GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Tayfun MARO
YAZARLAR
10 Eylül 2020 Perşembe

Sistemde akıl çökmesi

Cumhuriyet Gazetesi haber yapmıştı; “500 lirayla intihardan vazgeçti, 3 bin 150 TL ceza yedi.”

Bir başka mecrada görmüştüm; Dört kişilik aile sokağa çıkmış, 12 bin 600 lira ceza yemiş…

Yöneticilerimiz, SGK ve BAĞKUR emeklilerinin ortalama maaş seviyesinin çok üstünde ceza miktarını ne düşündü de belirledi, bilemiyorum; ama sonucunda, yönetim, yasağa rağmen sokağa çıkmak zorunda olan biçare yoksulların, dar gelirlilerin gırtlağına çöktü.

Virütik salgının altına süpürülen sosyoekonomik sorunlar hızla birikiyor, baraj duvarlarının ardında yükselen sular gibi… Baraj duvarları yıkıldığında ise her şey için çok geç olacak.

Yeni normal ile eski normal arasında oluşan gerilim alanı, gündelik hayatın akışını değiştirdi.

Yasaklar ve kısıtlamalar arasında yaşanan savrulmalar sinirleri bozuyor.

Ancak maskeli sosyal mesafenin, bir salgından çok daha fazlasını ifade ettiği de bir vakıa…

Yeryüzü yaşamı 3 büyük krizin pençesinde; Dengeden çıkan kapitalist sistemin içinden geçtiği ağır kriz… Covid-19 salgını ile ortaya çıkan sosyoekonomik kriz… Uygarlık krizi…

Bu 3 büyük krizin toplamı, sadece bir çağı kapatacak potansiyeli barındırmıyor fakat aynı zamanda, uygarlığın 10 bin yıllık hikâyesini bitirme potansiyelini de taşıyor.

İnsanlığın yeni gündemi, başına geleni anlamak ve kendisini bekleyen geleceğe dair fikir sahibi olmaktır. Elan durumumuz, meleklerin cinsiyetini tartışan Bizans’tan çok farklı değil.

Sahip olmayı her şeyin üstünde tutan tüketim toplumu can çekişiyor, tüketimle malul obez insanın makbul olduğu kültür çöküyor.

İnanılır gibi değil ama önümüzdeki zamanlarda, insanlık “vazgeçmeyi” öğrenmeye başlayacak. “İhtiyaç” yeniden tanımlanacak. “Muktedirim ama yapmam” diyen insan öne çıkacak. Çıkarlarımızdan vazgeçerek toplumsal yarara yöneleceğiz.

Açgözlü uygarlığın tüketim toplumunun makbul bireyi, yeni toplumda, toplum zararlısı kötü birey olarak yeniden tanımlanacak.

Nice düşünür, bilim insanı, filozof binlerce sayfa yazdı, acı bilgiyi anlatamadı, öğretemedi. Ama tabiat öğretiyor… Üstelik ne kalem ne defter ne kitap ne de bilgisayar kullanıyor.

Beşer meğer en başından şaşmış… Kurduğu uygarlığın getirdikleri hayata düşman...

On bin yılın özeti; yanlış yaşanmış zamanlar…

İnsanlık yapageldiklerini yapmaktan vazgeçecek veya hayat insanlıktan vazgeçecek.