GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Politika
31 Mart 2016 Perşembe 10:46

"Müzeyyen Hocam 'Başbakan olacaksın' dedi"

Başbakan Davutoğlu, aday öğretmen yetiştirme toplantısında ilkokul öğretmenini anlattı: ''5. sınıfta bir müsamere yazdım Müzeyyen Hocam 'Başbakan sen olacaksın' dedi. Müzeyyen Hocam o sırada çok sağlam bir dua etti ki ben buraya gelebildim. Başka türlü gelemezdim.''

Başbakan Ahmet Davutoğlu, Ankara'da, "Aday Öğretmen Yetiştirme Süreci 1. Değerlendirme Toplantısı"nda konuştu.

Öğretmen adaylarına tavsiyelerde bulunan Başbakan Davutoğlu, öğrencilik yıllarını ve öğretmeni ile anılarını anlattı.

Davutoğlu'nun açıklamalarından satır başları şöyle:

''Müzeyyen Hocam beşinci sınıfta o zaman kümeler vardı her bir konu için müsamere yazardım. Bir müsamere yazdım Müzeyyen Hocam 'Başbakan sen olacaksın' dedi. Hayatımdaki ilk başbakanlık tecrübesini İstanbul Bahçelievler'de o zaman yeni gelişiyor Bahçelievler toz toprak içinde okula gidiyoruz. Bir sandalyeyi çekti hocam 'Hadi konuş bakalım' dedi. Sınıfta bir sandalyenin üstüne çıkarak ilk nutkumu irat ettim.

''MEZARA ELLERİMLE KOYDUM''
Hiçbir zaman düşünmemiştim, hep ilim adamı olarak yola devam etmeyi hesap etmiştim ama muhtemelen Müzeyyen Hocam o sırada çok sağlam bir dua etti ki ben buraya gelebildim. Başka türlü gelemezdim. Müzeyyen Hocam ile irtibatı hiç kesmedim. Hayatı öğrencileri ile doluydu, hiç evlenmemişti. Müzeyyen Hocamın son anına kadar başucunda 'Başıma bir şey gelirse oğlum Ahmet'i arayın telefonu şudur' diye yazıyordu. Bir gün telefon geldi. Mezara ellerimle koydum. Bu emin olunuz benim meziyetim değil. Bir ilkokul öğretmeninin bir öğrencisini hayatında ne kadar iz bırakabileceğini anlatmak için anlatıyorum.

''MESLEĞİNE EN BÜYÜK İHANETİ YAPMIŞ OLUR''
Öğrenci-öğretmen ilişkisinin, coğrafi, etnik, dini, mezhebi bir sınırı olmaz. Bir öğretmen ki öğrencisine, 'şu veya bu dindendir, şu veya bu dildendir, şu veya bu mezheptendir, şu veya bu etnik kökendendir' derse ve o nazarla bakarsa, mesleğine en büyük ihaneti yapmış olur.

''ORGANİK AYDINLAR İSTİYORUZ''
Biz mekanik meslek sahibi nesiller istemiyoruz, organik aydınlar istiyoruz. Biz, yeni nesillerin nesneleşmesini istemiyoruz, özneleşmesini istiyoruz. Kendi milleti adına vakur bir şekilde dünyanın her yerinde 'tarihte ben vardım, bugün varım, yarın da var olacağım' bilincini vermeyen bir tarih eğitimi, ne kadar iyi bilgi aktarsa dahi bilinç oluşturamaz.

''TARİH ÖĞRETMENİMİZ SINIFA DÖNER 'LOLO YAPMAYIN' DERDİ''
Ortaöğretimde tarih öğretmenim Ayşe Yongaçoğlu bazen sınıfta döner 'Bana lolo yapmayın' derdi rahmetli. Böyle espri yüklüydü. Hakkını ödeyemem.

''AHMET HEP 10 HAKETMİŞTİ AMA YAZISI O KADAR KÖTÜ Kİ...''
6 yıl bana hep tarihten 9 verdi. Son yıla geldiğimde 10 verdi. Ahmet hep 10 haketmişti ama yazısı o kadar kötü ki o sebeple 9 verdim demişti. Hala da yazım kötü.

''BABAM MESAJ GÖNDERDİ 'OĞLUM GEL ŞU MEKTUBU KENDİN OKU' DİYE''
Babam rahmetliye Malezya'dan mektup gönderirdim Sare Hanımı çağırırdı doktor olduğu için o daha iyi okusun diye sonra bana mesaj gönderdi 'Oğlum gel şu mektubunu kendin oku' diye. İyi yazım olsun isterdim. Hattatlara hep hayranlık duymuşumdur.''