bizi en çok inciten şeylerden bir. Bu kent İzmir'in kurulduğu kent. Bu kent Smyrna, Homeros… İzmir’in yıldızı olacak, kalbi olacak bu kentin yaşayanlarının kendisinin aidiyetlerini başka yerde olması bizi üzen şeylerden bir tanesi. İzmir'in Kalbi vizyonunu bu yüzden ortaya koymuştuk. Ancak arkadaşlar bunu sığ eleştiriler ile eleştirdi. Kentin altyapı sorunları olabildiğince büyük. Sürecin büyük bir çoğunluğunu özellikle asfalt serimini Tunç Soyer’in destekleri ile atlattık.Diğer ana mesele kentsel dönüşümdü. Ben Bayraklı Belediyesi bürokratlarına gösterdiği çaba için teşekkürlerimi sunuyorum. Pandemiye rağmen planlarını tamamladılar. Biz bir işi yaparken asla korkularımız, kaygılarımız ile hareket etmedik. Büyükşehir'in planları vatandaştan ilgi görmemiş ve tüm planları bize devretmişti. Biz bu işe gireceğimiz zaman ‘bu işler büyük işler, bu işin altından kalkamazsınız’ dediler ancak biz bu yetkiyi aldık ve işin altından kalktık. Bugün de yurttaşlarımız müteahhit firmalar ile anlaşmaya başlamış durumda" ifadelerini kullandı.
Deprem sürecindeki yoğun çalışmalarına değinen Sandal, "Çadır sürecinin 1 ay sürdüğü başka hiçbir afet bölgesi yoktu. Bazen arkadaşlar diyor ki 'sizin deprem diğer yerlerdeki depremlerden daha küçüktü! evet can kaybı daha az olabilir ancak Manavkuyu, Mansuroğlu'nda, Osmangazi’de tüm yurttaşlarımız sokaktaydı. Bizim da asıl meselemiz o gece sokağa inen vatandaşın derdini çözebilmek. Can kaybımız bin de olsa 100'de olsa bizi bekleyen sorun tekti.Ancak bu süreci alnımızın akı ile pandemide olsak da çözümledik. Bu süreçte bize desteklerini sunan kamu, büyükşehir belediyelerine, STK'lara teşekkürlerimi sunuyorum” diye konuştu.
MİLLETVEKİLLERİ SUSTUĞUNDA BİLE BİZ KONUŞTUK
Kendisine haksızlık edildiğini söyleyen Sandal, "Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan burada Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu'nu eleştirdiğinde toplantıyı terk ettik. Herkese gereken cevabı verdik. Vekillerimiz sustu, biz konuştuk. Bu mesele bu boyutu ile İzmirli yurttaşlarımızın takdirindedir. Bizim kamusal görevimiz var, bir de siyasal yanımız var. Ben CHP'li bir belediye başkanıyım ve CHP'liyim. Bundan sonra da CHP'li kalacağım. Birileri bizi bunun dışına itmek isteyebilir ancak inadına biz CHP'de kalmaya devam edeceğiz. Yok sayılan iradelerin karşısında da nasıl merkezi hükümete sesimiz çıktığında çığlığımızı yükselttiysek şimdide aynı haksızlıklara cevap vereceğiz. Bayraklı'da mahalle, ilçe ve il seçimleri olmuştur ve partinin iradesi şekillenmiştir. Bu iradeyi yok saymaya kimsenin hakkı yok. Bunların ardından kurultayımız oldu. Bu kurultayda geçmiş dönem genel başkanımız Kılıçdaroğlu ile mevcut genel başkanımız Özel yarıştı. Tamamen demokratik bri yarıştı. Kurultaydaki koşulları bir kenara bırakarak demokratik süreç sonrası Özel partimizin yeni genel başkanı oldu. Biz de kendisini kutladık. Sayın genel başkanımızın kurultaya konuşması ve teşekkür konuşmasında söyledikleri tüm partililerimizi heyecanlandırdı, umutlandırdı ve biz de o kervana katılan arkadaşlarınızın bir tanesiyiz” dedi.
BAYRAKLI ANKETİ, İZMİR'İN EN İYİ MEMNUNİYET ANKETLERİNDEN BİR TANESİ…
Bayraklı ile ilgili adaylık sürecinin detaylarını anlatan Sandal, “Sayın Genel Başkanımız Özel 'kayıt dışı siyaseti bitireceğim' demişti. Çok kıymetli bir cümle. Anket yapacağım, memnuniyet anketi yapacağım, heyetler göndereceğim, raporlarına bakacağım, ilçe başkanlarının, il başkanının fikrini alacağım ve bunlar açık ve şeffaf olacak demektir. Bunu takdirlerinize sunuyorum. Bayraklı memnuniyet anketi İzmir'in en iyi memnuniyet anketlerinden bir tanesi. Komisyon kararları parti yetkililerinden duyduğum güçlü adayın belediye başkanı olacağı, belediye başkanı ile sürecin sorunsuz atlatılabileceği. Sonrasında 2 mesele bizim atanmamıza yeterliyken yeni bir ankete girişildi. 3 isim soruldu. Serdar Sandal, Ulaş Aydın, Erdal Aksünger... Partililere ve Bayraklı'daki yurttaşlara sordular. Belediye başkanı olmamız, bölgede yoğun çalışmadan kaynaklı bizim oradaki oranımız oldukça yüksek. Rakamları da biliyorum. Ancak kimseyi rencide etmek istemem. Ankete sorulan 3 arkadaştan biri var mı? Memnuniyet anketinden eser var mı? Gelen komisyonun kararından sonuç var mı? Yok. Çünkü Serdar Sandal, Kılıçdaroğlu'na yakın ve ona oy verdi" ifadelerini kullandı.
KURULTAYIN BİTMEDİĞİNİ GÖRDÜK
Eleştirilerini sıralayan Sandal, "Tüzük kurultayı toplanacaktı. Ne oldu? Delegeyi sıfırlatacaktık. Yeni üye sistemi getirecektik, üyeler eğitimden geçecekti, partinin tüm organlarını bu yeler ile yapacaktır? Haber yok. Ön seçim... Haberi olan var mı? Bir kaç yerde yapıldı sadece. Heyetler gidiyor ancak heyetin raporuna uyulmuyor. Aynı heyet Manisa’ya, İstanbul'a gidemiyor. Aynı heyet farklı bölgelere gidiyor ancak onlara da uyulmayabiliyor. Kurultaya bitmiştir dendi. Ancak bugün kurultayın bitmediğini gördük. Kimseye sözümüz yok bizim. Bu nedenle adaylık sürecini sil baştan yapacağım dendi ancak bakıyoruz ki kurultay öncesi verilen sözler birebir tutulmuyor. İl ve ilçeler sormadan herhangi bir atama yapmayacağı dediler” açıkalmasını yaptı.
ASLANOĞLU’NA ELEŞTİRİ!
CHP İl Başkan Şenol Aslanoğlu’nu hedef alan Başkan Sandal, “İzmir il başkanına anketi ve komisyon sonucunu göstermediler. İl Başkanı Aslanoğlu bu süreçlerde gelmiş geçmiş en düşük performansı gösteren il başkanıdır. Örgütün iradesine, gücüne,İzmir'in iradesine sahip çıkmamıştır. Ben kurultayda ilk oyumu da ikinci oyumu da Kılıçdaroğlu'na verdim. Bir vekilimiz 2'nci turda oyumu değiştirmemi istedi. Bende ona 'bir söz verdim, iki benim Kılıçdaroğlu'na oy verme gerekçem sadece yakınlığım değil onun ahlakı, vicdanı, liyakati, devlet adamlığı, toplumsal muhalefeti bir araya getirme iradesi dedim. Ben mahallede, ilçede seçimi alırken delegelere söz verdim Kılıçdaorğlu'nu destekleyeceğim diye. Bir oy da kalsa orada ben aşağıdan aldığım yetkiyi değiştirmem. İkinci turda seçimin kaybolduğunu ben de biliyorum. Ben işini adam gibi yapan bi belediye başkanıyım, tavşan değilim ki uık gösteriyorsunuz bana" diye konuştu.
5 PARÇAYA BÖLÜNMÜŞ DURUMDAYIZ
Parti yetkilileri ile arasında geçen diyaloglara da değinen Sandal, "Sürecin en başında parti yetkilileri ile görüştüm. Ekipler değiştiğinde bazen adaylar da değişir. Bu doğal. Niyetiniz buysa hiç girmeyelim dedik. Bize ‘anketlerden ve komisyondan çıkın, gerisini bize bırakın’ dediler. Özel ile görüşmemde de aynı konuşma oldu. Ancak anketin esamesi yok. Tüm bu süreç bizleri üzüyor ve kırıyor. Partimiz ile ilgili kaygı duyuyoruz. Aldığımız telefonlar, toplumdan aldığımız cümleler bizleri rahatsız ediyor ancak haksızlık olsa da usul, yöntem hatası olsa da farklı bir yönetim anlayışı olsa da biz CHP'liyiz. Bizim CHP ile olan bağımız sıradan bir bağ değil. Biz Mustafa Kemal Atatürk'ün emanetini kimseye teslim etmeyiz. Bizden farklı bir çalışma bekleyen, partiden kopmamızı bekleyen, kaybedilmesi için çalıştığımız bekleyenler gaflet ve dalalet içindedirler. Üstümüze düşen görev CHP'nin ehil ellerde yeniden şekillenme sürecidir. Bu dağınıklığı, küskünlüğü bitirecek iradeyi ortaya koymaktır. Tüm CHP'liler Büyükşehir ve 30 ilçede üstüne düşeni yerine getirmek zorundadır. Hesap günü bugün değildir. Hesap günü işler bittikten sonradır. Kimsenin bu ülkenin umudu olan süreci sekteye uğratmaya hakkı yok. Kemal Bey'e oy verdi diye belediye başkanlarını çizmek, yok saymak bu parti adına yapılacak en son şeydir. Ancak buna cevap vermeyeceğiz.Cevap hakkımız bugün için saklı kalacak. Kemal Kılıçdaroğlu'na oy verdim, pişman değilim. Bugün olsa bugün de veririm. Kemal Bey 5 benzemezi bir arada tutan liderken, bugün biz 5 parçaya bölünmüş durumdayız" dedi.
BİZ DEĞİŞİMİN KARŞISINDAYIZ
Değişim sloganları ile gerçekleşen kurultay sonrası ilçelerde yaşanan belediye başkanları değişiminin partiyi ileriye mi yoksa geriye mi götüreceği yönündeki soruya yanıt veren Sandal, "Önderi Atatürk'ün olduğu siyasi partiden bahsediyoruz. Bizim 6 okumuz var. 6 oktan bir tanesi devrimcilik. Devrimcilik ilkesi değişim senaryosu altındaki üretilen şeyleri karşılamıyor mu? Devrimcilik ilkesi olan partinin değişimden bahsetmesi akıllara ziyan bir şey değil mi? Değişim dediğiniz devrimcilikle kıyaslandığında devede kulak bile değil. Adayları değiştirmekle değişimden söz ediliyorsa bu adam kayırmacılık olur, değişim olmaz. Değişim, bu partiye Kemalizm adına sızıp Kemalizm damarını partiden uzaklaştırmakla olur. Değişim bu partinin işçi, köylü, esnafla yeniden buluşmasına sağlamakla olur. Değişim beni sevmeyeni ötekileştirmekle olmaz. Değişim ben yaptımla olmaz. Değişimden kasıt buysa biz bu değişimin karşısındayız” dedi.