GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Ekonomi
26 Şubat 2024 Pazartesi 11:23

'Olgun sebze'de tüketici nelere dikkat etmeli?

Birçok süpermarkette “olgun sebze” adı altında çürümeye yüz tutmuş sebzelerin satılmasıyla gıda israfını önlemenin amaçlandığını anlatan Gıda Mühendisleri Odası İzmir Şube Başkanı Kırım, denetim sıklığının da artması gerektiğini vurguladı. Kırım, "Herhangi bir şekilde küflenmiş olmamasına dikkat etmeliler. Doğal yapısının aşırı bozulmamış olması lazım. Bunu çok kaybettiyse bu ürünün satıştan çekilmesi gerekir" dedi.

Büşra ÇETİNKAYA/EGEDESONSÖZ – Son günlerde marketlerde “olgun meyve-sebze” adı altında satılmaya başlanan çürümüş ürünler sosyal medyada da gündeme geldi. Çürümüş sebze ve meyvelerin bu ifadeyle satılması kamuoyunda sağlık açısından endişelere yol açtı.

Tüketicinin endişelerini, satıcının çözüm üretme yollarını aktaran TMMOB Gıda Mühendisleri Odası İzmir Şube Başkanı Ömer Ulaş Kırım, konuyla ilgili görüşlerini Egedesonsöz’e anlattı.

‘ASIL SEBEBİ TÜKETİCİDEN KAYNAKLANIYOR’
Kırım, bu ürünlerin satışa çıkmasının sebebinin çoğunlukla tüketiciden kaynaklandığını ve marketlerin israfa karşı önlem aldığını belirterek “Bizim en büyük gıda israfımız marketlerde ve hanelerde. Markette seçme-ayıklama işlemi var. Müşteri gider, açık reyondan seçer, ayıklar, yaralı bereli olanı almaz. Markette bu tekrardan ekonomiye kazandırmak için indirim yaparak aslındaki yandaki rafa koyuyor. Bunun kontrolü önemli. Bunları poşete koyuyorlar. Poşetin içinde hava almadan daha çabuk bozuluyorlar. Sebebi bu. Aslında israfa karşı bir müdahale yapılıyor. Asıl sebebi tüketiciden kaynaklanıyor, marketten değil” şeklinde konuştu.

‘ALDATICI BİR UNSUR DEĞİL’
Çürümüş sebzenin ‘olgun sebze’ olarak satılmasının aldatıcı olmadığını ifade eden Kırım “Bu aldatıcı bir unsur değil, bunu ayrı bir rafa koyuyor. Olgun meyve-sebze diye satıyor. Ayrı bir reyona koymasa bu aldatıcı olur. İndirimli olarak halka arz etmeye çalışıyor market. İki taraflı hata var. Arz-talep durumunu ayarlayamama durumu var market tarafından. Tüketici tarafından seçme-ayıklama yönünde bir hata var. Biz bunu gıda israfı eğitiminde hep anlatırız. Sadece şeklini beğenmediği için almıyor. Ayrı bir kutunun içine, ayrı bir rafa koymazsa burada bir aldatma olur, ticari hileye girer bu. Ayırarak üzerinde olgun-meyve sebze, tüketim kullanma tarihi yaklaşmış diye belirtilirse bunda bir yanlış yok” dedi.

ÜRÜNLERDE KONTROL ÖNEMLİ
Kırım, olgun sebzenin insan sağlığına olan etkisini şu sözlerle açıkladı: “Ürünlerde bir küf görünüyorsa insan sağlığını tehlikeye atabilir. Eğer esmerleşme varsa insan sağlığını tehlikeye atan bir esmerleşme değildir. Sadece fiziksel bir kalite kaybıdır. Kimyasal bir kalite kaybı yaşamıyorsa insan sağlığını tehlikeye atmaz. Bunun kontrolü çok önemli. Meyve-sebze reyonunda çalışan personelin de bu konuda ne kadar bilinçli olduğu kritik bir konu”

‘HİÇBİR KAYGI NEDENSİZ DEĞİLDİR’
Tüketicinin dikkat etmesi gereken noktaları sıralayan Kırım, denetim mekanizmasının da önemine dikkat çekerek “Herhangi bir şekilde küflenmiş olmamasına dikkat etmeliler. Doğal yapısının aşırı bozulmamış olması lazım. Bunu çok kaybettiyse bu ürünün satıştan çekilmesi gerekir. Portakal, narenciye grubu küflenmeye çok açıktır. Domateste kalite yapısını zaten görüyoruz. Yeşillik ürünlerin raf ömrü zaten çok kısa, belli oluyor. Ekstra bir risk yok. Kontrolün sağlanması gerekiyor. Denetim mekanizması çok önemli. Tarım İlçe Müdürlüğü’nün süpermarketlerde bu reyonları daha sık denetlemeli. Hiçbir kaygı nedensiz değildir” ifadelerini kullandı.