GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Sağlık
2 Temmuz 2021 Cuma 10:00

3’üncü doz olacaklar dikkat! ‘Elimizde veri yok!’

Klinik Mikrobiyoloji ve Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Dr. Mustafa Torun, Sağlık Bakanlığı tarafından alınan kararlar doğrultusunda yapılmaya başlanan 3’üncü doz koronavirüs aşıları konusu ile ilgi değerlendirmelerde bulundu. Aşılamayı doğru bulan, ancak bu konuda henüz bilimsel bir bilgi ve yayın olmaması dolayısıyla dikkatli olunması gerektiğini vurgulayan Uzm. Dr. Torun, “Şu anda benim bildiğim kadarıyla Türkiye’de bu konuda yayınlanmış bir çalışma da yok. 3’üncü dozda aşı olacakların doktor kontrolünde olmaları daha uygun” dedi.

Menduha Ceylan/EGEDESONSÖZ- Sağlık Bakanlığı’nın aldığı kararlar doğrultusunda 1 Temmuz tarihinden itibaren yeni normalleşme süreciyle birlikte aşılamada 50 yaş üzerindeki kişiler ve sağlık çalışanları için 3’üncü doz uygulamasının başladığı belirtildi.

Kararda ayrıca, koronavirüs atlatan kişilerin aşı olma süresinde kısaltmaya gidilerek, 6 aydan 3 aya çekildiği vurgulandı. Bu doğrultuda, Türkiye genelinde 3’üncü doz ve koronavirüsü atlattıktan sonra 3 ayı tamamlayanların aşılanmasına başlanıldı.

Klinik Mikrobiyoloji ve Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Türk Tabipleri Birliği (TTB) Merkez Konseyi Delegesi Uzm. Dr. Mustafa Torun, Sağlık Bakanlığı’nın almış olduğu kararlar doğrultusunda çarpıcı açıklamalarda bulunarak; vatandaşlara, 3’üncü doz ve koronavirüsü atlattıktan sonra 3’üncü ayda yapılabilecek aşı konusunda önerilerini iletti.

TÜRKİYE’DE YA VERİ YOK YA DA GİZLENİYOR!
Koronavirüse karşı önlem alma konusunda yapılmaya başlanılan 3’üncü doz aşıları hakkında Sağlık Bakanlığı’nın bilimsel verilere dayanarak hareket edip etmediği konusunda endişeler olduğunu aktaran Uzm. Dr. Torun, “Şu anda Türkiye’de bu konuda bilebildiğimiz kadarıyla yayınlanmış bir çalışma yok. Zaten Sağlık Bakanlığı da bu tür çalışmalara sıcak bakmıyor. Halbuki Sağlık Bakanlığı’nın bugün elinde çok güzel veriler olup da yayınlaması gerekirdi. Bu konuda yeterli bir saydamlık olmadığı için bizler de bilemiyoruz. Bize hastalarımızdan gelen bu konudaki sorulara karşı eski aşı bilgilerimize ve deneyimlerimizi dayanarak yanıt veriyoruz. İmmünoloji, viroloji, mikrobiyoloji ve enfeksiyon hastalıkları temel bilgilerimiz doğrultusunda sorulan soruları yanıtlamaya çalışıyoruz... Sağlık Bakanlığı’nın elinde veriler olması, bu konuyla ilgili çalışma yapması, bilimsel verileri bizlerle paylaşması iyi olurdu. Ama bu konuda herhangi bir bilgi alamadık. Çünkü şeffaflık yok” dedi.

3’ÜNCÜ DOZDA HANGİ AŞI TERCİH EDİLMELİ?
Uzm. Dr. Torun, yapılacak olan 3’üncü doz koronavirüs aşısıyla ilgili şahsi fikirlerini açıklayarak şu sözleri söyledi:

“Keşke bilimsel veriler ve bu konuda yayınlar olsaydı da ona göre davransaydık veya toplumu bilgilendirseydik... Bildiğimiz kadarıyla sağlıkçılara yapılan aşılarla ilgili; herhangi bir sorun yoksa mRNA aşısı olabilir diyoruz. Bununla ilgili de elimizde bir çalışma olmadığını yine vurgulayalım.  Sadece genel tecrübelerimize dayanarak söylüyoruz. Bilindiği üzere Biontech firmasının çıkardığı (Comirnaty) aşının antikor düzeyi daha yüksek. Ama otoimmün hastalığı belirgin şekilde varsa ki bunda çok az sorunlu hastalıkta belirgin. Bunlarda dikkatli olmak, ilgili doktor kontrolü ve izleminde yarar var diyoruz. Biontech’in aşısı hakkında bildiğimiz kadarıyla otoimmün hastalığı olanlarda ve 50 yaşın üzerinde biraz daha dikkatli olunması gerekir. Ama konuyla ilgili paylaşılmış bir yayın yok. Varsa da yetersiz. Biontech aşısının infalamatuar yan etkileri konusunda yeni yeni yayınlar çıkıyor ama abartıldığı kadar değil.  Yayınları iyi izlemek gerekiyor. Bu da bakanlığın asli görevi.”

İmkanı olan kişilerin 3’üncü doz koronavirüs aşısı olmadan önce antikor testi yaptırmalarında sakınca olmadığını belirten Uzm. Dr. Torun, “İnaktif aşılar virüsün tutunmasını önleyecek yeterli antikorlar oluşturamıyor. Çünkü yapısı gereği inaktif aşılarda çıkıntılar yok edilmiş durumda. Bu çıkıntılar spike antikoru oluşturamadığı için, doğrusu bu inaktif aşıların salgın başlamadan önce korunma amacıyla yapılması olurdu… Bu olamadı. Salgın anında ise mRNA aşıları daha uygun ama bununla ilgili bize yayınların iletilmesi gerekiyor. Kişiye aşı seçeneği tercihini yapması doğru değil. Konu bilimsel. Kesinlikle, kişilerin kararına bırakılamaz. Bu konuda yayın olmadan, uzman görüşü olmadan vatandaşlara istediğiniz aşıyı seçin demek doğru ve bilimsel bir tavır değil. Daha çok siyasi bir karar gibi duruyor” diye konuştu.

KORONAVİRÜSÜ ATLATANLAR ACELE ETMESİN
Koronavirüs atlatan kişilerin, açıklanan kararlar doğrultusunda; 6 ay değil, 3 ay sonunda aşı olabileceği konusunda fikirlerini beyan eden Uzm. Dr. Torun, “Koronavirüsü atlatan kişiler için biz en az 6 ay öneriyoruz. 6 ay – 1 yıl içerisinde aşı yaptırabilirler. Antikor düzeyleri düştüğü için… 3. ayda da aşı yaptırılırsa bir sakınca yok ama bizlerin öncelikle aşılanmada yüzde 70’le toplumsal bağışıklığı hedeflememiz gerekiyor. Halâ toplumda aşı reddi, tereddüdü varken 3’üncü aşılara geçmek, etik açıdan da bilimsel açıdan da erkencilik olur. Koronavirüs atlatanlar 6 ayı doldurmayı beklemeli. Aşılanmayan aşı tereddütü ve aşı reddi tutumunda olanlarda ikna edilip aşılanmalı diyoruz” şeklinde konuştu.

REHAVETE KAPILMAYALIM!
Sözlerine vatandaşlara Delta varyantı hakkında uyarılarda bulunarak son veren Uzm. Dr. Torun, “Bu varyant 80 ülkeye yayıldı ve yayılmaya devam ediyor. Aşıların da doğal olarak etkinliği azalacak. Maske, mesafe ve hijyen konularında kesinlikle dikkatli olmalıyız. Rehavete kapılmayalım. Sonuçta her rehavete kapılmada pik yaşandı ve insanlarımızı kaybettik... 3’üncü doz aşıların öncelikle sağlıkçılara ve risk grubundakilere uygulanmasını doğru buluyorum ama mutlaka doktor kontrolünde olmalı ve mRNA aşısı olması daha doğru. Çok belirgin otoimmün hastalığı olanlara inaktif aşılar (CoronaVac) da yapılabilir” ifadelerini kullandı.