GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Yerel Yönetimler
25 Aralık 2023 Pazartesi 11:13

Aday adayı Tugay'dan İnciraltı ve Çeşme projeleri için dikkat çeken mesajlar!

TMMOB İzmir İl Koordinasyon Kurulu tarafından bu yıl 3'üncüsü düzenlenen İzmir Kent Sempozyumu ‘Direnen kentlerde adalet ve demokrasi’ toplantısı sonrası soruları yanıtlayan Karşıyaka Belediye Başkanı ve İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Aday Adayı Cemil Tugay  adaylığı ve il/ilçe genelindeki kentsel dönüşüm süreci ile ilgili açıklamalarda bulundu. Tugay ayrıca İnciraltı ve Çeşme Projeleri ile de dikkat çekici değerlendirmeler yaptı.

Oktay GÜÇTEKİN / EGEDESONSÖZ - TMMOB İzmir İl Koordinasyon Kurulu tarafından bu yıl 3'üncüsü düzenlenen İzmir Kent Sempozyumu ‘Direnen kentlerde adalet ve demokrasi’ başlığı ile toplantı düzenledi.

Toplantıyla ilgili Egedesonsöz’ün sorularını yanıtlayan Karşıyaka Belediye Başkanı ve İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Aday Adayı Cemil Tugay dikkat çekici açıklamalarda bulundu.

İZMİR HALKININ BANA GÜVENECEĞİNİ BİLİYORUM
Aday adayı olmasının nedenlerini sıralayan Tugay, “Ben ülkemi çok seviyorum. İnsanlarımızı çok seviyorum. İzmir'imizi çok seviyorum. Hiç kimsenin üzülmesini, incinmesini istemiyorum.  Doktor olarak insanların daha sağlıklı olması için çaba gösterdim meslek hayatım boyunca. Ama  bugün artık içinde yaşadığımız dünya, yaşadığımız şehirler herkesin hayatında  sağlıksızlığa neden olan, onların güvenliğini tehdit eden pek çok faktörle dolu. Ben bu ülkenin yetiştirdiği  birisiyim.  Eğer sorunları hissedebiliyorsan, görebildiğimi fark edebiliyorsan doğru şeyler yapma konusunda ortak bir iradeyle samimi bir çaba içerisinde olabileceğimin farkındaysan bu tür görevlere aday olmalıyım. Yaşadığım 5 yıllık ilçe belediye başkanlığı dönemi aslında  iyi bir yerel yöneticinin pek çok sorunu gerçekten iyi yönetebileceğini, çözebileceğini gösterdi bana. Yaşadığımız bütün olumsuzluklara rağmen çok değerli işler yaptığımıza eminim.  Bunları konuştuğumuz zaman herkese anlatabiliyoruz.  Bunun ölçeğini sadece daha üst bir şey gerekiyor. Karar verme noktasında doğru işlerin daha fazla doğru işlerin yapılması gerekiyor. Bunun da farkındayım. Yani Karşıyaka'da da pek çok sorunun daha köklü çözümü için yine Büyükşehir Belediyesi kararları gerekiyor. O nedenle böyle bir göreve talip oldum.  Kendime çok inanıyorum. Beraber çalışacağımız insanlara çok inanıyorum. İzmir halkının bana güveneceğini biliyorum. Zaten herkesin katılımıyla hep beraber yöneteceğiz bu şehri.  Bütün bunlar bir araya gelince içimde çok güçlü bir şekilde aday olmak ve sorumluluk almak isteği oldu. O nedenle aday olduk” diye konuştu.

YATIRIM YAPALIM AMA…
Olası bir başkanlığı döneminde İnciraltı ve Çeşme projelerine karşı nasıl bir tutum sergileyeceğinin sorulmasına da yanıt veren Tugay, “Kronik sorunların çözülmesi şart. Ama bu sorunları çözelim derken kendi zarar vermeden kararlar alınması da şart.  İnciraltı'ndaki mülk sahiplerinin, bakanlığın, belediyenin oturup bir masada hem kentin yararına olan hem de oradaki vatandaşların hakkını koruyacak olan kararı alması gerekiyor. Burada bir uzlaşma gerekiyor. Onun dışında Çeşme projesiyle ilgili de tabii ki Çeşme'de bir turizm  kalkınma hamlesi ‘kötüdür’ diye önden söyleyemeyiz ama anlatılanlara göre  yarımadanın kaldıramayacağı çevresel sorunlara yol açacak, önemli çevresel etkiler olacak bir proje olarak anlatılıyor. Ben tüm detaylarını şu anda incelemiş değilim. Ama orada kalkınmayı isteriz, gelişmeyi isteriz ama bunu yaparken oranın doğasını yok etmeyi, kaynaklarını tüketmeyi, sürdürülemeyen bir yapılaşmanın olmasını da doğru bulamayız. Bu da yine uzlaşmayla aşılacak bir şey. Yatırım yapalım ama bu kentimize, doğamıza,  kaynaklarımıza zarar vermesin” dedi.

YAŞAM KALİTESİNİ ETKİLEYEN SORUNLAR
TMMOB’un gerçekleştirdiği toplantıyı önemli bulduğunu belirten Tugay,  “TMMOB'un ve diğer meslek kuruluşlarımızın kentin yönetimine dair bir şeyler söyleme ihtiyacı duymasını çok değerli buluyorum. Bu onların duyarlılıklarını ve sorumluluklarına sahip çıkmaya gösterir. Diğer taraftan  zaman zaman tabii ki  aldığımız kararlara karşı eleştirileri oluyor. Bunları da çok değerli buluyorum. Bunları da dikkate almamız gerektiğini düşünüyorum. Ben bugüne kadar ilçe belediye başkanı olarak sınırlı yetkilerle Karşıyaka'nın gelecekte yaşayacağı krizlerle ilgili olarak hazırlıklı olması için bir şeyler yapmaya çalıştım. Önemli çalışmalar yaptığımıza inanıyorum. Kentler Gıda Stratejisi belgesi en son yaptığımız bir çalışmadır. Ama Anadolu Caddesi'nin altındaki ikiye ayırarak mevcut yapının analitik incelemesini yapmak ve buna göre ada bazlı yeni bir kentsel dönüşüm planı yapmak, daha doğrusu yeni bir plan yapmak çalıştığımız konulardan biriydi. Bunları da odalarımızın görüşlerinden de yararlandık.  Katılımcı süreçle bunları yönetmeye çalıştık. Ancak nihai karar verme kurumları, makamları olduğu için biz ancak bir yere kadar getirebildik bu çalışmaları. İzmir'e baktığımız zaman aslında Türkiye'nin genelinde, dünyanın genelinde durum böyle. Ama İzmir'de de pek çok sorunumuz var. Bu sorunlar biraz kontrolsüz kentleşme sonrası yaşadığımız altyapı ve ulaşım sorunları, çevre sorunları başta olmak üzere gündelik hayatta hepimizi etkileyen sağlığını, yaşam kalitesini etkileyen sorunlar. Ama bir de geleceğe dönük olarak İzmir'i nasıl bir kente dönüştüreceğimize dair bir çalışma da yapmamız gerekiyor” dedi.

KÖTÜ AMAÇLI OLDUĞU SÖYLENMEMELİ
Kararların katılımcılık şekilde uygulanması gerektiğini belirten Tugay, “Burada sorulması gereken temel soru şu. Yani kent, kendi kendine gelişecek ve biz ona mı adapte olacağız? Ya da krizler mutlaka yaşanacak, biz ona mı adapte olacağız? Yoksa kentin gelişimini biz mi yönlendireceğiz? Bunun için yapılacak olan o üç ölçekli planlamalar oralarda alınacak kararların katılımcı süreçlerle alınması, sonra bu kararlara sadık kalınması gerekiyor. Tarım alanlarımızı yapılaşmaya açacağız mı açmayacağız mı? Ben açılmaması gerektiğini düşünüyorum. Böyle bir karar aldıktan sonra hiçbir alan özel olarak bir kenara konup da yapılaşmaya açılmaması lazım. Su kaynaklarımız gözümüz gibi korumamız gereken alanlar. Bir yeri yeni yerleşim alanı olarak biz planlamalıyız. Kendi kendine olmamalı bu. Ve böyle bir planlama yaparken oranın altyapısını ulaşımını temel ihtiyaçların kendi içerisinde gidermesini amaçlayarak aynı zamanda yapmalıyız. Bütün bunların hepsi aslında bilgi sahibi, deneyim sahibi, söz sahibi olan insanların katılımıyla yapılacak işler. Burada TMMOB gerçekten çok önemli bir kurum. Görüşleri her zaman dikkate alınmalı eleştirilerinden korkulmamalı, eleştirilerinin kötü amaçlı olduğu  söylenmemeli. Bu şekilde toplumda bir kanaat oluşturmaya çalışanlara bunun böyle olmadığı anlatılmalı. O nedenle bugün buradaki toplantıda bulunmak istedim. Hem can kulağıyla dinlemek için hem de eğer gelecekte İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığı görevi bana verilirse TMMOB da dahil olmak üzere kentimizin bilimsel, akademik mesleki anlamdaki söz sahibi olan tüm kurumlarıyla ve onların temsilcileriyle beraber bu kenti yönetme kararlılığında olduğunu da aynı zamanda ifade etmek için” ifadelerini kullandı.