EGEDESONSÖZ- İzmir Yaşam Alanları Platformu, yaptığı yazılı açıklamada Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından çalışmaları devam eden “Çeşme Turizm Projesi” hedef alındı. Proje ile Yarımada’nın ranta açılacağını açıklayan İzmir Yaşam Alanları, geçtiğimiz günlerde İzmir Büyükşehir Belediyesi ve Kent Konseyleri Birliği tarafından bir çalıştay yapıldığını da hatırlattı.
Çalıştayın işlevsiz kaldığını belirten grup İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’e de proje üzerinden eleştirilerini sıraladı.
Yapılan yazılı açıklama şöyle:
“Yarımada’nın talanı” anlamına gelen “Çeşme Turizm Projesi’ konusunda Ocak 2020’den bu yana, Yerel Yönetimlerin “bir şey yapmadığını” biliyorduk. Ancak, Yarımada’nın geleceğinin ele alınacağı, talan projesinin her yönüyle değerlendirileceği ve alternatif turizm önerilerinin konuşulacağı bir hazırlık olduğuna ilişkin duyumumuz vardı. Yerel Yöneticilerin de artık dirençli bir duruş sergileyeceği, İstanbul’da olduğu gibi kentin ilgili aktörleri ile yan yana durulmak istendiği, Kültürpark’ta yapılan hatanın tekrar ettirilmeyeceğine yönelik bir hazırlık olduğuna ilişkin ifadeler, umudumuzu artırmıştı.
İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin İzmir Kent Konseyleri Birliği üzerinden 4 Haziran 2021’de "YARIMADA" başlıklı bir Çalıştay ve Forum düzenleneceği kesinleştiğinde, “Kamuoyu ile paylaşılmayan çalışmalar” yapıldığı; deyim yerindeyse aradan geçen süreçte, “Dünyanın yolunun gidildiği, herkesin önüne geçildiğini, bunların paylaşılmak istendiğini” düşündük.
Geçtiğimiz bir buçuk yıl içinde konuyla ilgili iki ayrı dava açılmış, TMMOB’a bağlı Odaların detaylı raporları paylaşılmıştı. Aralarında İzmir Yaşam Alanlarının da olduğu yapılar onlarca toplantı düzenlemiş, basın açıklaması yapmış, ziyaretlerle Belediye Başkanları konuya ilişkin bilgilendirilmişti. Böylesi bir Çalıştay yapılıyorsa “Sözün üstüne, söz konmuştur” diye düşünerek, umutlandık.
Duyurularda, aksi yazılmasına karşın Çalıştay yayınlanmadığı için, TMMOB Temsilcilerinin zaten bildiğimiz görüşleri hariç, diğerlerinin sözlerini dinleyemedik, katkılarını anlayamadık.
“Çağrılı” olmadığımız için Çalıştay’da yoktuk ancak “dayanışma mesajları” ve “katılımcı listesini” sosyal medyada görüp, çağrılıların kimlerden oluştuğunu anladık. Yanlış değerlendirme yapmamak için, konuya ilişkin bir açıklama ya da bir sonuç bildirgesi yayınlanmasını bekledik. Ancak o da gelmedi.
Yazılmışların söylendiği, bilinenlerin tekrarlandığı, zaten masada olan raporların yeniden sunulduğu, Çalıştay’dan geriye; ilk günden bu yana konuya sahip çıkmayan, kaçak güreşen, net konuşmayan, sözü ağzında dolandıran bir yerel yöneticinin, benzeri birkaç cümlesinden başka bir şey kalmadı. Kısaca dönüp baktığımızda, “Bir arpa boyu yol gidilmediği, gidildi” ise de nereye gidildiği ve bu “etkinliğin” neden yapıldığını biz çözemedik.
Başkan’ın Çeşme projesi hakkında yeni bir şey söyleme gayreti olmadığı, Merkezi yönetimin projesine itiraz etmediği, bir yıl önce “su” konusunda, şimdi de “turizm” konusunda yıllar öncesinin bir çalışması ile Bakanı ikna noktasında kala kaldığını gördük.
Forumun konusunun Yarımada mı, Türkiye’nin ekolojik talanı mı olduğunu çözemedik. Forum katılımcılarının çoğunluğunun mücadelelerini çok değerli bulduğumuz, dayanışma içinde olduğumuz; İzmir dışındaki yapılardan oluşması, katılımcıların kimliğinden bağımsız, meselenin YARIMADA olmadığını düşündürdü bize.
YARIMADA’DA PLANLANAN TALAN “ÇIKACAK FAYDA, IŞILTI” GİBİ PARLAK TANIMLARLA PERDELENEMEYECEK KADAR BÜYÜK
Ev sahibi olduğu belirtilen Büyükşehir Başkanı’nın yazılı olarak da açıklanan bu etkinlikteki sözleri ile - “Proje daha ortada yok, fikir var. Biz hala projeyi görmedik.” gibi sözlerle itirazları önlemeye, yükselen sesleri susturmaya çalıştığı,
- “Bu fikrin istihdam gibi ışıltıları var” ifadesi ile projeyi övücü cümle kurması hatta
- Kanal İstanbul ile Çeşme’nin benzerliklerini “Yapılamayacak kadar büyük olmalarına” bağlaması,
- “Ya Kanal, Ya İstanbul” diyen mevkidaşının direncini de “… bunlardan çıkacak fayda yapılmamasına göre çok daha düşük” diyerek adeta örselemeye çalışması, durulan yeri bir kere daha gösterdi.
SESSİZ KALMAK, SUÇA ORTAK OLMAKTIR
Çalıştay etkinliğine katılmayan Çeşme Belediye Başkanı’nın konu ile ilgisinin, “Rant varsa, biz yiyelim” olduğunu bildiğimiz için o konuda bir şey söylemek istemiyoruz. Anlaşılan, bu Çalıştay Çeşme Turizm Projesi hazırlıklarını durduracak bir hamle değil, bir “ÇED toplantısı” havasında, Başkan’ın duruşunun meşrulaştırıldığı bir “etkinlik” olmuştur. “Malum” onaylatılmış, yeni hiçbir şey söylenmemiş, yeni bir yol açılmamış sadece gelecekte “Çalıştay bile yaptık” demenin zemini oluşturulmuştur.
Başkanın Yarımada da planlananın “Talan” olduğunu vurgulamasını beklerdik. Yapılmaya çalışılanın “çıkacak fayda, ışıltı” gibi parlak tanımlarla perdelenemeyecek kadar büyük olduğunun farkında olmasını, projede hala “toplumsal yarar” aramamasını beklerdik.
Yarımadanın %55’ini, sermayeye peşkeş çekecek, İzmir’in Kanal İstanbul’u olan bu projede, sessiz kalarak, Cumhurbaşkanı ve Turizm Bakanının yanında durmamasını beklerdik. “Sessiz kalmanın suça ortak olmak” anlamına geldiğinin anımsanmasını beklerdik.