GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Yerel Yönetimler
26 Mart 2016 Cumartesi 12:27

7 ilçenin yol haritası görücüye çıktı: Kocaoğlu’ndan kooperatif çağrısı

Kentin iki büyük tarım havzasını ve 7 ilçeyi kapsayan kırsal kalkınma planı görücüye çıktı. Gediz ve Bakırçay’ın yol haritasını tanıtan Başkan Kocaoğlu üreticiye kooperatifleşme çağrısı yaptı.

Onur DENİZ/EGEDESONSÖZ - 7 ilçeyi kapsayan Yarımada Stratejik Planı’nda eyleme geçen İzmir Büyükşehir Belediyesi, şimdi de Gediz ve Bakırçay havzalarındaki 7 ilçe için benzer bir çalışma yürütüyor.

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, Tarihi Havagazı Fabrikası’nda Dikili, Bergama, Kınık, Aliağa, Foça, Menemen ve Kemalpaşa’nın yer aldığı Gediz-Bakırçay Havzaları için hazırladığı sürdürülebilir kalkınma stratejisini tanıttı.

Toplantıya Kocaoğlu’nun yanı sıra CHP İzmir İl Başkanı Alaattin Yüksel, CHP İzmir Milletvekilleri Murat Bakan, Tacettin Bayır, İlçe Belediye Başkanları ve çok sayıda bürokrat katıldı. 

HEPİMİZİN ORTAK GÖRÜŞÜDÜR
Toplantı, Yüksek Teknoloji Enstitüsü’nden Yrd. Doç. Koray Velibeyoğlu, kırsal kalkınma ile ilgili gerçekleştirdiği sunumla başladı. Velibeyoğlu, yapılan araştırmalarda su kaynaklarının, meraların ve doğal imkanların en verimli şekilde kullanmayı hedeflediklerini söylerken bölgenin turizm çalışmalarına hız verileceğini ifade etti.  Hazırlanan projelerde ortak akıl ile çalışma gerçekleştirdiklerini söyleyen Velibeyoğlu, “Burada yapılanlar, anlatılanlar, hepimizin ortak görüşüdür” dedi.

AYAĞI YERE BASAN PROJE  
Sunumun ardından kürsüye İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu çıktı. Kırsal kalkınma modeliyle ilgili çalışmalardan söz eden Kocaoğlu, “Projelerimizi bir demet haline getirip, çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Gediz ve Bakırçay’ın kalkınma yol haritasını belirledik. Bölge insanı ile beraber çalışılarak değerlendirilen, katılımcı demokrasiyle somut, ayağı yere basan, ihtiyaçları gidermeye yönelik bir çalışma gerçekleştirdik. Bu çalışma, üreten insanımızla beraber yürüttüğümüz çalışmamızdır. Biz bu bölgede hızlı bir şekilde çalışmalarımızı Yarımada’da olduğu gibi sürdürüleceğiz” diye konuştu. 

KÜÇÜK MENDERES’İ DAHA İYİ BİLİYORUZ
Tahtalı Havzası ve Küçük Menderes’i en sona bırakmalarının nedeninin bölgedeki birlik ve kooperatiflerle ortak çalışmanın nedeni olduğunu ifade eden Başkan Kocaoğlu, “Orada zaten Büyükşehir var. Yarımada’dan ve Bakırçay’dan bölgeyi daha iyi biliyoruz. 2007'den beri Küçük Menderes’te Büyükşehir var. Ama burada da bu sene sonuna kadar çalışmaları bitireceğiz” dedi.

PAZARLAMA OLMADAN ÜRETİM BİR İŞE YARAMAZ
Kocaoğlu, “Bugün İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin İzmir’i kalkındırma yolunda kanaat önderlerinin kentin dinamikleriyle birlikte hareket ederek kentte birlik beraberlik ruhu yaratarak kenti kalkındırmak için 2005'te koyduğu hedefin kırsaldaki uzantılarını görüyorsunuz. Aynı çalışmalar bütün sektörlerde devam ediyor.  Gediz ve Bakırçay bağlamında İzmir’in kırsalını masaya yatırıyoruz. Benim üzerinde durmak istediğim konu; ne üretirsek üretelim, nasıl üretirsek üretelim iş pazarlamaya geliyor. Mutlaka iyi tarım yapmamız lazım. İyi tarım yapmadan tarım hedefine ulaşmak imkansız. Pazarlama ağlarıyla görüşüyoruz. Bir sene bakıyorsunuz soğan çok pahalı. Bir sene bakıyorsunuz soğan çürüyor.  Bir sene para eden ürün öbür sene etmiyor. Plansızlık var. Bunları aşmamız lazım” şeklinde konuştu.

KOOPERATİFLEŞME ÇAĞRISI
Kırsalda kalkınma için bölgedeki üreticilere kooperatifleşme mesajı veren Aziz Kocaoğlu, “Miras hukukundan dolayı araziler bölünüyor. Arazileri birleştirmek mümkün değil... Sanayicilerden ticaret erbaplarından sera ve hayvancılık konusunda girişimler oldu. Ama bunlar Türkiye üretiminde yüzde 1 bile olmuş değil. O zaman bizim küçük üreticiyi, aile ziraatını desteklememiz gerekiyor. 8-10 oymaklı köyde Türkiye’de söz sahibi barbunya yetişiyor. Herkes topluyor pazara getiriyor. Toptancı alıp götürüyor.  Hacim yakalanamadığı için, üreticiler kendi başına hareket ettiği için tüketicinin ve üreticinin korunması mümkün durmuyor. Bizim burada bir şey yapmamız lazım. Ürettiğimizi pazarlayamadıktan sonra bitti. O zaman birleşmemiz gerekiyor. Örgütlenmemiz gerekiyor. Bunun adına kooperatif derseniz. Adı rahatsız ediyorsa birlik dersiniz. Ama birlik olmamız lazım. Hem üretimde hem satışta birlik olmamız gerekiyor” ifadelerini kullandı.

AKLIN YOLU BİR!
Kooperatifleşme hakkında konuşan Kocaoğlu, “Biz pazarlama zincirleriyle sürekli görülüyoruz. Belli potansiyeli olan kooperatiflerimizin ürünlerini market zincirlerinde satmaya çalışıyoruz.   Bir market zincirinin üç çuval oradan, beş çuval oradan alma imkanı yok. Bir kurumun muhatap olması gerekiyor. Bunu da dünyadaki gibi kooperatifin dışında başka bir yöntemi ortaya koymamız mümkün değil. O zaman aklın yolu bir biz bunu ortaya koyacağız. Bu yöntemle üreticinin daha riski az üretim yaparak kazanç sağlayacağını düşünüyorum” dedi.

KÜÇÜK MENDERES’TE KOOPERATİFLER OLMASA BAŞARAMAZDIK
Çalışmaların, desteklerin ilçelerde sürdürülmeye devam ettiklerini söyleyen Kocaoğlu bölgelerde sektörlere göre küçük birliklerin kurulmasının yerine her bölgede daha donanımlı birliklerin kurulması gerektiğini söyleyerek, “ Örgütlenme seferberliğine katmak zorundayız. Bu da her köyde bir birlik kurulsun değil. Kooperatif modelini, ziraat odalarımızla, kanaat önderleriyle oturup bu modeli oluşturmamız gerekiyor. Küçük Menderes’teki başarımızın alt yapısında bu kooperatifler vardır. Bunlar olmasaydı. Biz Küçük Menderes’teki çalışmaları sürdüremezdik. Bunun gibi bir masaya yatırılıp model geliştirilmesi lazım” diye konuştu. 

TÜRKİYE’YE MODEL OLACAK
Başkan Kocaoğlu sözlerini şöyle sürdürdü: “Biz yerel ürünlerin etin sütün İzmir’de kullanılmasını, tanıtımını gerçekleştireceğiz. Yarın kooperatifler birleşip güçlenip, belli mağazalar kurup pazarı dengeleyebilecekler. Üretimden satışa kadar bir mevcut olan organik bağı güçlendirmemiz gerekmektedir. Biz buna inanıyor ve başarmaya çalışıyoruz. Bütün taraflardan, üreticiden de destek talep ediyoruz. Emin olun bu örnek çalışmalar önce Ege’de sonra Türkiye’nin kırsal kalkınmasına model olacaktır. Zaten şimdiden bu yaptıklarımız model olmaya başladı. İnanırsak örgütlenirsek başaracağımıza inanıyorum.  Hedefimiz olan kırsal kalınmayı gerçekleştirebiliriz.”

PROJEDE NELER VAR?
Kocaoğlu’nun projesinde 6 stratejik ana tema, 12 stratejik gelişme ekseni ve 39 alt eksen altında toplam 215 varlık-odaklı kalkınma fikri yer alıyor.  Gıda ormancılığı, hayvancılık, paylaşan tarım havzası, destekleyici tarım havzası, tematik kamp-park alanları, sanat ve tasarım, endüstri mirası turizmi, jeoturizm, mesleki eğiti ve ekolojik bölgeler öncelikli 10 tema olarak belirlendi.

MADDE MADDE KALKINMA ROTASI
-
Bölgede hayvancılık ve bağlı sanayinin geliştirilmesi için çalışmalar yapılacak.

- Bakırçay Havzasında gıda ormancılığını geliştirilecek, fıstık çamı desteklenecek.
- Gediz Nehri etrafında bitkisel ürünler canlandırılacak, bal ve ürünleri üretimi teşvik edilecek.

- Yerel ürün çeşitleri teşvik edilecek ve markalaştırılması desteklenecek.

- Menemen Çömlek Köyü Seramik Projesi gibi Yöresel Ürün Atölyeleri Dikili Atatürk Botanik Bahçesi yenilenecek.

- Bergama Kozak Yaylası Kırsal Turizmi geliştirilecek.

- Çok-işlevli aile tarımı model işletmeleri kurulması için tarımsal kalkınma kooperatifleri ile işbirliğine gidilecek.

- Kooperatiflere ait satış yerleri oluşturulacak. Tarımsal eğitim ve pazarlamada genç ve kadın çiftçilere öncelik verilecek.

- Yenilenebilir enerji destekli soğuk hava depoları  ve yeni tarımsal kurutma tesisleri yapılacak.

- Öncelikli olarak Bergama ve Yeni Foça’da kentsel dokular restore edilerek havza yerleşimlerinde çekim merkezleri yaratılacak

- Özellikli doğal ve kültürel alanlar için kentsel ve kırsal tasarım rehberlerinin hazırlanacak.

- Bölgedeki doğal varlıkların bütünlüklü olarak korunup deneyimlendiği tematik parklar oluşturulacak

- Gediz Deltası için Ekolojik Tasarım Stratejisi hazırlanacak.

- Eurovelo rotası (Dikili, Bergama, Sasalı, Seferihisar, Menderes, Selçuk) ve Tarih Turizm Aksı (Bergama to Selçuk, UNESCO, Foça başvuru) yapılacak.

- Yeryüzü pazarı, yerel ürün festivalleri etkinlik organizasyonlarının sürekliliği sağlanacak.