GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Mahmut YILMAZ
YAZARLAR
4 Nisan 2017 Salı

Susma özgürlüğünü kullanın

Bu Kılıçdaroğlu’ndan siyasetçi olmadı olmayacak.

Adamlar köy köy, kasaba kasaba dolaşıp yapılacak değişikliğin yanlış olduğunu anlatıyorlar. Tehditlere saldırılara maruz kalıyorlar. Özgürlük mücadelesi yapıyorlar. Tamam parti tüzel kişiliği olarak ortaya çıkılmaması vesaire güzelde durup dururken 'kontrollü darbe' söylemi de nereden çıktı. Tam köşeye sıkışmışlar, tam halka anlatamıyorlar, tam inandırıcılıklarını kaybettiler diye düşünürken ellerine bir koz veriyorsun. Sanço’nun yel değirmenlerine saldırması gibi saldıracak hayali düşmanlar dahi aranırken sen bu hayali düşmanı gösteriyorsun. Böylece referandum ikinci planda kalıyor.

Sonra bir milletvekili denize dökmekten söz ediyor. Ama Kılıçdaroğlu sadece eleştiriyor. Böyle bir milletvekilin partide yeri olamaz olmamalıdır.

İnsanlarda bunların tıyneti bu diyor dalga geçiyor.  Haksızlar mı?

Ya Allahınızı severseniz bir susun bir durun. Yazık insanların emeklerine……

BİRAZ ESPİRİ

DİĞERLERİ
Maratoncuları gören Temel, İdris’e, 'Bunlar niye koşuyorlar?' demiş. İdris, 'Birinciye ödül verecekler' diye cevaplamış. Biraz düşünen Temel, 'O zaman diğerleri niye koşuyor?' demiş.

Bizim siyasileri düşününce aklıma geldi. Sayın Erdoğan’ın birinci olduğu belli de ya diğerleri neye koşuyorlar onu anlayamadım.

BANA NEDEN SORUYORSUN
Bizim Erzurum’un meşhur bir Teyo Pehlivanı vardı. Allah rahmet eylesin. Usta yalancı derler ama ben abartma sanatçısı diyeyim.

İşte bu namı kendinden büyük pehlivan bir gün gerçek bir pehlivan ile güreş tutuyormuş. Rakibi tuttuğu gibi yere çalmış Teyo’yu. Halk olmaz demiş. Teyo bir anlık dalgınlığa geldi güreşin yenilenmesi lazım. Yenilenmiş pehlivan yine aynı şekilde Teyo’yu tuttuğu gibi sırtını yere vurmuş. Pehlivan sevinirken bu kez vali olmaz demiş. Ben gördüm Teyo’nun ayağı kaydı diyince güreş yeniden başlamış. Pehlivan Teyo’yu tuttuğu gibi iki omuzu yere değecek şekilde altına almış. Teyo’ya 'Yine mi olmadı?' demiş. Teyo, 'Bana niye söylüyorsun onlara söyle' demiş.

16 Nisan'dan sonra bakalım kim kime bana niye anlatıyorsun git ona söyle diyecek.

DANAYI ÇÖZDÜM
Kadın ahırda ineği sağıyormuş. Karnı acıkan ve bir kenarda bağlı olan dana da annesini emmek için çırpınıyormuş. Bunu gören şeytan dananın bağını çözmüş. Dana annesine doğru koşarken ayağı takılmış bir kova sütü dökmüş. Kadın bu kızgınlıkla kovayla dananın başına vurmuş, dana ölmüş. İnek içgüdüyle danayı öldüren kadına bir boynuz atmış, kadın ölmüş. İçeri giren kadının kocası manzarayı görünce çekmiş silahını ineği öldürmüş, silah sesine gelen oğlan, babasının elinde silahı, annesini kanlar içinde görünce babasının annesini öldürdüğünü düşünmüş o da çekmiş babasını vurmuş. Bir köşede olanları izleyen şeytan, 'Yahu şimdi gene bütün suçu benim üzerime atacaklar ama ben sadece danayı bıraktım' demiş.

Kime yakıştırırsınız bilmem.

MİNARE
İnatçılığı ile ünlü bir ilçenin bir köyünden iki arkadaş yaya olarak ilçeye giderken birisi, 'Ya demiş merkezdeki caminin bir minaresi mi vardı yoksa iki minaresi mi vardı?' demiş. Diğeri 'Bir' demiş. Soran yok 'Yok hatırladım iki' demiş. Yok bir, yok iki diye diye caminin önüne varmışlar. Bir diyen diğerine inat edip duruyorsun bak bir tane demiş. Diğeri başını kaldırıp camiye bakmadan, demişim demişim iki tane demiş.

Dediğim dedikçilere ithaf olunur.

TUĞRUL TÜRKEŞ
Bu sabah Fox TV. De Tuğrul Türkeş vardı. Bu gün aynı zamanda Alpaslan Türkeş’inde ölüm yıldönümü... Alpaslan Türkeş ile ilgili görüntüler, konuşmalar ve Tuğrul Türkeş’in babası ile ilgili duygularını dinledikten sonra. Tuğrul Türkeş’in Cüneyt Özdemi’in proğramında başkanlıkla ilgili sözlediği sözler yayınlandı.

Tuğrul Bey hem başkanlık sistemine hem Erdoğan’a atıp tutuyor.

Ben oturduğum koltuktan şöyle bir toparlandım. Hah İsmail yakaladı, bakalım ne cevap verecek diye keyiflenirken, Tuğrul Bey, 'Bunlar MHP’nin resmi görüşleridir' dedi.

Olduğum yerde kalakaldım.

Adam saatlerce bir kişinin aleyhinde bir sistemin aleyhinde konuşuyor ama inanmadan konuşuyor.

Nesini dinleyeceksin, kapattım televizyonu…

Mevsim bahar, bu iç sıkıntılarından uzaklaşmak için bahar şiiri, yayınlanmamış taze

Gül Yaraşır

Yağmur yağıyor uzaklarına
Tuhaf bir sessizlik
ve inançsız bekleyiş tenhalarında
olacak olacak gibi

Gün gelecek
ve her şey yeniden eskiyecek
sorma neden bu çılgın ıstırap
uçuk ve sarhoş bir akşam

İnce ince ayak sesleri sessizliğin
kendine direniyor belki de
bir saraç misali yontuyor kendini
ellerini yüreğini

Anla ki yağmur yağıyor
sus
sus ve dinle şehrin saçaklarını
kırmızıya boyanır çatılar

Ateş kırmızısı sarar bedenleri
hızlı akar kuşluk bulutları
bir var bir yok
sarılır deli poyraz

Yüreğini götürür yüreğinden
yağmursuz bedenler gezinir kuraklarında
yağmura sevda yakışır
sevdaya gül……..