GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Metin ÖNEY
YAZARLAR
19 Haziran 2018 Salı

Yap da görelim

Önümüzdeki pazar sandık başındayız.

Seçim maratonu bütün hızıyla devam ediyor. Hız bu hafta herhalde en yüksek düzeye ulaşacak.

Öncelikle ve önemle belirtmek isterim ki:

İstisnasız herkes sandığa gitmeli ve oyunu kullanmalıdır.

Sandığa gitmeyenin, oyunu kullanmayanının en azından asla şikayete hakkı olmaz.

 

Seçim kararı alındığından bu yana iki önemli kaygı kafaları kurcalayıp duruyor. Gittiğimiz her yerde ve konuştuğumuz kişilerin büyük bir bölümü şu endişeleri taşımakta:

 

Bir bölüm insanımız:

“Kazanacağız ama????”

Diğer bir bölüm de:

“Ne yapar eder kazanır????”

 

Geçmişte yaşananlar ve bilhassa 16 Nisan Referandumu insanlarımızı böyle düşünmeye sevk etmektedir.

 

Oysa:

Devletin hukukunun değil,

Hukuk Devleti’nin olduğu yerde böyle kaygılara asla yer yoktur.

Merhum Süleyman Demirel’in çok güzel bir sözü vardır:

“İktidarlar kansız ve entrikasız el değiştirmelidir…”

Devlet Hukuk Devleti değilse?

İşte o zaman yurttaşlar olarak; yasal, anayasal ve demokratik hakları kullanarak hukuk devletinin hakim olmasını sağlayacağız.

Ve öncelikle sandıklara sahip çıkacağız.

Hiç kimsenin makamı mevkii ne olursa olsun sandığa ve oylara müdahalesine asla müsaade etmeyeceğiz… Belirttiğim gibi öncelikle sayım bitip oylar ilgili mercilere teslim edilinceye kadar yurttaşlar olarak sandık başında bulunacak ve her türlü işlemin yasalara uygun bir şekilde yapılmasını gözlemleyecek ve gerektiğinde yasal yollara baş vuracağız.

“Ben oyumu kullandım” ile iş bitmiyor.

Oyuna da sandığa da sahip çıkmak temel vatandaşlık görevidir.

Hukuk dışı davranışlar karşısında hukukun üstünlüğünü ve hakimiyetini sağlamak da yurttaşlık görevidir.

 

Bu kadar mı, değil…

“Demokratik Parlamenter Sistem”den yana olan cumhurbaşkanı adaylarına da çok önemli görevler düşmektedir… Aslında bu güne kadar bu görevi oldukça yerine getirdiler. Ama bu hafta deyim uygun ise mesailerini tamamen bu konuya ayırmaları gerekir.

Nedir bu konu?

Hiç kimsenin sandıkta hileye, entrikaya tevessül dahi edemeyeceğinin güvencesini  vermek.

Yani:

Türkçede güzel bir deyim var ki, yazıya başlık yaptım:

“Yap da göreyim…”

Bu asla hukuk dışı bir eylemi içermez... Tam tersine tamamen hukuksal yolları sonuna kadar kararlılıkla kullanılacağının ve sonuç alınacağının ifadesidir.

Bu “ruh” ve bu “güvence” şimdiden yurttaşlara verilmelidir ki, her bir yurttaş bayram yerine gidercesine sandık başına gitsin; hem oyunu kullansın ve hem de oyuna sahip çıksın…

Sonuç:

Seçimin tüm endişelere rağmen “demokratik ve yasal kurallar içinde” ve bayram sevinci ile yapılacağına, bundan önceki tüm seçimlerde olduğu  gibi yurttaşlarımızın sağduyu ile sandık başına gideceklerine inanıyorum…