GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Sağlık
8 Aralık 2020 Salı 14:31

'Türkiye'de koronadan hayatını kaybedenlerin yüzde 62'si erkek'

Eskişehir Osmangazi Üniversitesi (ESOGÜ) Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Güntülü Ak, corona virüsün erkekleri ve dezavantajlı grupları daha fazla etkilediğini belirterek, "Ülkemizde de virüs nedeniyle vefat eden 5 bin 97 kişiden 3 bin 183'ü yani yüzde 62'si erkek olduğu bildirilmiştir" dedi.

Sözcü'den Kemal Atlan'ın haberine göre, Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Güntülü Ak, corona virüsün erkekler ve dezavantajlı grupları daha fazla etkilediğini belirterek hastalığın şiddetinde rol oynayan faktörlere ilişkin bilgilendirmede bulundu.

ERKEKLERİ DAHA FAZLA ETKİLİYOR
Prof. Dr. Ak, corona virüsünde risk faktörlerinin başında ileri yaş, bir ya da birden fazla hastalığın birlikte seyretmesinin geldiğini söyledi. Kardiyovasküler hastalıklar, diyabet, kronik akciğer hastalıkları, kronik böbrek yetmezliği, obezite, kanser, immunsupresif durumlar, kronik karaciğer hastalığı ve sigara kullanımının hastalığın seyrini olumsuz etkilediğini belirten Prof. Dr. Ak, “Çeşitli çalışmalarda erkeklerin corona virüsü açısından dezavantajlı olduğu belirtilmiştir. Ülkemizde de corona virüs nedeniyle vefat eden 5 bin 97 kişiden 3 bin 183’ünün yani yüzde 62’sinşn erkek olduğu bildirilmiştir. Yine toplumdaki eşitsizliklerden etkilenen kişilerin de virüs açısından dezavantajlı popülasyonları oluşturdukları görülmektedir” dedi.

EN SIK GÖRÜLEN SEMPTOMLAR: ATEŞ VE ÖKSÜRÜK
Olguların geniş bir yelpazeye yayıldığını belirten Prof. Dr. Ak şu açıklamalarda bulundu:

“Asemptomatik (belirtisiz) olguların sıklığı tam olarak bilinmemektedir. Ancak azımsanmayacak ölçüde olduğu söylenebilir. Asemptomatik kişilerin hastalığın yayılmasındaki rolleri tartışılmaz bir durumdur. Bu da bize kişi bazında alınması gereken önlemlerin ne denli önemli olduğunu bir kez daha göstermektedir. Semptomatik olgularda hastalığın başlangıç klinik bulgularını diğer viral enfeksiyonlardan ayırt etmek pek mümkün değildir. En sık görülen semptomlar ateş ve öksürüktür. Bu semptomları halsizlik, miyalji ve nefes darlığı izlemektedir. Daha az sıklıkta baş ağrısı, boğaz ağrısı, iştahsızlık, hemoptizi, bulantı, ishal, koku ve tat alma duyusunda bozulma ve konjonktivit rapor edilmiştir. Ağır olgular bilinç bulanıklığıyla gelebilir. Cilt lezyonları diğer viral enfeksiyonların bulgularına benzer olup özgül bir bulguya dair veriler henüz net değildir. Semptomatik olgularda klinik tablonun ağırlık derecesi oldukça geniştir. Hastalar karşımıza hafif semptomlarla gelebileceği gibi çoklu organ yetmezliği gibi oldukça ağır bir klinik tabloyla da gelebilirler.”

NE KADAR HASAR BIRAKACAĞI BİLİNMİYOR
Ağır seyirli hastalarda başlangıçta olmayan veya hafif olan nefes darlığının 1 hafta ila 10 gün içinde hastalığın ilerleyip gelişmesiyle solunum destek cihazlarının gerektirebileceğini ifade eden Prof. Dr. Ak, “Hastalığın seyrinin kötüleşmesi akciğerler yanında diğer organları da etkileyebilir. Corona virüse ikincil enfeksiyonların eklenmesi nadir, ancak yoğun bakım yatış süresinin uzamasıyla birlikte mümkün bir durumdur. İyileşme süresi hastalığın ciddiyetine göre birkaç hafta ile birkaç ay arasında değişebilmektedir. Hastalık sonrası hangi organda ne kadar hasar kalacağı henüz bilinmeyen bir konudur. Corona virüsün solunum fonksiyonlarına etkisiyle ilgili bilgi birikiminin zamanla oluşacağı söylenebilir” dedi.