Oktay GÜÇTEKİN / EGEDESONSÖZ - İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer'in Buca Metrosu temel atma töreninde kullandığı 'İzmir 40 verip 1 alıyor. İzmir bu ülkenin kenti değil mi?' çıkışının ardından alevlenen 'İzmir'in projeleri engelleniyor' iddialarına Bayraklı Belediye Başkanı Serdar Sandal'da dahil oldu.
Kentte 30 Ekim 2020'de yaşanan deprem sonrasın en ağır hasarı gören ve can kayıplarının büyük oranda yaşandığı Bayraklı'da hükümetin yeteri kadar destek sağlamadığını belirten Sandal, yapılanların sosyal devlet ilkesi ile uyuşmadığını belirterek hükümete sert sözlerle yüklendi.
VATANDAŞA HERHANGİ BİR İŞİ SORMADAN…
İzmir'den önce farklı illerde de depremlerin yaşandığını dile getiren Sandal, metrekareleri düşürülen evleri hatırlatarak şunları söyledi:
"Daha önce Van’da,Malatya’da, Elazığ’da da depremler oldu. Biz kamudan, bu belediyelerimiz kadar destek alamadık. Somut bir örnek... Bir de kamu yatırımlarından vatandaşın ne dediğinin önemi var. Vatandaşı dinleyip vatandaşın ihtiyacını çözmek lazım. Vatandaşa herhangi bir işi sormadan ‘Biz bunu böyle yaptık, böyle kabul et’ demek sosyal devlet ilkesiyle çok bağdaşmaz. Şu anda proje alanlarında vatandaşlarımızın 120-130 metrekarelik evleri 70 metrekareye düşmüş durumda. Bu bir mağduriyet. Bunun bir şekilde telafisi olması gerekiyor. Nasıl olacak bilmiyorum ama zamanında vatandaşlarımızın görüşü alınmamış."
BİZ DEVLETİMİZDEN BABALIK İSTİYORUZ
Tartışmalara neden olan rezerv alan ile ilgili aynı paralara depremden yıkılan evlerin yapılabileceğini belirten Sandal, şu ifadelerle sözlerini sürdürdü:
"Depremde de aynı şeyi yaşıyoruz... Buradaki vatandaşlarımızın toplam kredi boyutunun ya da bunun faizinin devlet tarafından sübvanse edilmemesi gibi bir şey söz konusu değil. Biz farklı bir şey istemiyoruz. Biz devletimizden babalık istiyoruz. Devlet hepimizin, hepimiz devletin parçasıyız ve devletin buradaki vatandaşlara sahip çıkması lazım. Çünkü vatandaşın durumu gerçekten kötü. Vatandaşlarımızın yüzde 70-80’i emekli. Varlarını, yoklarını biriktirmişler, kredilerle borçlarla bir ev elde etmişler ve şu anda elde avuçta ne varsa gitmiş. Şimdi kredi verip bundan faiz istemek ne kadar doğru bilemiyorum. Ya da o ihtiyacı çözmeyecek krediyi vatandaşla vermenin bir anlamı yok ki! Bir kilo domates 20 lira. 10 lira veriyorsunuz ‘Git bir kilo domates al’ diyorsunuz... Bu ne kadar gerçekçiyse şu anda vatandaşa verilen kredi de o kadar gerçekçi. Yukarıda rezerv alanda evler yapıldı. O parayla belki burada vatandaşın evleri yapılabilirdi."
BAĞIRA BAĞIRA SÖYLÜYORUZ
AK Partili isimlerin 'Bekleyen projeleri yok' sözleri hakkında da kendilerinin ısrarla söylediği konular olduğunu hatırlatan Sandal, "Bağıra bağıra söylüyoruz. Nasıl yok? ‘Vatandaşın kredisini çözün’ diyoruz. ‘Kredi faizini 0 yapın’ diyoruz. Devlet olarak 'Gelin bunları siz yapın' diyoruz. Burada mağdur olmuş vatandaş var, nasıl yapacak? Adam 20 yıl çalışmış, vergisini vermiş, bir afetle varını yokunu kaybetmiş. Şimdi biz buna krediyle nasıl veriyoruz? Faiz istiyoruz, şunu istiyoruz, bunu istiyoruz... Bu garip yani. Akıl tutulması. Biz aynı tutarlılığı başka firmalar da görüyor muyuz? Adam istediği krediyi istediği tutarda alıyor ve ödemeyip çekip gidiyor. Birine verilen kredi buradaki bütün vatandaşın derdini çözebilir maiyette. İnşallah önümüzdeki dönemlerde CHP iktidarında hepsini çözeceğiz" diye konuştu.
ÖZEL KALEM MÜDÜRÜ GETİREBİLMEK İÇİN BİLE 1,5 YIL BEKLİYORUZ
AK Partili Genel Başkan Yardımcısı Hamza Dağ'ın 'Bekleyen projeleri varsa bana gelsinler' sözüne de sitemde bulunan Sandal şunları söyledi:
"Biz bu işlerin siyasete dahil olmasını istemiyoruz ama biz bir özel kalem müdürü getirebilmek için bile 1,5 yıl bekliyoruz. Neyin yatırımını yapacaklar! Ellerini tutan mı var? Mesela burada trafo ile ilgili bir mesele var. Kamunun kendi yatırımı. Onu da neredeyse belediyeye söylüyorlar. Yok böyle bir şey! Derdimiz belli, sıkıntımız belli. İsterseniz siz de şahit olun, sorunlarımızı yazalım, gönderelim. Çözülüyor mu çözülmüyor mu?"