GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Erkan SEVÝNÇ
YAZARLAR
16 Ekim 2019 Çarşamba

Ters köşe

Kültürpark’ta düzenlediğimiz “1. Flamingo Kültür ve Sanat Günleri”nde sigaranın “birini söndürüp diğerini yakan” 13-14 yaşlarında bir genç dikkatimi çekti… Sigaraya başlama yaşının çocuk yaşlara kadar indiğini biliyordum… Hatta okul önlerinde uyuşturucu satıldığını da… Ve de nargile içilen yerlerdeki kalabalıklığı görüyordum…

Sık sık zam yapılmasına rağmen satın alma gücü paritesine göre hesaplandığında Türkiye sigara fiyatında 37 Avrupa ülkesi içinde en ucuz ülke... Tüketicilerin refah düzeyi kıyasına göre Türkiye’de 100 birim sigara alınırken İngiltere’de ancak 28 birim sigara alınabiliyor... 2018 verilerine göre Türkiye’de sigara ve tütün ürünleri fiyat düzeyi endeksi 35… Bu, 28 AB ülkesi genelinde 100 euro karşılığı satın alınan aynı sigara ve tütün ürünlerinin; Türkiye'de 35 euro karşılığı Türk Lirası ile satın alınabileceği anlamına geliyor…

TÜİK’e göre fiyat düzeyi endeksi ülkelerin ulusal para birimlerinin karşılaştırmalı olarak döviz kuruna göre alım gücünün göstergesi olarak tanımlanıyor. Bir ülkenin fiyat düzeyi endeksi, 100’den büyük ise bu ülke karşılaştırıldığı ülke grubu ortalamasına göre “pahalı”, 100’den küçük ise bu ülke karşılaştırıldığı ülke grubu ortalamasına göre “ucuz” olarak ifade ediliyor... Bu da Türkiye’de sigara ve tütün ürünlerinin AB ortalamasına göre yüzde 65 daha ucuz olduğunu gösteriyor... Yıllar önce Danimarka’da küçük paketlerle (8 adet sigara içeren gibi…) satılan sigaraları görünce çok şaşırmıştım. Bu sigaraların az içenlere yönelik değil tamamen ekonomik nedenlerle piyasaya sürüldüğünü daha sonra öğrenmiştim…

Sigara bağımlılık yapıcı bir madde olması ve serbest satılabilmesi nedeniyle günümüzde insan sağlığını tehdit eden en önemli faktörlerden biri… Yalnızca bir sağlık sorunu değil, aynı zamanda sosyal ve ekonomik bir sorun da… Sigara içinde en tehlikelileri arsenik (fare zehiri), benzin, kadmiyum (akü metali), hidrojen siyanid (gaz odaları zehiri), toluen (tiner), amonyak ve propilen glikol olmak üzere 4000’in üzerinde kanserojen ve toksik madde bulunmakta... Ülkemizde sigaranın yol açtığı ölümler trafik, terör, savaş, iş kazaları ölümlerinin toplamından beş kat daha fazla... Dünya Sağlık Örgütü (WHO) dünyada en büyük sağlık sorununun sigara olduğunu ilan ederek, her yıl 4 milyon insanın sigaradan hayatını kaybettiğini ve eğer gerekli önlemler alınmazsa bu sayının, önümüzdeki 20 yılda 10 milyona çıkacağını bildirmiş durumda…

Sigara dumanı pasif içiciler için de aktif içiciler kadar zararlı. Pasif içiciler, sigara içen kişilerin yanında zarar görüyorlar… Sigara dumanına ne kadar çok maruz kalırsanız, kalp krizi geçirme ve akciğer kanseri olma riskiniz o oranda artıyor. İstatistiklere göre, sigara içen annelerin düşük yapma ve ölü doğum yapma oranı içmeyenler göre %50 daha fazla…

Sigaraya başlamak kolay ancak bırakmak zor bir iş olmakla beraber, imkansız değildir ve bırakılabilirse vücutta önemli olumlu değişiklikler olmakta, akciğerler kendisini yenilemektedir... Bıraktıktan 5 yıl sonra akciğer kanserinden ölme tehlikesi yarı yarıya azalır, 10 yıl sonra akciğer kanseri tehlikesi içmeyenlerin düzeyine gelir. 15 yıl sonra koroner yetmezliği tehlikesi sigara içmeyenlerin seviyesine iner…

Sigara konusuna girmişken “özel araçlarda sigara yasağı”ndan söz edelim biraz da. Eskiden toplu taşım araçlarında nasıl seyahat ettiğimizi unutmuş olamayız. Neyse ki, artık gemiler dahil her tür ulaşım aracında sigara içilmiyor. Yine kapalı yerlerde sigara yasağı sadece bizde değil tüm dünyada var. Rusya bu yasağı öyle genişletti ki yangın olasılığı nedeniyle balkonlarda bile sigara içene ceza yazılıyor…

Bizde 1 Ekim itibariyle “Dumansız Araç Uygulaması" kapsamında emniyet ve jandarma yurt genelinde sigara kullanımı kabahatinden 135 TL'lik idari para cezası kesmeye başladı. Bu uygulamaya çoğumuz, “özelimize de karışıyorlar” diye itiraz etmeyi sürdürürken yasağı savunan biriyim...

Şöyle bir düşünün; özel aracınızda karşı cinsle “aman bu benim aracım” deyip ulu orta sevişebilir misiniz? Aracınıza aldığınız her dostunuzu eğer sigara içmiyorsa zehirlemekten mutlu olabilir misiniz? İktidara muhalif olabilirsiniz ama bu yasağı savunmak durumundasınız. “Bunlar yarın şu konuda da özgürlüğümüze karışacaklar” mantığı doğru değil. Sağlığa ve cebimize zararlı bir madde için belki de caydırıcı etkisi olabilecek bu yasak bence doğrudur…

Özgürlüğünden taviz vermeyen biri olarak, yoksa “ters köşe” mi yaptım sizi?