GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Muhittin AKBEL
YAZARLAR
27 Ağustos 2021 Cuma

O insanların 7 yılı da yandı!

Manavgat’tan başlamıştı yüreğimizi yakan orman yangınları…

Daha sonra alevler, ta Muğla’ya, Aydın’a kadar geldi.

Binlerce hektar ormanlık alan kül oldu.

Ormanda yaşayan canlılardan ne kadarı kurtuldu, bilen yok.

Arılar yandı, kovanlar kül oldu.

Küçükbaş, büyükbaş hayvanlar telef oldu.

Marmaris’in dünyaca ünlü saf çam balı, tarihe karıştı mesela.

Yanan, sadece orman değildi.

Ekili, dikili alanlar da alevlere kurban gitti.

En acısı…

Yanan zeytinliklerle birlikte, zeytin üreticisinin önlerindeki 7 yılı da yandı.

***

Demokratik Sol Parti (DSP) Genel Başkan Yardımcısı Selçuk Karakülçe, Genel Başkan Önder Aksakal ile birlikte yangın yerlerine gitti.

Hem üreticilerle hem de yetkililerle görüştü.

Oralarda incelemeler yaptı, tespitlerde bulundu.

Başarılı bir veteriner hekim olan Karakülçe, hayvanları telef olan üreticilere, canlı hayvan desteğinin yanı sıra yem desteği de verilmesi gerektiğini savunuyor.

Böyle bir devlet yardımının, evini barkını, hayvanını, ahırını, tarlasını bahçesini yangında kaybetmiş vatandaşların yaşamlarını sürdürmelerine çok büyük katkısı olacağını söylüyor Karakülçe.

Ardından şu soruyu soruyor:

“Ya zeytin üreticisi, zeytinyağı üreticisi ne yapsın? Onları hayata tutunmalarını nasıl sağlayacağız?”

Selçuk Karakülçe, kendi sorusuna şu yanıtı veriyor:

“Çok değerli zeytin alanlarımız yok oldu. Milas’ta 10, Manavgat’ta 17 hektar zeytinlik yandı.

Hayvancılık yapanların derdine çare bulmak kolay da zeytincinin, zeytinyağcının işi çok zor.

Öyle ki, o yanan zeytinliklerin yerine yenisi dikseniz, ancak 7 yıl sonra ürün vermeye başlar.”

DSP Genel Başkan Yardımcısı Selçuk Karakülçe, devam ediyor:

“O güzelim zeytin ağaçları gözümüzün önünde yandı, kül oldu.

Hele bir tanesi vardı ki, içten içe yanıyordu, gözlerim doldu.

O zeytinliklerin eski haline gelmesi çok uzun yıllar alacak.

İlk ürün vermeye 7 yıl sonra başlayabilir.

7 yıl, az bir süre değil. Bu süre içinde zeytin üreticisinin ayakta kalabilmesi için güçlü bir desteğe ihtiyacı var.

Bu yüzden, bölgeye yapılacak destekler, özellikle zeytin üreticisi için, 7 yılı kapsayacak şekilde düzenlenmeli. Bir seferlik destek, zeytin üreticisinin mağduriyetini gidermeye yetmez.”

***

Milas’ın zeytini de zeytinyağı da bir başkadır.

Yılda 500 ton zeytinyağı üretilirdi Milas’ta.

10 hektarlık zeytinliğin yanması, bu ilçemizdeki zeytinyağı rekoltesinin bir hayli düşeceği anlamına geliyor.

Kayıp çok büyük.

İşin ekonomik tarafı bir yana, orada zeytincilikten, zeytinyağı üretiminden hayatını sürdüren binlerce aile var.

Onlara “dostlar alışverişte görsün” mantığında yapılacak yardımların bir faydası olmayacağı ortada.

Devletimiz, Selçuk Karakülçe’nin dediği gibi…

Yanan zeytin ağaçları ürün, çam ağaçları bal vermeye başlayınca kadar, o insanların ne yiyip içeceğini de düşünmek zorunda.