GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Nedim ATİLLA
YAZARLAR
24 Kasım 2020 Salı

Öğretmenim Vasıf Çınar

16 Temmuz 1921… Ülke kurtuluş savaşında, işgalciler de Ankara’ya yaklaşıyorlar… Bu günlerde TBMM üyeleri Maarif Kongresi’ni toplamış geleceği tartışıyorlar.

Kongre’de Mustafa Kemal Paşa’ya yöneltilen bir soru şöyledir: “Diyelim ki Kurtuluş Savaşını kazandınız, Cumhuriyeti kurdunuz, sonra ne yapmak istersiniz?”

Büyük Atatürk’ün cevabı nettir: “Milli Eğitim işlerini yükseltmek”

Öğretmenler Günü vesilesi ile İzmir’den çıkmış büyük bir devrimci öğretmeni anmak istiyorum bugün: Vasıf Çınar Beyi…

Mustafa Kemal Atatürk’ün heybetli yapısını öne çıkararak kendisine; “çınar gibi adamsın... senin soyadın Çınar olmalı” dediği, eşi Latife Hanımı İzmir’e kadar götürmesi için emanet ettiği, tüm aile sırlarını bilen, vefat ettiğinde “onu en sevdiği arkadaşının yanına, dostunun yanına, Mustafa Necati Bey’in yanına defnedin’ dediği Türk milli eğitiminin büyük ismi Hüseyin Vasıf Çınar’ı analım.

1896 İzmir'de doğdu. Aslen Girit Kandiye (Heraklion) kökenli bir ailenin çocuğu… İlk ve orta tahsilini İzmir 'de yaptıktan sonra 1910 da İzmir İdadisini bitiren Vasıf Bey, yüksek tahsilini Mekteb-i Hukuk'ta yaparak 1916 yılında da buradan mezun oldu.

İdadî tahsilinden sonra 1913'te Ali Fuat ve Mustafa Necati beylerle İzmir de idadiye denk bir okul olarak Özel Şark Mektebini kuran ve burada kardeşiyle birlikte idarecilik ve öğretmenlik yapan Hüseyin Vasıf Bey. Mütarekede İzmir'in işgal tehlikesi belirdiği sıralarda yeniden canlandırılan İzmir Türk Ocağı'nın ve Müdafaa-i Hukuk-ı Osmaniye Cemiyeti'nin en aktif üyelerinden birisi olur.

Hüseyin Vasıf Bey İzmir'in Yunanlılar tarafından işgali sırasında Redd-i İlhak Cemiyetinde görev alır ve Kurtuluş Savaşımızın da başladığını ilan eden ilk mesajı şöyle kaleme alır:

Belediye Riyasetine,

Türk İzmir 15 Mayıs sabahından itibaren Düvel-i İtilâfiye müsaadesiyle Yunanlılar tarafından işgal olunacaktır. Bu işgal ve ilhakı reddediniz. Mitingler tertip ederek keyfiyeti düvel-i muazzama nezdinde protesto ediniz. Silahla müdafaanın esaslarını hazırlayarak vatan ordusuna ilhak ediniz.

***

İzmir’in işgali başladığında Yunanlıların aradığı isimlerin başında Hüseyin Vasıf ve Mustafa Necati geliyordu. Onlar da soluğu Balıkesir’de aldılar ve 16 Kasım 1919 tarihinden itibaren ‘İzmir’e Doğru’ gazetesini yayına başlattılar. Hüseyin Vasıf ‘ın ateşli yazılarıyla haftada iki kez yayımlanan gazete kısa sürede bölgenin en çok aranan gazetesi oldu. Bu gazetenin İzmir’e girmesi Yunanlılar tarafından yasaklandı. Vasıf Çınar savaşa fiilen Balıkesir cephesinde katıldı, Kuvva-ı milliye komutanı olarak Bulgurcu Mehmet Efe’ile beraber, Soma, Bergama, Akhisar bölgesinde işgalcilerle çatıştı.

İzmir, Yunanlılardan kurtulduktan sonra vilayetin yeniden örgütlenmesini sağlamak göreviyle birlikte Cumhuriyet döneminin ilk maarif müdürü olarak geldiği İzmir’de eğitim kurumlarının yeniden oluşturulması ve yapılanmasında büyük gayret gösterdi.

İzmir’deki ilk okullarda kız ve erkek öğrencilerin birlikte okutulmasına başlattı, okullara da  Misak-ı Millî, Gündoğdu, Sakarya ve Cumhuriyet adlarının verilmesine karar verdi. 8 Mart 1924 ve 22 Kasım 1924 arasında ve sonra 2 Kasım 1927 - 25 Eylül 1930 tarihleri arasında iki kez Milli Eğitim Bakanlığı yaptı. 1925-1927 yılları arasında Prag daha sonra da Budapeşte, Roma ve Moskova büyükelçiliklerinde bulundu. 1935’te Moskova’da apandisit ameliyatı sonrası hayatını kaybetti.

Cumhuriyet hükümeti kurulduğunda, Osmanlı Tanzimat ve Meşrutiyet dönemlerinin eseri olan mektep-medrese ikiliği devam ediyordu.  Vasıf Çınar ve 57 arkadaşının hazırladığı Tevhid - i Tedrisat Kanunu (Öğretim Birliği Yasası) 3 Mart 1924 tarihinde yürürlüğe girmiştir, ki bu kanun o dönemde Çankaya’da olan İzmir’den aile dostu meslektaşı hukukçu Latife Hanımım yakından takip ettiği bir kanundu.

Aynı yıl Türkiye Muallimler Birliği, çeşitli yerel kongrelerini yaptıktan sonra, Ankara'daki büyük Maarif Kongresi’ni düzenledi. Kongre, 22 Ağustos 1924’te Mustafa Kemal, eşi, Başbakan, bakanlar ve 74 delegenin katılımıyla yapıldı.

Maarif Vekili Vasıf Çınar toplantıyı açış konuşmasında, Türk kültür tarihi üzerinde durdu. Daha sonra III. Selim zamanından beri aydınların, milleti sosyal ve kültürel durgunluktan kurtarmak istediklerini ama başaramadıklarını belirtti, artık yeni bir milletin doğduğunu ve bu milletin uygar zümreler arasında hak ettiği yerini alacağını söyledi.

Öğretmenlere hitaben de şöyle konuştu: Öğretmenler siz yeni bir varlık ve hayatın en kuvvetli dayanaklarısınız, eski hurafe gelenek ve batıl inançlardan kurtulan milleti yeni bir iman, ruh ve fikirle çağdaş medeniyet zümresine katacaksınız.   

11 Mart 1924'te Mustafa Necati ve Hüseyin Vasıf Bey medreselerin kapatılması kanunu çıkarttılar.

***

Şu güzel günde Modern Eğitimi başlatan Vasıf Çınar’ı bir kez daha saygı ile analım ve dönemin Milli Eğitim Bakanı kimliği ile 8 Eylül 1924 tarihli genelgesini sizlere sunalım:

•  Eğitim milli esaslara ve batı medeniyetinin yöntemlerine dayanmalıdır.

•  Okullarda insan ilişkileri, toplumsal yaşama kuralları, temizlik, düzen vs. uygar ve örnek alınacak bir eğitim yapılmalıdır.

•  Çocukların kalplerinde ve ruhlarında Cumhuriyet için fedakar olmak ülküsü işlenmelidir.

•  Okullar vicdan ve fikir hürriyeti ve bilinçli bir sorumluluk telkin etmelidir,

•  Öğretim uygulamalı ve işe yarar bir hale getirilmelidir.

•  Okullar ilim ve okuma zevki vermelidir.

•  Okullar halka sağlığın değerini ve sağlıklı olmanın yollarını öğretmelidir.

•  Okullar bedenen ve fikren dengeli gelişimi sağlamalıdır.

•  Okullar toplumun ve ailenin ihtiyaçlarım dinleyip göz önünde tutmalıdır.

•  Okullar tasarruf, yardımlaşma ve iktisat fikirlerini vermelidir.

•  Okullar çocuklarda hür ve makul bir disiplin oluşturmalıdır.

***

24 Kasım… Bütün öğretmenlere saygı ile…