AK Parti İzmir İl Kadın Kolları Başkanı Gözde Keskin ve yönetim kurulu üyeleri, AK Parti İzmir İl Başkanı Bülent Delican öncülüğünde yürütülen "Gün kardeşlik günüdür" kampanyası kapsamında Perşembe günü Diyarbakır'a gitti.
- FOTO GALERİ: AK KADINLAR’DAN DİYARBAKIR ÇIKARMASI…
Kentte bir dizi temasta bulunan kadınlar, yaşadıklarını ve gözlemlerini AK Parti İzmir İl Başkanlığı binasında düzledikleri basın toplantısında anlattı.16 kişilik bir heyetle Diyarbakır'a gittiklerini söyleyen İl Kadın Kolları Başkanı Keskin, "Sorunları yerinde görmek, çatışmalardan etkilenenleri dinlemek, kardeşlerimize yalnız olmadıklarını, yanlarından olduğumuzu hissettirmek için oraya gittik. Oradaki insanların 'Batı bize duyarsız' algısının ortadan kaldırılması gerektiğine inanıyoruz. Kardeşlerimizi bizatihi ziyaret ettik,dertleştik. Sorunlarına ortak olacağımızı, yanlarında olduğumuzu dile getirdik" dedi.
DEVLET MAĞDURLARIN YANINDA
Çatışmaların yoğun olarak yaşandığı Sur ilçesine de gittiklerini söyleyen Keskin, "Şunu gördük ki devletimiz her anlamda Sur mağdurlarının yanında. Kaymakamlık aracığılıyla ihtiyaç sahiplerine gıda, erzak yardımı yapılıyor. Bunun dışında diğer illerdeki teşkilatlardan gelen yardımlar da söz konusu... Devletin maddi manevi her şekilde mağdurların yanında olduğunu gördük. Evleri zarar gören aileler otellere yerleştirilmiş. Halk bu işin sorumluların kimler olduğunu farkında. Bir an önce eski, güzel günlere kavuşmayı arzu ediyor. Artık bezmişler, sıkılmışlar" diye konuştu.
GÜNLÜK YAŞAM DEVAM EDİYOR
Keskin sözlerine şöyle devam etti, "Ziyaretimizde Diyarbakır'ın bütününde bir sıkıntı olmadığını fark ettik. Sadece Sur ve Bağlar ilçesinde çatışmalar yoğun bir biçimde sürüyor.Bunun dışında günlük hayat devam ediyor. Basından görüldüğü gibi orada büyük bir savaş ortamı yok. Çok güzel turistik yerleri olan Sur'da yaşananlar bizi üzdü. İnşallah ileride daha güzel günlerde tekrar oraya gitmenin ümidi içindeyiz"
2 FARKLI HAYAT VAR
HDP'nin üst düzey yöneticilerini oturdukları lüks evleri de gördüklerini ifade eden Keskin, "Kendileri orda otururken mağdur ailelerin çocuklarını savaşa sürüklediklerini görmek bizi çok üzdü. İki farklı hayat var. Bu işin sorumluları belli... Halk da bunu görmüş. Biliyoruz ki barış ve huzur kadın ile gelir. Bu işten en çok zarar gören kişiler kadınlar ve çocuklar. Kadınların dayanışmasıyla bu sıkıntılı sürecin kısa zamanda bitmesini arzu ediyoruz. Bizler Kürt kadınlarının ağlamalarını, ağıtlarını değil, zılgıtlarını, halaylarını görmek istiyoruz" dedi.