GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Ege
31 Temmuz 2024 Çarşamba 11:07

'Bu ülke için seve seve’ dedi: 20 TL’ye kuru-pilav-cacık!

Yaşanan ekonomik kriz sebebiyle bazı belediyeler vatandaşlar ucuz yemek yiyebilsin diye kentin belli başlı noktalarında ‘kent lokantaları’ kuruyor. Manisa’nın Salihli ilçesinde ise Muhammer Karakaş, kendi imkanlarıyla 25 yıldır Doyuran Teyze ismiyle bir nevi ‘kent lokantası’ görevi görüyor. 20 TL’ye kuru, pilav, ayran menüsü satan Karakaş, kentteki yoksulları gözeterek bu işletmesini sürdüreceğini söylüyor.

Ozan EKİZ/EGEDESONSÖZ - Ekonomik kriz toplum içindeki etkilerini hissettirirken artan fiyatlar gündeme gelmeye devam ediyor. Özellikle gıda enflasyonunun yükselmesiyle beraber lokanta fiyatları el yakan boyuta geliyor. Bu fiyatların yükselmesinden dolayı bazı belediyeler vatandaşın ucuza yemek yiyebilmesi için kentin bazı noktalarında 'kent lokantaları' kuruyor.

Manisa'nın Salihli ilçesinde bulunan bir lokanta ise yıllardır ucuz fiyat politikasını sürdürmeye devam ediyor. Doyuran Teyze isimli lokanta bugünlerde 20 TL'ye kuru fasulye, pilav ve ayran menüsünü müşterileriyle buluşturuyor. Dileyen nohut, dileyen çorba dileyene ise aynı fiyata tavuklu menülerini sunabiliyor.

Sistem ise gönüllüler üzerinden şekilleniyor. “Askıda yemek” uygulaması ile zor durumda yaşayan vatandaşlara yardımcı olunuyor. Dileyen yemeğini yiyip ücretini ödüyor.

‘BU İŞİN SIRRI YOK’
Yaklaşık 25 yıldır Doyuran Teyze'nin işletmecisi olan Muhammer Karakaş, yaşadıklarını, kendisine gelen tepkileri Egedesonsöz'e değerlendirdi.  Karakaş, işin sırrı olmadığını belirterek, “Ekonomik sıkıntılar var ülkede. İnsanların alım gücü düştü. Maddi durumu iyi olmayan vatandaşlar için daha da zor geçiyor. Kent Lokantaları ile çok iyi bir iş yapıldı. İstanbul’da yürütülen bu çalışmayı canı gönülden destekliyorum. Garibana sahip çıkılmalı. Bizler de bu noktada maddi gücü olmayan vatandaşları temel alarak ucuza yemek veriyoruz. Hem işletme olarak hem de hayırsever olarak köprü görevi görüyoruz. Bu işin çok bir sırrı yok. Ben Atatürkçü bir insanım. Benim derdim şu; kuru pilav ayranı 20 TL'ye satıyorum. Sınırsız ekmek veriyorum. Sokakta kalıp evsiz olanlara askıda yemek veriyorum. Kadınlar var, erkekler var, otelde kalanlar var bunların arasında” dedi.

TÜRKİYE'DE BEŞ YIL PARA KAZANMADAN HERKES FEDAKARLIK YAPABİLİR, BENİM DERDİM TÜRKİYE
Kullandığı ürünün kalitesiz olmadığını dile getiren Karakaş, “Bir kredi kartım var. Onunla çevirmeye çalışıyorum ama bu ara çok açıldım, beni biraz tedirgin ediyor. Ucuz mal kullanmıyorum, para kazanmıyorum. Para için yapmıyorum. Yanımda 5 tane kız çocuğu var. Türkiye'de beş yıl para kazanmadan herkes fedakarlık yapabilir. Benim derdim Türkiye” ifadelerini kullandı.

Askıda yemek uygulaması sayesinde kentte zorluk yaşayan herkesin derdini kendisine anlattığını ve çözüm aradığını belirten Karakaş, “Askıda yemek çok rağbet görüyor. Ben kimseye telefon edip bana bağış yap demem. Kaymakam da bana gönderiyor, otobüs şoförü de bana gönderiyor. Evde yalnız yaşayan bir kadına tüp yolladım yardım olarak. Kocası dayak atan bile bana geliyor” dedi.

‘HAYIR KURUMU GİBİYİM’
Çevredeki esnafın kendisinden şikayetçi olmadığını belirten Karakaş, “Civardaki esnaf benden şikayetçi olamaz çünkü hayır kurumu gibiyim. Lokantacıların çoğu tanır beni” dedi.