Ulusal medya yıpratıcı bir kampanya başlattı. Kampanya, Tunç Soyer’in HDP’lilere sempatiyle yaklaşması ve babasının ülkücüleri yargılamış olmasından hareketle, milliyetçiler ile CHP’nin arasını açmayı, ittifakı bozmayı hedefliyor.
CHP ile HDP aynıdır algısı, Saray’a rahat bir nefes aldırabilir…
Bu arada, kimileri de Erdoğan’ın çıkışını Tunç Soyer’e destek olarak görüyor…
Tunç Soyer bu meselenin önüne çıkarılacağını ve bu algı operasyonuyla mücadele etmesi gerektiğini biliyordu.
Fakat ilçe adaylıklarında yapılan tercihlerle ortaya çıkan sıkıntılı tabloyu muhtemelen öngörmemişti. Kaybedilmesi muhtemel ilçeleri kazanmak için çok fazla çaba sarf etmesi gerekecek. Hem sayı hem risk artmış durumda…
Gerek iktidar grubunun algı operasyonu gerek ilçe adaylarının seçiminde yapılan hatalar, gerekse CHP’de parti içi çekişmelerin seçim sathı mahalline yansımaları, Tunç Soyer’i seçim kampanyası boyunca yoracak gibi…
Genel hal ve gidişine bakılırsa, Tunç Soyer, tahminlerin de ötesinde, kavgadan uzak, yapıcı, uzlaşmacı bir çizgide hareket edecek. Aziz Kocaoğlu’nu eşiyle birlikte ziyaret etmeleri, bu tutumun önemli işaretlerinden biriydi.
Diyorum ki, hazır Aziz Kocaoğlu’na dostluk eli uzanmışken, aday seçimlerinde yapılan bir hatadan da dönülmesini sağlamak için ikinci adım atılsa; herkesin takdirini kazanan Olgun Atila’ya yapılan haksızlık düzeltilse…
İşini iyi yapan insanın cezalandırılması CHP’ye hiç yakışmıyor. Hem liyakat diyeceksiniz, hem de elinizdeki az sayıda nitelikli insanı tasfiye edeceksiniz…
Bu adım atılırsa, İzmir Aziz Kocaoğlu’na zarif bir şekilde teşekkür etmiş olur. Dahası bu teşekkürün seçimlere ve siyasete çok olumlu geri dönüşleri olur.
Öylesine sesli düşündüm, kimse önünde ardında başka şeyler aramasın. Ne yazıyorsam o…
İzmir, zor zamanlarda, ülkeye ne yapılması gerektiğine dair önemli mesajlar vermiş bir şehirdir. Böyle zamanlarda, İzmirli seçmenin iradesi ortak akıl olarak zuhur etmiştir.
Önümüzdeki seçimler, ülkenin tam da ihtiyaç duyduğu ortak aklın devreye gireceği zamandır.
Tunç Soyer seçimlerde sadece Belediye Başkanı olmak için değil fakat aynı zamanda, yerel siyasetin genel siyasete yön verebileceği koşulların ortaya çıkması için de mücadele etmek zorunda. Yerelde demokrasi, katılımcılık, şeffaflık, çoğulculuk daha görünür olmalı. Eğer ki söylediklerinin arkasında ise…
Herşey alana çıkınca belli olacak.