GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Metin ÖNEY
YAZARLAR
4 Mayıs 2015 Pazartesi

Seçim sonrası...

Bir kez daha altını çizerek vurgulamak gerek.
Bu seçim çok çok önemli...
Çünkü:
Bu seçim de sadece kim iktidar veya birinci parti olacak seçimi yapmayacağız. Bu seçim adeta referandum mahiyetindedir. Herkes biliyor ki bu seçim bir “yol ayırımıdır”. Ya parlamenter sistem bütün kurum ve kuralları ile devam edecek veya açıkça söylendiği gibi bu kurum ve kurallara veda edip Orta Doğu Ülkelerine benzeyeceğiz. Ve böylece ateş çemberinden geçerek elde ettiğimiz tüm özgürlüklerimizi, haklarımızı, hatta bağımsızlığımı kaybedeceğiz.

İşte bu sebeplerle:
Bu seçim olmak veya olmamak seçimidir.
Aksini iddia etmek hayal aleminde yaşamak demektir.Zira bu güne kadar ve şimdilerde ortaya konan bütün söylemler ve 13 yıldır sürdürülen tutum ve davranışlar belirttiğimiz tezi teyit etmektedir.
O halde ve bilhassa CHP ve MHP seçim sonrası tutumlarının  ne olacağını açık bir biçimde şimdiden açıklamak zorundalar. Hele o gün gelsin de düşünürüz deme lüksleri yok.
Şöyle ki:
Her biri programlarını açıkladılar. Genelde ekonomi ağırlıklı... Ekonomi elbette çok önemliç... Ancak şu an Ülkemizin içinde bulunduğu durum itibariyle daha da önemli konular var. Bu partilerin yani CHP ve MHP nin 13 yıldır mevcut iktidara yönelik söyledikleri dikkate alınarak seçimden tek başına iktidar çıkmaz ise kimle veya kimlerle koalisyon yapmayacaklarını açıklamak durumundalar.
Her iki parti de bu yıllar için de açık bir biçim de ve defalarca iktidarı:
“Çalandan” “bölene” kadar ve haklı olarak ağır ithamlarda bulundular. Salonlar da ve meydanlarda bu söylemlerini defalarca tekrarladılar.
Üniter ve Ulus devletin ağır tehdit ve tehlike altın da olduğunu söylediler.
Laik Cumhuriyetin yok olma tehlikesiyle karşı karşıya olduğunu söylediler.
Atatürk ve İnkılaplarının yok edilmek istendiğini ifade ettiler.
Birlik ve beraberliğimize karşı eylemlerin olduğunu dile getirdiler.
Hasılı 13 yıl boyunca iktidarın yaptıklarını en ağır biçimde eleştirdiler.
Birkaç sayfa değil ciltlerle yazılabilecek iddia ve ithamlarda bulundular.
Bu eleştirilerinde de tamamen haklı idiler.
Şimdi:
Seçimden sonra kendileri veya bir başka parti tek başına iktidar olamazsa iş koalisyonlara kalırsa tüm bu söylemlerini unutup, “istikrar” “devletin selameti” “,Devlet sorumluluğu” “kaos olmaması için” “hükümetsiz bırakmamak” “kargaşaya meydan vermemek” ve benzeri “gerekçelerle” AKP ile veya ona yandaşlık yapan bölücülerin partisi ile “Büyük Koalisyon” adı altında hükümet olacaklar mı?
Sorum çok net ve yoruma meydan vermeyecek kadar açıktır.
Sorumluluk duygusunu her zeminde ve zamanda taşımış ve bunu yine her zemin ve zamanda hiçbir endişeye kapılmadan açıklamış bir yurttaş ve seçmen olarak soruyorum.
En doğal hakkım...
En demokratik hakkım…
Elbette asgari ücretin kaç lira olacağı önemli.
Veya “iki bayramda ikramiye” verileceği de önemli.
Ama sorduğum sorunun cevabı hayati önemi taşıdığı için çok çok daha önemli. O halde asgari ücretin veya mazot fiyatının ne olacağını açıklayanlar sorularımın da cevabını samimiyet testi olarak açıklamak zorundalar ve hiç gecikmeden. Çünkü ben oyumu cevaplara göre tayin ve tespit edeceğim.
Eminim ki bir çoklarımız da…